Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/103 E. 2018/1420 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/103
KARAR NO : 2018/1420

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2018
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin fona devredilen bankaların offshore hesapları ile ilgili açılan davalar yönünden hesap sahiplerine ödemeler yapıldığını, yapılan bu ödemelerden davalı … Bank’ın sorumlu olduğunu, buna ilişkin icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
CEVAP : Davalı vekilleri cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasındaki hisse devir sözleşmesi gereğince müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, esas yönünden de davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:Dava itirazın iptali talebine ilişkindir.
İddia ve savunmanın kapsamına göre davacının evvelce fona devredilen … AŞ ile ilgili … hesaplarına aktarılan mevduatlarla ilgili olarak davalıya ihtirazi kayıtla ödeme yaptığı sabit olup, uyuşmazlık; sözleşmeler, yasal düzenlemeler dikkate alındığında davacı tarafından ihtirazi kayıtla ödenen tutarların davalıdan istenip istenemeyeceği noktasındadır.
Görülmekte olan dava yönünden emsal niteliğindeki Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2014/10149-2015/7641 sayılı Bozma Kararı;
“….Davacı vekili dava dilekçesinde diğer itirazlarının yanında ‘Fona devir sonrasında bankaların … çatısı altında aktif ve pasifleriyle birlikte birleştirilmesinin akabinde, Fon ile … arasında imzalanan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile Banka aktiflerinin takriben 1/3’ünün …’a (… Bank’a) devredildiğini, devredilmeyen büyük kısmının ise Fon bünyesindeki başka bir bankaya devredildiğini, bu nedenle ticaret hukuku kapsamında ve buna bağlı olarak külli halefiyeti doğuracak tarzda bir banka birleşmesinin söz konusu olmadığını’ ileri sürmüştür. Bu durumda mahkemece, davacı tarafın yukarıda belirtilen iddiaları üzerinde de araştırma ve inceleme yapılarak dava konusu alacakların devredilen veya devredilmediği iddia edilen aktiflerle ilgili olup olmadığı konusunda uzman kişilerden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınıp hisse devir sözleşmesi çerçevesinde deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir…hükmün BOZULMASINA…”
Mahkememizin tarafları aynı olan 2014/1391 esas sayılı davasında emsal karardaki konularda inceleme yapılması bakımından Bankacılık ve Ticaret Hukuku konusunda uzman bilirkişi heyeti (Bankalar Yeminli Murakıbı …, Öğretim Üyeleri Prof.Dr…., Yard.Doç.Dr….
) oluşturulmuş, emsal kararda söz edildiği gibi dava konusu alacakların devredilen veya devredilmediği iddia edilen aktiflerle ilgili olup olmadığı konusunda rapor alınmıştır. Her iki davadaki iddia ve savunmaların aynı hususlara ilişkin olması nedeniyle usul ekonomisi gereğince bu dava dosyası üzerinden ayrıca rapor alınmasına gerek görülmemiş, rapordaki somut olgulara dayanan tespitler mahkememizce resen değerlendirilmiştir. Anılan bilirkişi raporunda ayrıntılı açıklama ve değerlendirmelerden sonra sonuç olarak;
“….Bankalar Kanunu gereğince %100 hissesi …’ye devredilen … A.Ş.’nin, 133.400.000.000 adet hissesinin tamamının … tarafından …’a satışı ve devredilmesi hususunda 09.08.2001 tarihinde imza edilen Hisse Devir Sözleşmesi hükümleri çerçevesinde … hisselerinin tamamının 9 Ağustos 2001 tarihinde …’a devredilmiş olduğu,
Hisse Senedi Devir Sözleşmesinin 4.7 maddesinde, Banka’nın mevduatının üzerinde herhangi bir takyidatın bulunmadığı, Banka’nın asli borçlu, kefil, garantör ya da benzeri ad altında herhangi bir gerçek veya tüzel kişiye tahakkuk etmiş ve ödenmemiş başka borcu veya yükümlülüğünün bulunmadığı, 4.15 inci maddesinde ise yasal defterlere kaydedilmemiş herhangi bir borcunun, alacağının, taahhüt ve yükümlülüğünün bulunduğuna dair herhangi bir tespitin bulunmadığı hükmüne yer verilmiş olduğu,
Sözleşmenin “V-Taahhütler” başlıklı 6 ıncı maddesinde yer alan 18 husus ile ilgili olarak … tarafından münferiden veya müteselsilen … Grubuna Taahhütte bulunulmuş olduğu, işbu taahhütün, … A.Ş ve bünyesine dahil edilen diğer bankaların devir tarihinden önceki dönemine ilişkin olmak üzere, önceki ortakları tarafından açılmış ve açılabilecek davalar,Banka ve Banka’ya devredilen diğer bankaların müşterileri tarafından açılmış açılabilecek davalar, Banka ve Banka’ya devredilen diğer bankaların yöneticilerinin mevzuata aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle Banka’nın üçüncü kişilere karşı sorumlu olabileceği hallerden ve …’ın ve Banka’nın maruz kalabileceği her türlü davaları kapsadığı,
HDS kapsamında … A.Ş. hisselerinin … Grubuna devri sürecinde bilanço büyüklüğünün tamamını devredilmemiş olduğu, taraflar arasında uzlaşıldığı şekilde yeniden oluşturulan bilanço yapısının devri yoluna gidilmiş olduğu, … mevduat yükümlülüğünün devir bilançosu içinde yer almadığı … A.Ş. nin hisse satışında esas alınan 10.08.2001 tarihli kesinleşmiş bilanço toplamının 2.013.412 YTL olduğu, bu bilançoda 133.4 milyar TL olan ve bu miktardan zararların mahsubundan sonra sermayenin sıfır olarak kabul edilmiş olduğu, mülkiyeti …’ye ait 133,4 milyar nominal … A.Ş. hissesinin …’a satılmış olduğu, iddia edildiği gibi varlık satışının sözkonusu olmadığı,
Raporun daha önceki sayfalarında da detaylı şekilde izah edildiği üzere, davacı … tarafından alınan kararlar ve gerçekleştirilen uygulamalar çerçevesinde … mevduat hesabı sahiplerinin taleplerinin … tarafından üstlenilmiş olduğu, davacı … tarafından alınan kararlar, mahkemelere sunulan yazılar ve 2012 yılından … hesaplarla ilgili olarak kaybedilen davalar kapsamında itirazi kayıtta bulunmaksızın … Bank A.Ş.ye davacı yanın ödemeler yapmış olduğu dikkate alındığında yapılan bu ödemelerin 09.08.2001 tarihli HDS nin V-Taahhütler başlığı altındaki 6.13 maddesine göre … tarafından yerine getirilmiş olduğu, davacının yaptığı bu ödemelerin banka hakim ortaklarının … hesaplara ilişkin nitelikli dolandırıcılık suçundan kaynaklanan eylemlerinden dolayı bankalara ve mudilere verdikleri zararlara ilişkin olduğu, işbu zararlar için 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 17.maddesine göre (5411 md 110) davacı Fon tarafından banka hakim ortaklarına rücu edilerek tahsilatta bulunulmuş olduğu,
Birleşik … A.Ş. bünyesinde birleştirilen bankaların …’ye devir tarihlerinden evvel açılan … mevduat hesapları hakkında bankalar aleyhine açılan davaların HDS nin 6.13 maddesine göre hisseleri …’ a devreden davacı … nin taahhüt ve yükümü altında olduğu, kendisinde toplamış olduğu hak ve alacakları oluşturduğu yeni bankalara kendi iradesi ile değişik oranlarda paylaştırmış olmasının …’nin külli halefiyetini ortadan kaldırmayacağı, …’nin külli halefiyeti olduğundan dolayı devir öncesi gerçekleşen … uygulamalardan kaynaklanan yükümlülüklerden sorumluluğunun devam ettiği, Devir bilançosunda yer almayan borç ve yükümlülüklerden dolayı hisseleri devir alan …’a ve davalı … Bank A.Ş.ye sorumluluk yüklenmesinin mümkün olmadığı,
Fona devredilen bankalarda nitelikli dolandırıcılık suçu işlenmek suretiyle açılmış … hesaplarına ilişkin olarak … tarafından yazılan 09.02.2012 tarihli yazıda da açıkça kabul edildiği cihetle, “… hesapların …’a devredilen 10.08.2001 tarihli … bilançosunda yer almasının mümkün olmadığı, davalara konu hesaplarla ilgili olarak off-shore mudilerinden toplanan paraların kaydedildiği (308 ve 309 no’lu) hesaplarla ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığı,” ifadesine yer verilmiş olduğu, nihai olarak … mevduat hesaplarının devir öncesinde … A.Ş. nin bilançosunda pasif tarafta yer aldığı, sözkonusu hesapların … Grubuna devredilen bilanço kalemleri arasında yer almadığı, … Grubuna devredilmeyen bilanço kalemleri arasında yer aldığı, böylelikle … bünyesinde kaldığı,
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yanın … 21.İcra Müdürlüğü’nün … e.sayılı dosyasında talep edilen 20.511.032,60 TL asıl alacak ve 1.258.595,66 TL işlemiş faizden oluşan 21.769.628,26 TL alacak talebinin yasal dayanağı bulunmadığı
sonuç ve kanaatine varıldığı…” bildirilmiştir.
İtiraz Üzerine Alınan Ek Rapor:
İtirazların değerlendirildiğ ek raporda özetle;
“…. 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2004E. – 2005/40,2005/102-100 sayılı ve 2002/205 ve 2010/410 sayılı Kararlarında, Yönetim ve denetimi FON’a devredilen banka hakim ortak ve yöneticileri hakkında, banka mudilerini yüksek fazi vaadiyle kandırarak bankayı aracı kılmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyet kararları ile Banka mudilerinin nitelikli dolandırıcılık yolu ile zarara uğratılmış oldukları hususları, … A.Ş.nin 10.08.2001 tarihinde …’a devir tarihinden önce …,… ve … hakim ortak ve Yöneticilerinin … işlemler ile ilgili eylemlerinin yasalara aykırı olduğunun Mahkeme kararları ile sabit olduğunun çekişmesiz olduğu,.
… mudilerinin ,banka yöneticilerinin haksız fiillerinden dolayı zarara uğratıldıklarına dayanarak Bankalar (…,…,… ve bu bankaları devir alana …) aleyhine açmış oldukları alacak davaları nedeniyle Bankaların ve …’ nin üçüncü şahıslara (… mudileri) karşı sorumluluklarının doğduğu, banka yöneticilerinin Kanunlara aykırı eylemlerinden doğan zararlar da dahil olmak üzere tüm zararları devir almış olan …’nin devir aldığı bankaların ortak ve yöneticilerinin 3 üncü kişilere karşı nitelikli dolandırıcılıktan doğan sorumluluklarının da …’nin sorumluluğunda olduğu, nitekim sözkonusu haksız fiillerden doğan zararların Fon tarafından hakim ortaklardan tahsil edildiği,, bir kısmının tahsil edilmeye devam edildiği, hakim ortakların haksız fiilllerinden doğan offshore ödemelerinin Hisse Devir Sözleşmesi (HDS) kapsamında FON’un sorumluluğunda olup,davacının ileri sürdüğü gibi sebepsiz zenginleşmeden söz edilemeyeceği,.
… Yönetim Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen 09.02.2012 tarihli yazının içeriğinde, off-shore mevduat hesaplarının devir bilançosunda yer almasının mümkün olmadığı, hisse devir sözleşmesi çerçevesinde 6/13 üncü madde kapsamında doğacak yükümlülüklerle ilgili olarak dava ve ihtilaf konusunun mahiyetine ve/veya banka bilançosunda kayıtlı olup olmadığına bakılmaksızın …’a taahhütte bulunulduğu FON’ tarafından kabul edilmekte olduğu.
Sözleşmenin dava, takip, soruşturma veya benzeri ihtilaflar 6.13. üncü madesinde ;
“ Banka’nın devir tarihinden önceki döneme ait olmak kaydı ile,
1-Banka’nın ve Banka’ya devredilen diğer bankaların …’na devrinden önceki ortakları tarafından açılmış ve açılabilecek davalar,
2-Banka ve Banka’ya devredilen diğer bankaların müşterileri tarafından açılmış açılabilecek davalar,
3-Banka ve Banka’ya devredilen diğer bankaların yöneticilerinin ilgili eylem ve işlemlerinde mevzuata uymamaları nedeniyle Banka’nın üçüncü kişilere karşı sorumlu olabileceği hallerden kaynaklanan davalar,
4-…’ın ve Banka’nın maruz kalabileceği her türlü taleplerden doğacak tüm yükümlülükten ve bunlara ilişkin olarak mahkemelere intikal etmiş bulunan dava, takip ve benzer işlemlerin sonuçlarından, masraflar da dahil olmak üzere, … sorumludur. “
hükümlerine göre, Banka’nın devir tarihinden önceki dönemlere ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm yükümlülüklerin … tarafından üstlenilmiş olduğunun açık olduğu,
… A.Ş. bünyesinde birleştirilen bankaların …’ye devir tarihlerinden evvel açılan … mevduat hesapları hakkında bankalar aleyhine açılan davaların ,HDS nin 6.13 maddesine göre, hisseleri …’ a devreden davacı … nin taahhüt ve yükümü altında olup, kendisinde toplamış olduğu hak ve alacakları oluşturduğu yeni bankalara kendi iradesi ile değişik oranlarda paylaştırmış olmasının …’nin külli halefiyetini ortadan kaldırmayacağı, …’nin külli halefiyeti olduğundan dolayı devir öncesi gerçekleşen off-shore uygulamalardan kaynaklanan yükümlülüklerden sorumluluğunun devam etmekte olduğu, davalara konu hesaplarla ilgili olarak off-shore mudilerinden toplanan paraların kayıt ve izlendiği 308 ve 309 no’lu hesaplarda ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığı,bu hesapların FON bünyesinde kaldıkları bu nedenlerle davacının kök raporunda değişiklik yapılmasını gerektirecek nitelikte yeni bir delil getirmemiş olmasından dolayı kök rapora ilave edilecek bir husus bulunmadığı….” bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Toplanan delillere göre; uyuşmazlık konusu süreç şu şekilde gerçekleşmiştir:
-Bakanlar Kurulu Kararı ile … A.Ş., … Bankası T.A.Ş., … A.Ş., ve … Bankası A.Ş.’nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 14. maddesinin 3. ve 4. Fıkralarına göre, … Bankası … A.Ş.’nin yönetim ve denetimi ise 14. maddenin 3. fıkrasına göre …’ye devredildiği,
-4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 14. maddesinin 5. fıkrasına göre sözkonusu Bankaların hisse senetlerinin mülkiyetinin Fon’a intikalinin uygun görülmesi üzerine, Bankalar Kanunu’nun 14. maddesinin 5 (ab) fıkrası çerçevesinde, Bankaların ödenmiş sermayeleri tutarındaki zararları da Fon tarafından devir alınmış olduğu, aynı miktardaki karşılıkların ilgili Bankalara ödenmiş olduğu böylece adıgeçen Bankaların bütün hisselerinin mülkiyetinin … adına kayıt ve tescil edildiği,
-Bankaların …’ye devredilmesinden sonra, devralınan bankaların rehabilitasyonu, birleştirilmesi ya da üçüncü kişilere satışı hususunda fona 4389 sayılı kanunun 14.maddesinde yetkiler verildiği, …, …, … ve …’in … A.Ş.çatısı altında tüm aktif ve pasifiyle devren birleştirildiği ve … Yönetim Kurulu’nun 26 Ocak 2001 tarihli kararıyla, adı geçen bankaları birleştirme çalışmalarının başlatıldığı,
-… A.Ş. Yönetim Kurulu tarafından alınan 15 Şubat 2001 tarihli kararı ile söz konusu Fon Yönetim Kurulu kararı doğrultusunda bu bankaların tüm aktif ve pasiflerinin … A.Ş. bünyesinde devren birleştirilmesine karar verildiği,
Fon Yönetim Kurulunun 16 Şubat 2001 tarihli kararı üzerine, BDDK’nın almış olduğu 17 Şubat 2001 tarihli kararıyla birleşik … A.Ş. bünyesinde birleşen …, …, …, …’in mevduat kabul etme ve bankacılık yapma izinlerinin 4389 Sayılı Kanunun 14. maddesine göre kaldırıldığı,
-…, …, … ve …’in … A.Ş unvanı altında yeni birleşik bir banka oluşturulduğu,
-BDDK’nın 17 Nisan 2001, … Yönetim Kurulu’nun 18 Nisan 2001 tarihli kararlarıyla, daha evvel Fon’a devredilmiş olan … Bank A.Ş. nin de tüm aktif ve pasifiyle … A.Ş. bünyesinde devren birleştirilmesi işlemlerinin tamamlandığı, böylelikle …’ye devredilmiş altı bankanın birleşmesi sonucunda birleşik … A.Ş.nin oluşturulduğu,
-Oluşturulan … A.Ş.nin 133,4 milyar TL’lık sermayesinin mülkiyeti … adına tescil edildiği,
…, …, … , … ve …’ın … A.Ş unvanı altında birleştirilmesi sonrasında … A.Ş.nin aktif büyüklüğünün 2,5 milyar YTL’ye ulaştığı,
-Birleşme sonucunda … A.Ş. sermayesinin 133,4 milyon YTL olarak belirlendiği,
-Fona devredilen bankalarla ilgili çözümleme faaliyetleri sonunda … AŞ’nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi 21.12.1999 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile inde Fona devredildiği ve yine Fon bünyesinde bulunan … A.Ş. (…), … Bankası A.Ş. (…), … Bankası A.Ş. (…) , … T.A.Ş. ve … Bank A.Ş. 19.02.2001 tarihinde … A.Ş. bünyesinde devren birleştirildiği,
-… ve bünyesinde birleşen diğer bankaların mali bünyelerinin rehabilitasyonu ve satışa hazırlanması amacıyla …’a … tarafından önemli tutarda kaynak aktarıldığı, …’ye devir olan bankaların satışı ile ilgili sürecin başlatıldığı,
-… yönetim kurulu tarafından 26.01.2001 tarihinde … A.Ş. … A.Ş., … Bankası A.Ş., … Bankası (… A.Ş.) ile satışa sunulması mümkün görülmeyen … A.Ş.’nin tüm aktif ve pasifiyle … A.Ş. bünyesinde devren birleştirilmesine karar verildiği,
_-Bu dönem itibariyle devredilen ve devralan bankanın hisselerinin tamamının mülkiyetinin …’ye ait bulunduğu,
-…, …, … ve …’in tüm aktif ve pasifleriyle birlikte külli halefiyet prensipleri çerçevesinde devralan banka olan … A.Ş.’ye devredildiği,
-Alınan Kurul Kararında, birleşen 5 bankanın geçmişten gelen tüm hak ve yükümlülüklerinin birleşik … A.Ş. bünyesinde toplandığı,
-Çözümleme faaliyetleri sonucunda yeni bir birleşik banka haline gelen … A.Ş. hisselerinin maliki olan … Yönetim Kurulu tarafından 31 Temmuz 2001 tarih ve 148 sayılı ve 08 Ağustos 2001 tarih ve 157 sayılı kararla, … A.Ş. hisse senetlerinin en geç 13 Ağustos 2001 tarihinde …’na (…) satılmasına karar verildiği,
-… ile … arasında 09.08.2001 tarihinde imzalanan Hisse Devir Sözleşmesi ile … A.Ş. hisselerinin tamamının …’a satılması hususunda tarafların anlaştıkları,
-Hisse Devir Sözleşmesinden sonra … A.Ş. Hisselerinin fiili devir işlemlerinin 10.08.2001 tarihi itibariyle tamamlandığı,
-Devir aşamasında, … ve …’ın birlikte 10Ağustos 2001 tarihi itibariyle … A.Ş. nin mali durumunun tespit edilmesi ve kesinleştirilmiş bilançosunun incelenmesi maksadıyla bağımsız denetim kuruluşu olan …’u görevlendirdikleri,
-…’ın, birleşik … A.Ş. hisselerini devraldıktan sonra … A.Ş ve …bank A.Ş. unvanlı iki bankaya sahip duruma gelmiş olduğu,
-Daha sonra bankaların birleşme hükümlerine göre ilgili kuruluşlardan gerekli izinlerin alındığı, koşulların tamamlanmasından sonra … A.Ş ile …bank A.Ş.nin, 11.02.2002 tarihinde …bank A.Ş. bünyesinde devren birleştirildiği,
-Sonraki aşamada …’ın, …BANK A.Ş’deki banka hisselerinin tamamını Hollanda da yerleşik … Grubuna sattığı, böylece satışa konu olan …bank A.Ş. nin ticari unvanının 07.07.2008 tarihinde … Bank A.Ş. olarak değiştirildiği,
-Devir sonrasında devredilen bankanın … müşterilerinin, devir öncesi işlemler nedeniyle ülke çapında çok sayıda davalar açtığı, davaların bir kısmında …’nin davaların görülmekte olduğu mahkemelere üstlenme dilekçeleri sunduğu, mahkemelerce … Bank AŞ aleyhine kararlar verildiği, kararların kesinleştiği, …’nin bu kapsamda davalıya ödemeler yaptığı anlaşılmış olup görülmekte olan davanın konusunu bu ödemeler oluşturmaktadır.
… İLE … GRUBU ARASINDA İMZALANAN HİSSE DEVİR SÖZLEŞMESİNDE YER ALAN İLGİLİ HÜKÜMLER:
Yukarıda da ifade edildiği gibi, … ile … arasında … A.Ş. hisselerinin satışı ile ilgili olarak 09.08.2001 tarihli Hisse Devir Sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmenin konusunu, Bankalar Kanunu gereğince % 100 hissesi …’ye intikal eden ve altı bankanın birleştirilmesi sonucunda oluşturulan … A.Ş.’nin sermayesini teşkil eden ve her biri 1.000 TL nominal değerli toplam 133.400.000.000 adet hissenin … tarafından …’a satışı ve devredilmesi oluşturmaktadır. Banka’nın ödenmiş sermayesinin sözleşme tarihi itibariyle 133.400.000.000.000.-TL olduğu belirlenmiştir.
Sözleşmenin 4.7 maddesinde; Banka’nın mevduatının üzerinde herhangi bir takyidatın bulunmadığı, Banka’nın asli borçlu, kefil, garantör ya da benzeri ad altında herhangi bir gerçek veya tüzel kişiye tahakkuk etmiş ve ödenmemiş başka borcu veya yükümlülüğünün bulunmadığı…,
Sözleşmenin 4.15. maddesinde; mevzuat gereğince tutulması gerekli bütün defter ve kayıtların doğru ve usulüne uygun olarak Banka tarafından tutulmadığı, yasal defterlerine intikal ettirilmemiş veya kaydedilmemiş herhangi bir borcunun, alacağının, taahhüt ve yükümlülüğünün bulunduğu konusunda herhangi bir tespitin bulunmadığı…
Sözleşmenin 4.24 maddesinde; bu satışın Banka’nın tarafı olduğu hiçbir sözleşmenin veya hukuki düzenlemenin ihlaline veya temerrüdüne veya bunlardan kaynaklanan hakların vaktinden önce muaccel olmasına veya Banka’nın faaliyetlerini yürütmesine engel olacak bir olaya sebebiyet vermediği…
Sözleşmenin 4.28. maddesinde; Banka’nın mali tablolara yansıtılanlar dışında Banka üzerinde önemli olumsuz etki oluşturmuş veya oluşturması beklenen herhangi bir yükümlülük altına girmediği…
Sözleşmenin 4.29. maddesinde; …’nin Banka’nın …’a, bu satışa ilişkin yazılı olarak açıklamadığı, Banka’nın mali durumunda varlıklarında, niteliğinde, aktif veya pasifinde olumsuz etkiye yol açabilecek önemli bir durumun bulunmadığı…
Sözleşmenin V-6. Maddesinde; “Taahhütler” başlığı altında, dava, takip, soruşturma veya benzeri ihtilaflar başlıklı 6.13. maddesinde, banka’nın devir tarihinden önceki döneme ait olmak kaydı ile,
-Banka’nın ve Banka’ya devredilen diğer bankaların …’na devrinden önceki ortakları tarafından açılmış ve açılabilecek davalar,
-Banka ve Bankaya devredilen diğer bankaların müşterileri tarafından açılmış açılabilecek davalar,
-Banka ve Bankaya devredilen diğer bankaların yöneticilerinin ilgili eylem ve işlemlerinde mevzuata uymamaları nedeniyle Banka’nın üçüncü kişilere karşı sorumlu olabileceği hallerden(…)doğacak tüm yükümlülükten ve bunlara ilişkin olarak mahkemelere intikal etmiş bulunan dava, takip ve benzer işlemlerin sonuçlarından, masraflar da dahil olmak üzere, … sorumludur. BANKA, bu dava, takip ve taleplere …’ne beş iş günü içinde bildirecek ve bu tür davaları Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca …’ne ihbar edecektir. BANKA, ihbar tarihine kadar dava ve takipleri iyi niyetle yürütecektir. Banka alacaklıları tarafından devir tarihi öncesi döneme ilişkin açılmış bulunan veya açılabilecek olan davalar ve Banka’nın devrini ilgilendirecek şekilde, devir sonrasında çıkarılabilecek her türlü yasanın makable şamil hükümlerinden doğabilecek sorumluluklar yukarıda belirtilen hükümlere tabi olacaktır. … bu hususlardaki sorumluluğunu peşinen kabul eder(….)
Ayrıca Banka tarafından tahsilatı yapılmış olmasına rağmen ilgili kuruluşların ve/veya gerçek ve tüzel kişilerin hesaplarına intikal ettirilmemiş bulunan ödeme, havale ve benzeri sorumluluklara ilişkin taleplerin, Banka kayıtları ile tevsik edilmesi halinde söz konusu mükellefiyetlerine ilişkin doğabilecek her türlü mali ve hukuki sorumluluk yine …’ye aittir.
-Banka’nın, Devir Tarihinde özkaynağı her halükarda ve şartta (0) sıfır değerine eşit olarak alınması esastır. Bu çerçevede Banka’nın ödenmiş sermayesi 133.4 Trilyon ve devralınan dönem zararı ise 113.4 Trilyon TL olacaktır,
-Banka’nın Devri Tarihinden önce doğmuş ancak halen ödenmemiş ve/veya ertelenmiş veya yurt içinde veya yurtdışında (… dahil), ortaklık ilişkisi içinde bulunsun ya da bulunmasın özel veya tüzel üçüncü şahıslara yapmış olduğu her türlü işlemlerden, Bankacılık Faaliyetlerinden veya arızi ticari faaliyetlerinden doğan veya herhangi bir mali yükümlülüğe konu olmayacağı düşüncesi ile, özellikle …’na devrinden önce (vergi mükellefi ve/veya vergi sorumlusu olarak) Banka tarafından gerçekleştirilmiş bazı işlemlere bağlı olarak doğabilecek; her türlü vergi, resim, harç, fon ve benzeri mükellefiyetleri ile bunlara ilişkin ceza ve faiz gibi ilave yükümlüklerin, tahakkukundan itibaren mevzuatın öngördüğü tarihe kadar ödenmesi mükellefiyeti … tarafından yerine getirilecektir,
-Ödeme başlıklı 8. maddesinde; …, işbu sözleşmede beyan ve taahhüt edilen hususların yerine getirilmemesi ve/veya Banka ’nın devir tarihinden önceki bankacılık işlemleri nedeniyle oluşmuş bir senede/belgeye dayalı olmak şartıyla …’ın/Banka’nın karşılaşabileceği her türlü zararı ve ödemelerini tazmin etmeyi taahhüt eder.
-İşbu sözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça Banka’nın çeşitli nedenlerle …’den oluşacak alacakları, Banka ’nın yazılı talebinden itibaren … tarafından beş iş günü içerisinde ödenecektir….
…’nin … Davaları Hakkında Aldığı Kararlar ve Fiili Uygulamaları:
-06.05.2002 tarih ve 312 sayılı Kararında: “…Fiilen devir ve teslim alınmış olup ait olduğu Banka adına Tahsilat Dairesi Başkanlığı’nca vekaleten takip edilen ancak henüz hukuken teslim alınmamış olan kredi dışı dava dosyalarının (… adına takip edilebilmesi) ve Bankalar Yasası’nın … Fonu’na sağladığı avantajlardan yararlanılabilmesi için bu dosyaların devir ve teslim alınması ile bu dosyaların (Off-Shore dava dosyaları hariç) konusunu teşkil eden borç ve/veya taahhütlerin üstlenilmesine, … davalarında ise öncelikle bilirkişi raporunun beklenilmesi ve raporun aleyhe tespit ve sonuç içermesi halinde bu dosyaların konusunu teşkil eden borç ve/veya taahhütlerin üstlenilmesine ….”(alınan bu kararla, …’nin … davalarından kaynaklanan borç ve taahhütlerin üstlenilmesine yönelik kararının hisse devir sözleşmesinin 6. maddesinde belirtilen taahhütler kapsamında olduğu kabul edilmiştir)
-09.10.2003 tarih ve 575 sayılı Kararında: “….Fona devredilen … A.Ş. … A.Ş. … A.Ş., … A.Ş. ve … Bank TAŞ’nin … A.Ş bünyesinde devren birleştirilmesinden sonra , 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile külli halefiyet prensipleri çerçevesinde …bank A.Ş. ile devren birleştirilen … A.Ş. ve birleşen diğer bankalarla ilgili olarak …Bank A.Ş. adına açılarak Fona ihbar edilen ve …bank A.Ş. ile birlikte Fona husumet yöneltilen kredi dışı dava ve takiplerin aynı kurum avukatı tarafından …bank A.Ş. ve Fon vekaletnameleri birlikte kullanılmak suretiyle takip edilmesi, ihbar nedeniyle Fon adına takibi gereken davalarda temsicil sıfatıyla hareket edilmesi, dava ve takiplerin konusunu oluşturan borç ve taahhütlerin gerekli görüldüğü takdirde Fon tarafından üstlenilmesi hususunda Hukuk Dairesi Başkanlığı’na yetki verilmesine …”(Bu kapsamda açılan davalarda …’nin davaların görüldüğü mahkemelere kendiliğinden başvurulduğu ve borçların üstlenildiği mahkememizde açılan çok sayıdaki davalarda fiilen görülmüş, Yargıtay’a intikal eden davalarda da uygulamanın genel bir nitelik kazandığı müşahade edilmiş, benzer davalarda … aleyhine kararlar verilmiş, kararlar Yargıtay denetiminden de geçmiştir)
– 08.02.2007 tarih ve 58 sayılı Karar ve 08.06.2009 tarih ve 38 sayılı … Komisyon Kararında: “…Uyuşmazlığın konusunun dava ve takiplerin niteliğinin, yargılama safhasının, sıhhatinin ve benzeri hususların dikkate alınmak suretiyle gerekli görülmesi halinde Hukuk işleri Daire Başkanlığı ve ilgili daire başkanlığı vekilleri, grup koordinatörleri veya vekilleri ile dosya avukatından oluşan komisyon kararına istinaden … tarafından üstlenilmesine karar verilmiş olup … mevduat mudileri tarafından çeşitli mahkemelere açılan alacak davaları ile ile ilgili Fon Kurulu tarafından 08.02.2007 tarihli 58 sayılı kararla “ Hisse Devir Sözleşmesi” ne göre …’nin sorumluluğunda bulunan ve davanın konusunu teşkil eden borç ve yükümlülüklerin davanın kabulü anlamına gelmemek üzere Bankacılık Kanunu’nun 138 ve 140 ıncı maddeleri çerçevesinde üstlenilmesine…”
-Hukuk İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen 09.02.2012 tarih ve 334 sayılı yazısında: “….Hisse Devir Sözleşmesinde …’ın devir öncesi döneme ait işlemleri nedeniyle oluşacak yükümlülüklerden Fonun sorumlu olacağı…” (Fon tarafından …’a garanti verildiği, sözleşmenin “taahhütler” başlıklı 6. maddesinde … ve Banka’nın münferiden veya müteselsilen …’a on sekiz bentte yer alan hususları taahhüt ettiğinin vurgulandığı),
-… mevduat ile ilgili olarak hesap sahibi bazındaki … hesapların …’a devredilen 10.08.2001 tarihli … bilançosunda yer almasının mümkün olmadığı, davalara konu hesaplarla ilgili olarak off-shore mudilerinden toplanan paraların toplandığı hesaplarla ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığı…
-Borç bakiyelerinin toplandığı … A.Ş. Genel Müdürlüğü nezdindeki borçlu geçici hesaplara mahsup edilmesi yoluyla tüketildiği…… mudilerinden toplanan paraların toplandığı hesaplarla ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığı..
-… Varlık Yönetim Daire Başkanlığının 09.02.2012 tarihli yazısı: “…off-shore mevduat hesaplarının devir bilançosunda yer almasının mümkün olmadığı, hisse devir sözleşmesi çerçevesinde 6/13 üncü madde kapsamında doğacak yükümlülüklerle ilgili olarak dava ve ihtilaf konusunun mahiyetine ve/veya banka bilançosunda kayıtlı olup olmadığına bakılmaksızın …’a taahhütte bulunulduğu…” ifade edilmektedir.
İddia ve savunmanın kapsamına, yukarıda ayrıntılı şekilde ortaya konan elkoyma ve devir sürecine, sözleşme hükümlerine ve fiili uygulamalara göre; Bankalar Kanunu gereğince %100 hissesi …’ye devredilen … A.Ş.’nin, 133.400.000.000 adet hissesinin tamamının … tarafından …’a satışı ve devredilmesi hususunda 09.08.2001 tarihinde imza edilen Hisse Devir Sözleşmesi hükümleri çerçevesinde … hisselerinin tamamının 9 Ağustos 2001 tarihinde …’a devredildiği, devir öncesi bağımsız denetim firması tarafından kesinleşmiş devir bilançosuna ilişkin düzenlenen 11.01.2002 tarihli raporun hem …’ye hem de … grubuna sunulduğu ve herhangi bir itirazda bulunulmadığı, düzenlenen raporda … ile … arasında imzalanan sözleşmeye göre, bütün hukuki dava ve işlemlere ait risklerin … tarafından üstlenildiği bilgisinin yer aldığı, sözleşmesinin 4.7 maddesinde, Banka’nın mevduatının üzerinde herhangi bir takyidatın bulunmadığı, Banka’nın asli borçlu, kefil, garantör ya da benzeri ad altında herhangi bir gerçek veya tüzel kişiye tahakkuk etmiş ve ödenmemiş başka borcu veya yükümlülüğünün bulunmadığı, 4.15 inci maddesinde yasal defterlere kaydedilmemiş herhangi bir borcunun, alacağının, taahhüt ve yükümlülüğünün bulunduğuna dair herhangi bir tespitin bulunmadığı, sözleşmenin “V-Taahhütler” başlıklı 6. maddesinde yer alan 18 husus ile ilgili olarak … tarafından münferiden veya müteselsilen … Grubuna Taahhütte bulunulmuş olduğu, buna göre … A.Ş ve bünyesine dahil edilen diğer bankaların devir tarihinden önceki dönemine ilişkin olmak üzere, önceki ortakları tarafından açılmış ve açılabilecek davalar, Banka ve Banka’ya devredilen diğer bankaların müşterileri tarafından açılmış açılabilecek davalar, Banka ve Banka’ya devredilen diğer bankaların yöneticilerinin mevzuata aykırı eylem ve işlemleri nedeniyle Banka’nın üçüncü kişilere karşı sorumlu olabileceği hallerden ve …’ın ve Banka’nın maruz kalabileceği her türlü davaları kapsadığı, sözleşme kapsamında … A.Ş. hisselerinin … Grubuna devri sürecinde bilanço büyüklüğünün tamamını devredilmemiş olduğu, taraflar arasında uzlaşıldığı şekilde yeniden oluşturulan bilanço yapısının devri yoluna gidilmiş olduğu, … mevduat yükümlülüğünün devir bilançosu içinde yer almadığı, Birleşik … A.Ş.nin hisse satışında esas alınan 10.08.2001 tarihli kesinleşmiş bilanço toplamının 2.013.412 YTL olduğu, bu bilançoda 133.4 milyar TL olan ve bu miktardan zararların mahsubundan sonra sermayenin sıfır olarak kabul edilmiş olduğu, mülkiyeti …’ye ait 133,4 milyar nominal … A.Ş. hissesinin …’a satılmış olduğu, varlık satışının sözkonusu olmadığı, … mevduat hesabı sahiplerinin taleplerinin -bir kısmı mahkemelere sunulan dilekçelerle açıkça- … tarafından üstlenilmiş olduğu, davacı … tarafından alınan kararlar, mahkemelere sunulan yazılar ve 2012 yılından … hesaplarla ilgili olarak kaybedilen davalar kapsamında itirazi kayıtta bulunmaksızın … Bank A.Ş.ye davacı yanın ödemeler yapmış olduğu dikkate alındığında yapılan bu ödemelerin 09.08.2001 tarihli sözleşmenin “Taahhütler” kısmının 6.13 maddesine göre … tarafından yerine getirilmiş olduğu, davacının yaptığı bu ödemelerin “banka hakim ortaklarının … hesaplara ilişkin nitelikli dolandırıcılık suçundan kaynaklanan eylemlerinden dolayı bankalara ve mudilere verdikleri zararlara ilişkin” olduğu, bu zararlar için 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 17.maddesine göre (5411 md 110) davacı Fon tarafından banka hakim ortaklarına rücu edilerek tahsilatta bulunulmuş olduğu, böylece sözleşmede yer alan hususun fiili olarak da davacı tarafça kabul edilmiş olduğu, …’nin külli halefiyeti söz konusu olduğundan devir öncesi gerçekleşen off-shore uygulamalarından kaynaklanan yükümlülüklerden sorumluluğunun devam ettiği, devir bilançosunda yer almayan borç ve yükümlülüklerden dolayı hisseleri devralan … ve davalı … Bank A.Ş.nin sorumlu olmayacağı, yukarıda alıntı yapılan emsal niteliğindeki Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 2014/10149-2015/7641 sayılı Bozma Kararında sözü edilen “dava konusu alacakların devredilen veya devredilmediği iddia edilen aktiflerle ilgili olup olmadığı” hususu ile ilgili olarak, emsal bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere; … tarafından yazılan 09.02.2012 tarihli yazıda da açıkça kabul edildiği gibi “… hesapların …’a devredilen 10.08.2001 tarihli … bilançosunda yer almasının mümkün olmadığı, davalara konu hesaplarla ilgili olarak off-shore mudilerinden toplanan paraların kaydedildiği (308 ve 309 no’lu) hesaplarla ilgili olarak …’a bir varlık devrinin yapılmadığı”, … mevduat hesaplarının devir öncesinde … A.Ş.nin bilançosunda pasif tarafta yer aldığı, sözkonusu hesapların … Grubuna devredilen bilanço kalemleri arasında yer almadığı, … Grubuna devredilmeyen bilanço kalemleri arasında yer aldığı, böylelikle … bünyesinde kaldığı, yukarıda alıntı yapılan çok sayıdaki iç yazışmayla durumun davacı tarafça kabul edildiği ve gereğinin de yapıldığı, … tarafından … mevduat hesapları ile ilgili olarak mudiler tarafından açılmış/açılacak davaların riskleri ile ilgili olarak Bankaların hakim ortakları ile protokoller imzalandığı ve rücuan kısmi tahsilatlar yapıldığı hususları dikkate alındığında davanın reddine karar vermek gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda yazılı nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 1.321.127,58.-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 80,00.-TL tebligat giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
6-Karar kesinleştiğinde talep halinde artan gider avansının iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/12/2018

Başkan
¸E-İmza
Üye
¸E-İmza
Üye
¸E-İmza
Katip
¸E-İmza