Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/517 E. 2019/900 K. 06.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/705 Esas
KARAR NO : 2019/901

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/07/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirketin abonesi olup … abone numarası ile ticarethanesinin bulunduğunu, …Cad. …Merkezi No:l K:.. Bayrampaşa ticarethanesine sağlanan enerji bedeline karşılık olan faturaların bedellerini ödemediğini, bu sebeple davalı aleyhine ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili amacıyla İstanbul …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının ise 21.02.2017 tarihli dilekçesi ile işbu icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, bunun üzerine takibin durdurulduğunu belirterek davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına ve kötü niyetli olan borçlunun %20’den az olmamak kaydıyla icra inkan tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkememizin yetkili olmadığını ve müvekkilinin yerleşim yeri olan İnegöl mahkemelerinin yetkili olduğunu, takibe konu alacak 5 yıllık zamanaşımına tabi olup takip tarihinde son fatura üzerinden 6 yıl geçtiğini, bu nedenle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, müvekkilinin 01.05.1996 tarihinde, Yenidoğan Mahallesi,… caddesi, …Merkezi… nolu dükkanı kiraladığını ve kiraya verenler ile kira sözleşmesi imzalandığını, işbu kira kontratının 30.12.1996 tarihinde taraflarca karşılıklı olarak feshedildiğini, müvekkilinin kira kontratını feshettikten sonra kiralanan taşınmazı terk ederek söz konusu dükkanda olan ticari faaliyetine son verdiğini, müvekkilinin…Vergi Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesinden almış olduğu belgede görüleceği üzere, kendisinin söz konusu adreste bulunan ticari faaliyetine de kira kontratının feshinden bir gün sonra yani 31/12/1996 tarihinde son verdiğini, söz konusu dükkandan ayrılarak Bozüyük’e taşındığını, 31.12.1996 tarihinden sonra müvekkilinin davaya konu işyeriyle hiçbir bağlantısı kalmadığını, bu tarihten sonra dükkanın sahipleri tarafından birçok kez farklı kişilere kiralandığını, takibe konu faturaların ödenmediği dönemde dükkanı kullanan kişilerden birinin … olduğu, kiracının bu dükkanda …Sanayi adı altında ticari faaliyette bulunduğunu belirterek, başlatılan icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğunu açılan işbu davanın usulden, esastan, zamanaşımından reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacıdan alınarak kendilerine verilmek üzere alacağın %20’si oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, taraflar arasında elektrik aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İM … Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, 2008 ila 2011 arası birden fazla fatura alacağına dayalı başlatılan ilamsız takip olduğu, davalının süresinde itirazı üzerine takibin durdurulmuş olduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin yetki ilk itirazı, fatura alacağında akdi ilişki tarafların kabulünde olmakla TBK md.89 gereği alacaklı yerleşim yeri de yetkili olduğundan reddedilmiş, zamanaşımı def’i de sözleşmeye bağlı alacak zamanaşımı 10 yıl dolmadan takip başlatıldığından reddedilmiştir.
Tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmış, vergi dairesi kayıtları, abonelik sözleşmesi, faturalar, tüketim endeksleri, davacı kayıtları incelenmiş, elektrik mühendisi bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yapılarak rapor ve ek rapor alınmıştır.İncelenen vergi dairesi kaydına göre davalının tesisat adresindeki mükellefiyetini takip konusu fatura dönemlerinden önce terk etmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporunda özet olarak; davalının davacı kurumdaki işyeri abonelik sözleşmesini feshedip kapatmadığı, takip konusu fatura dönemlerinde tesisatta abone göründüğü, davacının ödenmeyen faturalara rağmen elektriği kesmemekle müterafik kusuru olduğu ancak davalının borçtan müteselsil sorumlu olduğu bildirilerek davacının takip tarihi itibariyle fatura alacakları hesaplanıp bildirilmiştir.
Tahkikat aşaması devam ederken davalı vekili tarafından verilen bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde dava konusu borcun elektriği kullanan dava dışı … tarafından ödendiği, müvekkilinin bu tesisattan dava konusu dönemde elektrik kullanmadığının ispat edildiği beyan edilmiştir.
Davacı vekilince 06.12.2019 duruşmada ve verilen beyan dilekçesinde, borcun davalı tarafından ödendiği belirtilerek davanın konusuz kaldığı, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi, ayrıca yargılama gideri-vekalet ücreti talepleri bulunduğu beyan ve talep edilmiştir.
Taraf vekillerinin beyanından takip ve dava konusu borcun dava tarihinden sonra ödenmekle davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HMK madde 331 gereği yargılama giderleri yönünden dava açılış tarihi itibariyle tarafların haklılık durumuna ilişkin yapılan hukuki değerlendirmede, alınan bilirkişi raporunda görüldüğü üzere takip ve dava tarihi itibariyle borcun mevcut olduğu, dava tarihinden sonra borcu ödeyen ister davalı olsun isterse diğer müteselsil borçlular olsun, istikrar kazanmış Yargıtay 3.HD ve İstanbul BAM içtihatları gereği aboneliği kapattırmayan davalının oluşan borçtan müteselsilen sorumluluğunun bulunduğu, bu nedenle dava açılmasına sebep olma konusunda davacıya yüklenebilecek kusur bulunmadığı gibi dava açılış tarihi itibariyle ve alınan bilirkişi raporuyla teyit edildiği üzere davacının dava açmakta haklı olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacı vekilinin bu yönde açık talebi bulunduğu da dikkate alınarak, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Konusuz kalan davada esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken harç 44,40-TL olup, peşin alınan 66,47-TL’nin mahsubu ile 22,07-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 102,37-TL, posta ve tebligat masrafı 195,00-TL, bilirkişi ücreti 800,00 TL olmak üzere toplam 1.097,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 2.725,00-TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
06/12/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸