Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/642 E. 2019/936 K. 16.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/642 Esas
KARAR NO : 2019/936

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2013
KARAR TARİHİ : 16/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … isimli şahsın kullandığı ve dava sigorta şirketine ZMMS yaptırılan … plakalı araç tarafından sürücünün tam kusuru ile yapılan kazada müvekkillerinin desteği …’ ın hayatını kaybettiğini, davalıya her ne kadar iş bu kaza ve tazminat talebinin müvekkillerince ihbar edilmiş ve taziminatın ödenmesi talep edilmiş ise de davalı tarafından destekten yoksun kalma tazminatı miktarının müvekkili … için 11.557,00 TL ve … için 14.529,00 TL olarak hesaplandığını ve davalı tarafından ibraname imzalanmadığı takdirde paranın ödenmeyeceği belirtildiği için müvekkillerinin bu parayı alıp davalı … şirketiyle ibraname imzalamak zorunda kaldıklarını, davalı …tarafından hesaplanan ve ödenen destekten yoksun kalma tazminatının gerçekte ödenmesi gereken tazminat miktarının çok altında kaldığını, bu nedenlerle müvekkilleri tarafından imzalanan ibranamenin geçersizliği ve iptali ile davacılardan ayrı ayrı … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL olmak üzere şimdilik toplam 2.000,00 TL desteğin vefat ettiği 05/07/2012 tarihinden itibaren hesaplanacak destekten yoksun kalma tazminatından davalı tarafından müvekkillerine ödenen miktarların mahsubu ile bakiye kalan destekten yoksun kalma tazminatının sigorta poliçesi limitleri dahilinde kalmak kaydıyla davalıdan her bir davacıya ayrı ayrı olmak üzere tahsiline, takdir edilecek destekten yoksun kalma tazminatına tazanın davalıya ihbar edildiği tarihten itibaren değişir oranlarda yasal faiz işletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacılar tarafından dava açılmadan önce müvekkiline başvuru yapıldığını ve … nolu hasar dosyasından davacılardan …’ a 11,55700 TL, …’ a 14.529,00 TL ödenerek sorumluluklarının yerine getirildiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalısının kusuru ile sınırlı olduğunu, 05/07/2012 tarihinde meydana gelen kazada davacıların murisi …’ ın da kusur durumunun dikkate alınmasının gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı olan davanın reddine, dava açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkili şirket yönünden kaza tarihinden itibaren faiz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta hukuku ve tazminat hesabı uzmanı bilirkişi Av. … tarafından sunulan 28/03/2014 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalıya sigortalı … plakalı aracın 05/07/2012 tarihinden karıştığı kazada …’ ın hayatını kaybetmesi nedeniyle davalı … şirketinden davacı anne …’ ın 20.270,23 TL, davacı baba …’ ın 17.842,10 TL bakiye tazminat talep edebilecekleri, hasar dosyası içinde davacıların davalı … şirketine 28/09/2012 tarihinde başvuru yaptığına dair dilekçe örneğinin bulunduğunu, bu durumda davalı … şirketinin KTK 99 maddesi uyarınca temürrüt tarihinin 07/10/2012 olması gerektiği mütalaa edilmiştir.
Davacılar vekili tarafından sunulan 24/04/2014 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Müvekkili … açısından dava değerini 31.349,00 TL arttırarak 32.349,00 TL’ ye, … açısından dava değerini 27.023,00 TL arttırarak 28.023,00 TL’ ye arttıkdıklarını, bu nedenle müvekkili … için 32.349,00 TL ve … için 28.023,00 TL’ nin temerrüt tarihi olan 07/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İş bu dava, … 45. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nde açılmış olup, … 45. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas 2014/143 Karar sayılı kararı uyarınca davanın kabulüne dair karar verilmiş olup davalı …tarafından temyiz dilekçesi sunulduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 30/03/2017 tarih ve 2014/21337 Esas 2017/3451 Karar sayılı ilamı ”Mahkemece, davacıların 3 kişi olduğu, ölen yaya murisin kusurunun mirasçıları olan davacılara yansıtılmayacağı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Ancak somut olayda, araç yaya muris …’e çarpmış ve ölümüne neden olmuş olup davalı … şirketi, yaya murise çarpan aracın zmms’dir. Bu halde, ölen yayanın kusuru var ise zararın belirlenmesinde gözönüne alınması gerekir. Bu nedenle mahkemece, kusur incelemesi yapılıp davacıların murisi yayanın kusuru belirlendikten sonra yayanın kusuru oranında tazminata indirim yapılması gerekirken, kusur incelemesi yapılmadan ve HGK kararları yanlış yorumlanmak suretiyle mirasçı olan davacıların 3. kişi olduğu, bu nedenle murisin kusurunun davacılara yansıtılamayacağı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu nedenlerle davalı …vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın bozulmasına” uyarınca İstanbul 45. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas … Karar sayılı kararının bozulmasına karar verilmiş ve dosya mahkememizin yukarıda esas numarası yazılı sırasına kaydedilmiştir.
… 29. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemede alacaklısının dosyamız davacılarından …, borçlusunun dosyamız davalısı …olduğu, takip miktarının 32.832,21 TL olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 24/10/2017 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı uyarınca Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 30/03/2017 tarih ve 2014/21337 Esas 2017/3451 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına ve tarafların kusur durumu ve kusur oranı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Adli Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ nin 20/07/2018 tarihli raporunda özetle; Sürücü …’ in 7/8′ e tekabül eden %87,5 oranında kusurlu olduğu, yaya …’ ın 1/8′ e tekabül eden %12,5 oranında kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
Aktüerya Uzmanı-Ekonomist Bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 17/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı … şirketine sigortalı dava dışı araç sürücüsünün %87,5 kusur sorumluluğu dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, davalı …tarafından hem ilk yapılan hem de icra dosyasından yapılan ödemenin güncellenerek zarardan indirildiği, davacı baba …’ nin talep edebileceği destekten yoksun kalma tutarının 6.138,25 TL, davacı anne …’ ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 57.615,83 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Aktüerya Uzmanı-Ekonomist Bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 06/05/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Alınan ara karar uyarınca yapılan icra ödemesinin davacının zararından tenzil edildiği, davalı … şirketine sigortalı dava dışı araç sürücüsünün %87,5 kusur sorumluluğu dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, davalı …tarafından hem ilk yapılan hem de icra dosyasından yapılan ödemenin güncellenerek zarardan indirildiği, davacı baba …’ nin talep edebileceği destekten yoksun kalma tutarının 6.138,25 TL, davacı anne …’ ın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatı tutarının 6.969,63 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Davacılar vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 18/11/2019 tarihli dilekçesinde özetle; Dosyada mübrez icra dosyasından anlaşılacağı üzere dava değeri kadar davalı … şirketinden ödeme alındığını, müvekkillerinin bakiye tazminatı yönünden ek dava açma haklarını ve fazlaya ilişkin tüm haklarını saklı tutarak iş bu dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini, bozma ilamından sonra yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin 18.11.2019 tarihli dilekçe içeriği ile 9. ve 10. Celselerdeki mahkememiz huzurundaki beyanlarına göre, dava değeri kadar ödemenin sigorta şirketi tarafından yapıldığı ve böylelikle davanın konusuz kaldığı, davacı vekilinin davanın konusuz kaldığına ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesi talebine ilişkin 19.11.2019 havale tarihli dilekçesinin davalı tarafa 26.11.2019 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri” başlıklı 331’inci maddesinde; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği hususunun düzenlendiği, bu hüküm uyarınca, davanın taraflarından hangisinin yargılama giderini ödemekle yükümlü tutulacağına karar vermek için, dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla hukuka uygunluğunun denetlenmesi gerektiği, tüm dosya kapsamı gözetilerek davalının dava açılmasına sebebiyet verdiği ve HMK’nın 331/1 maddesi kapsamında davacının dava açmakta haksız sayılamayacağı gözetilerek yargılama giderlerinden davalı taraf sorumlu tutulmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL harcın, peşin alınan 34,20 TL harç ve 200,00 TL ıslah harcı toplamı olan 234,20 TL’den mahsup edilerek 189,80 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine, mahkememizce yazılan 21/10/2014 tarihli 2014/86 numaralı Harç Tahsil Müzekkeresinin tahsil ve tahakkuk yapılmadan iadesi hususunda Hisar Veraset Ve Harçlar Vergi Dairesine müzekkere yazılmasına,
3-Davalı dava açılmasına sebebiyet verdiğinden davacı tarafça bozma öncesi yapılan 548,10 TL yargılama gider ile bozma sonrası yapılan 97,65 TL tebligat gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.645,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacılar bir vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır