Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/827 E. 2021/364 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/827 Esas
KARAR NO : 2021/364

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2017
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkiline ait … plaka sayılı … marka, 2015 model kullanım şekli çekici olan aracın davalı sigorta şirketine … acente numaralı, … poliçe ile başlangıç tarihi 29/06/2016 bitiş tarihi 29/06/2017 olmak üzere … Genişletilmiş Mavi Ticari Kasko Poliçesi ile sigortalı olduğunu, … plaka sayılı aracın 04/04/2016 tarihinde müvekkili şirkete ait iş yerinde masanın kilitli olan üst çekmecesindeki kilide zarar verilerek kilit mekanizmasının sökülmesi suretiyle çekmece açılarak araç anahtarı elde edilerek çalındığını, 04/07/2016 tarihinde meydana gelen aracın çalınması ile ilgili olarak … Polis Merkezi Amirliğine suç duyurusunda bulunulduğunun, polis memuru tarafından yapılan tespitte ”masanın üst çekmecesinin kilidinin yerinde olmadığı” ve içerisinde çeşitli araç anahtarlarının olduğunun tespit edildiği belirtilerek … plaka sayılı aracın çalınma tarihi olan 04/07/2016 günü piyasa rayiç bedelince arttırılmak üzere şimdilik 20.000,00 TL’ nin sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Öncelikle davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın usulden reddinin gerektiğini, davaya konu hırsızlık olayının aracın anahtarı kullanılarak meydana geldiğinden davaya konu hırsızlık sonucu oluşan zararların dava dayanağı kasko sigorta poliçesi teminatı dışında olduğunu, davacı tarafından yapılan başvuruda … plakalı sigortalı aracın 04/07/2016 günü sabah 08:00 saatlerinde sigortalı … A.Ş.’ nin … Mahallesi …Caddesi … adresinde bulunan kendilerine ait otoparkta bulunan güvenlik mobosuna giren hırsızların anahtar temin ederek park alanında park halinde bulunan sigortalı aracı çaldıklarını beyan ettiklerini, sigortalı … A.Ş. müdürü, sigortalı … A.Ş.gece bekçisi ve gündüz bekçisinin beyanları dikkate alındığında dava konusu hırsızlık olduğu iddia edilen olayın kapısı açık olan güvenlik mobosundan araç anahtarının alınması suretiyle meydana getirildiğinin açık ve net olduğunu, davaya konu aracın anahtarlarının ele geçirilmesi olayının anahtar kullanılarak araç çalınması klozunda belirtilen araç anahtarlarının, sigortalının veya aracı kullanımına tahsis ettiği kişinin kendi ev veya iş yeri niteliğindeki ”kapalı ve kilitli” bir mekanda muhafazası esnasında ve yine aynı klozda belirtilen kırma, delme, yıkma, devirme, zorlama vs. herhangi bir şekilde meydana gelmediğinin açık olduğunu, kaldı ki aracın anahtarının iddia edildiği gibi mobodaki çekmeceden değil, panoda asılı bulunduğu sırada çalındığını, ayrıca dava konusu olayın ”Emniyeti suistimal” neticesinde geldiğinin kuvvetle muhtemel olup, emniyeti suistimal neticesinde meydana gelen zararların teminat kapsamında olmadığını, bu nedenle teminat kapsamında olmayan hasara ilişkin taleplerin reddine karar verilmesinin gerektiğini, her durumda davacının tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, davacının faize ilişkin taleplerinin de kabul edilemez nitelikte olduğunu, bu nedenlerle öncelikle davanın usulden reddine, teminat kapsamında bulunmayan zararlara ilişkin haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 04/07/2018 tarihli ıslah dilekçesinde özetle: Dava dilekçesi ile talep edilen 20.000,00 TL olan alacaklarını 180.000,00 TL arttırarak ıslah ettiklerini belirterek dava değerini 200.000,00 TL olarak neticelendirmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan 01/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle:
1-Sigorta Genel ve Özel Şartları Yönünden Değerlendirme:
*Taraflar arasında münakit Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.l. Sigortanın Konusu başlığını taşıyan düzenlemesi uyarınca bu sigorta ile sigortacının, sigortalının, karayolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz taşıtlardan, römork veya karavanlar ile iş makinelerinden ve lastik tekerlekli traktörlerden doğan menfaatinin e) bendi ile aracın veya araç parçalarının çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi dolayısıyla uğrayacağı maddi zararları sigorta kuverturu altına aldığının belirtildiği,
*Genel şartların ‘’A.4. Ek Sözleşme ile Teminat Kapsamına Dahil Edilebilecek Zararlar” başlıklı düzenlemesinin 11. bendinde ‘’ Araç anahtarının ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda ele geçirilmesi suretiyle aracın çalınması ve çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar.” araç anahtarlarının bazı şekillerde ele geçirilmesi suretiyle aracın çalınması halinde ek hırsızlık kasko teminatı yok ise aracın çalınması riskinin teminat dışında kalacağı özel olarak belirtilmiş kasko sigortası kapsamında hırsızlık riskinin hangi hallerde teminat altında olduğu hangi hallerde teminat dışında kaldığının ilgili Özel Şart düzenlemesi dikkate alınarak tayin edilmesi gerektiği,
*Taraflar arasında geçerli mezkur poliçede; Sigorta Genel Şartlarının günün koşullarına uygun hale getirilmesi çalışmaları çerçevesinde Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarında yapılması öngörülen değişiklikler 20.06.2006 tarihinde itibariyle yürürlüğe konulmuş olup buna göre A.4. Ek Sözleşme ile Teminat Kapsamına Dahil Edilebilecek Zararlar başlıklı A.4 maddesine aşağıda 4.11.ve 4.12 bentleri eklenmiş ve Sigortanın konusu başlıklı A.1 maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi.
4.11.Araç anahtarının ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda ele geçirilmesi suretiyle aracın çalınması ve çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar.
4.12.Ek sözleşmede belirtilen haller sonucunda kaybolan ve çalınan anahtarlar dolayısıyla aracın kilit mekanizmasının değiştirilmesi nedeniyle uğranılan zararlar.
A.4.11 maddesi ile teminat kapsamına dahil edilen haller hariç olmak üzere aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi,
Buna göre Teminatın yukarıda yer alan tüm zararları kapsayacak şekilde verilmesi halinde poliçe başlığı “Tam Kasko Sigorta Poliçesi” ibaresini taşıyacaktır. şeklinde değiştirildiği,
*Buna göre İlgili Özel Şart kapsamında taraflar arasında münakit Kara Taşıtları Kasko Sigorta Poliçesi Genel Şartları uyarınca; sigortalı araç anahtarları kullanılarak aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar bu poliçe teminatı dışında olup, ‘’ sigortalının veya aracı kullanımına tahsis ettiği kişinin kendi ev veya işyeri niteliğindeki kapalı ve kilitli bir mekanda muhafazası esnasında, bu mekana; zor kullanılarak girilmesi sonucu aracın çalınması‘’ hali davalı sigorta kuruluşu tarafından teminat kapsamına alınmıştır. Diğer bir ifade ile Araç anahtarının ele geçirilmesi suretiyle araç hırsızlığının poliçe teminatında olabilmesi için araç anahtarının kapalı bir mekanda muhafazası esnasında, bu mekana kırma, delme, yıkma, devirme, zorlama, öldürme, yaralama, zor ve şiddet kullanarak veya tehditle ya da araç gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanılması hırsızlığın şartlarından sayıldığı,
*Türk Ticaret Kanunun 1448. Maddesine göre ‘’Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda, zararın önlenmesi, azaltılması, artmasına engel olunması veya sigortacının üçüncü kişilere olan rücu haklarının korunabilmesi için, imkânlar ölçüsünde önlemler almakla yükümlü olup, sigortalıya ait araç anahtarının zor kullanmaksızın veya zor kullanmaya gerek duyulmaksızın açık bırakılmış kapı, pencere veya bunun gibi bir yerden kapalı bir mahalle girip, asıl veya yedek anahtarının elde edilmesi, alınması gibi haller sonucu meydana gelebilecek ziya ve hasarlar teminat kapsamı dışında tutulduğu,
*Sigortalıya ait orijinal araç anahtarının araç üzerinde unutulması sonucunda aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi sonucu meydana gelebilecek ziya ve hasarlar teminat kapsamı dışında sayıldığı, araç anahtarlarının, sigortalı veya araç sürücüsü tarafından ikametgah veya işyeri niteliğindeki kapalı ve kilitli bir mahalde muhafazası sırasında, bu mahale kırmak, delmek, yıkmak, devirmek, zorlamak, araç-gereç kullanarak veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanmak veya aşmak suretiyle girilerek aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi sonucu meydana gelebilecek ziya ve hasarlar da genel hırsızlık kasko teminatı kapsamında olup, bu şekilde gerçekleşmiş hırsızlık halinde sigortacının kasko bedelini ödemekle yükümlü olacağının kabul edildiği,
2-Olayın Meydana Geliş Şekli Yönünden Değerlendirme:
*Davacı tarafça dava dilekçesinde maliki oldukları aracın 04/04/2016 tarihinde yine davacı şirkete ait işyerinde masanın kilitli olan üst çekmesindeki kilide zarar verilerek ve kilit mekanizmasının sökülmesi sonrası çekmece açılarak araç anahtarı elde edilmesi suretiyle çalındığı beyan ve iddia edilmiş olup, buna karşın dosya kapsamından davalı … Sigorta A.Ş. ‘ne kasko poliçesi ile sigortalı ve davacı .. A.Ş. adına kayıtlı … model … plaka sayılı çekici (tır) aracın 04/07/2016 günü sabah 08:00 sıralarında…Mahallesi …Caddesi … adresinde bulunan davacıya ait otoparktan, dava dışı …’un Tır garajından kapı kendisi için açıldığında, kendi aracının arkasından kimliği tespit edilemeyen bir sürücü vasıtasıyla araç çalınmış olduğu,
*Uyuşmazlığa konu aracın anahtarlarının çekmece dolapta değil kapı girişinde karşı tarafta bulunan panoda otoparkta bekçinin bulunduğu güvenlik mobosunda asılı bulunduğu ve anahtarların buradan alındığı hususu (Gece bekçisi ….’ten alınan ikinci yazılı beyan ) kapsamında faili meçhul şahısça alındığının anlaşıldığı,
*Dava konusu hırsızlık olayının davalı sigorta şirketine ihbarını müteakip davalı sigorta kuruluşu nezdinde hasar dosyasının açıldığı ve sigortalı araçta meydana gelen hasarın meydana geliş şartlarının tespitini teminen bir araştırma yaptırmış olduğu, gerek sigortalı aracın çalındığı beyan olunan adreste gerekse sigortalı nezdinde yapılan araştırmalar kapsamında sigortalı aracın teminata girecek şekilde hırsızlık rizikosuna maruz kaldığı hususunda olumlu bir kanaate varılamadığının ifade edildiği,
*TTK 1409. maddede yazılı ispat külfetinin sigortacıda olduğu kural olmakla birlikte, bu kural ihbar yükümlülüğünün iyi niyet kurallarına uygun olarak gerçekleştirildiği hallerde geçerli olduğu, Kasko Sigortası Genel Şartları B.1.5 ve TTK 1437 v.d. maddelerindeki sigortalının yükümlülüklerini düzenleyen hükümler gereği rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar yükümlülüğünün kasten yerine getirilmemesi ya da iyi niyet kurallarına açıkça aykırı şekilde kullanılması halinde, ispat külfeti yer değiştirmekte ve rizikonun teminat içinde kaldığını ispat külfeti sigortalıya geçtiği, somut olayda davacının 10.02.2014 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı öncesinde neticesinde … plakalı aracın anahtarının davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen … no.lu Maksimum Kasko Sigorta poliçesi teminatı içerinde kaldığını ispat edecek delilleri sunamadığı kanaatine varılarak, aracın anahtarının ele geçirilmemiş olduğu kanaatine varıldığı,
*Sigortalı aracın çalınması ve çalınmanın Genel Şartlarda tanımlandığı şekilde meydana geldiğini ortaya koyan belgelerin ceza dosyasında da yer almadığı kanaatine ulaşıldığı,
*Dolayısıyla MK m. 6’daki “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” yönündeki genel ispat kuralı uyarınca sigortalının araç içinde kapalı ve kilitli bir mekanda araç anahtarını muhafaza ettiği, uyuşmazlık konusu olayda hırsızlığın araç içinden ( zorlama ) yolu alındığı ortaya konulmadığı görüşüne varıldığı,
3-Aracın Değeri Yönünden Değerlendirme:
*T.T.K sigorta hukukuna ilişkin düzenlemeleri gereği ‘’Sigortacı sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimsenin ancak hakikaten uğradığı zararı tazmine mecburdur.‘’ hükmü ile sigortanın hiçbir zaman haksız kazanç vesilesi olamayacağı açıkça ifade edilmiştir. Genel Şartların “3.3.1. Tazminatın Hesabına” ilişkin düzenlemesi uyarınca 3.3.1.1. bendi ile sigorta tazminatının hesabında sigortalı menfaatlerin rizikonun gerçekleşmesi anındaki tazmin kıymetlerinin esas tutulması gerektiği ,diğer bir ifade ile sigortacının düzenlediği poliçe uyarınca verdiği kuverture dahil bir rizikonun gerçekleşmesi halinde zarara uğrayan sigortalı/sigorta ettirenin ancak riziko tarihi itibariyle ancak uğradığı gerçek zararın giderileceği belirtildiği,
*… plakalı araç … marka, 2015 model, çekici … tip çekicidir. Dava konusu aracın kasko değer listesinde Kasko araç kodu 090- 1064 dir. Aracın Şubat 2021 itibariyle … adresinden kasko değeri 561.758,00 TL ve 04/07/2016 çalınma tarihindeki kasko değeri 256.348,00 TL olarak tespit edildiği, kasko değerleri arasında 256.348,00/ 561.758,00= 0,46 oranı mevcut olduğu, internet üzerinden yapılan araştırmada rapor tarihi itibariyle 2015 model aynı marka-tip çekicilerin fiyatlarının 500.000 TL mertebesinde olduğunun tespit edildiği,
*Bu durumda aracın çalındığı tarihteki piyasa değerinin kasko değerlerindeki azalma oranı esas alınarak 500.000,00 TL x 0,456= 228.000,00 TL mertebesinde olacağının değerlendirildiği, dosya tümüyle incelendiğinde tırın tır garajından olay kısmında anlatıldığı şekilde çıkarıldığı, hasarın araç çalınması klozuna göre teminat dışı olduğu kanaatine varıldığı,
Ancak ‘’Çalınma olgusunun meydana geliş şeklinin‘’ buna rağmen taraflar arasında düzenlenmiş olan sigorta poliçesinin teminatı kapsamında olduğunun kabulü halinde araç bedeli olarak tespit olunan 228.000,00 TL’ nin sigortalı aracın çalınması nedeniyle davacının gerçek zarar tutarı olacağı görüşüne varıldığı mütalaa edilmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, ihtiyari kasko sigorta poliçesi kapsamında aracın hırsızlık nedeniyle sigorta bedelinin davacı sigortalı tarafından davalı sigortacıdan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasında mevcut kasko poliçesinde, aracın veya araç parçalarının çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi dolayısıyla sigortalının uğrayacağı maddi zararların teminat kapsamına dahil edildiği, araç anahtarlarının bazı şekillerde ele geçirilmesi suretiyle aracın çalınması halinde ek hırsızlık kasko teminatı yok ise aracın çalınması riskinin teminat dışında kalacağı, özel olarak belirtilmiş kasko sigortası kapsamında hırsızlık riskinin hangi hallerde teminat altında olduğu hangi hallerde teminat dışında kaldığının ilgili Özel Şart düzenlemesi dikkate alınarak tayin edilmesi gerektiği,buna göre, taraflar arasında münakit Kara Taşıtları Kasko Sigorta Poliçesi Genel Şartları uyarınca; sigortalı araç anahtarları kullanılarak aracın çalınması veya çalınmaya teşebbüsü sonucu meydana gelecek ziya ve hasarlar poliçe teminatının dışında olduğu, ancak sigortalının veya aracı kullanımına tahsis ettiği kişinin kendi ev veya işyeri niteliğindeki kapalı ve kilitli bir mekanda muhafazası esnasında, bu mekana; zor kullanılarak girilmesi sonucu aracın çalınması halinin teminat kapsamına alındığı, diğer bir ifade ile araç anahtarının ele geçirilmesi suretiyle araç hırsızlığının poliçe teminatında olabilmesi için araç anahtarının kapalı bir mekanda muhafazası esnasında, bu mekana kırma, delme, yıkma, devirme, zorlama, öldürme, yaralama, zor ve şiddet kullanarak veya tehditle ya da araç gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanılması suretiyle aracın çalınması durumunun teminat kapsamında olduğu, Türk Ticaret Kanunun 1448. Maddesine göre, sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda, zararın önlenmesi, azaltılması, artmasına engel olunması veya sigortacının üçüncü kişilere olan rücu haklarının korunabilmesi için, imkânlar ölçüsünde önlemler almakla yükümlü olup, sigortalıya ait araç anahtarının zor kullanmaksızın veya zor kullanmaya gerek duyulmaksızın açık bırakılmış kapı, pencere veya bunun gibi bir yerden kapalı bir mahalle girip, asıl veya yedek anahtarının elde edilmesi, alınması gibi haller sonucu meydana gelebilecek ziya ve hasarların teminat kapsamı dışında tutulduğu kuşkusuzdur.
Somut olayda davacı, kendisine ait iş yerinde masanın kilitli olan üst çekmesindeki kilide zarar verilerek kilit mekanizmasının sökülmesi suretiyle çekmece açılarak araç anahtarının ele geçirildiğini ve aracın bu şekilde çalındığını, ayrıca bu durumun olay yerinde polis memurlarınca yapılan incelemede de tespit edildiğini iddia etmiştir.
İlgili polis merkezince görgü tanığı -gece bekçisi- …’in ifadesi 04.07.2016 tarihinde saat 15:06 itibari ile alınmış ve gece bekçisi beyanında ; ” .. araçların anahtarları çekmecede duruyordu, çekmecenin anahtarı vardı ancak ben hiç görmedim” ifadelerine yer vermiş, yine aynı tarihte ve bu beyandan yaklaşık 3 saat sonra polis memurlarınca saat 18:00 itibarı ile olay yerinde inceleme yapılmış, yapılan tespitte masanın üst çekmecesinin kilidinin yerinde olmadığı ve çekmecenin içerisinde çeşitli araç anahtarlarının bulunduğu hususları belirtilmiştir.
Dosya içerisinde mevcut, aynı gece bekçisine ait 01.08.2016 tarihli tutanakta yer alan beyanda ise ; “… park alanında bulunan tüm kamyonların anahtarları çekmecede değil, kapı girişinde karşı tarafta bulunan panoda asılı bulunmaktaydı, aracı çalmak için gelen şahıs anahtarları panodan alarak aracı çalmıştır.” ifadelerine yer verilmiştir.
Hırsızlığın meydana geldiği tır garajında bir diğer bekçi olan … ise, dosya içerisinde mevcut 04.08.2016 tarihli tutanakta yer alan beyanında ; ” çalışmış olduğum garajda araçların anahtarları duvarda asılı panoda dururdu.. anahtar buradan alınmış … Ulaşan gelerek, kendisi masanın çekmecesini kırarak anahtarların buradan çalındığı süsünü vermiştir..anahtarlar kesinlikle burada değildi…” ifadelerine yer vermiştir.
Dava konusu aracın çalınmasına ilişkin ceza yargılaması dosyasının sonucu beklenilmiş ve yapılan ceza yargılaması sonucu dava dışı sanık hakkında TCK’nın 142/2-h maddesi uyarınca cezaya hükmolunduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda anlatılan tüm hususlarla birlikte bilirkişi raporu da değerlendirildiğinde, gece bekçisinin ifadesinden yaklaşık 3 saat sonra tutulan polis görgü tutanağının o anki mevcut durumun tespitini içerdiği, bu tutanağın sonrasında verilen beyanlar değerlendirildiğinde tutanakta yer alan “çekmecenin kilidinin yerinde olmadığı” hususu ile, davacı tarafından bu tutanağa dayanılarak “tırın anahtarının çekmecenin kırılması suretiyle ele geçirildiği” hususunun dosya kapsamındaki mevcut bilgi ve belgeler karşısında somutlaştırılamadığının anlaşıldığı, yapılan ceza yargılaması sonucu verilen kararın gerekçesinde ; dava dışı hükümlünün, olayın meydana geldiği zaman diliminde tırların anahtarlarının bulunduğu bekçi kulübesinde şüpheli hareketlerde bulunduğunun tespitinin yapıldığı, ancak hükümlü tarafından anahtarın ele geçirilip geçirilmediğinin ya da tırın ne şekilde çalıştırıldığının ise anlaşılamadığının belirtildiği, karardan ve ifadelerden anlaşılacağı üzere tır anahtarlarının bulunduğu odaya dava dışı hükümlü tarafından zor kullanılmaksızın erişim sağlanabildiği, davacının “araç anahtarının kilitli çekmeceden çalınması suretiyle hırsızlık” iddiası kapsamında açılan davada -davalının delil olarak dayandığı tutanaklarda yer alan ve dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre aleyhine delil bulunmayan ifadelerde- araç anahtarlarının kilitli bir bölümde muhafaza edilmediği ve anahtarların bekçi kulübesi içerisindeki duvarda asılı panoda bulunduğu hususlarının yer aldığı, bu kapsamda rizikonun gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğunun kabul edilebileceği ve sigortalının gerekli dikkat ve özeni yerini getirmediğinin anlaşıldığı, böylelikle mevcut bilgi, belge ve taraf delilleri kapsamında, davalının ziya ve hasarın teminat dışı kaldığını ispatladığı, davacının ise gelinen aşamadaki mevcut durumun aksini ispatlayamadığı anlaşılarak, taraflar arasında mevcut poliçe sözleşmesinde yer alan, “araç anahtarının ev ve iş yeri niteliğindeki kapalı ve kilitli bir mekanda muhafazası esnasında, bu mekana kırma, delme, yıkma, devirme, zorlama, öldürme, yaralama, zor ve şiddet kullanarak veya tehditle ya da araç gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanılması suretiyle aracın çalınması” şartının gerçekleşmediği anlaşılmış ve davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın, 341,55 TL peşin harç ve 3.073,95 TL ıslah harcının toplamından oluşan 3.415,50 TL harçtan mahsubu ile, fazla alınan 3.356,20 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep edilmesi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden -reddedilen dava değeri üzerinden- hesaplanan- hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre takdir edilen 22.450,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 01/06/2021

Katip

Hakim