Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/184 E. 2019/499 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/184 Esas
KARAR NO : 2019/499

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/02/2018
KARAR TARİHİ: 12/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; davalı ile müvekkili şirket arasındaki iş ilişkisinden doğan ve icra takibine konu 20.05.2016 tarihli fatura ile sabit olan alacağın tahsili için 25.01.2017 tarihinde Ankara… İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu ödeme emrine, asıl borca, faize ve ferilerine 06.02.2017 tarihinde itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlunun itirazı haksız olup borçlu itirazında kötü niyetli olduğunu, davalının takibe konu borcu kabul ettiğini, ancak bu borcun ödendiğini savunmuş olmasına karşın, borcun ödendiğini gösterir hiçbir ödeme dekontu, havale makbuzu gibi yazılı delil sunmadığını, dolayısıyla borçlunun bu beyanı ikrar mahiyetinde olduğunu, bu açıdan borçlunun bu beyanı karşısında borcu ödediğini yazılı belgeyle ispat etmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulüyle borçlunun ödeme emrine, asıl borca, faize ve ferilerine itirazının iptaline, takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; davacıya hiçbir borcunun olmadığını, konşimentonun hamiline çek hükmünde olduğunu, olayda ticaret CİF teslim şeklinde ypaıldığını, CİF teslimide satıcının sorumluluğunun yükleme limanında sona erdiğini, sadece malın hasarına karşılık cüzi oranda taşıma sigortası yaptırmak zorunda olduğunu, bunun haricindeki sorumluluğun yükleme limanına teslim ile sona erdiğini, malı teslim eden kıymetli evrakın alıcıya teslimi karşısında faturanın hiçbir hükmü olmadığını, alacaklının alacağını ispat etmesi gerektiğini, davacı ile yapılan anlaşma ile taraflarına gönderilen malların çok kalitesiz çıktığını, davacı ile yapılan ticaretin kesildiğini, davacı ile Dubai fuarında yapılan görüşmede ticaretin devam edeceği düşüncesi ile kendi ülkesinde paketleme masrafı yapıtığını, bunun müvekkili tarafından ödenmesini istediğini, Trabzon limanında gümrük işlemleri yapılan bir konteynır çay bedeli 23500 USD bedelli maldan bir alacağının olmadığını davacının bildiğini, bu nedenle davacının davasının reddine, kötüniyetli davacının alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, deniz yoluyla taşınan mal bedelinin tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2007/10750 E, 2008/14314 K sayılı emsal kararı
“… Dava, TTK’nun 1097 maddesine göre davacı taşıtanın davalı taşıyan aleyhine açtığı, konişmento aslının ithalatçı firmaya verilmesi iddiasından kaynaklanan alacığın tahsili istemine ilişkindir.28.04.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5136 Sayılı Kanun ile 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesine eklenen fıkra uyarınca “iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile… Bakanlığı’nca, bu Kanunun Dördüncü Kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemeleri kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirlenir.” değinilen Yasa ile ihdas edilen bu düzenleme doğrultusunda 19.07.2004 tarihli Olur’la İstanbul’da kurulan …İhtisas Mahkemesi Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 20.07.2004 gün ve 370 sayılı kararı ile faaliyete geçirilmiş olup, aynı husus 24.03.2005 tarih ve 188 Sayılı Kararla bir kez daha vurgulanmış ve yargı alanı İstanbul ili mülki sınırları olarak belirlenmiştir. Dava konusu uyuşmazlığın, Türk Ticaret Kanunu’nun Deniz Ticareti’ne ilişkin 4.Kitabı kapsamındaki deniz yolu ile taşımaya ilişkin yasal düzenlemelerden kaynaklandığının belirgin olmasına göre, davaya bakmaya,delilleri takdir ve tayin ile hüküm vermeye görevli mahkeme, davada istenen miktara bakılmaksızın anılan uyuşmazlıklara bakmak amacıyla kurulmuş bulunan Denizcilik İhtisas Mahkemesidir…” şeklinde olup somut olayda davanın Denizcilik İhtisas Mahkemesinde görülmesi gerektiği , görev hususunun kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereği davanın USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine mütakip talep halinde dosyanın görevli nöbetçi İstanbul 17. Asliye (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla) Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi gereği yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-HMK 20 maddesi gereği süre içeresinde talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸E-İmza

Hakim …
¸E-İmza