Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/685 E. 2019/421 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/168 Esas
KARAR NO : 2019/441

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2018
KARAR TARİHİ : 21/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin adına borçlu … aleyhine ödenmeyen elektrik kullanım bedelinin tahsili için … 20. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde takibe, borca, faize ve faiz oranına itiraz edildiğini, borçlu haksız ve mesnetsiz olarak takibe itiraz ettiği itirazın iptali gerektiğini, borçlunun icra dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile asıl alacağa uygulanan %16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişeçek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme zammına işbu gecikme faiz tutarına işleyecek %18 KDV ile birlikte takibin devamına, haksız ve mesnetsiz kötü niyetle takibe itiraz ederek takibi durduran borçlunun %20den az olmamak üzere icra inkar tazminatını ödemeye mahkum edilmesini, mahkeme masrafı ile ücreti vekaletin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevsizlik itirazının olduğu, zaman aşımı itirazının olduğu, müvekkilinin davacıya elektrik kullanımdan dolayı herhangi bir borcu bulunmadığı, davacı dava dilekçesinde 05.05.2017 tarihli ödenmemiş fatura bedeline ilişkin alacak talebinde bulunduğu, faturanın faişliği dahi itiraz sebebi olduğu, icra takip alacağı haksız ve mesnetsiz olduğu, davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklı faturaya dayalı kullandırılan elektrik hizmet bedelinin ödenmemesi nedeni ile icra takibinde itirazın iptali ile takibin devamına ilişkindir.
Tarafların bildirdiği delil ve belgeler, icra dosyası, abone dosyası, tüketim ekstresi, fatura suretleri getirtilerek dosya içerisine alınmış; dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Alınan bilirkişi kök raporunda özetle; sayın mahkemenin takdirinde olmak üzere davacı … A.Ş. Ve davalı …’na ait ticari defterlerin yasal sürede onaylanıp sahibi lehine delil kabiliyetleri bulunduğu, davacı … A.Ş. Tarafından dava konusu yapılan 50.015,60TL borcu ihtiva eden faturanın davacı tarafın ticari defterlerinde bulunduğu fakat davalı tarafın ticari defterlerinde bulunmadığı, dava konusu fatura nedeniyle davalının borçlu olduğunun kabul edilebilmesi için faturanın taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak düzenlenmiş olduğunun geçerli delillerle kanıtlanması gerektiği, dava konusu faturanın, taraflar arasındaki sözleşmenin süresinden önce sona erdirilmiş olduğu gerekçesiyle sözleşmenin 17.maddesine dayanılarak düzenlenen bir cezai şart tazminatı faturası olduğu, ancak cezai şart tazminat tutarının nasıl hesaplandığı anlaşılamadığı gibi, faturanın da sözleşme süresinin sona ermesinden sonra düzenlendiği, bu durumda dava konusu faturanın taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak düzenlenmiş olduğunun davacı tarafından kanıtlanamadığı, davcının davalıdan birikmiş borçlarını gecikme zammı ile birlikte tahsil ederek sözleşmesini yenilediği ve kar kaybına uğramadığı rapor edilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda özetle; davacı … A.Ş. Tarafından dava konusu yapılan 50.015,60TL borcu ihtiva eden faturanın süresi dolmuş eski sözleşmeye dayanarak düzenlendiği ve fatura düzenlendiği tarihte davacı ve davalının yeni bir anlaşmayla hizmet ilişkilerinin devam ettirdiği, dava konusu borcu oluşturan fatura tutarının davacı tarafından tahakkuk ettirilerek kayıtlarına alındığı fakat davalıyı bilgilendirerek kayıtlarına almasının temin edilmediği, davacının davalıdan birikmiş borçlarını gecikme zammı ile birlikte tahsil ederek sözleşmesini yenilediği ve kar kaybına uğramadığı, sözleşme süresince cezai şartın hesaplanıp davalı tarafa bildirilmediği, 10 yıllık zamanaşımı talep edilebilecek cezai şart alacağın sözleşme süresince belirlenmediği, sözleşme bittikten sonra cezai şart alacak tutarının hesaplandığı fakat yine davalıya bildirilmediği, enflasyonun giderek yükseldiği ülke ekonomik koşulları göz önüne alındığında davacının tek taraflı sözleşmeyi yorumladığı rapor edilmiştir.
Ek rapora ayrıksı görüş belirten bilirkişi Dr. …; davacının iddiası, davalının sözleşme süresi bitmeden 9/2016 tarihinde başka bir tedarikçi ile anlaşmak suretiyle sözleşmeyi sona erdirdiği yönünde olduğunu, dava konusu faturanın bir cezai şart faturası olduğu dikkate alındığında davalının iddiaa edildiği gibi sözleşmeyi süresinden önce sona erdirmesi halinde sözleşmede kararlaştırılan cezai şart tazminatını ödemesi gerektiği, bu konuda cezai şart faturasının çok sonradan düzenlenmiş olmasının bir önemi olmadığını alacağın 10 yıllık genel zamanaşımı süresine tabii olup bu süre içerisinde alacağın her zaman istenebilmesinin mümkün olduğunu, öte yandan, davalı tarafın ilerleyen zaman içinde davacı ile tekrar anlaşarak abone olduğunu ve davacı tarafın kendisine çıkarttığı tüm bedelleri ödediğini ileri sürmesine rapğmen ödeme yaptığına ilişkin delil sunmadığı gibi davacının da önceki alacaklarından dolayı feragat ettiğine ilişkin somut bir delil sunulmadığını, bu nedenle dava konusu alacağın ödenmesi gerektiği kanaatini bildirmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin eki niteliğindeki tahahhütnamenin 17. maddesi uyarınca abonenin bu taahhütnameyi geçerli olmayan sebeplerle süresi dışında sona erdirmesi ya da davacının abonelikten kaynaklanan nedenlerle taahhütnamenin süresinden önce sona erdirilmesi durumunda aboneye en yüksek iki fatura tutarında ceza yansıtılacağının kararlaştırıldığı, farklı bir tedarikçiye geçişin geçerli bir neden niteliğinde olmadığı ifade edilmiştir. Bu sebeple davacının talebinin cezai şart olarak nitelendirilmesi halinde bunun ifaya eklenen cezai şart niteliğinde olacağı (6098 sayılı TBK M.179/2) açıktır. Bu sebeple alacaklı açıkça hakkından feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmemiş olmadıkça asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir. Ancak sunulan bilgi ve belgeler davalı abonenin sözleşmeyi fesh etmesinden sonra farklı bir tedarikçiye geçiş yapıldıktan sonra cezai şart isteminde bulunulmadığı gibi farklı tedarikçiden enerji alımının sonlandırılması ve yeniden davacı tedarikçi ile yeni bir sözleşme yapılarak elektrik enerjisi alımına başlanması sırasında davacı alacaklının yeni sözleşmeyi herhangi bir çekince koymaksızın imzaladığı ve yürürlüğe koyduğu, enerji kullanım bedellerine ilişkin herhangi bir alacağının bulunmadığı, ayrıca birikmiş borçların gecikme zammı ile birlikte davalıdan tahsil edildiği, davacının herhangi bir zarara uğramadığı dikkate alındığında, davacının, ifaya eklenen cezai şart alacağı isteminin yerinde olmadığı, bu sebeple başlatmış olduğu icra takibinin haklı bir dayanağı bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş; davacının kötü niyetle icra takibi başlattığı hususu sunulan delil ve belgelerden anlaşılmamakla davalının kötü niyet tazminatı talebi yerinde bulunmayarak reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.978,96-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Alınması gerekli 44,40-TL karar harcının peşin alınan 873,90-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 829,50-TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine
Dair, taraf vekillerini yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır