Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1250 E. 2019/804 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/590 Esas
KARAR NO : 2019/788

DAVA : İtirazın İptali (Franchise Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/06/2017
KARAR TARİHİ : 11/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Franchise Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasında davalının açacağı işyerinde “…” isminin ve “…” logosunun kullanım hakkı verilmesi ve çiğ köfte satışı yapılması amacıyla 08.07.2015 tarihli sözleşme imzalanmış olduğunu, davalının sözleşmenin 2. maddesinde düzenlenen rekabet yasağı hükümlerine aykırı biçimde hareket ettiğini, davalının “…” logolu ürünlerin satışını yapmaya devam ederken, tabelasını “… ” olarak değiştirmiş olduğu, ürün alışverişinden kaynaklanan bakiye borcunu kapamak için verdiği çekin karşılıksız çıktığını, bakiye borcunun ödenmesi için çekilen noter ihtarında sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle dava ve takip hakları saklı tutularak sözleşmenin tek taraflı feshedildiği hususunun da davalıya ihbar ve ihtar edilerek 28.11.2016 tarihinde ihtarnamenin davalı tarafından tebliğ alındığını, sözleşmenin 23. maddesinde belirlenen 50.000 TL cezai şart bedelinin tahsili amacıyla … 27. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve davalının cezai şart alacağı takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, borçlunun yetki itirazının sözleşmenin 27. maddesinde düzenlenen yetki sözleşmesine uygun olmadığını, itirazın iptali ve takibin devamına ve takip konusu alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının borcu konusunda itirazda bulunmadığı fakat yasal olmayan cezai şarta itiraz ettiğini, sözleşmeyi davacı tarafın haksız olarak feshettiğini, müvekkilinin siparişlerinin davacı tarafından gönderilmediğini, davacının sözleşmeye aykırı davrandığını, bu nedenle cezai şart talep hakkı olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, franchise sözleşmesinin feshinden kaynaklanan cezai şart alacağı için başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmede ödemelerin düzenli yapılması konusunda anlaşmaya varıldığını, ancak düzenli yapılan ödemeler olmasına karşın davacı şirkete borçlu kalınması halinde kalan bakiyenin en geç 02 Ocak tarihinde kapatılacağıkonusunda sözleşme hükmüne istisna getirildiğini, ayrıca müvekili işletmenin günlük 25 Kg altında kalmamak üzere çiğ köfte alma zorunluluğu bulunan sözleşmede, davacı tarafından bu kadar mal teslim etme zorunluluğu bulunmakta olduğu, ancak bilirkişiler tarafından bilgisayar sisteminde yapılacak inceleme sonucunda davalının siparişlerinin davacı şirket tarafından gönderilmediğinin görülecek olduğu, bu durumda sözleşme hükümlerine göre davacı taraf sözleşmeye aykırı davranmış olduğu, davacı tarafın kendi haksız eylemi ve temerrüdü sonucu olarak sözleşmeyi haksız fesih etmiş olması sebebiyle açılan davanın reddine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında imzalanan franchising sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında 5 yıl süreli franchise sözleşmesi imzalandığı, davalının bu sözleşme gereğince … markasıyla davacıya ait ürünlerin satışını yaptığı, davacının sözleşmeyi süre bitmeden feshetmiş olduğu tarafların kabulünde olup uyuşmazlık, davacının sözleşmeyi feshinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı, davalı tarafından işyeri tabelasının farklı bir markanın tabelası ile değiştirilip değiştirilmediği, değiştirilmiş ise bu olayın tarihi, bu şekilde gelişen uyuşmazlığın ve bakiye borcun ödenmemesinin fesih için haklı neden oluşturup oluşturmadığı, davacının cezai şart talep hakkı bulunup bulunmadığı, istenen tutarın davalının ekonomik olarak mahfına yol açacak düzeyde olup olmadığı konularındadır.
… 27.İM … Esas takip dosyası getirtilerek incelendiğinde, açık hesap alacağı ve 50.000,00 TL cezai şart alacağı nedeniyle başlatılan takibe davalının cezai şart yönünden süresinde kısmi itirazı üzerine takibin durdurulmuş olduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı görülmüştür. Davalının icra dairesi yetkisine itiraz ettiği de görülmekle, tacir olan taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 27. maddesinde düzenlenen yetki sözleşmesi HMK md.17 gereği bağlayıcı olduğundan, bu itiraza itibar edilmemiştir.
Tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmış, taraflar arasında akdedilen 08.07.2015 tarihli Sözleşme, fesih ihtarı ve tebliği, davalının sosyal medya reklamları, davalı ticaret sicil ve vergi dairesi kayıtları, beyannameleri, taraf ticari defter ve kayıtları incelenmiş, mali bilirkişi ve bilgisayar mühendisi bilirkişi incelemeleri yapılarak kök ve ek raporlar alınmıştır.
Mali bilirkişi kök raporunda özetle; davacı şirketin ticari defterlerinin tasdik ve kayıtlarının usule uygun olduğu, davalı defterlerinin incelemeye ibraz edilmemiş olduğu, davacının davalıya ana ürün olan çiğköfte satışının en son 31.10.2016 tarihinde gerçekleştiği ve mal satışı olarak aralarındaki ticari ilişkinin 09.11.2016 tarihine kadar sürmüş olduğu, sözleşme gereği davalının günlük 25 kg. üstünde sipariş vermesi gerektiği, ancak 2016 yılında toplam mal alışının 108 kg. olduğu bildirilmiş ve sözleşme hükümlerine raporda yer verilmiştir.
Davalının sosyal medya reklamları ve internet sitesi üzerinde geriye dönük olarak bilgisayar mühendisi bilirkişi vasıtasıyla yapılan inceleme sonucu alınan raporda ise özetle, davalının davacı şirket logosu altında … unvanı ile satış yaptığı tespit edilmiştir. Davacı vekilince dosyaya sunulan davalıya ait sosyal medya sayfasında yer alan fotoğraflarda da, sözleşme feshi öncesi davalının … levhasının işyerinde asılı halinin fotoğrafını sayfasına koyduğu açıkça görülmektedir.
Taraflar arasında akdedilen sözleşme 25.11.2016 tarihli ihtarla davacı tarafından feshedilmiş olup, fesih gerekçeleri başka ünvanlı firma levhasının işyerine asıldığı tespiti ve davalının ödemelerini süresinde yapmadığı şeklinde belirtilmiştir. Davalının ödemediği açık hesap borcu olduğu tarafların kabulündedir ve uyuşmazlık konusu değildir. Sözleşmenin 2. maddesinde rekabet yasağı hükmü düzenlenmiştir. Sözleşmenin 3. maddesinde de “bir yıllık dönem içinde üst üste iki kez ya da toplamda dört kez sipariş verilmemesi ya da ödemenin yapılmaması sebebiyle mal teslimatının mümkün olmaması, akde muhalefet ve sözleşmenin feshi sebebi sayılacaktır. Ayrıca işletmeci, şirketin yazılı onayı olmadan şirket ürünü dışında hiçbir ürünü işyerinde bulunduramaz ve satamaz” düzenlemesine yer verilmiştir. Sözleşmenin 23. maddesinde ise “işbu sözleşmenin herhangi bir maddesinin işletmeci tarafından ihlali halinde şirket hiçbir ihtara gerek kalmaksızın sözleşmeyi tek taraflı irade beyanı ile feshedecek ve işletmeci şirkete 50.000 TL cezai şart ödeyecektir” düzenlemesi kararlaştırılmıştır.
Toplanan deliller kapsamında, davalının sözleşmenin 2. maddesinde düzenlenen rekabet yasağına ve 3. maddesinde düzenlenen sipariş-ödeme koşullarına aykırı hareket ettiği, davacı ile sözleşmesi devam ederken ve davacının ürünlerini satmaya devam ettiği halde işyeri tabelasını başka bir firmayla değiştirdiği, bu durumun sözleşme gereği davacının feshini haklı hale getirdiği, bu nedenle cezai şart talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Davalının ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemesi nedeniyle, taraflar arasında ticari faaliyetin bulunduğu 2015-2016 yılları gelir vergisi beyannameleri ve işletme hesabı özeti getirtilerek, istenen cezai şartın davalının ekonomik mahvına neden olacak düzeyde olup olmadığı yönünden yeni mali bilirkişi raporu alınmış ve istenen tutarın ekonomik mahva neden olacak düzeyde olduğu bildirilmiştir.
Her ne kadar TTK 22. maddesi gereğince, tacirler arasında kararlaştırılan cezai şartın indirilmesine imkan bulunmamakta ise de, istikrar kazanmış yüksek yargı içtihatlarıyla tacirler arasında ekonomik varlığı tehlikeye düşürecek kadar ahlaka, kişilik haklarına aykırılığı saptanmış cezai şart miktarının tenkisinin kabul edildiği gözönüne alınmak suretiyle, TBK madde 182/son kapsamında davacının talep edebileceği cezai şart tutarı, davalının feshe neden olan fiilinin ağırlığı da dikkate alınarak, %60 oranında indirim yapılmak suretiyle 20.000,00 TL olarak takdir edilerek davanın kısmen kabulüne ve takibin kısmen iptaline karar vermek gerekmiştir.
Takipte talep edilen cezai şart alacağı yargılama sonucunda ve sözleşmeye aykırılık olgusunun değerlendirilmesi üzerine belirlendiğinden likit olmadığı kanaatiyle davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, ayrıca reddedilen kısım mahkemenin takdir hakkı çerçevesinde indirim yapmasından kaynaklandığından davanın reddedilen kısmı yönünden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş, davacı tarafa yargılama gideri de yüklenmemiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Ayrıntısı Gerekçeli Kararda Açıklanacağı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının … 27.İcra Müdürlüğü … esas takip dosyasına vaki kısmi itirazının kısmen iptaline, takibin cezai şart alacağı yönünden 20.000,00-TL asıl alacak için aynı koşullarda devamına,
İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 1.400,00- TL bilirkişi ücreti, 177,00-TL posta masrafından ibaret 1.577,00 TL yargılama gideri ile 580,75- TL dava açma giderinin (31,40-TL başvuru harcı+549,35 TL peşin harç) toplamı olan 2.157,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Alınması gerekli 1.366,20-TL karar ve ilam harcından 549,35-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 816,85-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar düşüldüğünde geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK. 341.maddesi uyarınca İstanbul BAM. nezdinde İSTİNAF yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/10/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸