Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/885 E. 2019/483 K. 10.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/885 Esas
KARAR NO : 2019/483

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/10/2018
KARAR TARİHİ : 10/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilince davalı aleyhine başlatılan … 9. İcra Müdürlüğü’nün … E. numaralı icra takibine, davalı borçlunun takibin durmasına sebebiyet veren itirazlarının iptali ile takibin devamına, borçlu davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin aleyhine başlatılan icra takibine haklı olarak borcu olmadığından dolayı itiraz edildiğini, müvekkilince davacı tarafa ödemelerin yapıldığını, müvekkili ile davacı tarafın karşılıklı açık hesap bir çalışma yürüttüklerini, bu nedenle gerek davacı tarafın gerekse müvekkilinin ticari defter ve kayıtları incelendiğinde müvekkilinin davacı tarafa bir borcunun olmadığının görüleceğini, incelemelerini tam olarak yapamadıklarından, müvekkilinin davacı taraftan alacaklı olma durumunun da söz konusu olabileceğini, bu konudaki diğer tüm dava ve haklarını saklı tuttuklarını, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, açık hesap alacağına dayalı başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında mal alım-satımı konusunda akdi ilişki bulunduğu, davacının mal teslimleri, davalının ödemeleri bulunduğu tarafların kabulünde olup, takip tarihi itibariyle davacının mal tesliminden kaynaklanan ödenmemiş alacağının bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
… 9. İcra Dairesinin … Esas takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, davacının başlattığı ilamsız takibe davlı borçlunun süresinde itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür.
İcra dosyası, tarafların tacir olduğuna dair ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları, davacı vekilince sunulan irsaliyeli faturalar, davalı vekilince sunulan ödeme belgeleri incelenmiş, tarafların ticari defterleri ve kayıtları üzerinde mali bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
İnceleme günü davalı tarafa tebliğ edilmiş ve inceleme gününde defterler ibraz edilmezse davacı defterleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi sonucuna göre karar verilebileceği davalı tarafa ihtar edilmiştir. Ancak davalı tarafça ticari defter deliline dayanılmasına ve ödeme def’i ileri sürülmesine rağmen, sunulan ödeme belgeleri takip konusu alacağın doğduğu fatura yıllarına ilişkin olmayıp ticari ilişkinin başladığı ilk yıllara ait olduğu gibi, incelemeye defter-belge ibraz edilmemiştir.
Alınan mali bilirkişi raporunda, davacının incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş yani sahibi lehine delil teşkil eder mahiyette olduğu, taraflar arasındaki açık hesap kayıtları ve dosyaya sunulmuş imzalı irsaliyeli faturalar kapsamında, davalının davacıya ödemeleri de kayıtlardan tespit edilerek, takip tarihi itibariyle davacının takip konusu alacak tutarı kadar davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir. Davalı vekilinin sunduğu ödeme makbuzlarından biri hariç diğerlerinin davacı kayıtlarında ödeme olarak yer aldığı görülmekte olup, 8.500 TL.lik 2010 tarihli hamiline çek ödemesi kayıtlarda yer almamakta ise de, bu çekin taraflarla ilgisine ve davacıya yapılmış ödeme olduğuna dair davalı tarafça dosyaya sunulmuş yazılı bir delil bulunmamaktadır.
Davacı defter ve açık hesap kaydının, sunulan irsaliyeli faturaların incelenmesinden, davacının takip konusu bakiye alacağının 2016 yılında davalıya mal teslimine ilişkin düzenlediği faturalardan doğduğu, bu yılda davalının çekle veya makbuz karşılığı yaptığı peşin ödemeler olduğu, sonrasında davacının düzenlediği faturalar üzerine hesabın mahsubunun yapıldığı, faturalara davalının herhangi bir itirazının bulunmadığı, dolayısıyla içerik olarak kesinleşmiş olduğu, davalı tarafından ticari defterler incelemeye ibraz edilmediği için davacı ticari defter kayıtlarıyla birbirini aynen tuttuğu tespit edilemediğinden HMK madde 222 kapsamında davacının ticari defterleri kesin delil kabul edilememekle birlikte, davalının irsaliyeli faturalar karşılığı en son 11.08.2016 tarihinde çekle kısmi ödeme yaptığı, dolayısıyla bu tarihe kadar düzenlenmiş faturalarda yazılı malları teslim aldığının kabul edilmesi gerektiği, üstelik davacı faturalarının altında fatura tarihi itibariyle açık hesap durumunun ve borç miktarının açıkça yazılı olduğu, bu faturalara itiraz edilmemesinin ise fatura altında yazılı hesap bakiyesinde mutabık kalındığının zımnen kabulü anlamına da geldiği, bu nedenle davalının en son yaptığı kısmi ödeme tarihine kadar düzenlenmiş faturalar bakımından davacının mal tesliminin ve alacağının ispatlanmış sayılması gerektiği, son ödeme tarihinden sonraki iki fatura açısından ise mal tesliminin ve fatura tesliminin davacı tarafından ayrıca ispatına yarar yazılı bir delil dosyaya sunulamadığından, davacının takip tarihi itibariyle ispat edilmiş alacağının 11.08.2016 kısmi ödeme tarihinde düzenlenmiş fatura altında da yazan zımni hesap mutabakatına göre ve defter kayıtlarına göre 13.071,16 TL olduğu, alacağın bu miktar yönünden ispatlanmış olduğu, davacının takip talebindeki gibi avans faizi isteyebileceği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne, ayrıca faturaya bağlı alacak likit ve itiraz haksız olduğundan %20 icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın kısmen kabulü ile, davalının … 9. İcra Dairesi … E sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 13.071,67-TL asıl alacak yönünden aynı koşullarda devamına,
Alacağın %20’si oranında 2.614,33-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.392,21-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 250,66-TL, posta ve tebligat masrafı 152,70-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00 TL olmak üzere toplam 1.403,36-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.268,21-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Alınması gerekli 892,92-TL karar ve ilam harcından 209,56-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 683,36-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/06/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır