Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1044 E. 2018/106 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1044 Esas
KARAR NO : 2018/106

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2016
KARAR TARİHİ : 31/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; Davacı …, Tic, Ltd.Şti. (…) ile davalı …. arasında 20.10.2010 tarihinde Destek Hizmet Sözleşmesinin imzalanmış olduğunu, Davacı şirketin sözleşme ile Davalının işyerlerindekİ destek hizmetlerinin yerine getirilmesi işini üstlenmiş olduğunu, davacı şirketin, sözleşmeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini tam olarak, süresinde ve kusursuz olarak yerine getirdiğini, davacının, 5763 sayılı Kanunla getirilen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun yukarıda belirtilen 81/1-1. bendindeki düzenleme gereği gerekli koşullar sağlamak suretiyle %5 teşvikten yararlandığını, ancak yararlandığı bu % 5 teşvik tutarı (toplam 20.609,35 TL’dır), davalı şirket tarafından hak edişlerinden haksız ve hukuka aykırı olarak düşülmüş olduğunu, 15.05.2008 tarih ve 5763 sayılı Kanunun 24. Maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81/1-1. bendine ilave edilen ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren düzenleme ile özel sektör işverenlerinin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hisesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarın hazinece karşılanmasının öngörüldüğünü, 5763 sayılı kanunla getirilen 5510 sayılı sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası kanununun yukarıda belirtilen 81/t-ı bendindeki düzenlemenin işverenlerin ödemekle yükümlü oldukları prim oranlarında hiçbir değişiklik yapmadığını, primlerini düzenli ödeyen işverenlere teşvik olarak getirildiğini, primlerini yasal oran üzerinden tam ve eksiksiz olarak ödemenin bu maddeden yararlanmanın bir ön koşulu olduğunu, bu maddeden yararlanabilmek için işverenin aylık prim ve hizmet belgesini yasal süresi içinde kuruma vermesi ve sigorta primlerinin tamamını ve bu arada hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarı da süresinde ödemiş olmasının şart olduğunu, davacının özel sektör işvereni olarak, yasanın aradığı koşulları sağladığını ve anılan teşvik hükümlerinden yararlandığını, davalı şirketin çalıştırmış olduğu işçileriyle ilgili olarak ancak belirli koşulların gerçekleşmesine bağlı olarak hazineden almış olduğu % 5 teşvik miktarı yasadan kaynaklanan bir hak olduğunu, 20.10.2010 tarihli Destek Hizmet Sözleşmesinin konusuna dâhil olmadığını, bu nedenle davalı tarafından davacının hak edişlerinden kesinti yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafından benzer şekilde açılan davalarda davacı lehine hüküm tesis edildiğini, sözleşmenin …. tarafından feshini takiben, 20.609,35 TL tutarlı 16.11.2011 tarihli 453681 nolu fatura düzenlendiğini, faturanın şirkete gönderildiğini ancak … 4. Noterliği … tarihli, … yevmiye nolu ihtarname ekinde faturanın iade edilip, davacının Ödeme taleplerinin bir kez daha reddedildiğini, 16.11.2011 tarihli 453681 no.lu faturaya istinaden … 32. İcra Müdürlüğü nezdinde … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, borçlunun takibe, borca, faize ve diğer ferilere itiraz ederek takibi burdurduğunu, davalı şirketin hak edişlerinin % 5 teşvik miktarı ve bu miktarı üzerinden ödemesi gereken kar payı oranında olmak üzere toplam 20.609,35 TL eksik ödenmesinin taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, bu miktarın hak edişlere dâhil edilmesi gerekip gerekmediği konusunda olduğunu, diğer bir söyleyişle ihtilaf, 5763 sayılı Kanunla getirilen % 5 teşvikin davacı şirkete mi davalı şirkete mi ait olduğu konusunda olduğunu, davalı/borçlu şirketin … 32. İcra Müdürlüğünün … E. nolu takibine yapmış olduğu itirazın iptalini ve % 20 den aşağı olmamak üzere İcra inkar tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini; yargılama gidörleri ve ücreti vekâletin davalı/borçlu şirkete yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; Davalı tarafın alacak miktarını (hizmet bedellerini) gösteren ve davalı tarafça tanzim edilip davalı şirkete gönderilen fatura tutarlarından davalı şirketçe tek bir kuruş dahi kesinti yapılmadığını, mahsup edilmediğini, eksik ödenmediğini ve bedel düşülmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin imza tarihinin 20/10/2010 olduğunu, davacının talebine dayanak yaptığı yasa değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihin ise 01/10/2008 olup, taraflar sözleşmeyi imzalarken söz konusu yasanın olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre davalı şirkete ödenecek hizmet bedellerinin ay sonu yapılacak ücret bordrosu üzerinde kayıtlı elaman sayısı esas alınarak hesaplanmış ve sözleşmenin 4.maddesine göre tarafların mutabık kaldıkları hesaplama yöntemine göre aylık olarak belirlenen hizmet bedellerinin davalı şirketçe tanzim edilip davalı şirkete gönderilen faturalar karşılığında davalı şirkete ödenmiş olduğun, davacı yanın iş bu davasına dayanak teşkil ettiğini söylediği yasada yer alan teşvik indirimini personel ücretlerine yansıtmış ve bu yasadan faydalanmak suretiyle belirlediği nihai alacak tutarını faturalayarak davalı şirkete göndermiş olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmede belirlenen hizmet bedelini hesaplayarak davalıya fatura eden, davalının içeriğini kabul ettiği bu fatura bedellerine ilişkin ödemeleri ihtirazı kayıtsız kabul eden davacının, bu faturaları yasal defterlerine işleyerek bu doğrultuda resmi kurumlara (Vergi Dairesi) da bildirimde bulunduğunu, davacı şirketin sözleşme imzalandığı sırada yürürlükte bulunan bir yasadan faydalanarak düzenlediği faturalarını davalı şirkete ibraz ettiğini, fatura bedellerini de her hangi bir itiraz (ihtirazı) ileri sürmeksizin tahsil ettiğini, davacı şirketin bu davranışlarıyla 5 puanlık teşvik indirimine ilişkin davalı şirkete yöneltebileceği hiçbir alacak ve talep hakkının bulunmadığını bildiğini ve kabul etmiş olduğunu, davacı şirketin sözleşmesinin “2011 Ağustos ayı maaşları ve 2011 Temmuz ayı SGK primleri, SGK Bildirgeleri Damga vergileri, KDV vergileri ve muhtasar beyannamelerini yatır anlayacağına dair davalı şirkete yazıp imzalayarak kaşeli bir biçimde gönderdiği yazı üzerine feshedildiğini, davacı şirketin … 5. Asliye Ticaret Mahkemesinde … E. sayılı dosyası ile davalı şirkete karşı sözleşmenin süresinden önce feshi sebebiyle dava açmış olduğunu, dosyanın halen derdest ve bilirkişi aşamasına geldiğini, davacının ekonomik güçlük içinde bulunduğu ve temerrüt ikrarını içeren bildirimi üzerine; gerek yasal düzenlemeler, gerekse Destek Hizmet Sözleşmesi gereğince, davacının ödemekle yükümlü olduğu tutarların ve iş bu davada davacının dayanağını oluşturan SGK ödemelerini davalı Şirketin ödemek durumunda kaldığını, davacının, kendi düzenlediği fatura bedellerini ihtirazı kayıt ileri sürmeksizin tahsil edip bu dönemde kendisine eksik ödeme yapıldığı yolunda hiçbir itirakı bulunmadığı halde, alacak miktarını düzenlediği faturayla kendisi belirlemiş olmasına rağmen eksik ödeme iddiasında bulunarak 16.11.2011 düzenleme tarihli 20.609,35 TL’lik faturayı tanzim ederek davalıya gönderdiğini, davalı firmanın, bu faturaya karşı, TTK m.23/2 doğrultusunda, … 4. Noterliğinin … tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesiyle itiraz ederek faturayı iade ettiğini, davacı kötü niyetli olarak, itiraz etmeksizin uyguladığı sözleşmeriıin, imzaladığı Destek Hizmet Bedeli Teklif Tablosunun varlığına karşın davalı aleyhine … 32. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, davanın reddi ile haksız icra takibi yapan davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, 5510 Sayılı Yasanın 81/1-ı maddesi kapsamında teşvik priminin haksız olarak hakediş bedellerinden kesildiğinden bahisle bu tutarın tahsili amacıyla başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
01/10/2008 tarihi itibariyle yürürlük kazanan 5510 Sayılı Yasanın 81/1-ı maddesi esas itibariyle; sigorta primini düzenli olarak ödeyen özel sektör işverenlerine destek sağlamak amacıyla teşvik niteliğindeki indirim hükümlerini ihtiva etmektedir.
Taraflar arasında, davacı tarafından düzenlenen ve dava konusu edilmeyen hakediş bedellerinin ödendiği konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık; hakediş bedellerine ilişkin düzenlenen fatura bedellerine teşvik indiriminin yansıtılıp yansıtılmadığı hususlarında toplanmıştır.
Teşvik niteliğindeki indirim hükümlerini ihtiva eden yasa maddesinin yürürlük tarihinden sonra taraflar arasında akdedilen Destek Hizmetleri Alım Sözleşmesinin eki niteliğinde olan ve davalı tarafça imza inkarı bulunmayan ” destek hizmet bedeli teklif tablosu” olarak düzenlenen 01/11/2010 tarihli teklif metninde ” Destek Hizmetleri Sözleşmesi yürürlükte bulunduğu süre boyunca SGK tavan ve taban ücretleri, SGK prim oranları , teşvik uygulamaları, ücret ve ekleri üzerinden alınan vergiler değişiklik tarihinden itibaren geçerli olmak üzere şirketimiz tarafından aynen personel ücretlerine yansıtılacaktır.” düzenlemesine yer verilmiş olup teşvik tutarının önceden düşülüp kararlaştırıldığı , sözleşmenin eki olan teklif metninden davacının teşvik indirimini dikkate alarak fatura tanzim ettiğinin kabulü gerektiğinden davacının ayrıca teşvik indirimine dayalı bedel talebinde bulunmayacağı kanaatine varılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Peşin yatırılan 302,18 TL harçtan tahsil edilmesi gereken 35,90 TL maktu harcın mahsubu ile bakiye 266,28 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap ve takdir edilen 3.318,32 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kalan kısımlarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açıkolmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 31/01/2018

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)