Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/369 E. 2021/274 K. 19.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/369 Esas
KARAR NO : 2021/274

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/04/2018
KARAR TARİHİ : 19/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 06/09/2017 günü saat 22.51’de, davalı şirketin işleteni olduğu davalı …’ın sürücüsü olduğu … plakalı aracın tali yoldan ana yola kontrolsüz, dur işaretine uymadan ve çok hızlı çıkması suretiyle, müvekkillerinden … ve …’in kızı, …’in kardeşi olan …’ın kullandığı … plakalı araca çarpması neticesinde Esra’nın ağır şekilde yaralandığı ve akabinde vefat ettiğini, trafik polisince düzenlenen kaza tutanağında ölen …’ya tali kusur izafe edilmişse de kesinlikle kabul etmediklerini, kaza sonrası davalı sürücü …’ın alkol testi yaptırmaktan kaçındığını ve yaptırmadığını, taraflarınca … CBS’ye yapılan suç duyurusu üzerine açılan … sayılı soruşturma dosyasında …’nın kan örnekleri alınıp bilirkişi raporuyla kaza saatinde 1.50 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, kazada vefat eden …’nın alkolsüz olduğunun tespit edildiğini, davalı sürücünün Savcılık ifadesinde, aracının arka koltuğunda yolculuk eden oğluna dönüp birşeyler söylerken ana yola çıktığını farkedemediği, bu nedenle kazanın gerçekleştiğini beyan ettiğini, kaza yeri güvenlik kamera kayıtlarının polis tarafından araştırılmaması nedeniyle müvekkili Şahin tarafından araştırılıp bulunarak soruşturma dosyasına sunulduğunu, soruşturma dosyasında ATK’dan kusur raporu istendiği ve henüz gelmemiş olduğunu, soruşturmanın derdest olduğunu, … plakalı aracın ZMMS sigortası yaptırmadığından … Hesabı sorumlu olduğundan, müvekkillerinden … ve … tarafından destekten yoksunluk tazminatı talebiyle … Hesabına dava öncesi başvuru yapıldığını, ölen …’nın kaza tarihinde bekar olduğu ve anne babasıyla yaşadığını, … AŞ … Mağazasında 1.Müdür olarak görev yaptığını, öncesinde de … AŞ’de … Müdürü olarak çalıştığını, … Hesabı tarafından hatalı kaza tutanağındaki kusura göre ve ölen desteğin geliri dikkate alınmadan, müvekkili … için 92.033,00 TL, müvekkili … için 49.937,00 TL tazminatın banka hesabına gönderilmek suretiyle 16.02.2018 tarihinde ödendiğini, ancak yetersiz ve doğru tutar olmadığından itiraz ettiklerini ve ibraname imzalamadıklarını, müvekkilleri anne ve babanın bekar ölen ve oldukça yüksek maaşla çalışmakta olan 1979 doğumlu küçük kızlarının desteğinden yoksun kaldıklarını, maddi ve manevi zarara uğradıklarını, davalı sürücü ve işletenlerin ise ne tedavisi sırasında geçmiş olsun ne de ölüm sonrası başsağlığı bile dilemediklerini, kaza sonrası 13 gün yoğun bakımda yatıp ölen …’nın ziyaretine bile gelmediklerini, davalıların neden oldukları kaza nedeniyle evlatlarını ve biricik kardeşini kaybetmenin acısının müvekkillerinin halen en derin şekilde yaşadıklarını, hiçbir maddi ödemenin bu acıyı telafi etmeye yetmeyeceğini belirterek, öncelikle davalılar …AŞ ve … adına kayıtlı araç ve başkaca taşınır-taşınmaz malları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik davacı … için 5.000,00 TL, davacı … için 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte (davalı … Hesabı tarafından yapılan ödeme mahsup edilmek suretiyle) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ayrıca davacı Şahin için 100.000,00 TL, davavacı … için 100.000,00 TL, davacı … için 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalı işleten ve sürücüden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
TALEP ARTIRIM
Davacılar vekilince sunulan 03/03/2020 tarihli dilekçe ile, davadaki maddi tazminat talepleri, davacı … için 91.892,31 TL’ye, davacı … için 70.723,11 TL’ye artırılmış, eksik peşin harç yatırılmıştır.
ISLAH
Davacılar vekilince sunulan 18/03/2021 tarihli dilekçe ile, davanın belirsiz alacak davası olduğu açıklanarak, davadaki maddi tazminat talepleri davacı … için 108.367,48 TL davacı … için 79.662,52 TL şeklinde ıslah edilmiş, eksik peşin harç yatırılmıştır.
CEVAP
İlgili Kişi (Önceki Davalı) … Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracınzorunlu sigortaya tabi araçlardan olup olmadığının ve kaza tarihinde geçerli trafik poliçesi olup olmadığının Tramer merkezinden tespiti gerektiğini, kaza tespit tutanağında aracın 31.08.2017 tarihli … no.lu poliçesi olduğunun yazılı olduğunu, poliçe varlığı halinde müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, davacının iddialarını ispatla mükellef olduğunu, bir kısım davacılar adına dava öncesi müvekkili kuruma yapılan başvuru üzerine 145063 sayılı dosya açılarak davacılardan baba ve anne için 15.02.2018 tarihinde gerekli ödemenin yapıldığını, davacıların başka bir alacağının kalmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise müvekkilinin sorumluluğunun kusur oranı ve kaza tarihindeki teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacıların murisinin müterafik kusurunun da gözetilmesi gerektiğini, kusur ve aktüer hesabın uzman bilirkişilerce ve ZMMS Genel Şartlarına göre tespiti gerektiğini, müvekkilinin dava öncesi temerrüdü bulunmadığını, faiz talebi, başlangıç tarihi ve türünü kabul etmediklerini belirterek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(Yargılama sırasında davacı vekilinin iradi taraf değişikliği talebinin kabulü üzerine:)
Davalı (…) Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde 26.04.2017/2018 vadeli … sayılı ZMMS poliçesi bulunan … plakalı aracın 16.08.2017 tarihli noter satış belgesiyle satışının bildirilmesi üzerine 21.08.2017 tarihinde düzenlenen “Devirden Dolayı Fesih” zeyli ile, anılan poliçenin 31.08.2017 tarihi itibariyle tüm sorumluluk son bulacak şekilde feshedilmiş olduğunu, ZMMS Genel şartlar C.4-Sigortalının Değişmesi maddesi uyarınca, sigorta sözleşmesinin taraf olan sigotalıyı takip edeceği, sigortalının değiştiği her durumda mevcut sözleşmenin değişim tarihi itibariyle kendiliğinden sona erdiğinin, mevcut sözleşmenin sigortalının değiştiği tarihten itibaren on beş gün süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim ödenmeksizin yeni işleten için sözleşme yapılana kadar geçerli olduğunun düzenlendiğini, KTK md 94’te de sigortanın fesih tarihinden on beş gün sonrasına kadar geçerli olduğunun düzenlendiğini, dava konusu olayda sigortalının değiştiği tarihin 16.08.2017 olduğu, bu nedenle poliçenin geçerliliğinin en son 31.082017 olduğunu ve bu tarihin 21.08.2017 tarihli fesih zeylinde belirtildiğini, kanun gereğince müvekkilinin fesih hakkının zeyil tanzim tarihi olan 21.08.2017 tarihi itibariyle kullanıldığı düşünülse bile, poliçenin geçerliliğinin 05.09.2017 tarihinde son bulduğunu, kazanın ise 06.09.2017 tarihinde gerçekleştiğinden kaza tarihini kapsar şekilde müvekkilinin bir poliçesinin bulunmadığını, mahkemenin … kayıtlarını Genel Şartlara ve Kanuna aykırı okuması nedeniyle hata yaptığını, bu hatadan dönülmesini ve sorumluluk … Hesabında olduğundan müvekkiline yöneltilen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın meydana geldiği yer ve müvekkilinin ikametgahı … olduğundan … mahkemelerinin yetkili olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın da kusurlu olduğunu, kaza tespit tutanağında kavşağa girerken hızını azaltmadığından kusurlu bulunduğunu, alkol raporunun varsayıma dayalı olduğundan kabul etmediklerini, … Hesabı tarafından davacıların tazminatının gerektiği şekilde hesaplanıp ödenmiş olduğunu, hatta … Hesabının müvekkiline rücu ettiğini ve ödendiğini, mükerrer talep niteliğindeki maddi tazminat ve fahiş nitelikteki manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, manevi tazminatın bir ceza olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın meydana geldiği yer ve müvekkilinin ikametgahı … olduğundan … mahkemelerinin yetkili olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, kazanın meydana gelmesinde müteveffanın da kusurlu olduğunu, kaza tespit tutanağında kavşağa girerken hızını azaltmadığından kusurlu bulunduğunu, alkol raporunun varsayıma dayalı olduğundan kabul etmediklerini, … Hesabı tarafından davacıların tazminatının gerektiği şekilde hesaplanıp ödenmiş olduğunu, hatta … Hesabının müvekkiline rücu ettiğini ve ödendiğini, mükerrer talep niteliğindeki maddi tazminat ve fahiş nitelikteki manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, manevi tazminatın bir ceza olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVABA CEVAP
Davacılar vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazlarının yerinde olmadığını, kusur oranlarıyla ilgili itirazların doğru olmadığını ve dava öncesi … Hesabının ödediği tazminatın yetersiz olduğuna dair dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan … ve … vekilleri sundukları ikinci cevap dilekçelerinde, davaya ilişkin cevap dilekçelerindeki beyan ve taleplerini tekrar etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, çift taraflı ve ölümlü trafik kazası nedeniyle destekten yoksunluk maddi tazminatı ile manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir talebi, davalıların malvarlığı uyuşmazlığın doğrudan konusu olmadığından, 11.05.2018 tarihli gerekçeli ara kararla reddedilmiştir.
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, kaza tutanağı, SBGM kayıtları, … CBS … soruşturma dosyası Uyap kayıtları, ölü muayene tutanağı, … 5.Asliye Ceza Mah. …E dosyası Uyap kayıtları ve verilen karar, kaza fotoğraf ve kamera kayıtları, ilgili kişi … Hesabı ve davalı sigorta şirketi nezdinde açılan hasar dosyası kayıtları, davalının ZMMS poliçesi, fesih zeyilnamesi, dava öncesi ödeme belgeleri, müteveffanın hastane tedavi ve ölüm kayıtları, sürücülerin alkol raporları, mirasçılık belgesi ve nüfus kayıtları, müteveffanın ve tarafların ekonomik sosyal durum araştırma sonuçları, Uyap malvarlığı sorgulamaları, müteveffanın çalışma ve SGK kayıtları, maaş bordroları, SGK yazı cevapları, araçların trafik tescil kayıtları incelenmiş, kazadaki kusur oranları ve davacı anne-babanın talep edebileceği destek tazminatları konusunda trafik kazalarında uzman ATK Trafik İhtisas Dairesinden emekli makine mühendisi bilirkişi ve aktüer bilirkişiden raporlar alınmıştır.
Davalılardan … ve … vekillerince yasal sürede cevap dilekçesinde ileri sürülen yetki ilk itirazı, HMK md 7/1 uyarınca davalılardan birinin yerleşim yeri (önceki davalı … Hesabı, sonraki davalı … Sig. AŞ’nin) mahkememiz yetki alanında bulunmakla mahkememiz yetkili olduğundan ara kararla reddedilmiştir.
Yargılama sırasında … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli ZMMS poliçesi bulunduğunun … yazı cevapları ve … Sig.poliçesinin incelenmesiyle tespiti üzerine, davacılar vekilince sunulan 25/09/2019 tarihli dilekçeyle HMK md 124 kapsamında iradi taraf değişikliği talep edilmiş, davada husumet … Sig.AŞ’ye yöneltilmiş, her ne kadar … Hesabı vekilince muvafakatı bulunmadığı bildirilmişse de, mahkememizin 03/10/2019 tarihli celse ara kararıyla davada doğru husumetin mahkememizce tespit edilebilmesinin bile aylar sürdüğü, hatta hala daha ihtilaflı olduğu, … Hesabına başvuru üzerine dava öncesi bu hususta bir itiraz ileri sürülmeyip davacılara ödeme yapıldığı hususları hep birlikte değerlendirildiğinde, tarafta kabul edilebilir yanılgı bulunduğu kanaatiyle karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın davacılar vekilinin iradi taraf değişikliği talebinin kabulüne karar verilmiş, bu doğrultuda hem dava öncesi yazılı başvuru dava şartının yerine getirilmesi için davacılar vekiline süre verilerek tamamlanabilir dava şartının yerine getirilmesi sağlanmış, hem de yeni davalı … Sig.AŞ’ye dava dilekçesi ve ekleri, yargılama sırasında alınan raporlar, duruşma günü tebliğ edilmek suretiyle davaya cevap süresi tanınmış ve cevabı alınmış, sonrasında yargılamaya Halk Sigorta husumetiyle devam edilmiştir.
Dosyaya celbedilen …(…) kayıtları ve yazı cevapları ile davalı …AŞ’nin kazaya karışan … plakalı araçla ilgili ZMMS poliçesi ve fesih zeyilnamesinin incelenmesi sonucunda, aracın 16/08/2017 tarihinde devir-satışının yapıldığı, sigortalı tarafından … Sigorta’ya durumun bildirildiği, bunun üzerine … Sig.tarafından poliçenin feshedildiği, fesih zeyilnamesinde zeyilnamenin düzenleme tarihinin 31/08/2017 şeklinde, başlama tarihinin 31/08/2017 şeklinde yazılı olduğu, … cevabında da poliçenin fesih nedeniyle iptal tarihinin 31/08/2017 olduğunun bildirildiği, her ne kadar … Sig.vekilince bu fesih zeyilnamesinin … sistemine 21/08/2017 tarihinde yüklendiği, dolayısıyla bu tarihte düzenlendiği, poliçenin 21/08/2017 tarihinde feshedilmiş olduğu, 31/08/2017 tarihinin son sorumluluk tarihi olarak zeyilnameye yazılmış olduğu, bu nedenle 06/09/2017 tarihinde poliçenin geçerlilik süresinin dolmuş durumda olduğu ileri sürülmüşse de, resmi … kayıtlarında ve fesih zeyilnamesindeki açık fesih başlama-poliçe iptal tarihi (31/08/2017) dikkate alındığında, KTK md 94 hükmüyle ve Yargıtay 17 HD’nin benzer fesihlerle ilgili istikrar kazanmış içtihatları birlikte değerlendirildiğinde, … sistemine zeyilnamenin 21/08/2017 tarihinde yüklendiği bu nedenle feshin bu tarihten itibaren hüküm ve sonuç doğuracağı iddiasının maddi-hukuki ve fiili dayanağının bulunmadığı, zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği ve sigorta şirketini sorumluluktan kurtarmayacağı, zeyilnamede beyan edilen fesih başlama-poliçe iptal tarihi olan 31/08/2017’den itibaren 2918 sayılı KTK md 94 ve ZMMS Genel şartlar md.C.4 uyarınca 15 gün süreyle (dolayısıyla 06/09/2017 kaza tarihinde) … Sigorta poliçe sorumluluğunun devam ettiğinin kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır.
Soruşturma ve ceza dosyasında ATK’dan alınan alkol raporunda davalı sürücünün kaza anında yasal sınırın üstünde alkollü olduğunun, yine ATK’dan alınan kusur raporunda davalı sürücünün kazanın gerçekleşmesinde asli kusurlu olduğu, müteveffanın kusursuz olduğunun tespit edildiği, bu nedenle davalı …’ın mahkumiyetine karar verildiği, TBK md 74 uyarınca ceza dosyasının maddi vakıa tespitlerinin mahkememiz açısından bağlayıcı olduğu, dosyamızda alınan kusur bilirkişi raporunun da ceza dosyası tespitleriyle, kazanın oluş şekliyle uyumlu, bilim ve fen kurallarına uygun, ayrıntı ve gerekçe içeren, kaza kamera kayıtlarınıa dayalı, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, bu nedenle itibar edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Aktüer bilirkişiden (kusur bilirkişisiyle birlikte) alınan kök raporda TRH2010 tablosuna göre teknik faiz hesabıyla yapılan hesaba göre davacı anne ve babanın talep edebilecekleri destek tazminatı tutarları hesaplanmış, dava öncesi (ilgili kişi-ilk davalı) … Hesabının yaptığı ödemenin müteveffaya 2/8 kusur oranı verilip davacılara 6/8 kusur oranına göre ödeme yapıldığından açıkça yetersiz olduğu belirtilerek, içtihatlara ve ZMMS Genel Şartlara uygun şekilde hesaplanmış, hesaplanan tazminatın kaza tarihindeki ZMMS poliçe teminat limitini (330.000,00 TL) aşması nedeniyle limite oranlama yapılarak limit dahilinde talep edilebilecek azami tutar tespit edildikten sonra dava öncesi ödemenin güncellenmiş hali (anne için 92.033,00+16.475,17 faizi, baba için 49.937,00+8.939,41 faizi) hesaplanan tazminat tutarlarından düşülmek suretiyle, davacı annenin sonuçta 91.892,31 TL, babanın sonuçta 70.723,11 TL talep hakkı olduğu bildirilmiştir.
Bu rapor sonrası davacılar vekilince dava dilekçesindeki taleplere ilişkin talep artırım (ıslah yazılmışsa da talep artırım niteliğindedir) dilekçesi verilmiş, eksik peşin harç yatırılmış, davalılara tebliğ edilerek beyanları alınmıştır.
Yargılama sırasında Anayasa Mahkemesinin 09/10/2020 tarihli RG’de yayımlanan kararıyla KTK md 90 ve 92. Maddeleriyle ilgili iptal kararı verildiği ve ZMMS Genel Şartlarda yazılı hesap usulü yerine Yargıtay 17.HD’nin KTK md 90’da yasal değişiklik tarihinden önceki içtihatlarına göre aktüer hesap yapılması gerektiği değerlendirilerek, aktüer bilirkişiden yeni tazminat hesabı için ek rapor alınmıştır.
Alınan ek raporda özetle; PMF1931 tablosu ve progresif rant usulüne göre hesap yapıldığında, davacı anne için hesaplanan sonuç tazminatın 60.189,66 TL, davacı baba için 45.939,38 TL olduğu bildirilmiştir.
Ek raporun taraflara tebliği sonrası, davacılar ve davalılar vekillerince ayrı ayrı yasal süresinde ek rapora itiraz edilmekle birlikte, ayrıca davacılar vekilince sunulan 10/03/2021 tarihli dilekçede, Yargıtay 17 HD’nin Anayasa Mah.nin iptal kararından sonra verdiği yakın tarihli içtihatlarında TRH2010 tablosu kullanılarak aktüer tazminat hesabı yapılması gerektiğine karar verdiği belirtilip emsal kararlar sunulmak suretiyle, dosyada alınan ek raporun değil kök raporun Yargıtay içtihadına uygun olduğu ve bu nedenle kök raporun hükme esas alınması gerektiği belirtilmiştir.
Daha sonra davacılar vekilince sunulan 18/03/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, davanın belirsiz alacak davası olduğu ve ilk verilen ıslah dilekçesinin talep artırım niteliğinde bulunduğu, bu kez talep artırım dilekçelerini ıslah ettikleri açıklanmak suretiyle, davalı Halk Sigorta tarafından dava öncesi veya davada iradi taraf değişikliği sonrası yapılan yazılı başvuru üzerine müvekkillerine Halk Sigorta tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu, bu nedenle önceki davalı … Hesabı tarafından dava öncesi yapılan kısmi ödemenin güncelleme faizinin Halk Sigorta yönünden indirim konusu yapılmasının kabulünün mümkün olmadığını belirterek, dosyada alınan kök raporda TRH2010 tablosuna göre hesaplanan tazminatlardan sadece … Hesabının dava öncesi ödediği tutarlar düşülmek suretiyle bulunan, davacı anne için 108.367,48-TL, davacı baba için 79.662,52-TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi şeklinde talep ıslah edilmiştir.
Bu ıslah dilekçesi de davalılara tebliğ edilmiş, vekillerince ayrı ayrı itiraz dilekçeleri sunulmuş, davalı Halk Sigorta vekilinin itiraz dilekçesinde zamanaşımı def’i ileri sürülmüş, davada ceza zamanaşımı süresi uygulanması gerektiğinden ve kaza tarihi ile ıslah tarihi arasında (ölümlü kaza nedeniyle) taksirle ölüme neden olma suçunun ceza zamanaşımı süresi dolmamış olduğundan, bu def’i 19/04/2021 duruşması ara kararıyla reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, sunulan ve toplanan deliller, Yargıtay 17 HD’nin emsal içtihatları hep birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu 06/09/2017 tarihli kazada ölen …’ın kaza tarihinde 37 yaşında ve bekar olarak, davacı anne babasıyla aynı evde yaşamakta iken kaza nedeniyle vefat etmiş olduğu, iki çocukları olduğu ve diğer kızlarının (davacı …) evli olduğu, müteveffanın son gelirinin asgari ücretin oldukça üzerinde olduğu, davacı annesinin evhanımı, babasının emekli olduğu, kendilerine ait sadece oturdukları evin bulunduğu, dolayısıyla bekar kızlarının maddi-manevi desteğinden kaza nedeniyle yoksun kaldıklarının kabulü gerektiği, kazanın oluşumunda alkollü davalı sürücünün %100 kusurlu ve müteveffanın kusursuz olduğu, davalı işleten şirketin aracı kaza öncesi sigortalıdan devralarak işleten sıfatı kazanmış olduğu, ancak araca yeni ZMMS sigortası yaptırmasa da önceki işletenin ZMMS poliçesini yapan davalı Halk Sigorta’nın poliçeyi devir nedeniyle fesih-iptal tarihinin 31/08/2017 olduğu, bu nedenle işletenin hukuki sorumluluğunu temin eden sigorta şirketinin sorumluluğunun KTK md 94 gereği iptalden 15 gün sonrasına kadar devam ettiği ve kaza tarihi itibariyle geçerli sayılması gerektiği, Anayasa Mahkemesinin KTK md 90’la ilgili iptal kararı sonrası verilen Yargıtay 17 HD içtihatlarında TRH2010 tablosunun Türk insanına uygun ulusal mortalite tablosu olmakla aktüer hesapta esas alınması gerektiğinin vurgulanması, dava öncesi ilgili kişi-önceki davalı … Hesabı tarafından davacılara yapılan ödemenin yetersiz olduğu, son davalı … Sigorta tarafından ise yargılama sırasında başvurulmuşsa da hiçbir ödeme yapılmamış olduğu, bu nedenle … Hesabının ödediği kısmı davalı sigorta şirketine rücu durumu sözkonusu olabilecekse de, … Hesabının dava öncesi ödemesinin güncelleme faizine ilişkin kısmın tazminattan indirilmesini isteme hakkının sadece … Hesabına ait olabileceği, hiçbir ödeme yapmamış olan … Sigorta AŞ’nin bu faiz indiriminden yararlanma hakkı bulunduğundan sözedilemeyeceği, bu nedenle kök raporda yapılan sonuç tazminat hesabına düşülen güncelleme faizi tekrar eklenerek bulunan tutarlar üzerinden talep artırım dilekçesinin ıslah edilmiş olduğu, yerleşik Yargıtay 17.HD içtihatları uyarınca talep artırım dilekçesinin ıslah edilebileceği, kaza tarihinde ZMMS teminat limitinin 330.000,00 TL olduğu, dava öncesi ödenenle birlikte davada hükmolunan tazminat toplamının 330.000,00 TL yaptığı ve teminat limiti dahilinde kaldığı, davalı sürücü ve işletenin temerrüdünün haksız fiil-kaza tarihinde, davalı sigorta şirketinin temerrüdünün ise yargılama sırasında davacılar vekilince yapılan yazılı başvurunun ulaştığı 27/03/2019’dan 8 iş günü sonrası olan 09/04/2019 tarihinde oluştuğu, sigortalı aracın ticari değil hususi araç olması nedeniyle davada yasal faiz talep edilebileceği sonucuna varılmakla, aşağıdaki şekilde davacı anne ve baba yönünden maddi tazminat davasının (dava, talep artırım, ıslah dilekçeleri sonucuna göre) tam kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı anne-baba-kardeş için manevi tazminat talepleri yönünden yapılan hukuki değerlendirmede ise, kaza tarihi, kazanın oluş şekli, tarafların kusur durumu, davalı sürücünün kaza sırasında alkollü oluşu, davacıların iki çocuğundan birini ve kendileriyle yaşayan bekar, onlara fiilen bakan ve yaşlandıklarında bakması en muhtemel kızını genç yaşta kaybetmiş olmaları, davacı …’in ise tek kardeşini ve anne-babasına bakan kardeşini kaybetmiş olması, tarafların Uyap’tan dosya içine alınan malvarlığı araştırma sonuçları ile kolluk marifetiyle yaptırılan ekonomik sosyal durum araştırması sonuçları hep birlikte gözetilerek; manevi tazminat zenginleşme aracı veya ceza olmamakla beraber, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla, manevi huzur ile tatmin duygusunu sağlayacak, caydırıcılık etkisi de yaratacak tutarda olması gerektiği hususu, TBK’nın 51, 54, 57. maddeleri ve TMK md 4 uyarınca hak ve nesafet kuralları da dikkate alınarak, takdiren davacı anne ve baba için ayrı ayrı 70.000,00’er TL, davacı kardeş için 30.000,00 TL manevi tazminatın yeterli olacağı kanaatiyle, bu talebin her üç davacı yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyada davacılar vekilinin iradi taraf değişikliği talebinin kabulünden önce davalı olan ve karar başlığında ilgili kişi olarak gösterilen … Hesabı hakkında bir hüküm kurulmamakla birlikte, sadce yerleşik Yargıtay ve BAM içtihatları uyarınca lehine maktu vekalet ücreti ve yaptığı yargılama giderinin davacılardan tahsiline dair hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Maddi tazminat davasının KABULÜ ile,
Davacı … için 108.367,48-TL, davacı … için 79.662,52-TL destekten yoksunluk tazminatının 06/09/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte (davalı (…) Sigorta A.Ş. hükmedilen tazminatlardan ve tazminatlara 09/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinden sorumlu tutulmak ve poliçe teminat limitiyle sınırlı sorumlu tutulmak şartıyla) davalılar …, … A.Ş. ve … (…) Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacılar … ve …’e verilmesine,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile,
Davacı … için 70.000,00-TL, davacı … için 70.000,00-TL, davacı … için 30.000,00-TL manevi tazminatın 06/09/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiliyle adı geçen davacılara verilmesine, fazla istemin reddine,
3-Kabul edilen toplam 188.030,00 TL maddi tazminat tutarı üzerinden alınması gerekli 12.844,32 TL nispi karar ve ilam harcından, maddi tazminat için peşin alınan 34,15 TL harç ve 521,25 TL tamamlama harcı ile 86,81 TL ıslah harcının (toplam 642,21 TL peşin harcın) mahsubu ile, bakiye 12.202,11 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Kabul edilen toplam 170.000,00 TL manevi tazminat tutarı üzerinden alınması gerekli 11.612,70 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 853,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.758,82 TL harcın davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına,
5-Davacılar tarafından yapılan 888,03 TL peşin harç ile 642,21 TL tamamlama ve ıslah harcından oluşan 1.530,24 TL’ nin (davalı … maddi tazminata isabet eden 676,36 TL’sinden sorumlu tutulmak şartıyla)davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan posta, tebligat masrafı 644,15 TL, bilirkişi ücreti 2.050,00 TL olmak üzere toplam 2.694,15 TL yargılama giderinin davanın kabul/red oranına göre hesaplanan 1.832,02 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, kalan yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Maddi tazminat davasında davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 14.244,91 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ a verilmesine,
8-Manevi tazminat davasında davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 11.156,13 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ a verilmesine,
9-Manevi tazminat davasında davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 9.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
10-Manevi tazminat davasında davacı Şahin Küçükpolat kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 9.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
11-Manevi tazminat davasında davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 4.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
12-Davalılar … ve …AŞ kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen manevi tazminat üzerinden AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 4.500,00 TL nispi vekalet ücretinin davacı … ‘tan, 4.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’tan, 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’tan ayrı ayrı alınarak davalılar … ile …AŞ’ye verilmesine,
13-İlgili kişi (önceki davalı) … Hesabı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu kişiye verilmesine,
14-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından karar tebliğ giderlerinden sonra artan avansın, karar kesinleştikten sonra ilgili yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.19/04/2021

Katip

Hakim