Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1152 E. 2019/168 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1152 Esas
KARAR NO : 2019/168

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2013
KARAR TARİHİ : 26/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının Yüksek Yargıtay 11 HD 22/09/2016 tarih 2015/15112 Esas 2016/7431 Karar sayılı bozma kararı sonrası yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin yurt dışında çalıştığını, birikimlerini …… şubesine yatırdığını bilgisi dışında 150.000 DEM olan parasını … hesabına virman yapıldığını, bu nedenle … 35 ATM 2011/316 Esas-2012/167 Karar sayılı dosyası ile kısmi dava açıldığını, dosyada bilirkişi incelemesi yapıldığı ve davanın kabulü ile sonuçlandığını, bakiye alacak için … 11 ATM 2012/102 Esas-2013/167 Karar sayılı kararı ile davanın açılmamış ve takipsiz kalarak karar kıldığını ve kesinleştiğini, Y.11 HD 26/06/2013 tarihli 2012/11065 Esas-2013/13336 Kararında zaman aşımınının söz konusu olmadığını, bakiye 150.000 DEM alacak için fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla iş bu davanın açıldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere alacağın 03/11/1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesine göre faiziyle 150.000 DEM karşılığı EUR’nun tahsiline masrafların karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; … bünyesinde bulunan …bank, …bank, …bank-…bak, Bank …, …bank devir ve birleşme ile …bank bünyesinde birleştiğini, …bank hisseleri 09/08/2001 tarihinde … ile … arasıda akdedilen hisse devir sözleşmesi ile …’a devredildiğini, … devir tarihinden önceki işlemlerden kaynaklanan Borçları ve bu borçlara ilişkin her türlü mali ve hukuki sorumluluğu devir sözleşmesine göre kendi üzerine aldığını, mahkeme ve yargıtay kararlarında banka ile … arasında da hisse devir tarihinden önceki işlemlerden …’nin sorumlu olduğu ve açık net olduğunu, davalı vekilinin husumet itirazı, zamanaşımı itirazı, hak düşürücü sürenin geçtiğini bu nedenle davanın nedeniyle reddini aksi halde davanın esas yönünden reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Feri Müdahil vekilinin ihbar ve davaya cevap dilekçesinde özetle; Husumet, zaman aşımı itirazlarının olduğunu, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davalı banka ile müvekkili … kayıtlarında yapılan araştırmada davacı …’nun …bank A.Ş … Şubesi nezdinde bulunan Alman Markı (…) cinsinden vadesiz döviz tevdiat hesabından 13/10/1999 tarihinde, 150.000 …’in …bank … …bank A.Ş merkez şubesi nezdindeki mevduat hesabına havale edildiğinin belirlendiğini, davacı serbest iradesiyle daha fazla faiz getirisi sağlayan bir yatırım alternatifi olarak kıyı bankacılığını tercih etmiş olup davalı tarafından bilgisi dışında işlem yapılması ve iradesinin yanıltılması söz konusunun olmadığını, …bank A.Ş ile …bank … Ltd Ayrı tüzel kişiliklere sahip olduğunu, …bank …Ltd. …bank A.Şnin iştiraki olmadığı gibi aralarında hiçbir organik bağda bulunmadığını, …bank A.Ş’nin …bank … Ltd Nezdindeki mevduatları için herhangi bir garantisi bulunmadığını, banka vekalet görevini yerine getirdiğini, davacının …bank A.Ş tarafından dolandırılması söz konusu olmadığını bu nedenle husumet nedeniyle reddini, zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddini, aksi halde davanın esas yönünden reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … vekilinin ihbar ve davaya cevap dilekçesinde özetle; Davanın asıl muhatap olan …’ye tevcih edilmesini, bu talebin kabul edilmemesi halinde ileride müvekkili kurumun hak kaybına ve zarara uğramasını önlemek üzere davaya davalı yan yanında feri müdahil olarak katılmalarını usul ve yasaya aykırı iş bu davanın reddine karar verilmesini bildirmiştir.
GEREKÇE;
Dava, davacı tarafından banka hesabına yatırılan paranın … aktarıldığı iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Bozma öncesi yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilerek tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 150.000,00-… alacağın 03/11/1999 tarihinden 14/04/2000 tarihine kadar 3095 sayılı kanun gereğince … cinsinden uygulanan faiz ile birlikte, bu tarihten itibaren ise asıl alacağın EURO cinsinden karşılığı olan 76,693,78-Euro’ kanun hükmünce uygulanacak faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş davalı harçtan muaf olduğundan peşin alınan harcın davacıya iadesine ayrıca masraf ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine dair hüküm tesis edilmiştir.
Davacı tarafın 150.000,00-… mevduatı … Bank … şubesine 03/11/1999 tarihinde yatırdığı, bu mevduatın dava dışı … Bank … Ltd’ nin merkez şube nezdinde ki havuz hesaplara aktarıldığı ve bu hesaplarda izlendiği toplanan paranın … kurulu olan … Bank … Ltd’ ye gönderildiği davalı bankanın merkez şubesi hesaplarında tutulduğu anlaşılmaktadır.
Yüksek Yargıtay 11 HD 22/09/2016 tarih 2015/15112 Esas 2016/7431 Karar sayılı BOZMA kararı şu yöndedir:
”1- Bir davada kararı temyiz etme hakkı, yalnız taraflara veya hüküm ile kendisine mükellefiyet yüklenen veya bir hakkı ihlal edilen kimseye veyahut kanunun açıkça belirttiği mercilere aittir. Temyiz isteminde bulunan … talebe konu davada ihbar olunan konumundadır. İhbar eden tarafın temsilcisi olarak davaya katılmamıştır. Karar başlığında davalı olarak gösterilmemiş, aleyhine de hüküm kurulmamıştır. O halde, ihbar olunan … vekilinin kararı temyiz etmede hukuki yararı bulunmadığından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekili ve fer’i müdahil … vekilinin aşağıdaki (3) numaralı bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Dava, davacı tarafından banka hesabına yatırılan paranın … hesabına aktarıldığı iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Zaman itibariyle dava konusu uyuşmazlığa uygulanması gereken 818 sayılı BK’nın 83. maddesi uyarınca yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklı, bu borcun vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebilir. Bu şekilde talepte bulunan alacaklının artık bu tercihinden dönerek borcun yabancı para olarak aynen ifasını istemesi mümkün değildir. Somut olayda da, davacı taraf kısmi davada tercih hakkını kullanmış ve borcun Türk Lirası üzerinden ödenmesini istemiş, eldeki davada ise alacağın yabancı para üzerinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Bu itibarla, mahkemece davacı tarafın, kısmi davada tercih hakkını kullandığı ve borcun Türk Lirası üzerinden ödenmesini istediği, bundan sonra tercihinden dönüp yabancı para üzerinden tahsil isteyemeyeceği gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
4- Bozma sebep ve şekline göre davalı ve fer’i müdahil … vekillerinin faize yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan … vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil … vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı ve fer’i müdahil … yararına BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil … vekilinin faize yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,”
Usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyularak, bozma sebep ve gerekçeleri doğrultusunda davanın kabulü ile 150.000,00-DEM cinsi yabancı para alacağının 03/11/1999 tarihindeki TL cinsi karşılığı olan 390.414,00-TL’nin 03/11/1999 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 150.000,00-… yabancı para cinsi alacağın 03/11/1999 tarihindeki TL cinsi karşılığı üzerinden 390.414,00-TL’nin 03/11/1999 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davalı harçtan muaf olup davacı tarafça yatırılan 2.561,65-TL peşin harcın ve 24,30-TL başvuru harcının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan posta ve tebligat masrafı 200,00-TL, bilirkişi ücreti 400,00-TL olmak üzere toplam 600,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 29.374,84-TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflardan geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin, İhbar olunan … vekilinin, Feri Müdahil … vekilinin ve davalı … Bank vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 GÜN içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/02/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır