Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/101 E. 2019/332 K. 12.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/101 Esas
KARAR NO : 2019/332

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/01/2018
KARAR TARİHİ : 12/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili …’nin mimarlık üzerine bir şirket olup inşaat ve yapı proje işlerinde hizmet verdiğini, davalı … A.Ş. ile müvekkili şirket arasındaki ticari faaliyet neticesinde; … ili, … İlçesi, … Mah. 1222 ada 44 parsellerde yapılması planlanan 63.000 m2 inşaat alanına sahip konut ve çarşı işlevli yapının mimari uygulama projelerinin hazırlanması işinin yerine getirilmesi taahhüt edildiğini, taraflar aralarında “… Konut Projesi” adıyla 05.10.2015 tarihinde … sözleşme sayısı ile sözleşme imzalandığını, sözleşmede tarafların yükümlülükleri belirlenmiş olup müvekkil firma üstlendiği mimari proje hazırlanması ve gerekli işlemlerin yapılması işini üstlenmişken davalı borçlu firma da bunun karşılığında işin bedelini ödeme noktasında yükümlülük altına girdiğini, müvekkilinin yukarıda bahsedildiği üzere üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, hakediş raporunu düzenleyip davalı borçlu firmaya ibraz ve tebliğ edildiğini, hak ediş raporu sonrasında faturası da kesilerek ibraz edildiğini, faturaya itiraz edilmediğini, önceki dönemler hakediş ve fatura bedelleri ödense de son hakedişin fatura bedelinin ödemeyip müvekkil firmayı sürekli oyalama yoluna girdiğini, davalı …Tic. A.Ş’nin sahibinin aynı kişiler olduğu, aynı adreste bulunan grup şirketleri olduğu, borçlu … firmasının borcu kabullendiği ve mutabık oldukları, yine … ile müvekkil firmanın yetkilisi … arasındaki mail yazışmaları ile de sabit olduğunu, whatsap yazışmaları ile mail yazışmalarını da dava dilekçelerine ekli olarak dosyaya sunduklarını, davalı borçlu firmanın müvekkilini oyalaması üzerine müvekkil firmanın hak etmiş olduğu alacağını tahsil edebilmek amacıyla 10.10.2017 tarihli cari hesap dökümü ile 44.736,001 TL alacak üzerinden … İnşaat’a icra takibi başlatıldığını, icra takibinin … 35. İcra Müdürlüğü’ nün …-E. sayısına kaydedildiğini, … şirketine yapılan tebligat akabinde dosya borcuna itiraz edilerek, borçlunun yetki itirazında bulunmayıp sadece borca itirazda bulunduğunu, böylece icranın yetkisinin kesinleştiğini belirterek davalı tarafından icra takibine yapılan itirazın (takipte istenen asıl alacak yönünden) iptaline, takibin devamına, borçlu aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesine ekli yazılı sözleşmede davalı firmanın ünvanı sözleşme başlığında yazılıysa da imzası bulunan firmanın dava dışı … A.Ş. olduğu görülmekle davacı tarafa HMK madde 31 kapsamında talebinin hukuki dayanağını açıklaması istenmiş, davacı vekilince verilen 04.05.2018 tarihli dilekçe ile, iki şirket arasında organik bağ bulunduğu, yazılı eser sözleşmesini … A.Ş imzalamış olsa da akdi ilişkinin esasen davalı … A.Ş. ile kurulduğu, kaldı ki sözleşmenin yazılı olma koşulunun da bulunmadığı belirtilmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketle müvekkili şirket arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı, müvekkili şirketin davacının iddiasının aksine davaya konu tutar bakımından herhangi bir borcu bulunmadığını, huzurda görülen dava konusu icra takibi usul ve yasaya aykırı olduğundan davacı tarafın icra inkâr tazminatı talep etme hakkı bulunmadığını belirterek, müvekkili şirket bakımından davanın husumet yönünden reddine, vekalet ücreti ile yargılama masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında akdedilen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
… 35.İcra Müdürlüğünün … E takip dosyası getirtilerek incelenmesinde, davacının cari (açık) hesaba dayanarak başlattığı ilamsız takipte davalının süresinde itirazı üzerine takibin durduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür.
İcra takibine itiraz sırasında icra dairesi yetkisine de itiraz edilmiş olup, davalının bu itirazı yetkili yer bildirilmediği için usule uygun yetki itirazı olmadığından reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamında tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmış, tarafların ve dava dışı … A.Ş ticaret sicil kayıtları, yazılı eser sözleşmesi, teknik şartname, davacının düzenlediği fatura, davalının düzenlediği Mart/2017 dönemi hakediş raporu, ihtarname, taraflar arasındaki mail ve watsup yazışmaları incelenmiş, icra dosyası getirtilmiş ve tarafların ticari defter ve kayıtları incelenerek mali bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özet olarak; taraf defterlerinin açılış-kapanış tasdiklerinin usule uygun yapılmış olduğu, davacının düzenlediği faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, her iki tarafın birbirine düzenlediği belgelerin ve ödemelerin her iki tarafın mali kayıtlarında yer aldığı, ticari ilişkiden kaynaklı cari (açık) hesaptan dolayı davacının davalıdan 44.736,00 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
HMK madde 222 uyarınca sahibi lehine delil teşkil eder durumda olan davacı ticari defter ve kayıtlarının davalı tarafın ticari defterindeki kayıtlarla mutabık olduğu, bu nedenle davacı lehine kesin delil teşkil eder mahiyette olduğu, davalı tarafın faturaya itirazı olmadığı gibi herhangi bir takas-mahsup-ödeme def’i de ileri sürülmediği, dosyaya sunulan diğer tüm delillerin de taraflar arasındaki eser sözleşmesi ilişkisini ve davacı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini Mart/2017 döneminde yerine getirerek davalının düzenlediği hakediş raporuna göre düzenlediği faturadan kaynaklanan alacağını doğrular mahiyette olduğu, TTK 1530/7 maddesi uyarınca davacının takipte istediği ticari temerrüt faizi oranının da doğru olduğu anlaşılmakla, davacı tarafından takipte istenen işlemiş faiz yönünden itirazın iptali istemi bulunmadığı da gözetilerek, davanın aşağıdaki şekilde kabulüne, faturadan kaynaklı alacak likit ve itiraz haksız olduğundan icra inkar tazminatı talebinin de %20 oranında kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davalının … 35. İcra Müdürlüğü … Esas takip dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin 44.736,00 TL asıl alacak yönünden aynı koşullarda devamına,
Alacağın %20’si oranında 8.947,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken harç 3.055,91-TL olup, peşin alınan 535,49-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.520,42-TL karar ve ilâm harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 576,59-TL, posta ve tebligat masrafı 172,50-TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 1.449,09 -TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 5.270,96-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/04/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸