Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/355 E. 2020/222 K. 01.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/355 Esas
KARAR NO :2020/222

DAVA:Menfi Tespit ( Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/04/2017
KARAR TARİHİ:01/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …. İcra Md. … E. sayılı dosyası ve …. İcra Md. … E. sayılı dosyaları ile müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlattığını, taraflar arasındaki ilişkinin ticari defter ve kayıtlara işlenmemiş olduğunu, gayri resmi tutulan cari hesap üzerinden yürütüldüğünü, davalı tarafın yapılan ödemelere karşılık herhangi bir fatura düzenlemediğini, …. İcra Md. … E. sayılı dosyası ile takibe konu edilen 25.000,00 TL’lik çeke karşılık; toplam tutarı 25.100,00 TL olan çeklerin davalıya verildiğini, anılan çek bedelleri davalı tarafından tahsil edildiği, müvekkilin bu çekten dolayı borcunun kalmadığını, ….İcra Md. … E. sayılı dosyası ile takibe konu edilen 5.000,00 TL’lik bonoya karşılık, müvekkili 2 adet toplam tutarı 5.030,00 TL çekle verdiğini ve bu çeklerin tahsili ile borcun ödendiğini, ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından dolayı müvekkilin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından, vekil eden aleyhine ….İcra Müdürlüğü’nün … ve … esas sayılı takip dosyaları ile takip başlatıldığını, takibe konu çekler nedeni ile takip alacaklısına borçları bulunmadığını, vekil eden ile … şirketi arasında ticari ilişki söz konusu olmadığını, … esas sayılı takip dosyasına konu çeklerin …’in davalıya borcu nedeni ile verildiğini, diğer takip dosyasına konu çekin ise yine dava dışı …’un karşılıksız çıkan çekine istinaden verildiğini, aynı çekler nedeni ile … tarafından …Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/355 esas sırasında dava açıldığını, eldeki davanın bu dava ile birleştirilmesine karar verilmesini, anılan çekler nedeni ile vekil edenin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkil hakkında …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile 16/08/2013 keşide tarihli her biri 10.933,00TL meblağlı 15/12/2013- 15/01/2014- 15/02/2014 vade tarihli senetlerden kaynaklı olarak kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile takip başlatıldığını, takibe konu senetlerden kaynaklı olarak müvekkilin davalı-takip alacaklısına olan borcu 19.799,00TL olduğunu, bu senetlerden 13.000,00TL’lik kısmı davalı alacaklıya ödendiğini, müvekkil tarafından davalı alacaklıya verilen takibe konu kambiyo senetleri, müvekkilin kardeşi olan …’in davalı alacaklıya olan cari hesap borcuna karşılık verildiğini, müvekkil ile davalı alacaklı arasında herhangi bir ticari faaliyet olmadığını, senetlerin bu amaçla verildiği davalı borçlusunun dava dışı …’e gönderdiği cari hesap özetinden de anlaşıldığını, davanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/355 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasına konu 16/08/2013 keşide tarihli her biri 10.933,00TL meblağlı 15/12/2013- 15/01/2014- 15/02/2014 vade tarihli senetlerden kaynaklı olarak borcun, 13.000,00TL’sinin ödenmiş olunması sebebiyle 32.799,00TL olmadığının 19.799,00TL olduğunun tespitini, davalı aleyhine olmak üzere %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Takip konusu borcun ödenip ödenmediği konusunda taraf defterleri incelenmek suretiyle rapor tanzim edilmesi için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 16/03/2018 tarihli raporda ödemeye ilişkin belge ibraz edilmediği yönünde görüş ve kanaat belirtmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Asıl dava; ….İcra Müdürlüğünün … E ve ….İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyalarına konu bono ve çek nedeni ile, Birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında dava; ….İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına konu bonolar nedeni ile ,Birleştirilen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında dava; …. İcra Müdürlüğünün … ve … E sayılı icra dosyalarına konu çekler nedeni ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Kıymetli evrak, içerdiği hakkın senetten ayrı olarak ileri sürülemediği ve başkalarına da devredilemediği vasıflı ve soyut bir borç ikrarıdır (bonoların düzenlendiği 27.01.2004 günü yürürlükte bulunan 6762 s. TTK m.557, 6102 s. TTK m.645 ve Öztan, F.: Kıymetli Evrak Hukuku, 2.b., Ankara 1997, s.975; Kınacıoğlu, N.: Kıymetli Evrak Hukuku, 5.b., Ankara 1999, s.247). Bononun keşidecisi bonoda gösterdiği belirli bir bedeli kayıtsız ve şartsız olarak bizzat ödemek konusunda soyut bir taahhütte bulunmaktadır. Soyutluk (mücerretlik) ise senedin içerdiği hakkın doğumuna sebep olan temel hukuki ilişkinin senet metninden anlaşılamaması anlamına gelir. Soyutluğun senede yüklediği ilk özellik, hamilin artık senette gösterilen alacağın alacaklısı olduğu konusunda, senetten başka bir delil sunmasına gerek bulunmaması; alacağını sadece bu senetle ispatlayabilmesidir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (TMK m. 6 m.).
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle ortadan kalktığını ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkâr ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle sona erdiğini ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir.
Görülmektedir ki, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Borçlu bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmiş, ancak bu hukuki ilişkinin senette görülenden farklı bir ilişki olduğunu ileri sürmüşse bu kez, hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü ilişki olduğunu ispat külfeti davacı borçluya düşmektedir. Zira davacı borçlu, senedin varlığını kabul etmekle birlikte bir hukuki ilişkiye dayanmadığını değil, başka bir hukuki ilişkiye dayandığını ileri sürmekte; temelde bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmektedir.
Somut olaya gelince; asıl ve birleştirilen dosyalarda dava, kambiyo senedinden dolayı borçlu olunmadığının saptanması istemine ilişkin olduğuna göre, konunun hem kambiyo hem de ispat hukuku açısından ve yukarıdaki açıklamaların ışığında ele alınması gerekir.
Asıl dosyada davacı; taraflar arasında ambalaj imalatından kaynaklanan gayriresmi ticari ilişki bulunduğunu, icra takibine konu borç nedeni ile davalıya farklı müşteri çekleri verilerek borcun sona erdirildiğini iddia etmiş fakat takip konusu bono ve çek borcunun yenilendiğine, borcun ödendiğine dair yazılı belge ibraz edememiştir. Birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında davacı; takip konusu bono bedelinin 13.000 TL lik kısmının davalı tarafa “…” teslim edilmek suretiyle ödendiğini ve borcun 13.000 TL lik kısmının sona erdiğini iddia etmiş ancak … Makinesi ve …, borca mahsuben davalıya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir belge ibraz edememiştir. Yine Birleştirilen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında davacı ; davalı ile aralarında ticari ilişki bulunmadığını, çeklerin asıl dosya davacısı … in cari hesap borcu nedeni ile şirket tarafından ciro edilip davalıya verildiğini iddia etmiş imza inkarında bulunmamıştır. Asıl dosyada davacı borcun yenilendiğini ve takip konusu borcun ödendiğini, birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında davacı takip konusu borcun kısmen ödendiğini ve yine birleştirilen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında davacı, imzası inkar edilmeyen çek nedeni ile borçlu olmadığını , çekin hatır çeki olduğu hususunu ispat edemediğinden asıl ve birleştirilen dosyalar yönünden sübut bulmayan davaların reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
A)1-Asıl dosya yönünden;
Davacının davasının reddine,
2-Peşin yatırılan 512,33-TL harçtan tahsil edilmesi gereken 54,40-TL maktu harcın mahsubu ile bakiye 457,93-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 4.500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
B)1-Birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden;
Davacının davasının reddine,
2-Peşin yatırılan 222,01-TL harçtan tahsil edilmesi gereken 54,40-TL maktu harcın mahsubu ile bakiye 167,61-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
C)1-Birleştirilen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden;
Davacının davasının reddine,
2-Peşin yatırılan 683,10-TL harçtan tahsil edilmesi gereken 54,40-TL maktu harcın mahsubu ile bakiye 628,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 6.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, asıl ve birleşen dosyalarda davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açıkolmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 01/07/2020

Katip …

Hakim …