Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/192 E. 2021/887 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/192 Esas
KARAR NO : 2021/887

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2018
KARAR TARİHİ : 15/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili şirket arasında cari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin davalı şirket nezdinde cari hesap alacağının bulunduğunu, şifahi görüşmelerden netice alınamaması sonrasında davalı adına 21/11/2017 tarihinde ihtarname gönderildiğini ve borcun tebliğden itibaren 3 gün içinde ödenmesinin talep edildiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine alacağın tahsili için davalı aleyhine, … 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, yapılan bu takibe davalı tarafından itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, dava şartı olarak arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ve anlaşamama tutanağının tutulduğunu beyanla … 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağın likit olması nedeni ile takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazimatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalının herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
… 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası, cari hesap ekstreleri, … Ticaret Odasından getirtilen ticaret kayıtları, ticari defter ve belgeler, fatura suretleri, irsaliye kayıtları, ihtarname sureti celp edilmiş incelenmiştir.
Dosya Mali Müşavir bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 07.04.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ve sonuç olarak; ” Davacının, davalıdan, 11/12/2017 takip tarihi itibariyle, 4.858,37-TL asıl alacağının bulunduğu, 3095 sayılı kanuna göre bu alacağa, takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık %9 adi kanuni faiz hesaplanabileceği” şeklinde tespit edilmiştir. Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dava, cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında mal alım – satıma dayalı ticari ilişkinin bulunduğu, davacı tarafından satılan mallar davalıya teslim edilmesine rağmen bu malları bedeli için kesilen faturaların davalı şirket tarafından ödenmediği, bu amaçla davacı tarafından başlatılan icra takibine davalının davacı tarafa borcu olmadığını bildirerek itirazda bulunduğu, ödeme emrine itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve duran takibe devam edilmesi amacıyla davacı tarafından işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar delil olarak ticari defter ve kayıtlara dayanmış, bu kayıtların incelenmesini talep etmişlerdir. Mahkememizce alacağın varlığı ve miktarına yönelik olarak tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali bilirkişi vasıtasıyla inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Bu amaçla hem davacının hem de davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı olarak yapılan inceleme sonucunda, faturanın ticari defterlerde kayıtlı olduğu, davacı yan kayıtlarına göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan toplam 4.858,37 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı yan kayıtları incelendiğinde ise , davalının takip tarihi itibariyle davacıdan 3.750,18 TL alacaklı olduğu belirlenmiştir. Tarafların ticari defter ve kayıtları arasında mutabakat bulunmamaktadır. SMMM bilirkişi mutabakatsızlığa neden olan hususun davalı tarafından düzenlenen 07/10/2017 tarihli seri … ve 07/10/2017 tarihli seri … numaralı faturalardan kaynaklandığını, bu faturaların davalı tarafından fiyat farkı açıklaması ile düzenlenerek davalının kendi ticari defterlerine işlediğini, ancak bu faturaların davacı kayıtlarında yer almadığı gibi, düzenlenen fiyat farkı açıklamasına karşılık davacıya verilen herhangi bir mal veya hizmet de bulunmadığını, başka bir anlatımla fiyat farkı faturalarının davalı kayıtlarında dahi hangi mal veya hizmet için düzenlendiğinin somut olarak kayıtlı olmadığını, bu bakımdan bu faturalara itibar edilmemesi gerektiğini mütalaa olarak beyan etmiştir. Mahkememizce bilimsel yönden yeterli gerekçeyi içeren bu mütalaaya itibar edilmiş, herhangi bir mal veya hizmet karşılığı düzenlenmeyen ve sadece davalı kayıtlarında yer alan davacıya tebliğ dahi edilmeyen bu faturalarla ilgili davalı kayıtları dikkate alınmamıştır. Herhangi bir mal veya hizmet karşılığı düzenlenmeyen fiyat farkı açıklamalı davalı faturaları nazara alınmadığında; tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mutabakatsızlık kalmadığı ve defterlerin birbirini teyit ettikleri anlaşıldığından davacının takipteki asıl alacak tutarı olan 4.858,37 TL davalıdan alacaklı olduğu konusunda duraksama yoktur. Diğer taraftan, muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarıyla temerrüte düşer. Temerrüt için öncesinde ihtar yapılmamışsa, borçlu ancak takip yapılması veya dava açılmasıyla temerrüte düşecektir. Bu bağlamda, alacaklının icra takibinde işlemiş faiz talebinde bulunabilmesi için takip öncesinde davalı borçluyu temerrüte düşürmesi gerekmektedir. Somut olayda, davacı takip talebinde her ne kadar işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de; cari hesap bakiyesine yönelik olarak takip öncesinde davalı tarafı temerrüte düşürdüğünü, ispat edemediğinden davacının işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Nihayetinde, bilirkişinin 03/12/2020 tarihli kök ve 07/04/2021 tarihli ek raporunda yapılan tespitler neticesinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 4.858,37 TL alacaklı olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtlarının bu konuda birbirini teyit ettiği ve uyuştuğu, esasen bilirkişi raporuna karşı zaten taraflarca itirazda da bulunulmadığı anlaşılmakla, denetime elverişli kök ve rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, davalının … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas (eski … 4. İcra Müdürlüğünün … Esas) sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 4.858,37 TL asıl alacak üzerinden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davacının icra takibindeki işlemiş faiz alacak kalemine yönelik talebinin takip öncesi temerrüt durumu söz konusu olmadığından reddine, icra inkar tazminatı talebi bakımından, alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-Davalının … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas (eski … 4. İcra Müdürlüğünün … Esas) sayılı takip dosyasına yönelik yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 4.858,37 TL üzerinden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, fazlaya ilişkin takipteki işlemiş faiz talebinin REDDİNE,
2-Alacağın likit ve muayyen olduğu anlaşılmakla asıl alacağın %20′ si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Kabul edilen dava değeri (4.858,37-TL) üzerinden alınması gereken 331,87-TL harçtan başlangıçta peşin alınan 83,38-TL harcın mahsubu ile eksik kalan bakiye 248,49-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 83,38-TL peşin harç, 160,50 TL posta masrafı, 1.150,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.393,88-TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.387,03-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yatırılan 300,00-TL bilirkişi ücretinden ibaret yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1,47-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kalan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1.2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin kabul edilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 4.858,37 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1.2. maddesi uyarınca hükmedilecek vekalet ücretinin reddedilen dava miktarını geçmemek koşulu ile belirlenen 23,96 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK 341/2 maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.15/12/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)