Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1161 E. 2022/134 K. 18.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1161 Esas
KARAR NO : 2022/134

DAVA :Rücuen Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Rücuen Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı …Şti.’nin “…” adresindeki işyerinin İşyeri Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, davalı güvenlik şirketi Pronet ile sigortalı … Makine arasında güvenlik sözleşmesi imza edilmiş olup bu sözleşmeye göre davalının, sigortalının işyerinin güvenliğini sağlamayı üstlenmiş olduğunu, dava dışı sigortalı şirket yetkilisi …’un, 27.01.2017 günü saat 18:00’de işyerini kapatarak evine gitmiş, 28.01.2017 günü saat 09:00 da işyerine geldiğinde kapının açık olduğunu ve işyerinden yaklaşık 140.000,00 TL değerinde emtianın çalındığını görmüş olduğunu, hasar bildirimi sonrası müvekkilince ekspertiz raporuyla belirlenen 103.127,28 TL sigorta tazminatının davacı tarafından 03.03.2017 tarihinde sigortalıya ödendiğini, dosyada mevcut rapor ve tutanaklara göre davalı …’ in alarm-güvenlik sistemlerinin olay günü, olay esnasında devreye girmediğinin belirlenmiş olduğunu, davacının icra takibinden önce davalı borçluya rücu mektubu gönderdiğini, davalının rücu mektubuna verdiği 30.03.2017 tarihli cevabında sigortalı işyerine eksiksiz hizmet verdiklerini, ekspertiz raporunda yer alan beyanları kabul etmediklerini, kendilerinin her hangi bir kusurunun olmadığını, talep edilen zararı karşılamayacaklarını bildirdiğini, bunun üzerine davalı aleyhinde … 21. icra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun yasal sürede itiraz ettiği için takibin durdurulduğunu, huzurdaki davada ise şimdilik 60.000,00 TL’lık kısmi alacak davası olarak talep ve dava ettiklerini belirterek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı tutularak, alacağın sigorta tazminatının ödendiği 03.03.2017 tarihinden fili ödeme tarihine kadar avans faizi işletilmek suretiyle borçludan tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH :Davacı vekilince sunulan 07/01/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle kısmi davadaki talep 103.127,28 TL’ye yükseltilerek eksik peşin harç-ıslah harcı yatırılmıştır.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile dava dışı firma arasında akdedilen Güvenlik Sistemi Hizmet Sözleşmesi kapsamında belirtilen güvenlik teçhizatı ve tüm ürünlerin çalışır vaziyette, eksiksiz ve her türlü fiili ve hukuki ayıptan ari olarak dava dışı firmaya teslim edildiğini, dava konusu meydana gelen hırsızlık olayında davalı şirketin hiçbir kusurunun bulunmadığını, … tarafından düzenli olarak gerçekleştirilen sinyal izleme işlemi ile 24 saat sonunda sinyal alınmaması durumunda abonelere SMS ile sistemde sorun olduğu yönünde uyarı mahiyetinde bildirim yapıldığını, sinyaller eksiksiz olarak gönderilmiş ve davalı şirketin sözleşmeye ilişkin yükümlülüğünü eksiksiz olarak yerine getirmiş olduğunu, hırsızlık olayının meydana geldiği anda güvenlik sistemi ve alarm panelinin hırsızlar tarafından devre dışı bırakıldığını, bu nedenle 5188 sayılı Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 23. maddesi kapsamında kurulmuş olan müvekkili şirketin bünyesindeki alarm haber alma merkezi ile davacının kullanmakta olduğu güvenlik sistemleri arasındaki GPRS bağlantısının kopmuş olduğunu, meydana gelen zararda hiçbir kusuru bulunmayan davalı ile dava dışı şirket arasındaki ilişki sanki bir sigorta sözleşmesinden ibaretmiş gibi müvekkilinin garanti yükümlülüğü olduğu yönünde yorumlanamayacağı ve açıkça yasaya ve hakkaniyete aykırılık teşkil edeceğini, davalı şirketin test edilerek çalışır vaziyette dava dışı firmaya teslim edip kurduğu sistemden gelen sinyallerin izlenmesi, alarm sisteminin olay tarihine kadar sorunsuz olarak çalıştığının sabit olması, olay anında hizmetin verilememesinin sebebinin alarm sistemine 3. kişiler tarafından zarar verilmesi ve çalışamaz hale getirilmesi olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda müvekkilinin hizmet kusurunun söz konusu olmadığının açıkça görüleceğini belirterek, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, dava dışı şirket ile davalı şirket arasında akdedilen (eser sözleşmesi mahiyetindeki) alarm ve güvenlik sistemi hizmeti sözleşmesi sorumluğuna dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ile dava dışı sigortalısı arasında akdedilmiş 29/06/2016-2017 arası geçerli İşyeri Paket Sigorta Poliçesi, sigortalı …Ti.Ltd.Şti’nin davacıya hasar ihbarıyla oluşturulan hasar dosyası, eksper raporu, faturalar, davacının ödeme belgeleri, dava dışı sigortalı şirketle davalı arasında akdedilmiş 08/01/2015 tarihli Güvenlik Hizmeti Sözleşmesi, sigortalının işyerinde 27/01/2017 gece saatlerinde meydana gelen hırsızlık olayına ilişkin kolluk tahkikat evrakı, olay anı kamera görüntüleri, davalı şirkette olay anı öncesi ve sonrasına ait alarm sinyal raporları, … CBS … soruşturma dosyası Uyap kayıtları incelenmiş; önce davalının sözleşmeye aykırılık-kusurlu ifa durumu olup olmadığının belirlenmesi için önce alarm cihazları ve güvenlik sistemlerinde uzman bilirkişi ile yazılım uzmanı bilirkişiden kök rapor alınmış, bu rapora özellikle davalı vekilinin alarm sinyal merkezinin işleyişine dair rapor tespitlerine itirazı ve talebi doğrultusunda heyete elektronik ve haberleşme uzmanı bilirkişi de eklenerek itirazları değerlendiren ek rapor alınmış, sonrasında ise gerçek zararın tespiti ile davacının poliçe ödemesinin ex gratia ödeme olup olmadığının kontrolü açısından güvenlik cihaz ve sistemlerinde uzman makine mühendisi, sigorta poliçeleri uzmanı bilirkişi ile mali bilirkişiden oluşturulan bilirkişi kurulundan yeni bir kök rapor alınmıştır. Ayrıca dava dışı sigortalının ticari defter ve stok kayıtları da … ATM’ye talimat yazılarak mali bilirkişi vasıtasıyla inceletilip hırsızlandığı ileri sürülen malların sigortalının stok kayıtlarından olay sonrasında düşülüp düşülmediği tespit ettirilmiştir.
İncelenen soruşturma dosyasına göre, hırsızların kimliklerinin ve çalınan malların tespit edilemediği/bulunamadığı ve soruşturmanın daimi arama kararıyla devam ettiği anlaşılmıştır.
Alarm cihazları ve güvenlik sistemlerinde uzman bilirkişi, yazılım uzmanı bilirkişi ve (ek rapor aşamasında heyete eklenen) elektronik ve haberleşme mühendisi bilirkişi kurulundan alınan kök ve ek raporda özetle; dava konusu olayın kolluk tahkukat tutanaklarına ve diğer delillere göre, dava dışı sigortalı şirketin Bursa’da cadde üzerinde bir işhanının zemin katta bulunan ve iş makineleri sattığı işyerinde kamera bulunmamakla birlikte komşu işyerleri kamera kayıtlarına göre 27/01/2017 gecesi saat 01:09 sıralarında plakası-marka-modeli görünmeyen beyaz bir araçla gelen ve kameralardan kimlikleri belli olmayan şahısların önce sokak aydınlatma lambalarına taş atıp kırarak karanlık olmasını sağladıktan sonra, sigortalının han dışında bulunan demir parmaklıkla korunan camlı ve gömme kilit ve ayrıca asma kilitli giriş kapısını zorla açarak işyerine girdikleri, işyerinde raflarda yer alan ürünlerin çalınmış olduğu, komşu işyeri kameraları uzakta kaldığından çalınan mal adedinin net olarak görünmediği, olayın ertesi günü çekilen fotoğraflarda işyerinin dış zemin duvarına monteli alarm cihazı kutusunun-sirenin bağlantı yerinden sökülmüş-parçalanmış durumda olduğunun görüldüğü; davalının kurduğu ve sözleşmeyle takibini üstlendiği alarm güvenlik sistemi gereği dış alarm sireninin parçalanarak kırılması-hattın kesilmesi esnasında davalı şirketin haber alma ve izleme merkezine “hat koptu” veya “soygun” “izinsiz giriş” alarm sinyalinin düşmesinin gerektiği, bu merkezden de derhal emniyet birimlerine ve davalıyla sözleşme yapan-sistemi kurduran işletmenin yetkilisinin telefonlarına bildirim yapılması gerektiği, ancak davalı şirketin (sinyal izleme çağrı merkezinin) sinyal izleme raporlarına göre sigortalı şirket yetkilisinin alarmı 27/01/2017 saat 17:50;05’de kurduğu, dava konusu olay sırasında 27/01/2017 saat 01:04:56 ila 04:04:53 saatleri arasında test sinyallerinin sorunsuz izlendiği, ancak sonrasında saat 09:39:01’e kadar test sinyalinin izleme merkezine ulaşmadığı, 09:39:12’de davalı şirket merkezinin SMS gönderdiği ve sinyal kontrolünü ertelediği, 11:17:24’te teknik çalışma başlattığı, 11:17:40’da harici siren panik alarmının düzeltildiğinin tespit edildiği; olay gecesi 04:04:53 ‘te sinyalin kesilmesinden sonra zarar gören işyeri sahibine veya kolluğa davalı tarafından derhal bilgi verildiğine dair bir delil bulunmadığı, sigortalı işyeri yetkilisinin de kolluk şikayet beyanında işyerine sabah geldiğinde hırsızlıktan haberdar olduğunu, kendisine alarm şirketinden bildirim gelmediğini beyan ettiği, incelenen delillere göre alarm sisteminin davalı tarafından sözleşmeye uygun kurulumu ve devreye alınması yapılmışsa da dava konusu olay sırasında hırsızların dış duvara monteli alarm sireninin hattını koparıp sökmesi neticesi sinyal kesilmesine rağmen davalı güvenlik şirketinin alarm izleme ve ihbar hizmetini yerine getirmediği ve olayda %100 kusurlu olduğu; ek raporda da alarm sistemlerinin kablosunun kesilmesi durumunda alarm panelleriyle iletişim kesileceğinden sistem amaca uygun (hırsızlığı caydırma anlamında) biçimde kurulmuş ve görev yapar halde ise, alarm panelinin sabotaj durumunu algılayacağı ve alarm durumuna geçerek sinyal izleme merkezine sabotaj alarmı ve mesajı yollanacağını, dava konusu olayda alarm sireninin kablosunun kesilmesiyle sistemin tamamen devre dışı kalmasının, alarm panelinin sabotaj durumunu algılar nitelikte olmadığını ve alarm merkezine sabotaj mesaji (sinyali) göndermediğini gösterdiğini, dolayısıyla sistemin hırsızlığı caydırma amacına uygun biçimde kurulmamış olduğunun kanıtı olduğunu, nitelikli alarm sistemlerinde bu gibi durumları tamamen önlemek için kablosuz-akülü-pilli sistemlerin de mevcut olduğunu, olayda elektrik kesintisi gibi bir etkenin de bulunmadığını, olayda davalı şirketin tam kusurlu olduğu tespit ve görüşleri bildirilmiştir.
Gerçek zararın tespiti yönünden makine mühendisi, sigorta poliçeleri uzmanı bilirkişi ile mali bilirkişiden oluşan bilirkişi kurulundan alınan raporda özetle; davacı işyeri sigorta şirketinin hasar dosyası içeriğinde yer alan sigortalının sunduğu emtia alış faturaları ve stok kayıtlarına göre, işyerinden çalınan ürünlerin 802 adet elmas daire testere, testere bıçağı vb emtia olduğu, taksi türü binek araçla en az iki seferde taşınabilecek nitelikte olduğu, sigortalıya yapılan tazminat ödemesinin mali kayıtlara ve emtiayı sigortalıya satmış olan firmanın fiyat listelerine-rayiç bedellere uygun ve gerçek zarara uygun olduğu, davacı sigortacının sigortalısına yaptığı ödemenin olay tarihinde geçerli işyeri paket sigorta poliçesinin temin ettiği ve teminat klozları ile limitine dahil ödeme niteliğinde olduğu, sigorta eksperince düzenlenen eksper raporuna göre zararın 103.127,28 TL olduğu ve davacının bu ödemeyi yapmakla sigortalısının haklarına halef olduğu tespit edilip bildirilmiştir.
Dava dışı sigortalı şirketin ticari defter ve mal alış-satış-stok kayıtlarının incelenmesi için … ATM’ye talimat yazılarak alınan mali bilirkişi raporunda özetle; …Ltd.Şti’nin incelenen 2015-2016-2017 ticari defter ve kayıtlarının sahibi lehine delil teşkil eder mahiyette olduğu, dava konusu hırsızlık olayında çalınan emtiaların mal alış faturalarının defterlerinde kayıtlı olduğu, satışına ilişkin ise kayıt bulunmadığı, bu malların olayın ertesi günü 28/01/2017 tarihinde stok kayıtlarından 103.123,98 TL bedelle düşümünün yapılmış, yevmiye defterine de gerekli düşüm kayıtlarının yapılmış olduğu, 2017 yıl sonu envanter-stok kayıtlarının da bu kayıtlarla uyumlu olduğu tespit edilip bildirilmiştir. Bu raporda yapılan bedel tespiti ile davacının ödemesi arasında sadece 3,3 TL fark bulunmakta olup, incelenen mal alış faturalarının dava dışı sigortalı şirketin ticari defterlerine işlenirken kuruş/küsurat kısımlarında cüz’i maddi hatalarla kaydedildiğinden kaynaklandığı anlaşılmakla, kabul edilebilir fark niteliğindedir.
Davacı vekilince sunulan 07/01/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, kısmi davadaki 60.000,00 TL’lik talep 103.127,28 TL’ye yükseltilmiş ve eksik peşin harç yatırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, incelenen deliller, davalının sözleşme hükümleri, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli bulunan uzman bilirkişi raporlarının tespit ve görüşleri hep birlikte değerlendirildiğinde, davalının dava dışı …Ltd.Şti’yle akdettiği sözleşme kapsamında cadde üzerinde zemin katta bulunan iş makineleri satan işyerine alarm sistemi kurarak 7/24 sinyal izleme-çağrı merkezi-güvenlik hizmeti vermeyi üstlendiği, sistem sözleşmeye uygun kurulmuşsa da dava konusu hırsızlık olayı sırasında dış duvarda monteli alarm siren kutusunun kablosunun hırsızlar tarafından kesilmesi sonucu sinyal kesilmesine rağmen davalının kurduğu sistemin bu sabotaj durumunu algılamadığı, sinyal tamamen koptuktan sonra ise emniyet birimlerini ve sözleşme akidi şirket yetkilisini sözleşmede yüklendiği edime uygun bilgilendirmediği, böylelikle hırsızlığın hırsızlık anında tespiti ve kolluk kuvvetlerince müdahale edilmesi belki de hırsızların yakalanarak malların ele geçirilmesi imkanından mahrum kalmasına neden olduğu, uzman bilirkişi raporunda belirtildiği üzere zemin katta bulunan bir işletmede kolaylıkla müdahaleye açık bir yerde (duvarda) bulunan alarm siren kutusunun işletmenin konumuna-yerine uygun ve dış müdahaleyi engelleyecek kablosuz vb sistemlerden kurulması gerekliyken kablolu sistem kurulmuş olduğu, güvenlik sistemleri konusunda profesyonel işletme işleten davalı firmanın zemin katta bulunan bir işyeri için kurması gereken sistemin bu tip dış müdahaleye engel olacak sistemler tercih edilerek kurulmasının basiretli tacir davranışı olduğu, davalı firmanın ise bu konuda akidi işletmeyi uyardığı, hırsızlığı-sisteme dış müdahaleyi önleyecek alarm sistemi kurulmasının daha faydalı olacağı konusunda şirketi uyarması-bilgilendirmesi gerektiği, davalı şirketin akidi şirketi bu konuda (işyerinin konumundan dolayı) bilgilendirdiği/uyardığını buna rağmen işletmenin (fiyat düşüklüğü vb nedenle) dava konusu sistemin kurulmasını tercih ve talep ettiğini ispatlar bir delilin de davalı tarafça sunulamadığı, bu nedenlerle davalının sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmede kusurlu olduğu, nitekim uzman teknik bilirkişi görüşlerinin de aynı yönde olduğu, davalının akdettiği sözleşmede yer alan ve genel işlem şartı niteliğindeki sorumsuzluk hükümlerinin ise dava konusu olayın gerçekleşme şekli karşısında davalıyı sorumluluktan kurtarmayacağı; davacının sigortalısına yaptığı (03/03/2017 tarihli ödeme dekontu ve temlikname sunulan) gerçek zarara uygun, poliçesi kapsamında yaptığı ve ex gratia ödeme olmadığı anlaşılan tazminatı TTK md 1472 hükmü gereği sigortalısının haklarına halef olduğundan kanuni halefiyet hakkına dayalı olarak davalıdan talep edebileceği; ancak dava dışı sigortalı işyerinin de olayda müterafik kusuru bulunduğu, zemin katta bulunan ve bulunduğu işhanında bekçi olmasına rağmen giriş kısmı işhanı dışında bulunmakla bekçi hizmetinden tam yararlanamadığı anlaşılan işyerinde kamera sistemi bulunmadığı, camlı kapı nedeniyle ürünlerin dıştan görünür nitelikte olduğu, davalının dava konusu olaydan bir menfaat temin etmediği hususları hep birlikte gözetildiğinde tazminattan indirim yapılmasının hakkaniyete daha uygun olacağı anlaşılmakla, davacının talep ettiği tazminattan %20 oranında indirim yapılmak suretiyle (103.127,28x%80=) 82.501,82 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne, istikrar kazanmış Yargıtay içtihatları gereği davacının sigortalısına ödeme yaptığı tarihten itibaren faiz talep edebileceği ve ticari işletmeye alarm güvenlik hizmeti veren davalıdan avans faizi talep edebileceği anlaşılmakla hükmolunan tazminata avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar vermek gerekmiştir.
Yargıtay 15.HD’nin 2015/3728 E 2015/5809 K sayılı, 2020/1396 E 2021/916 K sayılı, 2021/3514 E 2021/1768 K sayılı, Yargıtay 17.HD’nin 2019/6399 E 2021/174 K sayılı içtihatları da aynı yöndedir.
Takdiri indirim niteliğindeki indirim (reddedilen kısım) yönünden, bu konuda yerleşik hale gelmiş Yargıtay ve BAM içtihatları da gözetilerek, davacı aleyhine yargılama gideri-vekalet ücreti yüklenmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
60.000,00-TL maddi tazminatın 03/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda avans faizi ile birlikte; 22.501,82-TL maddi tazminatın 07/01/2021 ıslah tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken karar ve ilam harcı 5.635,69 TL olup peşin alınan 1.024,65 TL ve 740,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 3.871,04 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 302,75 TL posta tebligat gideri, 4.200,00 TL bilirkişi ücretinden ibaret 4.502,75 TL yargılama gideri ile 35,90 TL başvuru harcı, 1.024,65 TL peşin harç, 740,00 TL ıslah harcı toplamı 6.303,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen değer üzerinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 11.525,24 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirse de, takdiri indirim nedeniyle reddedilen kısım yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan ancak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.18/02/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır