Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/564 E. 2018/90 K. 26.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/564 Esas
KARAR NO : 2018/90

DAVA :Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 26/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı taraf arasında şirketin işyerindeki santral kurulumu amacıyla bir sözleşme akdedildiğini, davalı tarafın sözleşme kapsamında yüklenmiş olduğu taahhütlerini yerine getirmediğini, ayıp ve eksik ifa nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, fazladan ödenen fatura bedelinin rücu edilmesi kapsamında 7.500 TL ve eksik ayıplı ifa kapsamında dava konusu santralin tam ve kusursuz hale getirilmesi kapsamında 2.500 TL olmak üzere şimdilik toplam 10.000 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere … adresinde olduğunu, bu sebeple mahkememizin yetkisine itiraz ettiklerini, yetkili mahkemelerin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, taraflar arasında yazılı herhangi bir sözleşmenin bulumadığını, müvekkilinin davacıya 30.01.2008 tarihinde bir telefon santrali sattığını, davacının 2008 yılından bu yana bu santrali kullanmakta olup söz konusu santral 01.06.2016 tarihinde yeni eklemelerle yükseltildiğini, bu santralin hiçbir şekilde bir güvenlik duvarı (firewall) içermediğini, davacının yaşadığı problemin kaynağı santral değil, davacı bünyesinde müvekkilinden bağımsız var olan ve müvekkil şirketin çalışanlarınca görüldüğü kadarıyla Fortigate marka güvenlik duvarı cihazı olduğunu, davacı şirkete yapılacak tüm saldırıları önleyecek sistem güvenlik duvarı sistemi olduğunu ve bu sistemin sadece bu cihazı satın almakla kurulamayacağını, her firma kendine göre bu cihazın konfigürasyonunu yapabileceğini, davacınında bulunan güvenlik duvarı sistemine müvekkil şirketin müdahalesi söz konusu olamayacağını, müvekkilinin santral sistemini kurduğu 2008 yılından bu yana sistemin çalıştığı ve davacı şirket tarafından kullanıldığını, ayrıca müvekkili tarafından davacıya kesilen yükseltme içerikli, 01.06.2016 tarihli faturada “kurulum ve devreye alma bedeli” olarak davacıya 800,00 TL yansıtıldığını, davacının söz konusu faturaya itirazı da olmadığını,güvenlik duvarı kurmanın müvekkilinin sorumluluğunda olmıdığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı belirsiz alacak davasıdır.
Davalı, süresi içerisinde vermiş olduğu cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunmuş olduğundan ilk itirazlar bakımından öncelikle inceleme yapılmış, tarafların sunduğu deliller değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında akdi ilişki çekişmesiz olmakla birlikte ayrı bir yetki sözleşmesi bulunmadığı, davacının sözleşmeden kaynaklı eksik ayıplı ifa nedeniyle uğranılan maddi zararın tazminini talep ederek dava açmış ise de sözleşmeden kaynaklı para borçlarının ifasının alacaklının yerleşim yerinde yerine getirileceği bu nedenle davacının 6100 sayılı HMK m.10 gereği sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de dava açabileceği buna göre davacının adresinin … olduğu anlaşılmakla kendi yerleşim yeri itibariyle … Mahkemelerinde dava açma olanağı bulunduğu, diğer yandan genel yetki kuralı çerçevesinde davalının yerleşim yerinde de dava açabileceği buna göre davalının adresinin … olduğu anlaşılmakla davalının yerleşim yeri itibariyle … Mahkemelerinde dava açma olanağı bulunduğu, ancak davacının her iki yetki kuralı yönünden yetkili olmayan … Mahkemelerinde dava açtığı anlaşılmakla davacının yetki itirazının yerinde olduğu, yetkili mahkemeyi belirleme yetkisinin davalı yana geçtiği, davalının ise buna göre … Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu belirttiği anlaşılmakla davanın yetki yönünden usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı taraf şubenin işlemlerinin bulunduğu yer itibariyle mahkememizin yetkili olduğunu beyan etmiş ise de Şişli/İstanbul adresindeki yerin şube değil depo olduğu, aradaki hukuki ilişkinin şube işlemlerinden kaynaklı bir uyuşmazlık niteliğinde bulunmadığı anlaşılmakla davacının bu yöndeki iddialarına itibar edilmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin yetkisizliği sebebiyle 6100 Sayılı HMK. 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde yetkili mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize veya bulunan yer asliye hukuk (ticaret) mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/01/2018

Katip …
¸

Hakim …
¸