Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/11 E. 2018/189 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/11 Esas
KARAR NO : 2018/189

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2017
KARAR TARİHİ : 21/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; Müvekkili şirkete 0001-0210-129013334 kasko sigorta poliçesi ile sigortalı …’a ait ve kendi sevk ve idaresinde … istikametine doğru seyir halinde olduğunu, … plaka sayılı araca 01/08/2016 tarihinde, …’ın maliki olduğu ve ehliyetsiz olarak kendi sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile Mevlana bulvarını takiben … istikametine doğru seyir halinde iken … katılımına geldiği esnada katılımı kaçırarak tekrar katılama girmek için aracı ile geri geri manevra yaptığı esnada aracın arka kısımları ile çarpması neticesinde iki araçlı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kazanın meydana gelmesinde kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere trafik kurallarını ihlal eden … plaka sayılı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, aracın sigortacısı davalı sigorta şirketinin sigorta poliçesi nedeniyle müvekkiline sigortalı araçta meydana gelen hasar kadar poliçe üst limitiyle sınırlı olduğunu, müvekkili şirkete hasar ihbarının yapıldığını, müvekkili şirketin 15/08/2016 tarihinde onarımı yapın anlaşmalı iş yerine 5.524,52 TL ödeme yapıldığını, anılan bedelin tahsili için davalılar aleyhine …l 12. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosya ile takibe başlandığını, takibe davalılar tarafından itiraz edildiğini, izah edilen nedenler ile haksız itirazların iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … Cevap Dilekçesinde Özetle; Davacı tarafça açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, dava konusu olayın davacı tarafın anlattığı gibi olmadığını, kaza tespit tutanağında yazılı şekilde de gerçekleşmediğini, kazadan sora 155’i arayarak polis çağırdığını, gelen polis memuruna olayı detaylı bir şekilde anlattığını, polis memurunun kendisini dinledikten sonra tutanağı otoparkta dolduracağı söyleyerek kendisine boş kağıda imza attırdığını ve karşı taraf ile otoparka gittiğini, bir gün sonra tutanağı almak için karakola gittiğinde tutanağın söylemlerinin tam aksine tutulduğunu, tutanağı yanlış tutan polis memuru hakkında Sultangazi Kaymakamlığına şikayette bulunduğunu, kaymakamlık tarafından soruşturma yapılmasına izin verilmediğine dair cevap verildiğini, izah edilen nedenler ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş.’ye usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen davaya herhangi bir cevap vermemiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, kasko sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia olunan davalılardan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi, bu davayı sigortalısının halefi olarak açtığına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı kararında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Öte yandan, 6102 sayılı TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde (6762 sayılı TTK’nun 1301. md.) “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer.Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, davacı sigorta şirketinin, sigortalısının halefi olarak açtığı davada, dava dışı sigorta ettirenin gerçek kişi olduğu ve davalılardan haksız fiil hükümlerine göre talepte bulunduğu açıktır.
Dava niteliği itibarı ile haksız fiilden kaynaklanmış olup davacının halefi olduğu sigortalının, gerçek kişi olması karşısında mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereği davanın USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine mütakip talep halinde dosyanın görevli nöbetçi İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi gereği yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-HMK 20 maddesi gereği süre içeresinde talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/02/2018
Katip
¸(e-imzalıdır)

Hakim
¸(e-imzalıdır)