Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/336 E. 2021/303 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/336 Esas
KARAR NO : 2021/303

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2018
KARAR TARİHİ : 28/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … nolu araç motorunu, maliki olduğu … plakalı ve … şase numaralı BMW marka araçta kullanılmak üzere 01/12/2017 tarihinde davalıdan sıfır olarak satın aldığını, satın alınan araç motorunun 06/12/2017 tarihinde … plakalı araca montajının yapıldığını, montaj sonrası araç çalıştırılarak test ve kontrollerinin gerçekleştirildiğini ve herhangi bir sıkıntıyla karşılaşılmadığını, motor değişimi yapıldıktan sonra araç plakasının … olarak değiştiğini, araç motorunun müvekkili şirkete ait olan … plakalı araca montajının yapılmasından sonra 09/02/2018 tarihinde söz konusu aracın dava dışı …Tic. Ltd.Şti.’ ye satıldığını, aracın devrinden sonra 26/03/2018 tarihinde araç seyir halinde iken araçtan ses gelmesi üzerine araç sürücüsü tarafından … (…) ile iletişime geçilerek teknik yardım istenildiğini ve aracın … isimli firmaya götürülmesinin sağlandığını, yapılan incelemeler neticesinde aracın kullanılamaz halde olduğunun tespit edildiğini, meydana gelen hasarın, aracın ve motorun kullanımından ya da montajından kaynaklı olmadığını, meydana gelen hasar nedeniyle söz konusu araç motorunu satın alan müvekkili şirket tarafından davalıya … 5. Noterliğinin …tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderilerek kendilerinden satın alınan araç motorunda gizli ayıp bulunduğu, bu ayıbın 26/03/2018 tarihinde araçta yapılan inceleme neticesinde öğrenildiği, tamirinin mümkün olmadığı, ayrıca satılan araç motoruna ilişkin garanti belgesinin verilmesinin zorunlu olmasına rağmen müvekkiline verilmediğini, bu nedenle satılanı iadeye hazır oldukları bildirilerek satın alınan araç motorunun bedelinin iadesinin talep edildiğini fakat davalı tarafından taleplerinin kabul edilmediğini, müvekkili şirkete satılan ayıplı ürün nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunduğunun açık olduğunu, bu nedenlerle müvekkiline satışı yapılan ayıplı araç motorunun davalılara taraflarınca teslimi ile; satış bedeli olan 27.000,00 TL’ nin araçta meydana gelen arıza nedeniyle ödenen 550,00 TL oto kurtarma masrafının ve davalıya gönderilen ihtarname masrafı olan 237,30 TL olmak üzere toplam 27.787,30 TL’ nin, ayıplı motorun davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davaya konu motoru 06/12/2017 tarihinden 09/02/2018 tarihine kadar sorunsuz olarak kullandıktan sonra aracı dava dışı …Tic. Ltd.Şti.’ ye sattığını, davacının malik olmadığı satılanla ilgili talepte bulunmaya hakkı olmadığını, bu nedenle davanın davacının aktif husumet ehliyeti ve hukuki yararı bulunmaması nedeniyle reddinin gerektiğini, davacı tarafından satın alınan motorun … tarafından üretilmiş yüksek teknolojili orjinal ürün olduğunu, müvekkili şirketçe davacıya ayıpsız olarak teslim edildiğini, yağ pompası çalışmayan bir motorun 110 gün gibi uzun bir süre çalışmasının mümkün olmayacağı, böyle bir ayıbın montaj aşamasında motor çalıştırıldığında ortaya çıkacağı, konuya biraz vakıf olan herkesin malumu olduğunu, davacının daha ucuz olsun diye yetkili servis dışında yaptırmış olduğu montajın sorumluluğunun müvekkiline yüklenemeyeceğini, yağ pompasının motorun kalbi gibi olduğunu, bütün motor elemanlarını yağlayan ve çalışmasını sağlayan bir motor elemanı olduğunu, yağ pompasının çalışmaması durumunda aracın 5 dakika bile çalışmasının mümkün olmadığını, davacının iddia ettiği arızaya hatalı yağ seçimi veya eksik yağ kullanımı veya hatalı bakım ve kullanımın da sebep olabileceğini, davacının arızanın meydana gelmesinde kusur olabilecek kişilerin bilimsel ve somut olmayan beyanlarına dayanarak iş bu davayı ikame ettiğini, haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asli müdahil vekili dilekçesinde özetle; dava konusu aracın 09/02/2018 tarihinde davacıdan satın alındığını, aracın devrinden sonra 26/03/2018 tarihinde araç seyir halinde iken araçtan ses gelmesi üzerine araç sürücüsü tarafından … (…) ile iletişime geçilerek teknik yardım istenildiğini ve aracın … isimli firmaya götürülmesinin sağlandığını, yapılan incelemeler neticesinde aracın kullanılamaz halde olduğunun tespit edildiğini, meydana gelen hasarın, aracın ve motorun kullanımından ya da montajından kaynaklı olmadığını, meydana gelen hasar nedeniyle söz konusu araç motorunu satın alan müvekkili şirket tarafından davalıya … 5. Noterliğinin… tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderilerek kendilerinden satın alınan araç motorunda gizli ayıp bulunduğu, bu ayıbın 26/03/2018 tarihinde araçta yapılan inceleme neticesinde öğrenildiği, tamirinin mümkün olmadığı, ayrıca satılan araç motoruna ilişkin garanti belgesinin verilmesinin zorunlu olmasına rağmen müvekkiline verilmediğini, bu nedenle satılanı iadeye hazır oldukları bildirilerek satın alınan araç motorunun bedelinin iadesinin talep edildiğini fakat davalı tarafından taleplerinin kabul edilmediğini, müvekkili şirkete satılan ayıplı ürün nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunduğunun açık olduğunu, bu nedenlerle müvekkiline satışı yapılan ayıplı araç motorunun davalılara taraflarınca teslimi ile; satış bedeli olan 27.000,00 TL’ nin araçta meydana gelen arıza nedeniyle ödenen 550,00 TL oto kurtarma masrafının ve davalıya gönderilen ihtarname masrafı olan 237,30 TL olmak üzere toplam 27.787,30 TL’ nin, ayıplı motorun davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Davacıya satışı yapılan araç motoruna ilişkin 01/12/2017 tarihli … nolu e-fatura ve aynı tarihli tahsilat makbuzu, … Ltd. Şti. tarafından düzenlenen ve dava konusu malın montajına ilişkin 10/04/2018 tarihli yazı, … plakalı araca ait ruhsat, trafik tescil belgeleri vs. tüm evraklar, 15/03/2018 tarihli araç kurtarma faturası, araçta meydana gelen arıza sonrası araç motorunun çalışamaz halde olduğuna ve değiştirilmesi gerektiği yönünde tespite ilişkin … … tarafından 26/03/2018 tarihli yazı, … 5. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ve makbuz aslı, davalı tarafından keşide edilen … 22.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi celp edilmiş, incelenmiştir.
Mahkememiz dosyası İTÜ Makina Fakültesi Öğr. Üyesi …, … ve …’ dan oluşan bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu 24/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak: “… Dava konusu motorun araca montajının 06/12/2017 tarihinde yapıldığı, motor arızasının ise 26/03/2018 tarihinde 110 gün sonra ortaya çıktığı, gerek motorun montajının yapıldığı … şirketinde 200 km’ denenmiş olması ve gerekse bu denemeden sonra 110 gün kullanılmış olması dikkat alındığında davalı şirketçe temin edilerek araca takılan motorda bir arızanın olmadığının anlaşıldığı, ayrıca aracın motorunda bir yağlama problemi olması halinde sürücü gösterge panelinde kırmızı renkli uyarı ışığının yanmasının gerektiği, bu durumda aracın sürücünün derhal aracı durdurup motorunu stop etmesinin gerektiği, araçtaki motor hasarının seviyesinden aracın uzun süre yağsız çalıştırıldığının anlaşıldığı, bu durumda aracın gösterge panelinde motor arızası ikaz lambasının yanmadığı veya sürücünün yanan bu ikaz lambasına yeterince dikkat etmediği ve aracın motorunu derhal durdurmadığının kabulünün gerekeceği, bu durumda araçtaki motor arızasının motorun davalı şirketçe teslimi sırasında mevcut bir gizli ayıbından kaynaklanmadığı, motorun … plakalı araca monte edildikten sonraki rutin çalışması sırasında sonradan ortaya çıkan bir yağlama probleminden dolayı motorun yatak sardığı ve hasara uğradığı, netice olarak… plakalı araca takılan ve davalı şirketçe satılan motorda gizli ayıp niteliğinde bir hatanın olmadığı, motordaki hasarın, aracın motor dışındaki diğer parçalarından dolayı ortaya çıkan bir arıza nedeniyle meydana geldiği…” mütalaa edilmiştir.
Mahkememiz dosyası tarafların itirazları doğrultusunda ve itirazları karşılar şekilde ek rapor tanzimi amacıyla bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu 01/02/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ve sonuç olarak: “…Dosyadaki belge ve bilgiler ile mahallinde yapılan inceleme sonucu elde edilen bulgulara göre araçtaki motor hasarına, sonradan takılan motordaki bir imalat hatasının neden olduğunun söylenemeyeceği…” mütalaa edilmiştir.
Dava, ayıplı mal satışından doğan ayıba karşı tekeffül sorumluluğu kapsamında ayıplı mal bedelinin iadesi ve uğranılan diğer maddi zararların tahsili istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket maliki olduğu … plaka sayılı araçta kullanılmak üzere davalı şirketten 01/12/2017 tarihinde davaya konu motoru 27.000,00 TL bedel karşılığında sıfır (daha önce kullanılmamış / orijinal) olarak satın aldığı, 06/12/2017 tarihinde dava dışı … Ltd. Şti. tarafından satın alınan motorun … plaka sayılı araca montajının gerçekleştirildiği, gerekli test sürüşleri ve ve kontroller yapıldıktan sonra aracın davacı şirkete teslim edildiği, motor değişimi yapıldıktan sonra araç plakasının … olarak değiştirildiği ve aracın 09/02/2018 tarihinde asli müdahil şirkete satıldığı, asli müdahil şirkete araç satıldıktan sonra 26/03/2018 tarihinde araç seyir halinde iken ses gelmesi üzerine çekici vasıtasıyla … servisine götürüldüğü, servis tarafından yapılan incelemelerde aracın yağ pompası arızası sebebiyle motorun çapak söktüğü, dökülen çapakların motor yağ kanalı içine dolarak aracın kullanılmaz hale geldiği ve bütün olarak motorun değiştirilmesi gerektiği tespit edilmiştir. Buraya değin anlatılan hususlar uyuşmazlık konusu değildir. Davacı ve asli müdahil şirketler, davaya konu motorun üretimden kaynaklı gizli ayıbı olduğunu, bu ayıp sebebiyle motorun kullanılamaz hale geldiğini iddia ederken; davalı şirket araçta üretimden kaynaklı bir ayıp bulunmadığını, yetkili servis dışında montaj işlemlerinin yapılmasının ve kullanıcı hatasından ötürü motor arızasının meydana geldiğini savunmaktadır.
Uyuşmazlığın temeli, davaya konu motor arızasına neyin sebep olduğu, bu kapsamda üretimden kaynaklı bir ayıbın mı yoksa montaj ya da kullanıcı hatasının mı arızanın kaynağını oluşturduğu noktasında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın hâlli teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren bir konu olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Davaya konu motorun mekanik özellikleri ve çalışma prensipleri gözetilerek mevcut ayıp sebebinin tespiti noktasında, Mahkememizce bu konuda uzman / öğretim görevlisi makine mühendisleri araştırılmış, İ.T.Ü Makine Fakültesinden bilirkişi heyeti oluşturulmuştur. Bilirkişi heyetine motor ve arıza ile ilgili yerinde inceleme ve araştırma imkanı tanınmış, bilirkişi heyeti 24/01/2020 tarihli kök raporunda sonuç olarak; motor arızasının aracın uzun süre yağsız çalıştırılmasından kaynaklandığını, motorun montajından sonra gerekli test sürüşleri yapıldığı için motorun kendisinde üretimden kaynaklı bir ayıbın bulunmadığını bilimsel olarak açıklamışlardır. Davacı ve asli müdahil şirketlerin kök rapora itirazları neticesinde alınan 01/02/2021 tarihli ek raporda itirazları karşılar şekilde; yağsızlığın nedenin üretimden kaynaklanmadığını, aksi halde bu durumun test sürüşleri esnasında çok daha önce ortaya çıkacağını, yağsız kullanıma araç sürücüsü olan kişilerin neden olduğunu, ayrıca motordaki yağ pompası arızası sebebiyle lamba yanmasına rağmen sürüşe devam edilmesinin motordaki hasar probleminin büyümesine neden olduğu, kullanıcı hatasının bulunduğunu, motordaki yatak sarmasının imalat / üretim hatasından dolayı meydana gelmediğini açıklamışlardır. Bilirkişi kök ve ek raporunun kapsamlı ve gerekçeli olması, yerinde inceleme sonucunda düzenlenmesi, motorun tümüyle gözlemlenmesi, arızanın kaynağı konusunda bilimsel yönden yapılan açıklamaların doyurucu ve uyuşmazlığı giderici mahiyette olması gözetilerek kök ve ek rapora itibar edilmiştir. Ayrıca ek rapora karşı taraflarca itirazda bulunulmamıştır.
Türk Medeni Kanunun Mülkiyet Hakkının Kapsamını düzenleyen Bütünleyici Parça başlıklı 684. maddesinde bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur. Bütünleyici parça, yerel âdetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır. Davacı, davaya konu araç motorunu satın aldıktan sonra … plaka sayılı araca montajını gerçekleştirmiş, akabinde araçta plaka değişikliği yapılarak … plaka sayılı araç 09/02/2018 tarihinde asli müdahil şirkete satılmıştır. Bu bakımdan davaya konu araç motoru, mevcut aracın bütünleyici parçası olup, … plaka sayılı araçtan ayrı bir mülkiyet hakkına konu edilmesi yukarıda anılan yasa hükmü karşısında mümkün değildir. Bütünleyici parçanın kaderi, asıl şeye bağlı olup ondan ayrı bir mülkiyete konu edilmesi mümkün olmadığından ve aracın asli müdahil şirkete ait olması sebebiyle davacının eldeki dava bakımından aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı açıktır. Açıklanan nedenler karşısında, davacının davasının aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Asli müdahilin davası yönünden, davaya konu araçtaki motor arızasının yaptırılan bilirkişi incelemeleri soncuunda üretimden kaynaklı bir ayıp olmadığı, kullanıcı hatasının bulunduğu, araçtaki motor arızasının üretimden kaynaklanmadığı için davalı şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceği gözetilerek reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere );
1-Davacının davasının aktif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Asli müdahil tarafından açılan davanın REDDİNE,
3-Davacı tarafından açılan dava yönünden; alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 474,54 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 415,24 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep edilmesi halinde davacıya veya vekiline İADESİNE,
4-Asli müdahil tarafından açılan dava yönünden; alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 474,54 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 415,24 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep edilmesi halinde asli müdahile veya vekiline İADESİNE,
5-Davacı ve asli mühahil tarafından yapılan masrafların kendi üzerilerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı tarafından açılan dava yönünden; davalı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ nin 3/2, 7/2 ve 13/1. maddeleri uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Asli müdahil tarafından açılan dava yönünden davalı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 3/2, 13/1 maddeleri uyarınca belirlenen 4.168,10 TL vekalet ücretinin asli müdahilden alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-HMK’ nın 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/04/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)