Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1045 E. 2021/30 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1045 Esas
KARAR NO : 2021/30

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili aleyhine davalı tarafından … 3.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak müvekkilinin borçlu olarak gözüktüğü 14/03/2016 tanzim 02/01/2017 ödeme tarihli 15.000,00 USD bedelli, 14/03/2016 tanzim 30/06/2017 ödeme tarihli 20.000,00 USD bedelli senetlerin müvekkili ile hiçbir alakasının olmadığını, müvekkilinin davalıyı hiç tanımadığını, senetlerdeki imzaların ve diğer tüm kayıtların müvekkilinin elinden çıkmadığını, takip dayanağı senetlerin müvekkilinin eli ürünü olmayıp müvekkilinin adı soyadı yazılıp imza atılarak sahte imza ile borçlandırıldığını ve aleyhine icra takibi başlatıldığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile müvekkilinin … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından ve icra takibine dayanak oluşturan 14/03/2016 tanzim 02/01/2017 ödeme tarihli 15.000,00 USD bedelli, 14/03/2016 tanzim. 30/06/2017 ödeme tarihli 20.000,00 USD bedelli senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine dava değerinin %20′ den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Dava dışı …’ ün müvekkiline 14/03/2016 düzenleme tarihli, 02/01/2017 vade tarihli senedi annesi …’ ü kefil olarak göstererek borcuna karşılık olarak müvekkiline verdiğini, borçlularla yapılan harici görüşmelerden netice alınamaması ve borçluların tamamen kötü niyetli olarak borcunu ödemek istememesi üzerine müvekkilinin alacağına kavuşabilmesi için … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile … ve davacı hakkında icra takibi başlatıldığını, … 12. İcra Hukuk Mahkemesinde halihazırda davacı tarafından açılan bir dava bulunduğunu, bu nedenle dava şartı eksikliğinden iş bu davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, derdestlik itirazında bulunduklarını, davacının senet üzerindeki imzasının incelenmesi neticesinde söz konusu imzanın davacıya ait olmaması ihtimali düşünülecek olsa dahi, senet üzerindeki borçlu …’ ün Amerika’ da olması nedeniyle ödeme emrinin yapılamadığını ancak borçlu … ile yapılan telefon görüşmelerinde ödemeyi yapmayacağını, üzerinde menkul gayrimenkul olmadığını, imzanın da annesi davacıya ait olmadığını, imzayı kendisinin attığını beyan ettiğini ve müvekkiline sahte imza vererek müvekkilini mağdur ettiğini, müvekkilinin senet üzerindeki imzayı davacının atıp atmadığını bilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenlerle davacı tarafından açılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacının takip konusu alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve takip konusu alacağın %10′ u oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Adli Tıp ve Belge İnceleme Uzmanı bilirkişi Prof. Dr. … tarafından mahkememize sunulan 13/01/2021 tarihli bilirkişi raporu ile özetle; Alacaklısı …, borçlusu …, kefili …, 14/03/2016 düzenleme tarihli, 02/01/2017 ödeme tarihli, 15.000,00 USD bedelli ve alacaklısı …, borçlusu …, kefili … olan, 14/03/2016 düzenleme tarihli, 30/06/2017 ödeme tarihli, 20.000,00 USD bedelli senetlerdeki kefil …’ e atfen atılmış olan imzaların mevcut karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla ve grafolojik tanı unsurları bakımından aralarında saptanan farklılıklara nazaran davacı …’ ün eli ürünü olmadığı mütalaa edilmiştir.
Dava, kambiyo evraklarına dayalı takip sonrası menfi tespit talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamından;
Uyuşmazlığın temelinin, senetlerde inkar edilen imzaların davacı …’ e ait olup olmadığı, senetlerden dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığı ve kötüniyet tazminatı konularında olduğu anlaşılmaktadır.
İhtilafın çözülmesi amacıyla gerekli araştırmalar yapılmış, senetler üzerinde yapılan inceleme neticesinde 13/01/2021 tarihli Adli Tıp Uzmanı bilirkişi raporuna göre mahkememiz davacısı …’ e atfen senetler üzerine atılan imzaların davacıya ait olmadığı /davacının eli ürünü olmadığı belirlenmiştir. Böylelikle dava ve takip konusu senetlerin, davacının imzalarının taklit edilerek sahte imzayla ciro edildiği anlaşılmıştır. Sahtelik def’i ise mutlak def’i olduğundan herkese karşı ileri sürülebilir niteliktedir. (Yargıtay 19.H.D 2013/18072 Esas, 2014/1981 K; aynı dairenin 2015/9524 E., 2016/526 Karar sayılı ilamları)
Ayrıca taraflar arasında sonuçlanan … 12. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında da dava konusu senetlerde davacıya atfen atılan imzaların davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir.
Bu nedenlerle, sahte imzalarla ciro edilmiş söz konusu senetlerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, senetlerde lehtar konumunda bulunan davalının, kefil sıfatıyla imzaladığı iddia olunan senetlerin ön yüzündeki imzaların davacıya ait olmadığını bilebilecek durumda ve konumda olduğu, buna rağmen davacının imzalamadığı çek nedeniyle davacı hakkında takip başlatmakta kötüniyetli olduğunun kabulü gerektiği kanaatiyle, davacının kötüniyet tazminatı talebinin de kabulüne dair karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ ile;
-… 3. İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyasına konu, alacaklısı … borçlusu …, Kefili …, 14.03.2016 tanzim, 02.01.2017 ödeme tarihli 15.000,00 USD bedelli senet ile, yine alacaklısı … borçlusu …, Kefili …, 14.03.2016 tanzim, 30.06.2017 ödeme tarihli 20.000,00 USD bedelli senetlerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-137.155,00 TL’nin %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 9.369,05 TL karar harcından peşin alınan 2.342,27 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.026,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve mahsubuna karar verilen 2.342,27 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat masrafı 128,00 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 828,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 16.979,73 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Fazla yatan avans var ise Adalet Bakanlığı HMK gider avansı tarifesinin 5. maddesine göre karar kesinleştikten sonra talep halinde elektronik ortamda hesap numarası var ise bu numara üzerinden yok ise PTT aracılığı ile adreste ödemeli gönderilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/01/2021

Katip …

Hakim …