Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1267 E. 2019/923 K. 13.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1267 Esas
KARAR NO : 2019/923

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2016
KARAR TARİHİ : 13/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirkete serbest muhasebecilik ve mali müşavirlik hizmeti verdiğini, bu kapsamda faturalar düzenlendiğini, davalının itiraz etmeden faturaları kayıtlarına aldığını ancak borcun ödenmediğini, bununun üzerine … 5.İM … Esas takip dosyasında başlatılan icra takibine haksız olarak itirazda bulunulduğunu ve takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaliyle takibin devamına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilmiş bir sözleşme bulunmadığını, düzenlenen ve dosyaya sunulan davacı faturalarında muhatabın müvekkili şirket olmadığını, akdi ilişkinin varlığının ve müşavirlik hizmeti verildiğinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini, faturaya 8 gün içinde itiraz edilmemesinin işin yapıldığı anlamına gelmeyeceğini, müvekkilinin davacı şirketten herhangi bir hizmet almadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, ticari ilişki kapsamında açık hesap özetine dayalı takibe itirazın iptali davasıdır.
Davalı taraf akdi ilişki de dahil olmak üzere tüm iddiaları reddettiğinden ileri sürülen tüm hususlarda uyuşmazlık bulunmaktadır.
… 5.İM … Esas takip dosyası ve ekinde yer alan gölge dosya içinde bulunan itiraz dilekçesi ile durdurma kararı getirtilerek incelendiğinde, 24.10.2016 tarihli açık hesap ekstresi ve içeriği faturalar açıklamasıyla başlatılan ilamsız takibe davalının süresinde itirazı üzerine takibin durdurulduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu görülmüştür.
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, icra dosyası, davacı vekilince sunulan 2015/8 ila 2016/1 arası dönemlere ilişkin 6 adet fatura, e-beyanname aracılık ve sorumluluk sözleşmesinin internet vergi dairesi çıktısı, e-posta yazışmaları, davalının vergi dairesi BA form bildirimleri, davalının vergi dairesine verdiği beyannameler ve kim tarafından verildiği, vergi idaresi sisteminde kayıtlı muhasebe aracılık sözleşmeleri bilgileri dosyaya getirtilerek incelenmiş, taraf ticari defter ve belgeleri üzerinde mali bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Davalı tarafa inceleme gününün tebliğine rağmen defterler incelemeye ibraz edilmemiştir. Davacı taraf defterlerinin incelenmesi sonucu alınan mali bilirkişi raporunda özetle; davacı defterlerinin usule uygun tutulmuş ve noter tasdiklerinin süresinde yaptırılmış (sahibi lehine delil teşkil eder mahiyette) olduğu, taraflar arasında ticari ilişki ve davalının ödemelerinin bulunduğu, aralarında akdedilen aracılık sözleşmesinin 26.09.2016 tarihli olduğu, davacının takip başlattığı fatura dönemlerinde davalının verdiği BA formlarında davacıdan hizmet alımına dair bir bildirim bulunmadığı, ancak dava konusu faturaların BA formu verme limitinin altında bulunduğu, faturaların açık fatura olarak düzenlendiği, davacıyla davalı arasında 2015-2016 yılları için bir yazılı hizmet sözleşmesi bulunmadığı, (dava dışı) … Ltd.Şti ve (dava dışı) … ile imzaladığı … tam tasdik sözleşmesi varsa da beyannamelerin …’ye imzalatılma zorunluluğu bulunmadığı, …’ye imzalatılmışsa …’ye de imzalatma zorunluluğu bulunmadığı, …’lerin ticari defter tutmasının 3568 sayılı meslek yasasına göre mümkün olmadığı, davacının 2015-2016 e-beyannamelerinin kim tarafından vergi dairesi sistemine gönderildiği ve imzalandığının vergi dairesinden sorulması gerektiği, hizmeti almadığını iddia eden davalının neden kısmi ödemeler yaptığının anlaşılamadığı, faturalara davalı tarafından itiraz edilmemiş olduğu, davacı defterlerine göre davalıdan takip tarihi itibariyle 5.247,10 TL alacaklı göründüğü tespit ve görüşleri bildirilmiştir.
Davalının bağlı olduğu … Dairesine yazılan yazıya alınan cevapta davalının 2015-2016 yıllarında verdiği tüm beyannameleri düzenleyenin bizzat davalının kendisi olduğu, 2015 yılına ilişkin dava dışı başka bir şirketle (Edit) imzalanarak sisteme yüklenmiş bir sözleşme ve tasdik raporu olduğu, 2016 yılında ise sadece (dava dışı) … tarafından sisteme 29.01.2016 tarihinde yüklenmiş tam tasdik sözleşmesi olduğu ancak 29/02/2016 tarihinde iptal edilmiş olduğu bildirilmiştir.
Davacı vekilince dosyaya çeşitli e-posta yazışmaları sunulmuşsa da, incelenen yazışmaların dava konusu fatura dönemlerinden önceki veya sonraki dönemlere ilişkin olduğu, sunulan … tasdik sözleşmelerinde davacı şirketin taraf olmadığı, vergi dairesince bildirildiği üzere davalının verdiği hiçbir beyannamede davacı şirketin düzenleyen olarak isim ve imzasının bulunmadığı gibi gelir idaresi sisteminde herhangi bir aracılık sözleşmesinin de bulunmadığı, dolayısıyla davacının takip ve dava konusu faturalar döneminde davalıya hizmet verdiğini ispatlayamamış olması nedeniyle, delil dilekçesinde açıkça dayanılan yemin delili hatırlatılmıştır.
Davacı vekilince teklif edilen yemin metni mahkememizce düzenlenip uyuşmazlığa ve ispat edilemeyen hususlara uygun hale getirilerek davalı şirkete ve şirket yetkilisine usule uygun ve HMK md. 229 ihtarıyla duruşma gününü içerir şekilde tebliğ edilmişse de, tebliğ edlen duruşma gününde davalı taraftan duruşmaya katılan olmamış, mazeret bildirilmemiş, yemin eda veya iade edilmemiş ve bu suretle yemin konusu vakıalar HMK md.229’a göre davalı tarafından ikrar edilmiş sayılarak, yemin kesin deliliyle dava ve hizmet-fatura teslimi-alacak hakkı davacı tarafından ispatlanmış sayılmış, aşağıdaki şekilde davanın kabulüne, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan %20 oran üzerinden davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve Gerekçeli Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının … 5.İcra Müdürlüğü … Esas takip dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin 5.247,10-TL asıl alacak yönünden aynı koşullarda devamına,
Alacağın %20’si oranında 1.049,42-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken harç 358,42-TL olup, peşin alınan 89,61-TL’nin mahsubu ile bakiye 268,81-TL karar ve ilâm harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 123,11-TL, posta ve tebligat masrafı 247,00-TL, bilirkişi ücreti 600,00 TL olmak üzere toplam 970,11-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 2.725,00-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
8-Davalı tarafından yatırılan delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflardan geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/12/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸