Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/504 E. 2020/126 K. 28.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/504 Esas
KARAR NO : 2020/126

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2018
KARAR TARİHİ : 28/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, bu ilişkiden doğan borcun davalıya yapılan tüm uyarılara rağmen ödenmediğini, borcun ödenmesi için son olarak davalıya 12/04/2016 tarihinde … 13. Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile ihtar çekildiğini, davalının ise 18/04/2016 tarihli … 1.Noterliği’nin … yevmiye no.su ile ihtarnameye cevap verdiğini fakat herhangi bir ödemenin yapılmadığını, bu nedenle müvekkilinin alacağının tahsili için … 37. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, borçlu aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin … adı altında şahıs firması işlettiğini, müvekkili ile davacı arasında yaklaşık olarak 5 yıl süren ticari bir ilişkinin bulunduğunu, 2015 yılında müvekkili ile davacı taraf arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanan borç alacak ilişkisi neticesinde, davacı tarafın müvekkiline olan borcunu ödemek için bir adet müşteri çeki verdiğini, davacı şirketin müvekkiline ödediği çek miktarının borcundan fazla olduğunu, bunun üzerine müvekkili ile davacı şirket yetkilisi … arasında bir sözlü mutabakat yapıldığını, bu mutabakat gereği müvekkili firmanın, davacı tarafa yaptığı podyumun metrekaresi üzerinden %30 indirim yaptığını, daha önce podyumun metrekaresini 10,00-TL üzerinden fatura ederken, yapılan sözlü mutabakat sonrasında 7,00-TL üzerinden fatura kestiğini, bu ticari ilişkinin bir müddet bu şekilde devam ettiğini, 2016 yılından sonra taraflar arasında yaşanan bir tartışma neticesinde, davacı şirket yetkilisinin müvekkilini arayarak borcunu ödemesini istediğini, davacı tarafın sözlü mutabakatı bozması üzerine müvekkilinin geriye yönelik %30 farktan kaynaklanan alacağını hesaplayarak, davacı tarafa yaptığı son iş olan … kurduğu podyum bedelini katarak bir adet fatura kestiğini, 14/04/2016 tarihli 14.473,88-TL tutarlı faturayı davacı tarafın kötü niyetli olarak teslim almadığını, davacı tarafın 15.422,46-TL alacaklı olduğunu iddia ederek müvekkiline ihtarname gönderdiğini, müvekkilinin ise bu ihtarnameye cevap verdiğini ,cevabi ihtarnamelerinde 14/04/2016 tarihli, 14.473,88-TL tutarlı fatura gereği kendilerinin davacıya sadece 948,58-TL borçlu olduklarını bildirdiklerini belirterek, davacı tarafından açılan kötü niyetli davanın reddine, davacı tarafın kötü niyetli olması nedeni ile takip miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, ticari ilişki kapsamında cari (açık) hesap alacağına dayalı alacak için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
… 37.İM … Esas takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, 15.422,46 TL asıl alacak, 2.823,26 TL işlemiş faiz alacağına dayalı başlatılan ilamsız takibe davalının süresinde itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, icra dosyası, davalının vergi dairesi mükellefiyet kaydı, davalının düzenlediği faturalar, taraflar arasındaki noter ihtarları, davacının davalıya keşide ettiği çek bilgileri incelenmiş, taraf ticari defter ve belgeleri ile yardımcı kayıtları mali bilirkişi vasıtasıyla incelenerek kök ve ek rapor alınmıştır.
Mali bilirkişiden alınan kök ve ek raporda özetle; her iki tarafın kanuni defterlerinin noter tasdik ve kayıtlarının usule uygun ve süresinde yapılmış yani kendi lehlerine delil olma özelliğine sahip olduğu, taraflar arasında önceden beri süregelen ticari ilişki kapsamında davalının davacıya podyum kurulum hizmetleri verdiği, 11.4.2016 tarihli davalı faturası hariç tüm davalı faturalarının ve davacı ödemelerinin taraf defterlerinde birebir ve aynen kayıtlı olduğu, tek mutabakatsızlık sebebinin 11.04.2016 tarihli 14.473,88 TL tutarlı fatura olduğu, bu faturanın KDV dahil 1.888,00 TL’lik kısmının … podyum kurulum işi bedeline ilişkin olduğu, bakiyenin ise davalının davacıya podyum kurulum m2 fiyatında yaptığı %30 indirimin geri alınması nedeniyle fark bedel fiyatlandırması alacağına ilişkin olduğu; davacının davalıya borcu 6.254,00 TL iken davacının davalıya 10.12.2015 tarihinde 50.000,00 TL bedelli 08.03.2016 vadeli çekle peşin ödeme yaptığı, davalının da bu tarihten bir gün önce düzenlediği faturadan başlamak üzere sonraki 9 fatura boyunca (11.04.2016 faturasına kadar) davacıya verdiği hizmet faturalarında podyum kurulum bedelinde m2 başına %30 indirim yaparak indirimli bedelle fatura düzenlediği, bu durumun davalı tarafın peşin ödeme karşılığı indirimli faturalandırma konusunda anlaşıldığı iddialarını destekler nitelikte olduğu, nitekim 2015 yılındaki diğer faturalarda podyum m2’si 10 TL’den fiyatlandırılırken 09.12.2015 çek veriliş tarihi 1 gün öncesinden başlayarak m2’si 7 TL’den fiyatlandırılmış olduğu, davalının düzenlediği faturalara göre davacıya peşin ödeme karşılığı indirim yaptığı podyum kurulumunun toplam 3.619,00 m2 olduğu, bundan kaynaklanan indirim farkını davalının geri alabileceği kanaatine varılırsa ve … podyum kurulum bedelini davalının talep edebileceği kanısına varılırsa (yani davalının 11.04.2016 tarihli mutabakatsızlık sebebi faturası haklı kabul edilirse) takip tarihi itibariyle davalının davacıya borcunun 723,20 TL+ takip öncesi işlemiş faizi 179,17 TL= 902,37 TL olacağı; davalının bu faturasında sadece … podyum bedelini talep edebileceği, indirimi geri alma hakkı olmadığı kanaatine varılırsa takip tarihi itibariyle davalının davacıya borcunun 13.534,46 TL olacağı tespit ve görüşleri bildirilmiştir.
Mali bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere taraflar arasındaki hesap mutabakatsızlığının tek sebebi, davalının 11.04.2016 tarihli A-016077 no.lu (KDV dahil) 14.473,88 TL bedelli faturasıdır. Bu fatura davalı defterinde kayıtlıysa da, davacı tarafından süresinde itiraz edilmiş ve defterine kaydedilmemiştir. Dosya içinde mevcut olan bu fatura incelendiğinde, 10.266,00+1.847,88 KDV=12.113,88 TL’lik kısmının podyum m2 bedel indiriminin geri alınmasına yönelik fark olduğu, kalan 2.000,00 + 360 KDV= 2.360,00 TL’lik kısmın ise … podyum kurulum-nakliye-masraf bedeline ilişkin olduğu görülmektedir. Davalı her iki alacak talebini aynı faturada faturalandırarak davacıya bildirmiştir. Davacı ise bu faturaya süresinde itiraz ve iade etmiştir.
Davacı ticari defterindeki ve takibe konu ettiği alacak kaydının sebebi, vadeli çekle yapılan peşin ödemenin davalı faturasıyla karşılanmamış olan yani davalıda kalan kısmının (çekin vadesi geldikten sonra) davacıya iadesi isteminden kaynaklanmaktadır. Bu kapsamda uyuşmazlık, taraflar arasında peşin ödemeye ilişkin çek bedeli kapanıncaya kadar davalının indirimli hizmet vereceği hususunda anlaşma bulunup bulunmadığı, anlaşma varsa davacının bu anlaşmadan dönerek verdiğini (bedeli) geri isteyip isteyemeyeceği, davalının da bu anlaşma karşılığı yaptığı indirimi davacıdan geri isteyip isteyemeyeceği, ayrıca … podyum kurulum işinin davalı tarafından davacıya teslim edilip edilmediği ve bedelinin istenip istenemeyeceği hususlarında toplanmaktadır.
Davacı tarafın davalıya borcu 6.254,00 TL iken 10.12.2015 tarihinde 50.000,00 TL bedelli 08.03.2016 vadeli çekle peşin ödeme yaptığı tarafların kabulünde olup, davalının da bu tarihten bir gün önce düzenlediği faturadan başlamak üzere sonraki 9 fatura boyunca (11.04.2016 faturasına kadar) davacıya verdiği hizmet faturalarında podyum kurulum bedelinde m2 başına %30 indirim yaparak indirimli bedelle fatura düzenlediği bilirkişi tarafından tespit edilmiş olmakla birlikte, davalı tarafça, bu anlaşmanın çek bedeli tümden kapanana kadar devam etmesinin kararlaştırıldığı ileri sürülmüşse de, davacı taraf bu sözlü anlaşmayı inkar ettiğinden, ayrıca … işinin teslim edildiği davacı tarafından inkar edildiğinden, bu işin üçüncü kişiye yaptırıldığına dair dosyaya fatura sunulduğu da görülmekle, davalının faturasına bu nedenlerle noter ihtarıyla itiraz ve iade edildiğinden, bu iki konuda ispat yükü, mutabakatsızlık sebebi faturayı düzenleyen davalı taraf üzerindedir. Davalı tarafından sunulan delillerle bu iki husus ispatlanamamış olduğundan, cevap dilekçesinde dayandığı yemin delili davalıya hatırlatılmıştır.
Davalı tarafından teklif edilen yemin merasimi, davacı şirket yetkilisine usule uygun ve gerekli yasal ihtarları içerir şekilde tebliğ edilen yemin davetiyesi ve yemin metni sonucu 20.12.2019 tarihli celsede yerine getirilmiş, davacı şirket yetkilisi taraflar arasında çek bedeli kapanana kadar indirimli hizmet alınacağına dair sözlü anlaşma bulunmadığı konusunda yemin etmeyeceğini açıkça beyan etmiş, yani HMK md. 229 uyarınca sözlü anlaşmayı ikrar etmiş sayılmıştır. Ancak davacı şirket yetkilisi … podyum kurulum işinin davalı tarafından teslim edilmediği ve bu nedenle davalıya borcu olmadığı hususunda usule uygun yemin etmiştir. Taraf vekillerince yemin hakkında beyan dilekçeleri sunulmuştur.
Gerçekleştirilen yemin merasimi sonucuna göre, taraflar arasında davacının vadeli çekle peşin ödemesi kapanana kadar davalının davacıya %30 indirimli hizmet vermesi konusunda sözlü anlaşma bulunduğunun ispat edilmiş olduğu, … hizmetinin davacıya tesliminin ise ispatlanamamış olduğu, davacının 08.03.2016 vadeli çeki 10.12.2015 tarihinde davalıya verdiği, davalının bu süreçte 9 adet faturasında davacıya önceki bedelden %30 indirimli olarak hizmet verdiği, çek vadesi geçtikten hemen sonra davacının taraflar arasındaki ticari ilişkiyi sonlandırarak çek bedelinden kalan bakiyeyi davalıdan iade istediği, davalının son iş olan … işinde temerrüdü nedeniyle davacının TBK md 125 kapsamında sözlü anlaşmadan dönme ve peşin ödediği bedelin bakiyesini talep etme hakkı olduğu, ancak davalının da bu kapsamda yaptığı indirimi geri isteme hakkı bulunduğu, TBK md.125 uyarınca tarafların ikisinin de sözleşmeden dönme nedeniyle birbirlerine verdiklerini iade talep hakları bulunduğu, bu nedenle davalının 11.04.2016 tarihli (itiraz edilmiş) faturasındaki 3.422 m2 podyum kurulumuna ilişkin m2 başına 3 TL’den 10.266,00 TL indirimi+1.847,88 TL KDV’sini (12.113,88 TL) davacıdan talep hakkı olduğu, ancak … hizmeti ispatlanamadığından bunun bedelini talep hakkı olmadığı, 11.04.2016 tarihli faturayla davacıya tebliğ edilen podyum indirim farkından kaynaklanan KDV dahil tutar davacı ticari defterlerine (2016 muavin defter-açık hesabın alacak kısmına) eklendiğinde açık hesabın borç kısmının 37,854,26 TL-alacak kısmının 34.545,68 TL olduğu ve bakiyesinin 3.308,58 TL olduğu, bu nedenle davacının takip tarihi itibariyle davalıdan iade isteyebileceği alacağının 3.308,58 TL olduğu hesaplanmıştır.
Mali bilirkişi tarafından, davalının … işini teslim ettiği kabulüyle hesap yapılarak alacak bildirilmiş ve indirim farkı davalının faturasında istediğinden (3.422 m2) fazla olarak 3.619 m2 üzerinden hesaplanmışsa da, hizmet tesliminin ispatı hususu mahkemece gözetilmesi gereken durum olduğu gibi, davalının faturasında istediği indirim iadesi bedelinin aşılması da taleple bağlılık ilkesine aykırıdır, bu nedenle bilirkişi raporunun sonuç kısmında yer alan hesap hükme esas alınmamış, bilirkişi raporuna ekli açık hesap kaydı ve davalı faturası dosyada mevcut olduğundan, davalının iade istediği ve isteyebileceği kanaatine varılan indirim farkı davacının defterindeki açık hesap kaydına eklenmek suretiyle, davacının takip tarihi itibariyle iade isteyebileceği çek bakiye bedeli bulunmuştur.
Takip öncesi işlemiş faiz talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise, dava öncesi davalıya ihtar çekilerek 3 gün ödeme süresi verildiği, dolayısıyla davalının temerrüde düşürülmüş olduğu, ancak ihtarın tebliğ şerhi sunulmadığından davalının cevap verdiği 18.04.2018 tarihine 3 gün eklenerek bulunan 22.04.2016 tarihinde temerrüdün oluştuğu, temerrüt tarihi ile takip tarihi (07.02.2018) arasında 3.308,58 TL asıl alacak için işleyen 605,27 TL avans faizinin istenebileceği kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenlerle, davacının takip başlatmakta haklı olduğu kanaatine varılan asıl alacak ve işlemiş faiz üzerinden aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne, kabul edilen kısım yönünden alacak likit ve itiraz haksız olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne, ayrıca davacının takip başlatmakta kötüniyeti ispatlanamadığından, reddedilen kısım yönünden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … 37.İcra Müdürlüğü … Esas takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 3.308,58-TL asıl alacak, 605,27-TL işlemiş faiz toplamı 3.913,85-TL alacak yönünden takip sonrası aynı koşullarda devamına, fazla istemin reddine,
Alacağın %20’si oranında 782,77-TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
2-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 1.100,00- TL bilirkişi ücreti, 182,00-TL posta masrafı üzerinden red-kabul oranına göre hesaplanan 320,50- TL yargılama gideri ile 301,46- TL harcın toplamı (35,90-TL başvuru harcı+265,56 TL peşin harç) 621,96-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflardan geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalıya iadesine,
8-Alınması gerekli 267,35-TL karar ve ilam harcından 265,56-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1,79-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.28/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır