Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/976 E. 2019/235 K. 20.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/976 Esas
KARAR NO : 2019/235

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2016
KARAR TARİHİ : 20/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; Müvekkil şirket sahibi … 04,03.2016 tarihinde aracında hırsızlık meydana geldiği, diğer eşyalarla birlikte …bank … Şubesine ait olan 11 adet boş çek yaprağının da çalındığını, aradan geçen bir müddet sonra davalı şirket müvekkili telefonla arayıp dava konusu çeki sordukları ve müvekkilinde çeklerin çalındığını söylemesine rağmen, çeki kabul ettiklerini, … 4. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı sayılı dosyasından ihtiyati haciz ve muhafaza yapıldığını, dolayısıyla 22.09.2016 tarihinde olaydan haberdar olunduğunu, dava konusu çekteki keşideci imzası müvekkil şirket yetkilisi …’e ait olmadığı ve sahte olduğunu, çekteki lehtar ciranta irdelendiğinde çekin ön yüzünde ‘… Ticaret yazılı iken çekin arka yüzünde … Ticaret -.. unvanının yer aldığı nazara alındığında, ciroda kopukluk olduğu görüldüğünü ileri sürerek çekteki keşideci imzasının sahte olması, cironun kopuk olması nedeniyle davalı şirkete herhangi bir borcun bulunmadığını, mahkeme sonuçlanıncaya kadar çekin ödenmemesi için tedbir kararı verilmesine, müvekkilinin takibe konu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep edilmiştir.
Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; Dava konusu çek faktoring müşterisi tarafından müvekkile intikal ettirildiğini, söz konusu çekle ilgili olarak herhangi bir olumsuzluk olmadığından, müvekkil faktoring işlemi yaparak çeki aldığını, akabinde çekin karşılıksız çıkması üzerine … 4. İcra Müdürlüğünün … E, sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, dava konusu çek ciro yoluyla müvekkile intikal ettiği için keşideci imzasının sahte olup olmadığını bilebilecek durumda olunmadığını, yani müvekkilin imzanın sahte olduğunu anlamasının mümkün olmadığını, çeki muhatabı bankadan daha önce ödenen çeklerin getirtilerek, o çeklerdeki imza ile dava konusu çekteki imzaların karşılaştırılması gerektiğini, müvekkil ile dava dışı faktöring müşterisi … arasında 16.03.2016 tarihli faktöring sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme kapsamında 17.03.2016 tarihli alacak bildirim formu ve çek senet tevdi bordrosuna istinaden ciro yoluyla anılan çekin müvekkile intikal ettiğini, müvekkil 6361 sayılı kanununa uygun olarak faktöring işlemi yaptığını, ayrıca 6361 sayılı Faktöring K’nun 9/3 m. uyarınca, çekteki taraflar arasındaki her türlü definin faktöring şirketine karşı ileri sürülmesinin önüne geçildiği belirtilerek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
… 4.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelenmiş, …bank … Şubesine ait 30/06/2016 keşide tarihli, 9.000,00 TL bedelli, … Seri nolu çek nedeniyle, davalı tarafından keşideci, lehtar ve cirantalar hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü takibe ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, çek nedeni ile menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında davacının takip dayanağı çeke ilişkin imza inkarı nedeniyle tatbiki imza örnekleri alınmış, keşide tarihinden önceki tarihli ve keşide tarihine yakın ıslak imzası bulunan evrak asılları bulunduğu yerlerden toplanıp kasaya alınarak, çek aslı dosyaya getirtilerek grafolog bilirkişi vasıtasıyla imza incelemesi yaptırılmış ve bilirkişi raporunda da, çekteki lehtar ciranta imzasının davacı şirket yetkilisi eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir.
Yerleşik hale gelmiş yüksek yargı içtihatlarıyla da kabul edildiği üzere, sahtelik iddiası (imza inkarı) mutlak def’i niteliğinde olup çek üzerinde cirosu bulunan herkese ve hamile karşı ileri sürülebilir. Her ne kadar davalı takip alacaklısı çeke ciro silsilesi sonunda hamil olmuş ise de, takibe konu çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığı anlaşılmakla sahte çeke dayalı müracaat hakkından bahsedilemeyeceğinden, davacının takip ve dava konusu çek nedeni ile davalıya borçlu olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacının … 4. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu 30/06/2016 keşide tarihli, 9.000,00 TL bedelli, … Seri nolu çek nedeniyle davalıya davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE
2-Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre tahsil edilmesi gereken harç 614,49 TL olduğundan peşin alınan 153,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 461,09 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat masrafı 422,80 TL bilirkişi masrafı 1.200,00 TL, mahsubuna karar verilen harç 153,70 TL olmak üzere toplam 1.776,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/03/2019

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)