Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/433 E. 2022/289 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/433 Esas
KARAR NO : 2022/289

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06.10.2017 günü saat 18:30 sıralarında … Mah. .. Fazıl Bulvarı No: 38 önünde karşıdan karşıya geçmek isteyen müvekkiline plakası ve modeli tespit edilemeyen bir aracın çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, uzun süre tedavi gördüğünü ve malul kaldığını, … CBS tarafından soruşturma başlatıldığını, 2918 sayılı KTK’nın 97. maddesi doğrultusunda davalı Güvence Hesabına 29.03.2018 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğunu ancak yasal süre içinde herhangi bir tazmin yapılmadığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL sürekli maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekilince sunulan 15/12/2021 tarihli dilekçede, 100,00 TL’lik geçici iş gücü kaybı tazminat talebi 5.293,19 TL şeklinde ıslah edilerek, tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi talep edilmiş, eksik peşin harç yatırılmıştır.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava öncesi yapılan yazılı başvuru sonrasında, davacı tarafa, davacının özürlülük ölçütü ve sınıflandırması yönetmeliği dahilinde herhangi bir raporunun bulunmaması nedeni ile tazminat hesaplanamadığına dair bilgi verildiğini, usule uygun başvuru yapılmadığından davanın reddi gerektiğini, kazaya ilişkin emniyetin yapmış olduğu araştırmada herhangi bir bilgi ve belgeye ulaşılmadığını, kaza yerinde herhangi bir iz, delil, görgü tanığı, kamera kaydına rastlanmadığını, kazanın oluşumunun somut belgelerle ispatlanamadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, öncelikle dava konusu olayda kusur durumunun tespiti, davacının sürekli malul olup olmadığının ATK tarafından düzenlenecek raporla tespiti, SGK. tarafından davacıya ödenen herhangi bir rücuya tabi ödemenin olup olmadığının tespiti gerektiğini, geçici iş göremezlik, tedavi giderleri ve bakıcı giderleri zararlarından 6111 sayılı Kanun ve genel şartlar gereği sorumluluklarının bulunmadığını, olsa olsa dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddine, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 06/10/2017 tarihinde meydana gelen tek aracın karıştığı trafik kazasında davacı yayanın yaralanması üzerine, aracın ZMMS şirketinden kalıcı ve geçici işgücü kaybından kaynaklanan maddi tazminat taleplerine ilişkindir.
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, kazaya ilişkin ihbar üzerine düzenlenmiş kolluk kuvveti tahkikat evrakı, … CBS… soruşturma dosyası Uyap kayıtları, davacının kaza sonrası tedavi evrakları, davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi ve hasar dosyası, … Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak kaza yerinde yaya geçidi olup olmadığına dair yaptırılan araştırma sonucu alınan tespit tutanağı ve kaza yerini gösteren kroki,davacının kolluğa yaptırılan ekonomik sosyal durum araştırma sonuçları, Uyap’tan alınan nüfus kayıtları, SGK’dan rücuya tabi ödeme ve hizmet dökümü ile gelir bilgileri celbedilerek incelenmiş, bilirkişi raporları alınmıştır.
ZMMS şirketi hasar dosyasının incelenmesinde, dava öncesi davacının davalı sigorta şirketine (dava tarihinde yazılı başvuru dava şartı yürürlüğe girmemiş olmakla) herhangi bir başvuru yapmadığı, SGK yazı cevabında ise davacıya geçici işgöremezlik ödemesi veya rücuya tabi ödeme yapılmamış olduğu, kaza tarihi itibariyle herhangi bir yerde kayıtlı çalışmasının bulunmadığı tespit edilmiştir.
İncelenen soruşturma dosyasına göre, davacı yayaya plakası ve sürücüsü belirlenemeyen beyaz renkli bir aracın çarpıp kaçtığı, aracın olay yerinden ayrılmış olduğu, davacının yaralanması nedeniyle ambulansla hastaneye kaldırılmış olduğuna ilişkin kolluk tespitleri nedeniyle suçun oluştuğu kabul edilerek daimi arama kararı alınmış olduğu; dava öncesi davacının davalıya yaptığı yazılı başvuru üzerine kendisine bir ödeme yapılmamış olduğu, SGK’dan alınan hizmet dökümüne göre kaza tarihinde 68 yaşında olan davacının SSK emeklisi olduğu, başka geliri bulunmadığı, kendisine yapılan ödeme olmadığı tespit edilmiştir.
Davacının maluliyetine ilişkin alınan raporda özetle; davacının kaza nedeniyle kalıcı ve geçici iş gücü kaybı oluşup oluşmadığı, oluştuysa oran ve süresinin tespiti amacıyla önce talebi üzerine … Adli Tıp ABD’den (kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken) 30.03.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü….Yönetmeliğine göre rapor alınmış, bu raporda davacının sol elbileğindeki 5 derece hareket kısıtlılığı nedeniyle %1 kalıcı, 4 ay geçici işgöremezliği oluştuğu rapor edilmiştir. Her iki taraf vekilinin yasal sürede itirazı ve talebi üzerine bu sefer ATK 2.İhtisas Kurulundan alınan 29/01/2021 tarihli raporda, (güncel Yargıtay 17.HD ve 4. HD içtihatlarına göre kaza tarihi itibariyle esas alınması gereken yönetmelik olan) 30.03.2013 tarihli Özürlülük Ölçütü….Yönetmeliğine göre davacının kazada sol el bileğinde yaşadığı kırık nedeniyle kalıcı işgücü kaybı olmadığı, araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 4 ay olduğu bildirilmiş olup, bu rapor ATK’nın ön raporu doğrultusunda davacının güncel MR, röntgen vb tetkikleri yaptırılmak suretiyle düzenlenmiş olduğundan, ayrıca ATK’dan diğer maluliyet yönetmeliklerine göre alınan tüm raporlarda da davacının bu kaza nedeniyle kalıcı maluliyeti oluşmadığı belirlendiğinden, ATK’dan alınan bu rapor hükme esas alınmıştır. (Yargılama sırasında Anayasa Mah. KTK md 90 hk iptal kararı vermesi nedeniyle 2008 tarihli Çalışma Gücü Kaybı… Yönetmeliğine göre de rapor alınmışsa da güncel içtihatlara göre kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken Özürlülük Ölçütü…Yönetmeliğidir) .
Kazadaki kusur oranları hakkında trafik kazalarında uzman makine mühendisi bilirkişiden, davacının gerçek zararı hakkında aktüer bilirkişiden rapor alınmıştır. Denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülen raporlar hükme esas alınmıştır.
Kusur ve aktüer bilirkişiden alınan raporda özetle; tek taraflı kazanın oluşumunda davacı yayaya çarpan plakası belirsiz araç sürücüsünün %100 oranında tam kusurlu olduğu; kaza tarihinde 68 yaşında olan davacının emekli olması nedeniyle güncel asgari ücretten hesaplamaların yapıldığı, 30/03/2013 tarihli Özürlülük…Yön.ne göre ATK’dan alınan maluliyet raporunda davacının kalıcı işgöremezliği oluşmadığı tespit edildiğinden, 4 aylık geçici işgöremezlik zararının 5.293,19 TL olarak hesaplandığı, kaza tarihinde geçerli ZMMS teminat limitinin altında kaldığı tespit edilip bildirilmiştir. Davacı vekilince bu rapordaki tespite göre davadaki geçici iş göremezlik tazminatı talebi ıslah edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan ve incelenen deliller, alınan dosyadaki delil durumuna uygun ve tek taraflı kazanın oluş şekliyle, davacının yaralanmasıyla uyumlu, bilim ve fen kurallarına uygun, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli, güncel Yargıtay (Kapatılan) 17.HD, 4.HD ile BAM içtihat ve uygulamalarına uygun bulunan bilirkişi raporları tespitleri hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının şehir içi iki şeritli çift yönlü ortada refüj ve refüj aralarında yaya geçişi için açıklıklar bulunan düz yolda, olay mahallinde kolluğa yaptırılan tespitte de belli olduğu gibi herhangi bir yaya geçidi bulunmadığından, karşıdan karşıya geçerken orta refüjdeki yaya yoluna yaklaşmış ve geçişini tamamlamak üzereyken, plakası belirsiz beyaz bir aracın tam kusuruyla çarpması şeklindeki trafik kazasında yaralanması nedeniyle oluşan maddi zararından davalı Güvence Hesabının 2918 sayılı KTK, ZMMS Genel Şartlar ve TBK haksız fiil sorumluluğu hükümleri kapsamında sorumlu olduğu, geçici işgöremezlik zararının da teminata dahil olduğu, hesaplanan tazminatın kaza tarihindeki poliçe teminat limitinin altında kaldığı, davacı yayanın kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığı, davacının yaralanmasında müterafik kusuru bulunmadığı, bu nedenle tazminattan indirim gerektiren hususa rastlanmadığı, talep edilebilecek tazminat yönünden davalının temerrüdünün dava öncesi başvurunun davalıya ulaştığı tarihi belgeler delil davacı tarafça sunulmayıp ıslah dilekçesindeki taleple bağlılık gereği dava tarihinde oluştuğu, talep gibi davalıdan yasal faiz talep edilebileceği anlaşıldığından, davadaki 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, dava ve ıslah dilekçesiyle talep edilen geçici iş göremezlik talebi yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
5.293,19-TL geçici iş göremezlik maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan (kaza tarihindeki ZMMS teminat limitini aşmamak koşuluyla) tahsiliyle davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 361,57 TL olup peşin alınan 35,90 TL ve 18,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 307,67 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 315,25 TL posta-tebligat gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 820,00 TL ATK bilirkişi ücretinden ibaret 2.335,25 TL yargılama giderinden davanın kabul/red oranına göre (%98,14-%1,86) hesaplanan 2.291,95 TL’si ile 35,90 TL başvuru harcı, 35,90 TL peşin harç ve 18,00 TL tamamlama harcı toplamı 2.381,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden, kabul edilen dava değeri üzerinden yürürlükteki AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen dava değeri üzerinden yürürlükteki AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştikten sonra ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
08/04/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır