Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/122 E. 2020/58 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/122 Esas
KARAR NO : 2020/58

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/02/2017
KARAR TARİHİ : 04/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07/07/2014 günü sürücü …’ un sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı … plaka sayılı aracın seyir halinde yapmış olduğu kaza neticesinde müvekkilinin ağır bir biçimde yaralandığını ve müvekkilinde geçici- kalıcı maluliyet söz konusu olduğunu, müvekkilinin kazanın oluşumunda bir kusurunun bulunmadığını, kusurun tamamının … plakalı araçta olduğunu, ilgili aracın … Sigorta nezdinde … nolu poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı sigorta şirketinin limitler oranında ve ancak kusur oranından bağımsız olarak sorumlu bulunduğunu, bu nedenlerle trafik kazasında davacının bedensel zarara uğraması ve bakıcı gideri nedeniyle sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere kaza tarihinden işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıya ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu trafik kazasına karıştığı belirtilen aracın ZMMS poliçesi ile maluliyet halinde kaza tarihi itibariyle şahıs başına azami 268.000,00 TL poliçe limiti ile müvekkili sigorta şirketine sigortalı olduğunu, davacı tarafın geçici iş göremezlik tazminatı talebinin trafik sigortası genel şartları gereği teminat dışı olduğunu, davacı tarafın sürekli iş göremezlik ile ilgili maddi tazminat talebi bakımından ise kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili sigorta şirketinin dava konusu talep ile sorumlu olduğu düşünülse bile davalı müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun KTK 85/1 ve Trafik Poliçesi Genel Şartlarının 1.maddesinden doğan kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluğunun olduğunu, davacı tarafın bakıcı giderleri ile ilgili maddi tazminat talebinin kabulünün mümkün olmadığını, iş bu davada tedavi ve bakım gideri olarak talep edilen maddi tazminatın Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin poliçede yer alan sağlık teminatının SGK’ ya devri için kuruma 41,36 TL prim aktarımı yaptığını, bu nedenle söz konusu aracın karıştığı bir trafik kazası sebebiyle doğacak tüm tedavi ve bakım giderlerinin SGK tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenle bakıcı giderine yönelik maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin davacıya karşı temerrütünün söz konusu olmadığını, bu nedenle kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin dava konusu talepten sorumlu olduğu kanaatine varılması halinde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu tutulabileceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından sunulan 16/04/2018 tarihli rapor ile özetle; 07/07/2014 tarihinde meydana gelen motosiklet kazası nedeniyle başvuran hastanın yapılan muayene ve tıbbi evrak tetkikinde; sol ön kol radius ve ulna kemiklerinde açık kırık meydana gelmesi üzerine ortopedi kliniğince ameliyat edildiği, başkaca yaralanması tariflenmeyen hastanın halen yapılan muayenelerinde dirsek eklem hareket açıklıklarının tam olduğu, el bileğinde meydana gelen kemik kırıkları sonrası el bileğinde eklem hareket kısıtlılığı saptandığı, kas gücü ve motor kuvvet değerlendirmesinin hastada maluliyetini etkileyecek mahiyette olmadığı, yapılan ruhsal durum muayenesi sonucunda halen maluliyetini etkileyecek düzeyde bir psikopatolojik bulguya rastlanmayan kişinin;07/07/2014 tarihinde geçirdiği kazaya bağlı yaralanma arızasının olay tarihinde yürürlükte olan 11/10/2008 tarih ile 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre; yapılan maluliyet oranı hesaplamasında; sol el bileği radius ve ulna kemiklerinin kırıklarına bağlı oluşan el bileği eklem hareket kısıtlılığının; A cetveli = VIII. El Bileği ve Arızaları bölümünde; Arıza sıra numarası 2: El Bileği Ankilozu, A- Fonksiyonel pozisyonda, a-Tek taraflı, Arıza Ağırlık Ölçüsü 20, B cetveli = Meslek Grup Numarası bildirilmemesi nedeniyle kişi düz işçe kabul edildiğinden; Meslek Grup Numarası: 1, C cetveli= Meslek no 1 x arıza sıra no 2: Sürekli İş Göremezlik Simgesi: A, D cetveli = Arıza ağırlık ölçüsü 20 x daimi iş göremezlik simgesi ”A” 38-39 yaşlarındaki sigortalının meslekte kazanma gücü azalma oranı: 24 ancak el bileğinde meydana gelen kelem hareket kısıtlılığının tüm el bileği hareketlerini 1/4 oranında kısıtladığı dolayısıyla bu arızanın ağırlığı ile kıyaslandığında takdiren ¼’ ü ile uyumlu olduğunun düşünüldüğü ve (24×1/4) 6 olarak belirlendiği, ayrıca kişide dominant çalışan elin sağ el olması, listenin çalışan omuz el bilek ve el için düzenlenmiş olması nedeniyle çalışmayan el bileğinin arıza ağırlık ölçüsüne göre bulunan meslekte kazanma gücü azalma oranının 1/5 oranında indirildiği (6×4/5=4.8) olarak hesaplandığı, 07/07/2014 tarihinde geçirdiği motosiklet kazasına bağlı olarak meydana gelen radius ve ulna kemikleri açık kırıklarının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından mahkememize sunulan bilirkişi raporu ile özetle; 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 56.madde kuralını ihlal eden, dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareket eden … plakalı araç sürücüsü …’ un %75 oranında asli kusurlu olduğu, 2918 Sayılı karayolları Trafik Kanunu 47/d madde kuralını ihlal eden, motosiklet sürücüsü Mehmet Kumbasar’ ın %25 oranında tali kusurlu olduğu, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim dalı tarafından hazırlanan 16/04/2018 tarih ”Adli tıp Raporu” na göre; ”…meslekte kazanma gücü azalma oranının 1/5 oranında indirildiği (6×4/5=4.8) olarak hesaplandığı, 07/07/2014 tarihinde geçirdiği motosiklet kazasına bağlı olarak meydana gelen radius ve ulna kemikleri açık kırıklarının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği…” şeklinde görüş ve kanaatine varıldığı, rapor tanzim tarihi 24/09/2018 tarihi itibariyle, davacı mağdur …’ a ilişkin olarak; geçici iş göremezlik zarar tutarı olarak 2.912,82 TL, sürekli iş göremezlik tazminat tutarı olarak toplam 19.367,78 TL olmak üzere toplam 22.280,60 TL tazminat hesaplandığı, davacı vekilince, geçici bakıcı gideri de talep edilmekle birlikte, bu dönemde sakatlığın boyutu, sakatlık sebebi ile geçici bakıcı gereksiniminin doğup doğmadığının ve yaralanma derecesinin bakıcı gideri hesabı yapılmasını gerektirip gerektirmeyeceğinin açıkça tespiti ve ispatı gerektiği, ancak talebi destekler belge dava dosyasına sunulamadığından tazminat talebinin reddi gerektiği, kaza tarihinde, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk/trafik sigorta poliçesinin kişi başına sakatlanma ve tedavi teminatı ayrı ayrı 268.000,00 TL olduğu, davacı vekili tarafından toplam 200,00 TL maddi tazminat talep edildiği mütalaa edilmiştir.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 27/02/2019 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Dava değerini sürekli iş göremezlik için 25.823,71 TL ve geçici iş göremezlik için 3.883,77 TL olmak üzere toplam 29.707,48 TL olarak neticelendirmiştir.
Dosya kapsamında … Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmış, gelen cevabi yazıda davacı ile davalı sigorta şirketine sigortalı -kazaya sebebiyet veren- araç sürücüsünün uzlaştıkları ve … Soruşturma … Karar Numaralı kararla şüpheli (araç sürücüsü) hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından;
Dava, trafik kazası nedeni ile geçici iş göremezlikten ve kalıcı meslekte kazanma gücü kaybı ile bakıcı giderinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/13482 Esas 2019/3613 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 5271 sayılı CMK’ nun 253/17. bendinde; “Cumhuriyet savcısı, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak soruşturma dosyasında muhafaza eder. ” CMK’ nun 253/19. bendine göre ise “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi,9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almakta olup,anılan Kanun maddesinin 253/19. bendine göre uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır.Bu yasal düzenleme ışığında da uzlaşma raporunu düzenlenmekle davacının tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır.
Somut olayda Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 253 üncü maddesi kapsamında, uzlaştırma faaliyetlerinde bulunulmuş, kazadaki yaralanma nedeniyle tarafların uzlaştıklarına dair 08/07/2014 tarihli uzlaştırma teklif formu düzenlenmiştir. Söz konusu belgede CMK’nın 253. maddesi çerçevesinde davacıya uzlaşmayı kabul ya da reddetmenin hukuki sonuçları anlatılmış, teklif formunun (D) bendinin (a) alt bendinde;uzlaşmanın gerekleşmesi durumunda mağdur ya da suçtan zarar görenin her türlü hukuki dava ve takip haklarının sona ermesi karşılığında şüpheli hakkındaki suç soruşturmasının son bulacağının belirtildiği, davacının uzlaştırma teklifini kabul etmek suretiyle formun altını imzaladığı,ayrıca dosya içerisinde mevcut … Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu’nun 07/12/2018 tarihli cevabi yazı ekindeki 25.08.2014 tarihli “Uzlaştırma Oturum Tutanağı” içeriğinde davacı ve şüphelinin (davalı tarafa sigortalı kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü) uzlaştıkları, Cumhuriyet Başsavcılığınca da uzlaşma nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.Tüm bu nedenlerle, uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağından geçici ve kalıcı maluliyetten kaynaklı maddi tazminat davasının reddine; bakıcı gideri yönünden açılan davanın ise takipsiz bırakılmasından ötürü açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Geçici ve Kalıcı Maluliyetten kaynaklı maddi tazminat davasının reddine,
2-Bakıcı gideri olarak 100-TL talep olunan davanın açılmamış sayılmasına,
3-Peşin yatırılan 31,40 TL ve 101,50 TL ıslah harcı toplamından oluşan 132,90 TL harçtan tahsil edilmesi gereken 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 78,50 TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep edilmesi halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 4.456,12 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/02/2020

Katip Hakim
-imzalıdır e-imzalıdır