Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/47 E. 2019/787 K. 11.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/47 Esas
KARAR NO : 2019/787

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/01/2018
KARAR TARİHİ : 11/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin oğlu olan … uyruklu … isimli şahsın 12/07/2016 günü … yolu üzerinde ölü olarak bulunduğunu, … Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri ve olay yeri inceleme ekiplerinin yaptığı tahkikat sonrasında oğullarına bir aracın çarpıp kaçtığının tespit edildiğini, kaçan aracın bulunamadığını ve plakasının tespit edilemedğini, bu nedenle kazanın meydana gelişiyle ilgili kanaat oluşturacak yeterli iz ve emare kaza mahallinde olmadığından kusur dağılımı yapılamadığını, müteveffanın desteğinden yoksun kalan müvekkilleri adına tazminat ödenmesi talebiyle … Hesabı’na 30/10/2017 tarihli dilekçe ile başvuru yapıldığını, olumlu yanıt alınamadığını belirterek, davanın kabulü ile tahkikat sonucunda müvekkillerinin uğradığı zararın tam ve kesin olarak tespitine, fazlaya dair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik … için 500,00-TL, … için 500,00-TL olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 12/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava açılmadan önce gerekli belgelerle başvuru yapılmadığını, davacıların TC vatandaşı olmamaları nedeniyle dava açma hakları konusunda itirazları bulunduğunu, kazaya sebep olan aracın ve sürücüsünün araştırılması gerektiğini, plakası tespit edilemeyen aracın kusuru bulunmaması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, maddi zararın tespiti için aktüerya incelemesi yapılması ve asgari ücretin esas alınması gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat (destekten yoksun kalma) istemine ilişkindir.
Davacıların TC vatandaşı olmadığı ve … Cumhuriyet uyruklu olduğu, noter onaylı kimlik belgelerine göre ölenin anne babası oldukları görülmüş, HMK md. 84 ve MÖHUK md. 48’e göre teminat muafiyeti konusunda Adalet Bakanlığına yazılan yazıya alınan cevapta teminat muafiyeti olmadığının anlaşılması üzerine yargılama giderlerini teminen takdiren dava değeri kadar teminat yatırtılmıştır.
Davacıların oğlunun trafik kazası sonucunda öldüğü, aracın plakasının tespit edilemediği, incelenen … CBS … soruşturma dosyasında daimi arama kararı verildiği kolluk birimi tutanaklarıyla ve soruşturma dosya içeriğiyle sabit olup uyuşmazlık, kazadaki kusur oranları ve davalı … Hesabının destek tazminatı taleplerinden sorumlu tutulup tutulamayacağı, sorumlu tutulabilirse zarar tutarı hususlarına ilişkindir.
Kazadaki kusur oranına ilişkin uzman makine mühendisi bilirkişiden alınan … tarihli raporda, davacıların desteğinin kazada %70 kusurlu olduğu görüşü bildirilmiş, bu rapora davalı vekilince itiraz edilmemişse de davacı vekilince süresinde itiraz edilerek ATK Trafik İhtisas Dairesinden yeni rapor alınması talep edilmiştir.
Davacı vekilinin süresinde itirazı üzerine ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 3 kişilik uzman kurulca hazırlanmış … tarihli raporda, ilk rapor da değerlendirilmiş ve kazanın oluş şekline göre ölenin kazada %100 kusurlu olduğu, araç sürücüsünün kusursuz olduğu tespiti bildirilmiştir.
Alınan ikinci rapora taraf vekillerince yasal süre içinde hiçbir itirazda bulunulmamıştır. Davacı vekilince kendisine 16.09.2019 tarihinde tebliğ edilen raporla ilgili yasal itiraz süresi geçtikten sonra … tarihinde sunulan beyan dilekçesinde, ATK raporundaki kusur oranını kabul etmediklerinden ve güncel Yargıtay içtihatlarından bahsedilerek, destekten yoksun kalanların zararının doğrudan kendileri üzerinde doğan zarar olduğu ve bu nedenle desteğin kusurunun zarar görenlere yansıtılamayacağına dair beyanda bulunularak aktüer bilirkişi incelemesi yapılması talep edilmiştir.
Karayolu Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereği, KTK 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur. Zorunlu mali sorumluluk sigortasının yaptırılmaması durumunda Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereği, zorunlu mali sorumluluk sigortasının kaza tarihindeki limitleri dahilinde işletenin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunu … Hesabı karşılayacaktır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartlar C.10. maddesi ile 12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Nitekim Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinde 14.04.2016 tarihli 6704 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, zorunlu sigortacının kapsamındaki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının göz önüne alınması esası getirilmiştir.
Dava konusu olayda kazaya ve ölüme neden olan araç tespit edilememekle poliçe bulunmadığından, davalı … Hesabının sorumluluğu yasadan kaynaklandığından, hukuki değerlendirme açısından kaza tarihinin (12.07.2016) ve kaza tarihinde yürürlükte olan yasa ve genel şartlar hükümlerinin esas alınması zorunludur.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde ise Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatının dışında kalan hallerden sayılmıştır.
Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, somut olayda %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan davacılar desteğinin, %100 kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Bu nedenle davalı … Hesabı destekten yoksun kalma zararından sorumlu tutulamayacağından, davacıların davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacıların davasının REDDİNE,
2-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 500,00-TL vekalet ücretinin davacı …’dan, 500,00-TL, vekalet ücretinin davacı …’den alınıp davalıya verilmesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, ilgili tarafa iadesine,
5-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 44,40-TL olup, peşin alınan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 8,50-TL karar ve ilâm harcının davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.11/10/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır