Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1029 E. 2018/1139 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1029 Esas
KARAR NO : 2018/1139

DAVA : Kira (Uyarlama İstemli)
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kira (Uyarlama İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ile … A.Ş arasında 10/08/2016 tarihinde bir finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, anılan sözleşmeye göre müvekkilinin kiracı sıfatıyla 1 adet … Paletli Ekskavatör makinasını, 47 ay süreyle masrafları da dahil olmak üzere toplam 88.530,81 EURO bedelle kiraladığını, kira bedelinin yabancı para borcu üzerinden kararlaştırıldığı işbu finansal kiralama sözleşmesinin yapıldığı tarihte merkez bankası döviz kurlarına göre Euro alış kuru 3.2980 TL Euro satış kurunun da 3.3010 TL olduğunun sabit olduğunu, temerrüt faizi ile ödeme borcunun da kendisini çok zor duruma sokması sebebiyle zar zor borcunu ödediğini, açıklanan nedenlerle yargılama ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava kira uyarlama istemine ilişkindir.
Yargı erkini tekelinde bulunduran Türkiye Cumhuriyeti devletinin de taraf olduğu AİHS’in 6. Maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının ihlali sebebiyle AİHM nezdinde, Devletimiz aleyhine çokça ihlal kararları verildiği herkesçe malumdur. Bu kararların kahir ekseriyeti uzun yargılama süreçlerine dayanmaktadır. İşte uzayan yargılamaların önüne geçilmek amacıyla 2000’li yılların başından itibaren temel adli yasalarda köklü değişikliklere gidilmiş, TCK, CMK, TMK, TTK, TBK gibi hukuk yargılamalarındaki usulü düzenleyen HUMK’ta da değişikliğe gidilerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe konmuştur. HMK’ta yargılamaların uzamasının önüne geçilmek için daha dava dilekçesi verilirken hangi hususlara dikkat edilmesi gerektiği 119. maddesinde tek tek sayılmış, maddenin ikinci fıkrasında da eksikliklerin yaptırımı düzenlenmiştir. Buna göre;
-dava konusu ve mal varlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değeri (d)
dava dilekçesinde yer almalıdır.
Somut olayda dava dilekçesi HMK’nın 119/1-(d) bentlerine aykırı olarak tanzim edilmiştir. Özellikle (a), (d), (e), (f) ve (g) bentlerindeki bu eksiklikler, 119/2. maddesine göre sonradan tamamlanması dahi mümkün olmayan eksiklikler olduğundan, HMK 31. maddesi bağlamında davanın açıklattırılması yoluna da gidilmemiştir. Zira 119/2. maddedeki (d) bendinin istisna tutulduğu açık hükmü görmeksizin davacıdan açıklama istemek, 31. maddedeki davanın aydınlatılması ödevinin ilerisine, yani 25. maddesinde düzenlenen iki tarafa hatırlatma yasağı sınırlarına geçmek olur.
Aksi düşünce, mevzuatın insan haklarına daha uyumlu hale getirilmesine yönelik yasa koyucunun 2000’li yılların başından itibaren ihdas ettiği iradeyi akim kılar ve uygulayıcıların açık kanun hükümlerini uygulamaktan imtina etmesi sebebiyle AHİM nezdinde Devletimizin tazminatlara mahkum olmaya devam etmesi sonucu doğurur.
Anılan sebeplerle HMK 119/1-(d) bendinde sayılan unsurları içermeyen dava dilekçesi sebebiyle 119/2. Maddesine göre davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın HMK’nın 119/1-d, 119/2 maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Karar tarihi itibariyle alınması gereken harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan avansın davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 08/11/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır