Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1042 E. 2021/642 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1042
KARAR NO : 2021/642

DAVA : İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178))
DAVA TARİHİ : 06/11/2018
KARAR TARİHİ : 07/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan iflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı…vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin borç altına girdiğini, şirketin özvarlığını kaybettiği için borca batık hale geldiğinin tespit edildiğini, müvekkili şirketin aktif borçlarını karşılamaya yetmediğini belirterek şirketin borca batıklığının tespiti ile iflasına hükmedilmesini talep etmiştir.
Müdahale talep eden … vekili beyan dilekçesinde özetle; davacı…şirketin iflas talep etmesine rağmen, sahip olduğu birçok aktifi beyan etmediğini, ülke ekonomisini zarara uğratmak kastıyla iflasın istendiğini, dava dışı … Tic. A.Ş.firmasının müvekkil tarafından kurulduğunu, bu şirketin … ilinde … olmak üzere 6 adet “Lisanssız …”nin onaylandığını, … firmasının hisselerinin tüm hisselerin davacı…şirkete devir edildiğini, davacının … firmasının da sahibi olduğunu, bahsedilen hakların davacı…şirketi mal varlığı arasında gösterilmediğini, müvekkilinin davacı…şirket ve ortağı olduğu şirketten hem şirket hissesi hem de para alacağı bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dava, İİK’nın 178. ve 179. madde hükümlerine dayalı doğrudan iflas istemine ilişkindir.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin yerleşik kararında belirtildiği üzere “6102 sayılı TTK’nın 376/3. ve İİK’nın 179. maddeleri uyarınca borca batık hale gelen şirket bunu mahkemeye bildirmek ve iflasını istemek zorundadır. İİK’nın 181. maddesinin aynı Kanun’un 160. maddesine yaptığı yollama nedeniyle, İİK’nın 178. ve 179. madde hükümleri uyarınca doğrudan iflas talebinde bulunan şirket temsilcisi ya da müdürü, ilk alacaklılar toplantısına kadar gerekli masraflar ile iflas kararının kanun yolları için gerekli tebliğ masraflarını avans olarak mahkeme veznesine yatırmalıdır.
İİK’nın 178. ve 179. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir. Aciz hali borçlunun ödeme araçlarından yoksunluğu nedeniyle, derhal ödemesi gereken para borçlarını ödemek konusundaki yeterli ekonomik imkâna sahip olmamasıdır. Borca batıklık ise, borçlunun malvarlığındaki aktif değerler toplamının, pasif değerler toplamını karşılayamaması durumudur. Borçlunun aciz hali ne kadar ağır olursa olsun (İİK’nın 178/III deki durum olmadıkça) kendi iflâsını isteyen borçlu, aciz halinde bulunduğunu ispat etmek zorundadır. İflas talebi üzerine mahkemece bilirkişi incelemesi yapılarak iflas talebinin yerinde olup olmadığı belirlenir. Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 376/3. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır.
Somut olayda TTK’nın 376/3. maddesine göre borca batıklık bilançosunda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklık, TTK’nın 376/3. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nın 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlenmelidir. Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tespiti gerekir. Bu tespitin yapılmasında, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer delillerin toplanması, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmelidir. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada, konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir. Açıklanan durum karşısında davacı…şirketin mevcut kayıtları; mahkemece ulaşılabilecek tapu, trafik, banka, vergi daireleri, sanayi ve ticaret odaları, ticaret sicil kayıtları gibi hakkında bilgi alınabilecek belgeler ve müdahillerin sunacakları bilgi ve belgeler, varlık kalemlerinin rayiç değerlerine ilişkin uzman (teknik) bilirkişi görüşleri ve somut olay bakımından özellik arz edebilecek diğer veriler toplandıktan sonra, konusunda uzman bir bilirkişi heyetinden alınacak teknik, detaylı ve denetime elverişli rapor sonucuna göre borca batıklığın tespiti gerekir”.
Mahkememizce oluşturulan 23/05/2019 tarihli duruşma tutanağında, 15/09/2018 tarihli ve 30536 sayılı ilgili tebliğ hükümleri karşısında borca batık olduğu iddia eden şirketin ”yönetim kurulunun sermaye azaltımı, sermayenin tamamlanması veya sermayenin artırılması, tedbirlerinden birinin alınamaması” yönündeki herhangi bir tedbirin alınmasının mümkün olup olmadığına dair yönetim kurulu kararının öncelikle ve ilk duruşma gününden iki hafta öncesine kadar sunmasına, aksi halde davanın usulden reddinin söz konusu olabileceğinin davacı…vekiline bildirilmesine; 2018 yılı ve sonrası itibariyle… sicil numaralı davacı…şirketin borca batık olup olmadığının tespitine yarayacak tüm mal varlığı kayıtlarının iki hafta içerisinde bildirilmesine ve bu konuya ilişkin belge suretlerinin iki hafta içinde mahkememize bildirilmesi için … Vergi Dairesi Müdürlüğüne, Sanayi ve Ticaret Odasına, … Ticaret Sicil Müdürlüğüne, EPDK’ya ve şubesi bilinen tüm banka genel müdürlüklerine ayrı ayrı müzekkere yazılmasına; 2018 yılı ve sonrası itibariyle … sicil numaralı davacı…şirketin borca batık olup olmadığının tespitine yarayacak tüm mal varlığı kayıtlarının UYAP ortamındaki tapu müdürlüğü ve trafik müdürlüğü kayıtlarından taranarak alınacak sorgu kayıtlarının dava dosyasına konulmasına, davacının tüm aktif ve pasiflerini kalem kalem, yine alacaklıların isimlerini kalem kalem açıklaması, bu çerçevede var ise mevcut menkul ve gayrimenkullere ilişkin tüm mal varlığını bilirkişi denetimine elverişli olarak müteakip duruşmadan iki hafta öncesine kadar açıklaması için davacıya kesin süre verilmesine, aksi halde davanın usulden reddine söz konusu olabileceğinin davacı…vekiline bildirilmesine; 25.000,00-TL avansın depo olunduğu bildirilmekle ilgili makbuzun katip tarafından fiziki olarak dosyaya konulmasına; davacı…şirketin borca batık olmadığı yönünde beyanda bulunan müdahale talep eden … vekilinin bu yöne ilişkin talebini dayandığı ve sunduğu hangi delil ile ispatlamak istediğini üç ay içerisinde tek tek açıklamasına ve somutlaştırmasına; aksi halde mevcut dosya kapsamına göre tahkikat işlemlerine devam olunacağının müdahale talep eden vekiline bildirilmesine, bu noktada müdahale harcının yatırılması sonrası gerekirse müdahele talebinin kabulüne dair ara karar oluşturulmuştur.
Oluşturulan ara kararlar sonrasında davacı…şirket üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmiştir. Davacı…şirketin borca batıklıktan kurtulması noktasında herhangi bir tedbir almasının mümkün bulunmadığı, yine davacı…şirketin borca batıklığını tespit etmeye yarayan açıklamaların sunulduğu, resmi ve özel kurumlar nezdinde özellikle bankalar ve finansal kurumlar nezdinde gerekli tüm araştırmaların tam ve eksiksiz olarak gerçekleştiği, iflas avansının depo olunduğu, gerekli ilanların yapıldığı, bu arada müdahale harcını dahi depo eden müdahale talep edenin delillerini somutlaştırması için verilen tüm sürelere rağmen bu yöne ilişkin somutlaştırılmış vakıa ve delil sunmadığı anlaşılmakla mevcut dosya kapsamı çerçevesinde ve yukarıda anılan Yargıtay uygulaması çerçevesinde gerekli incelemeler yapılmıştır.
Davacı…vekilinin 02/12/2020 tarihli dilekçesi ile davacı…şirketin borca batık olduğu, şirketin hiçbir mal varlığının kalmadığı açıklanmış olmakla raporun hazırlanacağı tarih itibari ile davacı…şirketin duran ve dönen varlıklarının, tüm hak ve alacaklarının, tüm borçlarının, bankalardan, vergi müdürlüklerinden, resmi kurumlardan ve kuruluşlardan gelen dosyadaki tüm bilgi ve belge içeriklerinin tek tek dikkate alınması; buna göre davacı…şirketin halihazırda güncel ve fiilen borca batık olup olmadığı hususlarının tek tek araştırılması, buna göre davacı…şirketin Yargıtay 23. Hukuk Dairesi uygulaması dikkate alındığında, güncel ve fiilen hangi tarihte batık olduğu hususunun araştırılması için davacı…vekilinin mevcut beyanı ve dosya kapsamı gözetilerek bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bu çerçevede bilirkişi raporunun sunulduğu 19/08/2021 tarih itibariyle şirketin rayiç öz varlık tutarının -1.113.133,68 TL olduğu, 31/03/2021 tarihli mali tabloda, öz varlığa tesir edebilecek herhangi bir hesap tespit edilmediği, bulunan rayiç değerli mali tablo üzerinden rayiç öz varlık tutarı -1.113.133,68TL olarak negatif değerli olduğunun tespit olunduğu, 2020 senesinde gerçekleşen iştirak edilmiş “…” isimli firmaya hisselerinin defter değerinin çok altına satılmış olduğu, 2.471.438,00 TL iştirak hissesinin 327.475,00 TL’ye satıldığı, bu satış işleminden 2.143.963,00 TL zarar edildiği, 15/01/2020 tarihli 2.nolu e-arşiv faturaya göre Prime İnşaat firmasına 250 adet hisse 272.895,86 TL’ye satıldığı, 15/01/2020 tarihli 1.nolu e-arşiv faturaya göre … firmasına 50 adet hisse 54.579,14 TL’ye satıldığını, davacı… Ticaret A.Ş.firmasının, dava tarihi itibariyle 31/12/2018 tarihli mali tablolar üzerinden rayiç özvarlık tutarı +1.221.486,12 TL pozitif olarak tespit edildiği, bu tarihte şirketin borca batık olmadığı, en güncel mali tablo olarak sunulan 31/03/2021 tarihli kayıtlar üzerinden ise rayiç öz varlık tutarının -1.113.133,68 TL olarak tespit olunduğu, bu tarih itibariyle şirketin borca batık olduğu açıklanmıştır.
Bilirkişi raporu gerekçeli, denetime elverişli, ara karara uygundur. Resmi ve özel kurumlardan gelen kayıtlar gözetildiğinde davacı…şirketin borca batıklığının azalmasına yol açabilecek herhangi bir veri ise yapılan tüm araştırmalara rağmen tespit edilmediği gibi davacı…şirketin en son raporun hazırlandığı tarih itibariyle aktifinin artmasına yol açabilecek herhangi bir duran varlık yani taşınmaz, araç ve benzeri bir mal varlığının dahi tespit edilemediği, bu itibarla hazırlanan rapora itibar etmeye engel bir fiili ve hukuki bir durumun mevcut olmadığı re’sen yapılan araştırmadan dahi anlaşılmaktadır.
Somut olayda gerekli iflas avansının depo olunduğu, gerekli ilanların yapıldığı, borca batıklığa dair incelemenin eksiksiz tamamlandığı, borca batıklığa dair yasal koşulların tam olarak gerçekleştiği, bu itibarla iflas koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Yapılan açıklamalar karşısında; davacının davasının kabulüne, … Ticaret Sicil Memurluğu’nun… sicil numarasında kayıtlı, … ŞİRKETİ’nin 07/10/2021 günü-saat:14:32 itibari ile iflasına, adı geçen şirketin iflasının 07/10/2021 günü – saat: 14:32 itibari ile açılmasına, İİK. 166. maddesi uyarınca iflas kararının İstanbul İflas Müdürlüğü’ne derhal bildirilmesine, gerekli işlemlerin İflas Müdürlüğü’nce yapılmasına, iflas avansının iflas müdürlüğüne gönderilmesine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulüne,
… Ticaret Sicil Memurluğu’nun … sicil numarasında kayıtlı, … ŞİRKETİ’nin 07/10/2021 günü-saat:14:32 itibari ile İFLASINA,
2-Adı geçen şirketin iflasının 07/10/2021 günü – saat: 14:32 itibari ile AÇILMASINA,
3-İİK. 166. maddesi uyarınca iflas kararının … İflas Müdürlüğü’ne derhal bildirilmesine,
4-Gerekli işlemlerin İflas Müdürlüğü’nce yapılmasına,
5-İflas avansının iflas müdürlüğüne gönderilmesine,
6-492 sayılı Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacının peşin olarak yatırdığı 35,9 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,4‬0 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davacı…tarafından harcanan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-MK. 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan avansın kullanılmayan kısmının mahkemece kendiliğinden iadesine; iade kararının icrası için gerekli tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Kararın tebliğinden itibaren on günlük süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı…vekilinin huzurunda ve oy birliği ile karar verildi. 07/10/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …