Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/219 E. 2022/106 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/219 Esas
KARAR NO : 2022/106

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2018
KARAR TARİHİ : 16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’nın haksız fiili gerçekleştiren kişi ve …’nın kazaya karışan aracın sahibi olduğunu, … Sigorta A.Ş. ise kazaya karışan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasını yapan sigorta şirketi olduğunu, Davalı …’nın hakimiyetindeki … plakalı araç ile kasıtlı olarak müvekkiline çarparak müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini beyanla müvekkilinin kaza nedeniyle uğradığı 100,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 7.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’ dan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davalılar Muhammet Usta ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … davacıya karşı olan haksız eylemi nedeniyle … 11 Asliye Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında kasten yaralama suçundan dolayı hapis cezası ile cezalandırıldığını, davalı … diğer davalının haksız eyleminden dolayı bir kusuru bir sorumluluğu olmadığından; tazminat miktarının belirlenebilmesi için davacının maluliyet oranının ve kusur durumunun belirlenmesi gerektiğini, davacının talep ettiği manevi tazminat fahiş olduğunu beyanla davacı tarafından açılan davanın davalı … yönünden, davalı … yönünden esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza tarihinde davalı … adına tescilli … plakalı araç için, 19.09.2016-2017 tarihleri arasında, …. nolu poliçe numarası ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlendiğini, müvekkili şirketin Müvekkili şirkete bu dosyayla ilgili başvurunun yapılmadığını, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, tazminat açısından gerçek zarar miktarının ödendiğini, manevi tazminat talebinin teminat dışı olduğunu, temerrüt ve faiz taleplerinin hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dava dosyası, davacıya ait hastane kayıtları, davacıya ait trafik kazasına istinaden rücuya tabi herhangi bir ödeme ve herhangi bir iş göremezlik ödemesi yapılmadığına dair sosyal güvenlik kurumu kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırmasını içeren emniyet müdürlüğü kayıtları, hasar dosyası ve ZMMS poliçesi, adli tıp raporları, … Kapatılan 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nin… Esas sayılı dava dosyası, bilirkişi raporu celp edilmiş incelenmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 28/06/2019 tarihli adli tıp raporunda özetle ve sonuç olarak; “… ve … oğlu, 27/08/1982 doğumlu …’ın 16/12/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği…” şeklinde tespit edilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 12/04/2021 tarihli adli tıp raporunda özetle ve sonuç olarak; “…03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle mevcut belgelere göre; … ve … oğlu, 27/08/1982 doğumlu …’ın 16/12/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği…” şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya, İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyesi … ile …’e tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu tarafından dosyaya sunulan 05/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; “…KUSUR DURUMU: 1. Davacı … kendi yaralanmasında asli ve %75 oranında kusurlu olduğu; 2. Davalı sürücü … davacı …’ın kolunun yaralanması ile sonuçlanan olayda tali ve %25 oranında kusurlu olduğu; 3. Davalı … plaka sayılı aracın sahibi olarak doğan zarardan sürücünün kusuru oranında sorumlu olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır. TAZMİNAT YÖNÜNDEN : 1. Davacının maluliyeti oluşmadığı Adli Tıp Kurumu tarafından mütalaa edilmekle, sürekli iş göremezlik zararı bulunmadığı; 2. Davacının belirlenen 3 aylık tıbbi şifa devresinde % 75 kusurunun tenzilinden sonra 1.091,09-TL kazanç kaybına uğradığı; aynı devrede SGK tarafından verilen geçici iş göremezlik ödeneği bulunması halinde, ödenen tutarın % 25’inin hesaplanan tutardan indirilmesinden sonra kalan miktarın karşılanmamış kazanç kaybı olacağı; 3. Hesaplanan zararın kaza tarihindeki zorunlu trafik sigortası teminat limitlerini aşmadığı; davalılardan sigorta şirketine davadan önce başvuru yapıldığına ilişkin ikame edilen delil bulunmadığı; hal böyle olunca, sigorta şirketinin diğer davalılar yanında faizden sorumluluğunun dava tarihinden itibaren başladığı…” şeklinde tespit edilmiştir. Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde özetle; davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin talep, dava ve ıslah hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00-TL Maddi tazminat talebini 991,09 TL artırarak 1.091,09 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine, fazlaya ilişkin talep, dava ve ıslah hakları saklı kalmak kaydıyla 7.000,00-TL Manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; 16/12/2016 tarihinde davalılardan … Sigorta A.Ş.’ nin ZMMS sigortacısı olduğu, davalı …’ ya ait, diğer davalı …’ nın sevk ve idaresindeki …plaka sayılı araç ile davacının evinin önünden geçtiği esnada süratli ve gürültülü şekilde seyrine devam etmesi sebebiyle davacının, davalı sürücüye uyarıda bulunduğu ve durmasını işaret ettiği, ancak davalı sürücünün olay yerinde hızla uzaklaşması üzerine davacının davalı sürücüyü takip ettiği, … 5. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı ceza dava dosyasındaki kesinleşen mahkeme ilamına göre davacının takip sonrasında davalıyı durdurduğu, açık olan pencere camından davacıya vurmak isterken davalı sürücü …’ nın gaza basması neticesinde yaya olan davacıya çarpmak suretiyle trafik kazasının meydana geldiği, trafik kazasında davalı sürücüyü yetkili mercilere şikayet etmek yerine fiziken takip eden, davalı sürücünün aracını bulup durduran ve kendisi yaya olduğu halde kendi can ve mal güvenliğini tehlikeye atacak şekilde davalı sürücüyü darp etmek isteyen davacının trafik kazasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 68/c maddesini ihlal ettiğininden % 75 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücünün ise gürültülü şekilde meskun mahalde araç kullandığı için ve yaya olarak yakınına kadar gelen davacının can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde seyrine devam etmesi, manevra yaparak olay yerinden uzaklaşması gerektiği halde aksine davranarak tedbirsiz ve özensiz şekilde davacıya çarpması sebebiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 52/b maddesini ihlal ettiğinden % 25 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Tarafların kusura yönelik itirazları, Mahkememiz kabulünü benimseyen ve destekleyen 05/01/2021 tarihli kusur raporu karşısında yerinde görülmemiştir.
Trafik kazasında aldığı darbe seebiyle davacının yaralandığı, davacının yaralanmasından ötürü 19/04/2018 tarihli talep açıklama dilekçesi doğrultusunda davalılardan yalnızca çalışamadığı döneme ilişkin geçici iş göremezlik tazminatı isteminde bulunduğu, yargılama sürecinde davacının trafik kazası sebebiyle görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm kayıtlar dosyaya getirdikten sonra dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildiği, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 28/06/2019 tarihli raporda davacının iyileşme süresinin / geçici iş göremezlik zararının 3 ay olarak tespit edildiği, ATK maluliyet raporunun kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulanan yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiğinden denetime elverişli olduğu, aktüerya bilirkişisi tarafından hesaplanan geçici iş göremezlik zararının ise denetime elverişli ve gerekçeli olarak 1.091,09 TL şeklide hesaplandığı, davacının bu tutar üzerinden davasını ıslah ettiği, davalı … şirketinin geçici iş göremezlik zararından ZMMS poliçesi kapsamında tedavi giderleri yönünden sorumlu olduğu, diğer davalıların Karayolları Trafik Kanunun 3. ve 85. maddeleri uyarınca davacının geçici iş göremezlik zararından sürücü ve işleten olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, öte yandan geçici iş göremezliğe yönelik davacının çalışmadığı dönem için SGK’ dan rücuya tabi herhangi bir ödeme almadığı tespit edildiğinden geçici iş göremezlik maddi tazminat talebinin bedel artırım dilekçesi doğrultusunda kabulüne karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. (818 sayılı BK’nun 47.) maddesi hükmüne göre, Hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Manevi tazminat yönünden, davacıların murisinin geçirmiş olduğu trafik kazası sonucunda vefatından dolayı manevi olarak elem ve ızdırap duyacakları, zarar uğrayacağı muhakkaktır. Ancak, manevi tazminatın amacı, istemde bulunanın manevi zararlarını uygun bir miktarda karşılamak olduğu kadar, sebepsiz zenginleşmesine de yer vermemektir.
Mahkememizce, yukarıda açıklanan ilkeler ve az önce değinilen hususlar nazara alınarak kazanın oluş şekli, özellikle davalı sürücünün tali ve alt düzeydeki kusuru, davacı yayanın ise asli ve ağır düzeyde kusurlu olması, olay tarihinde paranın alım gücü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı … için 2.500,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davanın ıslah beyanları doğrultusunda KABULÜ ile; Davacı … için 1.091,09 TL geçici iş göremezlik maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 16/12/2016 tarihinden itibaren davalı …Ş yönünden temerrüt tarihi olan 09/03/2018 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 2.500,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Kabul edilen maddi tazminat dava değeri (1.091,09-TL) üzerinden alınması gereken 74,53-TL harçtan başlangıçta alınan 121,26 TL’ nin ve 20,00 TL ıslah harcının mahsubu ile fazladan alınan 66,73 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde davacıya veya vekiline İADESİNE,
4-Kabul edilen manevi tazminat dava değeri (2.500,00-TL) üzerinden alınması gereken 170,77 TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 121,26-TL peşin harç, 20,00-TL ıslah harcı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ile 583,25-TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.125,51 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 943,37 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat talebi bakımından kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1.2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin kabul edilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 1.091,09 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebi bakımından kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1.4. ve 13/1.2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin kabul edilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 2.500,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalılar … ve … yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat talebi bakımından reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 3/2, 10/1.2.4. maddesi uyarınca manevi tazminat talebinin kısmen reddi sebebiyle hükmedilecek vekalet ücretinin davacı yararına belirlenen ücreti geçmemek koşulu ile belirlenen 2.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ya VERİLMESİNE,
9-HMK’nın 333.maddeesi uyarınca taraflarca yatırılan anacak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.16/02/2022

Katip …
e-imza *

Hakim …
e-imza *