Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1165 E. 2019/811 K. 18.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1165 Esas
KARAR NO : 2019/811

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … adresinde yer alan … A.Ş’ye ait işyerinin müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, sigortalı işyerine ait dispanser koruma direğinin 04.03.2017 tarihinde davalı şirket nezdinde sigortalı olan … plakalı aracın çarpması sonucu hasara uğradığını, sigortalı firma ile araç sürücüsü arasında tutanak tutulduğu ve araç sürücüsü …’ın dispanser koruma direğine çarptığını kabul ettiği, bu itibarla davalı şirket nezdinde sigortalı … plakalı aracın %100 kusurlu olduğunun açık olduğunu, olayla ilgili olarak müvekkili şirketin düzenlediği 18.10.2017 tarihli ekspertiz raporunda “yapılan inceleme sonucu hasarın, görünüm ve saptamalar itibarıyla ibraz edilen beyan ve belgelerdeki tarihe uyduğu” tespit edilerek dava dışı Ticaret Paket Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalısı şirkete 14.11.2017 tarihinde 625,17 TL tutarında hasar tazminatının müvekkili şirket tarafından ödendiğini, bu ödeme ile müvekkilinin TTK nın 1472. maddesinde yer alan halefiyet hükmü uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğunu, müvekkili tarafından yapılan ödemenin davalıdan rücuen tahsili amacıyla, 12.03.2018 tarihinde davalı şirkete rücu mektubu gönderildiğini, ödeme yapılmaması nedeniyle … 31. İcra Müdürlüğü’nün …-E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, fakat söz konusu icra takibinin borçlunun itirazı üzerine durduğunu, açılan davada faiz başlangıcı olarak ödeme yapılan tarihin esas alındığını, bilindiği üzere haksız fiillerde doğan borçlarda borçlu tarafın ayrıca bir ihtara gerek olmaksızın haksız fiilin gerçekleştiği tarihte mütemerrit olduğunu, bu sebeple faiz başlangıç tarihinin müvekkili sigorta şirketi tarafından ödeme yapılan tarih olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek, … 31. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sigorta şirketine başvuru dava şartını yerine getirmediğini, bu sebeple davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karara verilmesi gerektiğini, sigorta poliçesi hazırlanış tarihi itibarı ile sigortalının maddi kaza başına sigorta limitinin 66.000,-TL olduğunu, müvekkilinin bu teminat ile sorumlu olduğunu, daha önce temerrüde düşürülmediklerinden sayın Mahkemece tazminat ödenmesi yönünde karar verilmesi halinde faizin en erken dava tarihinden itibaren başlatılmasının talep edildiğini, hasar tarihi dikkate alınarak zamanaşımı hususunun değerlendirilmesi gerektiğini, davanın müvekkili şirkete başvuru olmaması nedeniyle usulden reddine, aksi halde açıklanan nedenlerden dolayı reddine karar verilmesini, davacının davasını ispatı halinde müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmamasını, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sınırlı tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı için yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat talebiyle başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 31. İM … Esas icra takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davalı hakkında 625,17 TL asıl alacak ve işlemiş faiz istemiyle başlatılan takibe davalının süresinde itirazı üzerine takibin durdurulduğu, itirazın davalıya tebliğ edildiğine dair dosyada bir belge bulunmadığından davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Dava konusu kazanın tarihi ve takibin başlatılma tarihi (20.08.2015) sırasında 2918 sayılı KTK’da henüz yasal değişiklik yapılmamış olduğu ve dava öncesi başvuru dava şartının yürürlükte olmadığı tespit edilmiştir.
Davalının ileri sürdüğü zamanaşımı def’ine, kaza tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde takip başlatıldığından ve dava açıldığından itibar edilmemiştir.
Tek taraflı kazaya ilişkin dava dışı şirket personeli ile araç sürücüsü arasında tutulan tutanak, hasar dosyası, ZMMS poliçesi, davacı şirketin Ticari Paket Sigorta Poliçesi, ekspertiz raporu, zarar gören direğe ait fotoğraflar, ödeme dekontu, dava öncesi başvuru belgeleri, icra dosyası incelenmiş, kazadaki kusur durumu ve davacının talep edebileceği gerçek zarar tutarına ilişkin trafik kazalarında inşaat mühendisi bilirkişi raporu alınmıştır.
Davalı şirketin gönderdiği hasar dosyasında ve vekilinin cevap dilekçesinde davacının dava öncesi yazılı başvuru yapmadığı ve dava şartının yerine getirilmediği ileri sürülmüşse de, davacı vekilince 12.03.2018 tarihinde (takip öncesi) davalı şirkete yazılı başvurduğuna ilişkin dilekçesi ve davalı şirketçe kaşe-imza bulunan 19.03.2018’de teslim alındığına ilişkin PTT Alma Haberi dosyaya sunulmuş olup, özel dava şartının yerine getirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Alınan uzman bilirkişi raporunda özet olarak, 04.03.2017 tarihli hasara neden olan kazada davalının sigortalısına ait … plakalı aracın sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, dosyaya sunulan fotoğraflardan direğin dip seviyesinden eğildiği ve orta kısmında da göçme oluştuğunu, direğin bu hali ile kullanılmasının mümkün olmadığı yerine yenisinin konulması gerektiği kanısına varıldığını, poliçede sigorta başlangıcı 30.04.2016 sigorta bitişi 30.04.2017 olarak gösterildiğini, dolayısıyla kaza olayı sigortalılık dönemi içinde meydana geldiğini, davacı şirketin ekspertiz raporunda belirtilen 220 TL malzeme, 80 TL montaj ve 380,63 TL servis ve nakliye ücretinin olaya uygun kadri maruf zarar olduğu, %10 yenileme iskontosu sonucu hasar bedeli 625,17 TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
İncelenen deliller ve dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu olayın oluş şekline, bilim ve fenne, denetime ve hüküm kurmaya elverişli görülmekle hükme esas alınmış, TTK md 1472 uyarınca sigortalısına Ticari Paket Sigorta Poliçesine göre tazminat ödeyen davacının sigortalısı tacir şirketin haklarına halef olduğu, KTK, ZMMS Genel Şartlar gereği ödediği bedeli temerrüt (KTK md 99/1 gereği başvurunun tebliğinden 8 iş günü sonrası olan 28.03.2018) tarihinden itibaren takip tarihine kadar işleyen faizi olan 41,08 TL yasal faizle birlikte davalıdan talep hakkı olduğu, talebin ZMMS poliçe teminat limiti altında olduğu kanaatiyle, davanın kısmen kabulüne, alacak yargılama sonucu belirlendiği ve likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının …. 31.İcra Müdürlüğü … esas takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 625,17-TL asıl alacak, 41,08-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 666,25-TL alacak yönünden (poliçe teminat limitini aşmamak koşuluyla) aynı koşullarda devamına, fazla istemin reddine,
Davacının icra inkâr tazminatı isteminin reddine,
2-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 666,25-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan ve red-kabul oranına göre hesaplanan 711,81- TL yargılama gideri (600,00- TL bilirkişi ücreti, 119,00-TL posta masrafı) ile 71,80- TL harcın toplamı (35,90-TL başvuru harcı+35,90 peşin harç ) 783,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Alınması gerekli 45,51-TL karar ve ilam harcından 35,90-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 9,61-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/10/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸