Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1068 E. 2020/376 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1068 Esas
KARAR NO:2020/376

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/12/2017
KARAR TARİHİ:30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ şirketin Türkiye’de yalıtım ürünlerinin temini, uygulanması ve hizmetlerinin satımını yapan alanında uzman şirketten biri olduğunu, … ürünlerinin uygulayıcı firmalarından birisi olduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasında, … Tesisi İnşaatı işi kapsamında yer alan … İç İzolasyon Ürünlerinin temin edilmesi, temizlenmesi veya arındırılması ve uygulama işçiliğinin müvekkili şirkete verilmesi konusunda 10/05/2017 tarihinde sözleşme imzalandığını, … Tesisi İnşaatı işi kapsamında yer alan … İç İzolasyon ürünlerinin 7 gün içinde temin edilmesi konusunda 09/06/2017 tarihli tedarik sözleşmesi imzalandığını, bahse konu iki sözleşme kapsamındaki edimlerin eksiksiz olarak yerine getirilmesine rağmen müvekkiline olan faturadan kaynaklı borçların ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası icra takibinin başlatıldığını, davalının takibi uzatmak amacıyla kötü niyetli olarak yetki ve alacak yönünden itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, müvekkili ile davalı arasında izolasyon sistemlerinin temini uygulanması ve hizmetleri nedeniyle düzenlenen faturaya itiraz edilmediğini ve münderecatanı kabul ettiğini, açıklanan nedenlerle davalı borçlunun sahip olduğu taşınmazları, araçları ve her türlü hak ve alacakları üzerinde alacağının sınırlı ihtiyati haciz kararı verilmesini, davalının …. İcra Müdürlüğü … E.sayılı dosyasına vaki itirazının iptalini, likit alacağın haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden davalının toplam alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile 35.237,98-TL tutarında bir icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibinin süresi içinde itiraz edildiğini, bunun üzerine davacı tarafından huzurdaki davanın ikame edildiğini, 18/10/2017 tarihli borca itiraz dilekçesinde ileri sürülen müvekkilinin tescili faaliyet adresi … sınırları içerisinde bulunduğunu, bu nedenle sayın mahkemenin yetkisine süresi içinde ve usulüne uygun bir şekilde itiraz edildiğini, davanın … mahkemelerinde ikame edilmesi gerektiğini, dava konusu olan sözleşme ve eklerinın taraflarına tebliğ edilmediğini, dava dilekçesinde yaklaşık ispat koşulunu sağladığını ileri sürerek müvekkilinin taşınır ve taşınmaz malları ile her türlü hak ve alacağı üzerinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiğini, davacının bu talebinin reddi gerektiğini, 27/12/2017 tarihinde tarafımızca tebellüğ edilen dava dilekçesinde ek olarak sunulduğu belirtilen delillerin taraflarına tebliğ edilmediğini, müvekkili şirket kayıtlarında yapılan araştırma ve incelemeler neticesinde davacının sahip olduğunu iddia ettiği alacağa ilişkin bir kaydın bulunamadığını, açıklanan nedenlerle davanın reddini, haksız ve kötü niyetli olarak başlatılan takip bedelinin %20’sinden az olmamak kaydıyla karşı tarafa kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi, Davanın Hukuki Niteliği ve Gerekçe ;
Dava, hizmet ve tedarik sözleşmelerinden kaynaklanan fatura alacaklarına yönelik başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama, toplanan deliler ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalı şirketler arasında 10/05/2017 tarihli … Tesisi İnşaatı işi kapsamında yer alan … İç İzolasyon Ürünlerinin temin edilmesi, temizlenmesi, arındırılması ve uygulama işçiliğinin davacı şirkete verilmesi ile 09/06/2017 tarihli … Tesisi İnşaatı işi kapsamında yer alan … İç İzolasyon ürünlerinin 7 gün içinde temin edilmesi konularında hizmet ve tedarik sözleşmelerinin akdedildiği, işbu sözleşmeler kapsamında davacı şirketin kendi üzerine düşen edimi yerine getirmesi akabinde hak ediş raporları düzenlenerek faturaların tanzim edildiği, davalı şirket tarafından faturalara yönelik olarak herhangi bir iade işlemi usulünün uygulanmadığı, davacı şirketin sözleşmeden kaynaklanan borçların ve fatura alacaklarının ifa edilmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, ancak davalı şirketin yetkiye ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu, davacı şirketin itirazın iptali ve takibe devam edilmesi amacıyla işbu davayı açtığı, davalı şirket savunmalarında kendi kayıtlarında söz konusu fatura alacaklarına yönelik bir borç kaydının bulunmadığını, bu yüzden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık, taraf şirketler arasındaki sözleşmeler nedeniyle faturaya dayanan alacağın varlığı ve varsa miktarına konularında toplanmaktadır.
Mahkememizce, dava konusu uyuşmazlıkla ilgili olarak taraf şirketlerin bağlı bulundukları vergi dairelerinden BA-BS formları celp edilmiş, ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. HMK 222. Maddesi uyarınca davalı şirkete, ticari defter ve belgelerin ibraz edilmemesi halinde davacı taraf ticari defter ve belgelerine göre değerlendirme yapılacağı yasal olarak ihtar edilmesine rağmen davalı taraf ticari defter ve belgelerini inceleme için sunmamış, duruşmadaki beyanlarında davacı taraf defterlerine dayandıklarını ifade etmiştir. SMMM bilirkişi …’ in davacı şirket ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda 11/11/2019 tarihli raporunda özetle, açılış – kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olduğu, e – defterlere ilişkin yasal beratların alındığı, HMK 222/2 maddesi gereğince kanuni delil niteliğini taşıdığı, davalıya ait hesaplarda ödeme belgeleri tespit edilemese de cari hesabın bakiyesinin sıfır (0) olarak kapalı olduğu, bu nedenle borç bakiyesinin bulunmadığı bildirilmiştir.
Davacı şirket, muhasebe hesaplarında sehven hata yapıldığını, davalı tarafından fatura alacaklarının ödenmediğini ve bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere ödeme belgelerinin bulunmadığını savunmuş ise de; kendi ticari defterlerinde alacağın tahsil edilerek hesap bakiyesinin bulunmaması karşısında davalı taraf lehine fiili karine oluştuğu, bu nedenle ispat yükünün yer değiştirdiği, davacı şirketin faturadan kaynaklı alacakların ödenmediği yönündeki iddiasını alacak miktarı da gözetilerek kesin ve yazılı delillerle ispatlaması gerektiği, ancak ödeme yapılmadığına ilişkin yazılı bir belge sunulmadığı gibi açıkça dava dilekçesinde yemin deliline de dayanılmadığı görülmekle, davacı tarafından ispatlanmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davalının kötü niyet tazminatı talebine gelince, davacı takibinde haksız olmakla birlikte kötü niyetli olarak takip yaptığı davalı tarafından ispat edilemediğinden yasal koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere);
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin yasal koşulları bulunmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 54,40-TL maktu karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 425,59-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 371,19-TL harcın talep ve istek halinde davacıya veya vekiline İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekille vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT ‘nin 13/1 maddesi uyarınca belirlenen 5.285,70-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK’ nın 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan artan bakiye gider avansının resen taraflara veya vekillere İADESİNE,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/09/2020

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza