Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/131 E. 2021/81 K. 03.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/131 Esas
KARAR NO : 2021/81

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/01/2011
KARAR TARİHİ : 03/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA DOSYASI:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka bünyesinde birleştirilen … T.A.Ş … Şubesi ile davalı şirket arasında diğer davalıların müteselsil kefaleti ile Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, davalıların edimlerini yerine getirmemeleri nedeniyle çeşitli tarihlerde ihtarnameler gönderildiğini, bu ihtarnamelerin sonuç vermemesi üzerine … 6.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalıların haksız itirazları ile takibin durduğunu öne sürerek, itirazların iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Dava dilekçesi ve ekleri davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Davalılardan …’a yapılan tebligata rağmen davalı davaya herhangi bir cevap dilekçesi vermemiştir.
Diğer davalılar vekilince sunulan cevap dilekçesinde özetle; davaya konu alacağın 13 yıl önce gönderilen ihtarnameler ile kat edildiğini, talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, müvekkillerine ait birçok gayrimenkulün … tarafından satıldığını, borcun mükerrer hesaplandığını, alacağa konu teminat mektupları içeriğinin müvekkillerince bilinmediğini, müvekkillerinin teminat mektuplarına ilişkin kefaletlerinin bulunmadığını, fahiş oranda faiz talep edildiğini savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA DOSYASI:
Dava: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka bünyesinde birleştirilen … T.A.Ş. ile davalı … Şti. … ve Ort. arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, diğer davalıların sözleşmede müşterek borçlu müteselsil kefil olduklarını, kullandırılan kredi şartlarına uyulmaması üzerine davalılara gönderilen ihtarnamelerin tebliğine rağmen borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek davalılar aleyhine … 6.İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalılar tarafından takibe itiraz edildiğini, itirazın iptali için … 2.ATM’nin …Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davası açıldığını, müvekkili banka tarafından … 6.İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasından borçlular aleyhine başlatılan takipte talep edilen alacağın eksik hesaplandığını, borçlular aleyhine yeniden … 6.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından ek takip başlatıldığını, borçlularca bu takibe de itiraz edildiğini, her iki takibin dayanağı, konusu ve taraflarının aynı olduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline ve öncelikle dosyanın asıl takibe itirazlar için açılmış olan … 2.ATM’nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından dosya üzerinden işbu dava dosyası ile birleştirme kararı verilmiş, ancak birleşen dava yönünden iddia ve savunma hakkının kısıtlanmaması için asıl dava dosyasında davalılara savunma hakkı ve imkanı tanınmış, davalılar birleşen dava yönünden de aynı yönde savunma yaparak davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe;
… 31. İcra Müdürlüğü’nün (Eski … 6.İcra Müdürlüğü’nün) … Esas sayılı takip dosyası, … 31. İcra Müdürlüğü’nün (Eski … 6.İcra Müdürlüğü’nün ) …Esas sayılı takip dosyası, Genel Kredi Sözleşmeleri, ihtarnameler, hesap ekstreleri, 19 adet teminat mektubu sureti ve daha önce iadesi gerçekleşen teminat mektubu bilgileri ve uygulanacak faiz oranlarına ilişkin genelgeler dosyaya sunulmuş, incelenmiştir.
Bozma ilamından önce yapılan yargılamada:
“… … 6.İcra Müdürlüğü’nün …( Adliyenin taşınması sonrasında … 31. İcra Müdürlüğünün … olmuştur. ) sayılı takip dosyası celbedilerek incelenmiştir. Davalılar hakkında asıl alacak ve eklentileri ile birlikte toplam 137.870,15.TL nakdi alacağın, asıl alacak 95.790,04.TL ‘ye işletilecek % 93,5 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisi ile tahsili için ve ayrıca 18 adet gümrük teminat mektubu bedeli olan 65.724,59.TL ile bir adet gümrük muhataplı olmayan teminat mektubu bedeli 19,21.TL ‘nin deposu için takip başlatıldığı, davalıların yasal süresi içerisinde icra dairesinin yetkisine ve borca itirazları ile takibin durduğu, itirazın iptali davasıın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen dosyada dava konusu … 6.İcra Müdürlüğü’nün …( Adliyenin taşınmazı sonrasında … 31.İcra Müdürlüğünün … olmuştur. ) sayılı dosyasında , önceki …sayılı takibe eke takip olduğu belirtilerek , asıl alacak ve eklentileri ile birlikte toplam 23.569,74.TL nakdi alacağın asıl alacak 4.775,70.TL faizi ve gider vergisi ile tahsili için takip başlatıldığı, davalıların yasal süresi içerisinde borca itirazları ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilince, alacağa dayanak Genel Kredi Sözleşmeleri , davalılara gönderilen ihtarnameler , hesap ekstreleri, 19 adet teminat mektubu sureti ve ayrıca daha önce iadesi gerçekleşen teminat mektubu bilgileri ve uygulanacak faiz oranlarına ilişkin genelgeler dosyaya sunularak bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edilmiştir.
Davalılarca icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de; sözleşmeden kaynaklanan para borcu götürülerek ifası gereken borçlardan olup takip ve dava tarihi itibariyle yürürlükte HUMK.’nun 10.maddesi ve Borçlar Kanununun 73.maddesi gereğince alacaklı bankanın yerleşim yeri İcra Müdürlüğün’de takip yapılması mümkün olduğundan davalıların yetki itirazlarının reddine karar verilerek tefhim ve tebliğ edilmiştir.
Davalı tarafça zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de; 5411 sayılı Bankacılık Yasasının 141.maddesi gereğince Fon alacaklarında zaman aşamı süresi 20 yıldır. Aynı yasanın geçici 16.maddesine göre bu hüküm geçmişe etkili olarak uygulanması gerekmektedir. Alacağın muaccel olduğu tarih ile takip tarihi arasında 20 yıllık zamanaaşımı süresinin geçmesi sözkonusu olmadığından, davalıların zamanaşımı itirazının reddi gerekmiştir.
Dosya kapsamı ve banka kayıtları üzerinde emekli banka müdürü bilirkişi ile inceleme yaptırılarak 15.09.2011 tarihli rapor alınmıştır. Bu rapora taraf vekillerince yapılan itirazların değerlendirilmesi , varsa hesap hatalarının giderilmesi ve özellikle birleşen dosya ile ilgili ayrıca mükerrer tahsilata yer vermeyecek şekilde hesaplama yapılması bakımından bilirkişiden 18.05.2012 tarihli ek rapor alınmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporlarında denetime elverişli hesaplamalar yapılmıştır.
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre davacı bankanın … Şubesi ile davalı şirket arasında 1989 yılında toplam 800,00.TL ve 2.000.000,00.USD bedelli 3 adet Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, …’ın sadece 800,00.TL toplam bedelli sözleşmelerde kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu, … ve …’ın tüm sözleşmelerde , …’ın ise 2.000.000,00.USD bedelli sözleşmede imzasının bulunduğu, davalı kefillerin kefalet limitleri ile sınırlı olmak üzere ve ayrıca kendi temerrütlerinin sonuçlarından sorumlu tutulabilecekleri anlaşılmıştır. İmzalanan genel kredi sözleşmeleri gereğince davalı şirkete 18 adet muhatabı … Giriş Gümrük Müdürlüğü olan toplam 5.067,71.TL bedelli teminat mektuplarının ve ayrıca muhatabı … Belediyesi olan 19,21.TL bedelli teminat mektubunun kullandırıldığı ve bu teminat mektuplarının halen mer’i oldukları , ayrıca 27.11.2007 tarihinde iade olmuş teminat mektuplarının da bulunduğu ve bu teminat mektupları içinde iade oldukları tarihine kadar komisyon alacağının talep edilebileceği anlaşılmıştır.
Teminat mektuplarının işi bittiğinde çıkış işlemlerinin ve bankaya iadesini gerçekleştirme sorumluluğu krediyi kullanan borçluya aittir. Teminat mektubu garanti akdi niteliğinde olup, teminat mektubunu düzenleyen banka , lehtar ile muhatap arasındaki hukuki ilişkinin dışındadır. Teminat mektuplarının mer’i olduğu dönemlere ilişkin davacı bankanın sözleşme kapsamında asıl alacaklı ile birlikte davalı kefillerden de tahsilde tekerrür etmemek üzere komisyon talep etme hakkı mevcuttur. Gümrük teminat mektupları için davacının ayrıca işlemiş gecikme zamları ile birlikte Gümrük Müdürlüğün’den sorulacak güncel bedelinin ödenmesini üstlendiğinden , tespit edilecek bu miktarın deposunu talep etme hakkı vardır. Sözleşmeye göre teminat mektubu komisyonlarının değişen koşullara göre davacı bankanın tespit ve Merkez Bankasına bildirerek ilan etme hakkı mevcuttur. Bu kapsamda davalıdan teminat mektubu komisyonlarını talep edebilecektir.
Davalılara sözkonusu teminat mektubu komisyonları ile ilgili ihtarname 17.09.2009 tarihinde keşide edilmiştir. Davalıların sözleşmede yazılı adreslerine gönderilen ihtarnameler gereğince davalı …’ın 25.09.2009 tarihinde , diğer davalıların ise 26.09.2009 tarihinde temerrüde düştükleri görülmektedir. Temerrüt tarihi itibariyle akdi faiz oranı yıllık % 55 olup, sözleşmelerin 57.maddesi gözetildiğinde davacının yıllık % 93,5 oranında temerrüt faizi talep edebileceği anlaşılmıştır.
Düzenlenen ek bilirkişi raporunda, yukarıdaki tespitlere uygun ve denetime elverişli olarak , herhangi bir mükerrer tahsilata yer vermeyecek şekilde , gerek asıl dosya gerekse birleşen dosya için talep edilebilecek alacak miktarları ve deposu gereken teminat mektubu bedelleri hesaplanmıştır. Davalı …’ın kefalet limiti 800,00.TL olduğundan, temerrüt tarihi itibariyle bu miktar için sorumlu tutalarak temerrüdünden sonra ise yine bu miktara işletilecek akdi ve temerrüt faizleri ile birlikte sadece asıl dosyadaki takip yönünden , 800,00.TL asıl alacak , 340,76.TL işlemiş faiz, 17,04.TL faizin % 5 gider vergisi olmak üzere toplam 1.157,80.TL üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, bunun dışındaki taleplerin ise davalı … yönünden reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Diğer davalıların asıl dosyada dava konusu … sayılı takip yönünden itirazlarının ise 93.933,94.TL asıl alacak , 39.464,37.TL işlemiş faiz , 2.030,22.TL faizin % 5 gider vergisi ve 276,70.TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 135,705,23.TL nakdi alacak yönünden iptali gerektiği, ayrıca teminat mektupları güncel bedelleri toplamı 65.743,80.TL ‘nin , bankanın faiz getirmeyen bir hesabında deposu gerektiği, yine … dışındaki davalıların birleşen dosyaya konu 2011 /5155 sayılı takibe itirazlarının ise 4.445,00.TL asıl alacak, 17.446,62.TL işlemiş Faiz , 343,11.TL faizin % 5 gider vergisi ve 330,70.TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 22.565,43.TL nakdi alacak yönünden iptali gerektiği, kabul edilen nakdi alacakların belirli ve likid bulunması nedeniyle sadece nakdi alacaklar yönünnden % 40 icra inkar tazminatı da hükmedilmesi gerektiği , takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarlarına yıllık % 93,5 oranında temerrüt faizi ve faize % 5 gider vergisi işletilebileceği sonucuna varılmıştır.
İşleyecek faiz yönünden 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren Türk Borçlar Kanununun 88 ve 120.maddeleri genel ve emredici hüküm niteliğindedir. Hernekadar Türk Ticaret Yasasının 8.maddesinde ” Ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir. ” düzenlemesi mevcut ise de, daha sonra yürürlüğe giren Türk Borçlar Kanununun 120.maddesinde , ” Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. ” denilmiştir. Bu hüküm , Sosyal Hukuk Devletinin bir gereği olarak konulmuş olup, Borçlar Kanununundaki bu genel sınırlama Türk Ticaret Yasasına da kapsamaktadır. Bilindiği gibi ekonomik kiriz dönemlerinde temerrüde düşen borçlular yönünden özellikle banka kredi sözleşmelerindeki aleyhe düzenlemeler nedeniyle günümüz koşullarına göre çok yüksek oranlarda temerrüt faizi kararlaştırılmış olup, bu temerrüt faizi oranının günümüzde uygulanması durumunda borçlu yönünden ödenmesi mümkün olmayan bir faiz oranı ile karşı karşıya kalınmaktadır. Geç kalınmış bile olsa 01.07.2012 tarihinden itibaren avans faizinin iki katı tutarında temerrüt faizi üst sınırı getirilmiştir. Böylece temerrüt faizinin makul seviyelerde uygulanması amaçlanmıştır. Türk Ticaret Kanunundaki serbestlik kuralının bu oranın altında olmak kaydıyla tanınmış olduğu Kabul edilmelidir.Yasa koyucunun amacı da bu yönde olup, faizle ilgili üst sınır uygulamasının zorunlu ve adalete uygun bir uygulama olduğu kuşkusuzdur. Açıklanan nedenlerle 01.07.2012 tarihinden itibaren Türk Borçlar Kanununun 120.maddesi gereğince belirlenecek ticari temerrüt faizinin üst sınırının ( avans faizi oranının iki katı ) uygulanması gerektiği….” şeklinde karar verilmiş, işbu karara karşı asıl ve birleşen dosya davacı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 18/01/2016 tarih ve 2015/14859 Esas, 2016/192 Karar sayılı ilamında:
“1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dava davacısı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl davada, asıl alacak tutarı olarak esas alınan ihtarnamede belirtilen alacak miktarına ihtarnamenin tebliği tarihine kadar akdi faiz işletilmemesi ve birleşen davada ise, işlemiş faizin BSMV’sinin hesaplamaya dahil edilmemesi doğru olmamıştır. Mahkemece, davacı vekili tarafından bilirkişi ek raporuna karşı itirazları değerlendirilmemiştir. Davacı banka vekilinin hükme esas alınan ek rapora itirazlarını karşılayacak mahiyette ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmadığı gibi, uyuşmazlığın ticari nitelikteki kredi sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle somut olayda TTK’nun 8. maddesi karşısında 6098 sayılı TBK’nun 120. maddesinin uygulama yeri olmadığının gözetilmemesi de isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.” şeklinde karar verilerek önceki hüküm bozulmuş, dosya mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydedilmekle, bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Asıl ve birleşen dava dosyası bakımından yukarında değinilen bozma nedenleri kapsamında ve usuli olarak eksik tahkikat yapılmaması, tarafların bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmesi için dosya bankacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmıştır.
Bankacı bilirkişi … tarafından dosyaya sunulan 13/12/2019 tarihli ikinci ek raporunda özetle;
“…1) Asıl ve birleşen dosyada nakdi alacak hesabında davacı talebi ile oluşan farkın sebebinin açıklanması : Esas dosya; Davacı taraf tespitimize göre, komisyon alacaklarını 446,90-TL fazla, faiz ve BSMV miktarını ise eksik talep etmiş, bu yüzden talep ile tespit arasında cüzi bir fark oluşmuştur. Davacı talebi ve tespitimiz dikkate alınarak, davacı alacağı, asıl alacak 95.343,14-TL, faiz 39.758,49-TL, BSMV 2.044,92-TL, masraf 276,70-TL, nakit alacak toplamı 137.423,25-TL, teminat mektubu deposu 65.743,80-TL, genel toplam 203.167,05-TL olarak kabul edilmiştir. Birleşen dosya; davacı taraf tespitimize göre, 13,84-TL faiz, 17,23-TL BSMV eksik talep etmiştir. Tespit ve talep dikkate alınarak, davacı alacağı talebi gibi, 23.569,74-TL olarak kabul edilmiştir.
2) Asıl dosyada ihtarnamede belirtilen asıl alacak tutarına temrrüt tarihine kadar akdi faiz işletilmesi suretiyle bulunacak asıl alacak tutarının tespit edilip, işlemiş faiz in hesaplanması: Davacı bankanın Merkez Şubesi 17/09/2009 tarihinde davalılara keşide ettiği 23778 yevmiye nolu ihtarnameyle, nakdi kredi hesaplarını, 25.890,00-TL (teminat mektubu komisyon borcu), 1.294,50-TL (%5 BSMV), 62.485,18-TL (teminat mektubu komisyon borcu), 3.124,26 (%5 BSMV), 68,50-TL (masraf) olmak üzere toplam 92.862,44-TL üzerinden kat etmiştir. Davalı …’ın kefalet limiti 800,00-TL olduğundan, 25/09/2009 temerrüt tarihi itibariyle sorumlu olduğu asıl alacak tutarı da 800,00-TL olarak belirlenmiştir. Diğer davalılar; 92.862,44-TL (17/09/2009 tarihi itibariyle ihtarname kat tutarı), 1.276,86-TL (17/09/2009 – 26/09/2009 arası %55’den 9 günlük akdi faiz), 63,84-TL (faizin %5 BSMV) olmak üzere toplam 94.203,14-TL. Takip tarihi itibariyle davacı bankanın komisyon alacağı ve teminat mektubu depo miktarı, kök raporda belirtildiği gibi, 5.086,92-TL (mektup bedeli), 60.656,75-TL (gecikme zammı) olmak üzere toplam 65.743,67-TL şeklinde teyit olunur. Davacı alacağı 08/03/2010 takip tarihi itibariyle (… 6.İcra Dariesi … Esas) 95.343,14-TL asıl alacak, 40.060,95-TL faiz, 2.060,05-TL BSMV, 276,70-TL masraf, 137.740,84-TL nakit alacak toplamı, 65.743,80-TL teminat mektubu deposu olmak üzere toplam 203.484,64-TL olarak tespit edilmiştir. Davacı taraf ise icra takibinde; 95.790,04-TL asıl alacak, 39.758,49-TL faiz, 2.044,92-TL BSMV, 276,70-TL masraf, 137.870,15-TL nakit alacak toplamı, 65.743,80-TL teminat mektubu deposu olmak üzere toplam 203.613,95-TL şeklinde alacak talebinde bulunmuştur. Davacı talebi ve tespitimiz dikkate alınarak, davacı alacağı; 95.343,14-TL asıl alacak, 39.758,49-TL faiz, 2.044,92-TL BSMV, 276,70-TL masraf, 137.423,25-TL nakit alacak toplamı, 65.743,80-TL teminat mektubu deposu olmak üzere toplam 203.167,05-TL şeklinde kabul edilmiştir.
3) Birleşen dosyada, masraf kaleminin asıl alacağa dahil edilmek suretiyle alacak miktarının hesaplanması: Davacı taraf, eksik hesaplanan teminat mektupları komisyon fark tutarı için birleşen dava dosyasındaki davayı açmıştır. 330,70-TL masraf kalemi asıl alacağa (2.405-TL eksik komisyon tutarına) ilave edilerek, takip tarihi itibariyle (… 6.İcra Dairesi … Esas) davacı alacağı; 2.735,70-TL (16/09/2009 tarihi itibariyle eksik hesaplanan komisyon +330,70-TL masraf toplamı), 2.106,49-TL (16/09/2009 – 02/02/2011 arası 55,00% 504 günlük tem.faizi), 242,11-TL (komisyon + faizin %5 BSMV), 15.029,46-TL (16/09/2009 tarihi itibariyle eksik hesaplanan komisyonların faiz tutarı), 751,47-TL (16/09/2009 tarihi itibariyle hesaplanan 15.029,46-TL faizin %5 BSMV’si), 2.040,00-TL (08/03/2010 tarihinden sonra oluşan komisyon borcu), 565,31-TL (08/03/2010 tarihinden sonra oluşan komisyon borcu gecikme faizi) 130,27-TL (komisyon + faizin %5 BSMV), toplam 23.600,81-TL, 4.775,70-TL (toplam içindeki asıl alacak tutarı), 17.701,26-TL (toplam içindeki faiz tutarı), 1.123,85-TL (toplam içindeki BSMV). Birleşen dosyada davacı alacağı takip tarihi itibariyle; 4.775,70-TL asıl alacak, 17.701,26-TL faiz, 1.123,85-TL BSMV olmak üzere toplam 23.600,81-TL olarak tespit edilmiştir. Davacı taraf ise icra takibinde; 4.775,70-TL asıl alacak, 17.687,42-TL faiz, 1.106,62-TL BSMV olmak üzere toplam 23.569,74-TL alacak talebinde bulunmuştur. Tespit ve talep dikkate alınarak, davacı alacağı talebi gibi 23.569,74-TL olarak kabul edilmiştir…” mütalaa edilmiştir. Bilirkişi ikinci ek raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, taraflarca ek rapora karşı itirazda bulunulmamıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, Yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce bozma ilamında belirtilen usuli eksikliklerin giderildiği, davacının bilirkişi raporuna sunmuş olduğu itirazların incelenmesi için ek raporların alındığı, ek raporlarda itirazların değerlendirildiği ve cevaplandığı, bu bağlamda eksik tahkikat yapılmamasına özen gösterildiği, bankacı bilirkişinin itirazları dikkate alarak dosyaya sunduğu 13/12/2019 tarihli ikinci ek rapora karşı artık taraflarca itirazda bulunulmadığı, ayrıca bozma nedenlerine uygun şekilde bahsi geçen ek raporda asıl dava dosyası yönünden kat ihtarında belirtilen alacak tutarına ihtarnamenin tebliğ edildiği tarihe kadar akdi faiz işletilerek alacak tutarının hesaplandığı, birleşen davada ise işlemiş faizin BSMV’ sinin hesaplanarak alacak tutarına dahil edildiği, bununla birlikte TTK’ nın 8/1. maddesi hükmü uyarınca ticari işlerde faiz oranın serbestçe belirlenebileceği kuralı karşısında tarafların sözleşme ile kararlaştırdıkları faiz oranının TTK 8/1. maddesi uyarınca Mahkememizce aynen benimsendiği, önceki karardan farklı olarak somut olaya uygulanma imkanı bulunmayan TBK’ nın 88. ve 120.maddesindeki faiz oranlarının esas alınmadığı, nihayetinde bozma ilamına uygun şekilde araştırma yapılarak ve ek rapor alınarak yine bozma ilamında değinilen hususlara uygun şekilde hazırlanan 13/12/2019 tarihli bilirkişi ikinci ek rapor doğrultusunda karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
A) ASIL DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Asıl dosyada: (Tahsilde tekerrür etmemek üzere) davalılardan …’ın … 31.İcra Müdürlüğü’nün (Eski … 6.İcra Müdürlüğü’nün) …sayılı takibine itirazının kısmen iptali ile, takibin 1.157,80 TL nakdi alacak yönünden devamına, asıl alacak 800.TL ‘ye takip tarihinden itibaren yıllık % 93,50 temerrüt faizi ve faize % 5 gider vergisi uygulanmasına, Aynı icra takibine diğer davalıların yaptıkları itirazların 137.423,25 TL üzerinden kısmen iptali ile takibin devamına, asıl alacak 95.343,14.TL ‘ye takip tarihinden itibaren yıllık % 93,50 temerrüt faizi ve faize % 5 gider vergisi uygulanmasına,
Gayri nakdi alacak ( depo talebi ) yönünden takip talebindeki koşullarla devamına, takibin devamı sırasında tazmin edilen teminat mektubu olursa yıllık % 93,5 oranını aşmamak kaydıyla tazmin tarihindeki avans faizinin iki katı oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisi ile tahsiline,
Kabul edilen nakdi alacak belirli ve likid bulunduğundan % 40 icra inkar tazminatı tutarı 54.969,30.TL ‘nin (davalı … yönünden 463,12.TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen dava değeri (203.167,05-TL) üzerinden alınması gereken 13.878,34-TL karar ve ilam harcının (davalı … dava kabul/ret oranına göre 79,09-TL’sinden sorumlu tutulmak şartıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yargılama nedeniyle yapılan 1.150,00-TL bilirkişi ücreti ve 439,30-TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.589,30-TL yargılama giderinden davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 1.585,81-TL yargılama giderinin (davalı … dava kabul/ret oranına göre 9,04-TL’sinden sorumlu tutulmak şartıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (203.167,05-TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ nin 13/1 maddesi uyarınca belirlenen 22.671,69-TL vekalet ücretinin (davalı … dava kabul/ret oranına göre 129,23-TL’sinden sorumlu tutulmak şartıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalılar (…, …, …, …. Kollektif Şirketi … ve Ortakları) yargılama sırasında kendilerini bir vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (446,90-TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ nin 13/1 maddesi uyarınca belirlenen 446,90-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
6-HMK 333.maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
B)BİRLEŞEN İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2011/498 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Birleşen dosyada … hakkındaki davanın reddine,
Diğer davalıların … 31.İcra Müdürlüğü’nün (Eski … 6.İcra Müdürlüğü’nün) … sayılı takibine itirazlarının iptali ile takibin kaldığı yerden ve takip talebindeki koşullarla aynen devamına, asıl alacak 4.775,70.TL ‘ye takip tarihinden itibaren yıllık % 93,50 temerrüt faizi ve faize % 5 gider vergisi uygulanmasına,
Alacak belirli ve likid bulunduğundan %40 icra inkar tazminatı tutarı 9.438,69 TL ‘nin davalılardan (davalı Atılla Yıldırım dışındaki) alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen dava değeri (23.569,74-TL) üzerinden alınması gereken 1.610,05-TL karar ve ilam harcının davalılar …, …, …Tic. Kollektif Şirketi … ve Ortakları, …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri (23.569,74-TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ nin 13/1 maddesi uyarınca belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … Şirketi … ve Ortakları, …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı … yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden reddedilen dava değeri (23.569,74-TL) üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1 maddesi uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği halde önceki kararın sadece davacı tarafından temyiz edilmiş olması sebebiyle vekalet ücreti yönünden davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğundan önceki kararda hükmedilen 2.828,37-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süresi içerisinde Yargıtay temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.03/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır