Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/264 E. 2022/900 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/264 Esas
KARAR NO : 2022/900

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/03/2017
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 31/01/2023
KANUN YOLU : İSTİNAF

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin 02/01/2017 tarihinde … sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın kaza yapması sonucu yaralanmış ve sakat kaldıkları, kazada müvekkillerinin bir kusuru bulunmadığı, kaza sebebiyle … Cumhuriyet Savcılığı`nın soruşturma numaralı dosyası ile ceza takibatı yapıldığı, Müvekkilinin kaza sonrası … 25.Aralık Devlet Hastanesi, ..Eğtim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gördüğü, talep edilen maddi tazminat müvekkilinin iş göremezlik ve kalıcı sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesi, gelir kaybı maddi zararlarını tazmine yönelik olduğu, Resmi Gazetede yayımlanan 26.04.2016 yayım ve yürürlük tarihli 6704 Sayılı Kanun Değişikliği uyarınca 19/01/2017 tarihinde davalı şirkete yazılı olarak başvuru yapıldığı, başvurularının davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafın 31/01/2017 tarihli yazısı ile cevap verdiği, kusur, sakatlık, tazminat ve diğer tüm haklarında fazla ve sair hakları saklı kalmak kaydıyla işbu davanın açıldığı, Kusur, Maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarında fazla, üst ve sair hakları saklı kalması kaydı ile 4.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde, mevduata uygulanan en yüksek faizi, olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan kusur durumları sigorta poliçeleri yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı ve müvekkili şirketin sorumluluğunu kabul etmediğini, … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde, … poliçe numaralı, 18/08/2016-2017 vade tarihleri olmak üzere /Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk ( Trafik ) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, Müvekkili şirket, ancak sigortalısının kazadaki kusuru oranında ve maddi zararın varlığı ispat edildiği takdirde, (sigorta poliçesinde teminat dışı olmayan) maddi zarardan sorumluluğu poliçe azami teminat limitiyle sınırlı olarak- söz konusu olabilecektir. Kusurun tespitini takiben bu davadaki taleplerle ilgili sigorta konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması ve taleplerin sigorta poliçesi teminatına girip girmediğinin araştırılması/ değerlendirilmesi gerektiği, teminat rakamı, müvekkil şirketin sorumluluğunun üst sınırı olup, ancak sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olması halinde ve zararın kusurlu hareket neticesi oluşması halinde geçerli olduğu, Davacıların iş göremezlik tazminatı talep ettiği, ancak sürekli maluliyet var ise Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden rapor alınarak maluliyet olup olmadığı var ise oranının tespit edilmesi gerektiği, Davacıların maddi vakıayı, zararı, maluliyeti ve kusuru ispat etmesi gerektiği, çalışma gücü kaybının davacıların durumu, tedavi ile giderilebilecek boyutta olup olmadığı, sosyo-ekonomik durumu, gelir durumu v.b. hususların inceleneceği aktüerya raporu alınarak tespit edilmesi gerektiği, 6111 sayılı Kanunun 59. Maddesi ve Geçici 1.maddesi uyarınca trafik kazası nedeniyle meydana gelen bütün sağlık hizmet bedellerinin SGK. Başkanlığı tarafından ödeneceği hükme bağlandığından, müvekkil şirketin tedavi (tedavi, ilaç, taksi-ulaşım, protez, pansuman, bakıcı vb.) harcamalarına ilişkin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, Sosyal Güvenlik Kurumundan davacıya herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, maaş bağlanıp bağlanmadığı hususlarının sorulmasını talep ettikleri, Tespit edilen maddi vakıalar hukuk dosyasını etkileyeceğinden, ceza dosyası ile kusur tespitine ilişkin rapor olması halinde celbini talep ettikleri, davacıların kaza tarihinden faiz talep ettiği, kaza tarihinden faiz talebi haksız olup ancak temerrüt tarihinden faize hak kazanabileceği, davacıların ticari faiz talep ettiği, ancak dava haksız file dayandığı, uygulanacak faizin yasal faiz olması gerektiği, Davacıların ticari faiz talebinin reddini talep ettikleri, haksız, hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine , mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin davacı yanlara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
ZMMS poliçesi, Kaza tespit tutanağı, Hasar Dosyası, davacıların trafik kazası nedeniyle görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm hastane kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırma yazıları, … Cumhuriyet Savcılığının … Soruşturma sayılı dosyası celp edilmiş incelenmiştir.
Dosya, maluliyet durumunun tespiti amacıyla Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 21/05/2019 tarihli adli tıp raporunda özetle ve sonuç olarak; “…Mevcut belgelere göre; … kızı, 19/06/1980 doğumlu …’un 02/01/2017 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflaması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri kapsamında; tüm vücut engellilik oranının % 25 (yüzdeyirmibeş) olduğu, iyileşme süresinin 02/01/2017 tarihinden itibaren 18 (onsekiz) ay olarak kabulü gerektiği oy birliği ile mütalaa olunur…” şeklinde tespit edilmiştir.
Dosya, maluliyet durumunun tespiti amacıyla Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu İkinci İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 25/10/2021 tarihli adli tıp raporunda özetle ve sonuç olarak; “…Mevcut belgelere göre Abdulkerim kızı, 18/09/1957 doğumlu …’nin 02.01.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 12 (yüzdeoniki) olduğu, iyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur…” şeklinde tespit edilmiştir. ,
Dosya, aktüerya bilirkişisi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 09/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; ”…Tüm delillerin hukuki münakaşası, her türlü hukuki tavsif, tarafların, masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer istemleri ile İK Md. 67/2 kapsamına giren taleplerin takdiri ve nihai kararı tamamıyla Yüce Mahkemeye ait olmak üzere; Sayın Mahkemece verilen görev çerçevesinde, dosya içeriğinin, dosya incelemesi kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesi sonucunda yukarıda açıklanan nedenlerle; Rapor, tazminat talebinin hukuken oluşup oluşmadığına dair bir değerlendirme içermeyip, sadece tazminatın hesabına ilişkindir. 1- Olay günü olan 02.01.2017 tarihinde gerçekleşen kazada davacıların malul kalması sebebiyle; asıl dava da geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı, birleşen davada meblağ sigortası olan Zorunlu Koltuk Ferdi kaza Sigortasından maddi tazminat talep edildiği, 2- … Sigorta AŞ tarafından … numaralı ZMMS poliçe ile sigortalanan… plakalı yolcu otobüsü sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu, davacıların sigortalı otobüste yolcu konumunda bulundukları, kaza tarihi 02.01.2017 dikkate alındığında, poliçe limitinin kişi başı 330.000,00 TLkaza başı 10.230.000,00 TL olduğu, Ceza davası ve dosyada bulunan tüm belgeler incelendiğinde 31 kişinin müşteki sıfatına sahip olduğu, her bir kişi için azami kişi başı teminat 330.000,00 TL göz önüne alındığında; 31 kişinin de tam tazminat talebinde bulunması durumunda 31 x 330.000,00 TL = 10.230.000,00 TL kaza başı limit dahilinde bulunduğu, bir başka değişle yolcu otobüsünde bulunan kişilerin tamamı dahil maddi zarar talebinde bulunması ve kişi başı limit 330.000,00 TL maddi tazminat ödemesi yapılsa dahi, proporsiyon / garameten hesabına gerek olmayacağı, her bir kişinin azami kişi başı 330.000,00 TL ile değerlendirilmesinin uygun olduğu, 3- Davacıların Maluliyet Durumu; – 29.03.2019 tarih 6282 karar numaralı Adli Tıp Kurumu- İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda; davacı …” un maluliyet oranının %25 olarak hesaplandığı ve 18 ay geçici iş göremez olduğu, – 25.10.2021 tarih 19626-B karar numaralı Adli Tıp Kurumu- İstanbul 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporda; davacı …” nin maluliyet oranının % 12 olarak hesaplandığı ve 9 ay geçici iş göremez olduğu,
4.Geçici ve Sürekli Maluliyet Zararları; 09.03.2022 rapor tarihi itibarı ile, Sayın Mahkemenin vermiş olduğu görev çerçevesinde; TRH 2010 Yaşam Tablosu esas alınarak progresif rant yöntemiyle hesaplandığında;
4.1. Davacı … …” un 02.01.2017 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu; > 18 ay/ 540 gün süre ile Geçici iş göremezlik zararının, kaza da yolcu konumunda bulunan ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 23.960,47 TL olduğu, > “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürllere Verilecek Sağlık Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik”e göre; %25 maluliyet oranı sonrası, kaza da yolcu konumunda bulunan ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 499.753,62 TL olduğu, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin işbu zararın 330.000,00 TL’sinden poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğu, birleşen davada davalı şirketinin işbu zarardan sıralı sorumlu olduğundan söz edilemeyeceği, birleşen davada dava konusu tazminat talep edilen poliçenin bir meblağ sigortası olduğu, 17.03.2017 dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edilebileceğinin hukuki takdirinin ise Mahkemeye ait olduğu,
4.2. Davacı …” nin 02.01.2017 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu;> 9 ay/ 270 gün süre ile Geçici iş göremezlik zararının, kaza da yolcu konumunda bulunan ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 11.436,75 TL olduğu, > “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” e göre; Ye 12 maluliyet oranı sonrası, kaza da yolcu konumunda bulunan ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 114.275,98 TL olduğu, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin iş bu hesaplanan geçici ve sürekli maluliyet zararından 330.000,00 TL teminat limiti dahilinde olduğu,…” şeklinde tespit edilmiştir. Denetime açık ve gerekçeli bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi (geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik) tazminat istemine ilişkindir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki; davacılar vekilinin 17/03/2022 tarihli talep dilekçesi ve Mahkememizin 11. celse (1) nolu ara kararı uyarınca, birleşen … 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası, asıl dava dosyasından tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiş, yargılamaya yalnızca asıl dava dosyasındaki talepler yönünden devam olunmuştur.
… ili, … ilçesinde, 02/01/2017 tarihinde gece saat 03:45 sıralarında, davalı … Sigorta A.Ş. (eski … Sigorta A.Ş.)’ nin zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu, … plaka sayılı otobüsün dava dışı sürücü …’in sevk ve idaresindeki bulunduğu sırada, sigortalı aracın … ili istikametinden … ili istikametine doğru seyir halinde iken şehirler arası kara yolu üzerinde km.+17/300 mevkisine geldiğinde; aynı istikamette ve önünde en sağ şeritte seyreden dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı çekici ve bu çekiciye bağlı …plakalı yarı römork aracı geçmek istediği sırada, sigortalı aracın sağ ön kısımları ile … plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı … plakalı yarı römorkun sol arka köşe kısımlarına çarpması sonucunda çift taraflı maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiği, bahse konu trafik kazası nedeniyle otobüs içerisinde yolcu olarak bulunan davacılar … (…) ile …’ nin yaralandığı anlaşılmıştır.
Davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde … plakalı otobüs sürücüsü / dava dışı …’in şerit izleme ve değiştirme kurallarına aykırı hareket etmesi sebebiyle tamamen ve asli kusurlu olduğu, … plaka sayılı çekici ve … plaka sayılı yarı römork araç sürücüsü / dava dışı …’ın herhangi bir trafik kuralı ihlalinde bulunmadığından ve ayrıca otobüs içerisinde yolcu olarak bulunan davacılar … ile …’nin kazanın meydana gelmesinde atfı kabil herhangi bir eylemleri söz konusu olmadığından kusurlarının olmadığı kanaatine varılmıştır.
Tarafların trafik kazasında kusur durumlarının tespitine yönelik olarak dosya, trafik kazaları kusur uzman Makina Mühendisi ve İ.T.Ü. Makine Fakültesi Öğretim Üyesi …’ya tevdi edilmiştir. Mahkememizin kusur dağılımı yönündeki tespiti destekleyen ve benimseyen uzman bilirkişinin 24/01/2020 tarihli kusur raporundaki tespitler, kazanın oluş şekli, dava dışı sigortalı araç sürücüsünün ihlal ettiği trafik kuralları, yasal geciktirici nedenler ve bilimsel yönden yapılan açıklamalar içeren kusur raporuna gerekçeli ve denetime elverişli olduğundan itibar edilmiştir.
Mevcut raporda ifade edildiği üzere, … plaka sayılı sigortalı araç sürücüsü dava dışı …’in otoyolun en sağ şeridinde normal seyrinde ilerlemekte olan … plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı … plakalı yarı römorku geçmek isterken arkadan çarpmak suretiyle meydana gelen trafik kazasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 56/a. (şerit izleme ve değiştirme kuralı) madde hükmünü ihlal ettiği anlaşılmakla % 100 oranında asli ve tümüyle kusurlu olduğu, dava dışı araç sürücüsünün ve davacıların trafik kazasında herhangi bir kusurlarının olmadığı doğru bir şekilde ve somut olaya uygun olarak takdir ve tayin edilmiştir.
Esasen, mahkememizce, trafik kazası hakkında alınan kusur raporuna karşı tarafların herhangi bir itirazı da bulunmamaktadır.
A) … (…)
Davacı … trafik kazasında yaralanması sebebiyle maddi tazminat olarak geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatı isteminde bulunmuştur.
Nitekim, davacı vekili 19/12/2017 tarihli talep açıklama dilekçesinde davacı … yönünden maddi tazminat taleplerinin geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik zararına dayalı olduğunu somutlaştırmış, açıkça beyan etmiştir.
Yargıtay uygulamasında kabul olunduğu üzere, haksız fiil sonucu sürekli iş göremezlik kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Davacı …’un yaralanmasına ilişkin olarak görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm hastane kayıtları getirtilmiş, Adli Tıp Kurumu tarafından eksik olduğu belirtilen tıbbi kayıtlar davacının muayenesi yaptırılarak ve Üniversite Hastanesine sevki sağlanarak ikmal ettirilmiştir. Bu çerçevede, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu 21/05/2019 tarihli raporunda davacı …’un trafik kazasında yaralanması nedeniyle %25 oranında maluliyetinin oluştuğunu ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren on sekiz (18) aya kadar uzayabileceğini tespit etmiştir. Adli Tıp Kurumu raporunun kaza tarihi (02/01/2017) itibariyle yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporu Hakkındaki Yönetmeliğe göre, yani doğru yönetmelik hükümleri ve tüm tıbbi kayıtları incelendikten sonra tanzim edildiğinden denetime açık olup, rapordaki maluliyet oranı ve iyileşme süresi hükümde esas alınmıştır (Açıklanan nedenlerle, dosya içerisinde kaza tarihi itibariyle yürürlükte olmayan ve farklı yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen maluliyet raporları ise bu sebeple mahkememizce hükme esas alınmamıştır.).
B) …
Davacı … trafik kazasında yaralanması sebebiyle maddi tazminat olarak geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatı isteminde bulunmuştur.
Nitekim, davacı vekili 19/12/2017 tarihli talep açıklama dilekçesinde davacı … yönünden maddi tazminat taleplerinin geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik zararına dayalı olduğunu somutlaştırmış, açıkça beyan etmiştir.
Tekraren vurgulamalıdır ki, haksız fiil sonucu sürekli iş göremezlik kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Davacı …’nin yaralanmasına ilişkin olarak görmüş olduğu tıbbi tedavilere yönelik tüm hastane kayıtları getirtilmiş, Adli Tıp Kurumu tarafından eksik olduğu belirtilen tıbbi kayıtlar davacının muayenesi yaptırılarak ve Üniversite Hastanesine sevki sağlanarak ikmal ettirilmiştir. Bu çerçevede, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu 25/10/2021 tarihli raporunda davacı …’nin trafik kazasında yaralanması nedeniyle %12 oranında maluliyetinin oluştuğunu ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren dokuz (9) aya kadar uzayabileceğini tespit etmiştir. Adli Tıp Kurumu raporunun kaza tarihi (02/01/2017) itibariyle yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporu Hakkındaki Yönetmeliğe göre, doğru yönetmelik ve tüm tıbbi kayıtları incelendikten sonra tanzim edildiğinden denetime açık olup, rapordaki maluliyet oranı ve iyileşme süresi hükümde esas alınmıştır (Açıklanan nedenlerle, dosya içerisinde kaza tarihi itibariyle yürürlükte olmayan ve farklı yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen maluliyet raporları ise bu sebeple mahkememizce hükme esas alınmamıştır).
Kusur durumunun tespit edilmesi ve her iki davacının maluliyetin tayininden sonra dosya, maddi tazminat hesabı yapılması için aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Aktüer bilirkişi … tarafından sunulan 09/03/2022 tarihli raporda, davacı …’un geçici iş göremezlik tazminatı 23.960,47 TL, sürekli iş göremezlik tazminatı 499.753,62 TL; davacı …’nin geçici iş göremezlik tazminatı 11.436,75 TL, sürekli iş göremezlik tazminatı 114.275,98 TL olarak hesaplanmıştır. Aktüer raporun ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli olması, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerinin ve maluliyet oranının esas alınması, özellikle hesaplamada güncel içtihatların ve Yargıtay uygulamasının takip edilerek TRH 2010 yaşam tablosunun ve prograssive rant formülüne göre hesaplama yapıldığından hüküm kurmaya elverişlidir, bu nedenle içeriği de denetlenerek hükme esas alınmıştır (Yargıtay 4. H.D. 2021/3033 E., 2021/1560 K; İstanbul BAM 9. H.D. 2022/591 E., 2022/1026 K.).
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili maddi tazminat hesabında 1,8 teknik faiz hesabı yapılarak maddi tazminatın belirlenmesi gerektiğini ifade etmiş ise de; 1,8 teknik faiz hesabına yönelik hesaplama yönteminin Anayasa Mahkemesinin Genel Şartlar hakkında verdiği iptal kararı neticesinde somut olaya uygulanmasının mümkün olmadığı, zira 1,8 teknik faiz hesaplama yönteminin Genel Şartlardaki ekli cetvellerle getirildiği ve genel şartların iptaliyle birlikte 1,8 teknik faiz hesabına göre maddi tazminatın belirlenmesinin artık mümkün olmadığı, bilindiği üzere Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının derdest dava dosyaları hakkında uygulanmasının zorunlu olduğu, aynı yönde olmak üzere Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında bu hususun vurguladığı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin güncel içtihat ve uygulamalarında anılan gerekçeyi destekler mahiyette tazminat hesabında TRH 2010 yaşam tablosu ve prograssivve rant (devre başı rant) formülünün uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden davalının itirazları yerinde görülmemiştir. Öte yandan, davalı … Sigorta A.Ş. vekili maluliyet raporunun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre belirlenmesi gerektiği yönünde itirazda bulunmuşsa da; maluliyetin tespitinde kaza tarihi itibariyle yürülükte bulunan yönetmelik hükümlerinin esas alınması gerektiği, 02/01/2017 kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yönetmeliğin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması, ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik olduğu, dolayısıyla kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik uyarınca maluliyet tespit edilmesi ve maddi tazminat hesabı yapılması isabetli olduğundan davalı sigorta şirketinin bu itirazlarına da itibar edilmemiştir. Davalı sigorta şirketinin poliçenin 2017 yılında tanzim edildiğini, bu nedenle 2022 yılına ait güncel verilerek kullanılarak tazminat hesabı yapılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de; trafik kazası sebebiyle davacıların gerçek zararının tazmin edilmesi gerektiği, bu ilke kapsamında hüküm tarihine en yakın verilerin / ücretlerin esas alınması ve hesaplama yapılmasında hukuka aykırılık bulunmadığından bu yöndeki itirazları da kabul edilmemiştir.(Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptal kararı verildiği halde, genel şartlara ekli cetvelle ve 1,8 teknik faize göre hesaplama yapan ve dosya içerisinde bulunan 24/01/2020 tarihli aktüer rapora az önce açıklanan nedenlerle itibar edilmemiş, hükme esas alınmamıştır).
Davacılar vekili, aktüerya bilirkişisinin 09/03/2022 tarihli raporu doğrultusunda 17/05/2022 bedel artırım dilekçesi sunmuştur.
Davacılar vekili 17/05/2022 tarihli bedel artırım dilekçesinde özetle; HMK. 107. maddesi gereği, dava değerinin arttırımı taleplerinin kabulüyle; Davacı … yönünden 23.960,47 TL geçici iş göremezlik ve 306.039,53 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 330.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte; davacı … yönünden 11.436,75 TL geçici iş göremezlik ve 114.275,98 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 125.712,73 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsiline karar verilmesini talep etmiş, artırılan dava değeri üzerinden eksik harcı yatırmıştır. Bedel artırım dilekçesinin bir sureti davalı sigorta şirketine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Nihayetinde; davaya konu trafik kazasında … plaka sayılı otobüsün / sigortalı aracın dava dışı sürücüsünün kusurlu olması nedeniyle Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı olan davalı … Sigorta A.Ş.’ nin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde zarardan sorumlu olduğu, dosyaya sunulan 09/03/2022 tarihli aktüer bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, bu nedenle hükme esas da alındığı, geçici iş göremezlik zararı bakımından yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda davalı sigorta şirketinin tedavi / iyileşme giderleri kapsamında geçici iş göremezlik zararından sorumlu olduğu, sürekli iş göremezlik zararı yönünden hükme esas alınan raporda özellikle davacı … yönünden tazminatın toplam tutarı 499,753,62 TL olarak belirlenmiş ise de; az önce ifade edildiği üzere trafik sigortacısının sorumluluğunun poliçe üst limiti ile sınırlı olduğu, bu kapsamda ZMMS poliçesinde teminat limitinin 330,000,00 TL olması sebebiyle davalı sigorta şirketinin ancak bu üst limitle sınırlı olarak sorumlu olacağı, nitekim davacılar vekilinin bu duruma işaret ederek ve limit tutarı dikkate alınarak davasını ıslah ettiği anlaşılmakla, davacılar vekilinin bedel artırım dilekçesindeki beyanları doğrultusunda; davacı … (…) için 23.960,47 TL geçici iş göremezlik ve 306.039,53 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 330.000,00 TL maddi tazminatın; davacı … için 11.436,75 TL geçici iş göremezlik ve 114.275,98 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 125.712,73 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi (sigortalı araç otobüs olup, hem ruhsat kaydında hem de ZMMS poliçesinde kullanım şeklinin ticari olduğu açıkça ifade edildiğinden ticari araçtır, bu nedenle avans faize hükmedilmiştir) ile birlikte tahsiline, bu suretle maddi tazminat davasının bedel artırım dilekçesindeki beyanlar ve talepler doğrultusunda kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi ve Ayrıntısı Yukarıda Açıklandığı Üzere);
Davanın 17/05/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi doğrultusunda KABULÜ ile;
1-Davacı … (…) için 23.960,47 TL geçici iş göremezlik ve 306.039,53 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 330.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacı … için 11.436,75 TL geçici iş göremezlik ve 114.275,98 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 125.712,73 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Kabul edilen dava değeri (455,712,73 TL) üzerinden alınması gereken 31.129,73 TL harçtan başlangıçta peşin alınan 31,40 TL’nin ve 1.545,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik kalan bakiye 29.553,33 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacılar tarafından yargılama nedeniyle yapılan 31,40 TL peşin harç, 1.545,00 TL tamamlama harcı, 539,70 TL posta tebligat masrafı, 3.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 562,00 TL adli tıp rapor gideri olmak üzere toplam 6.178,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
5-Davacı … (…) (ihtiyari dava arkadaşı / ayrı vekalet ücreti verilmesi gerektiği takdiri) yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 49.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı … (…)’a VERİLMESİNE,
6-Davacı … (ihtiyari dava arkadaşı / ayrı vekalet ücreti verilmesi gerektiği takdiri) yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca belirlenen 19.856,91 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’ye VERİLMESİNE,
7-HMK’ nın 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan anacak kullanılmayarak artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde resen ilgili tarafa veya vekiline İADESİNE,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı 28/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır