Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/912 E. 2018/30 K. 17.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/907 Esas
KARAR NO : 2018/132

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2015
KARAR TARİHİ : 06/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin davalı bankada uzun yıllar çalıştığını, müvekkili şirkette çalıştıkları süre boyunca detayı icra dosyasında mevcut olduğu şekilde muhtelif isimler altında kredi masrafları aldığını, haksız alınan masrafların iadesi amacıyla … 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu bankanın kötüniyetli ve haksız itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenle icra dosyasında vaki haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, kötüniyetli muteriz bankanın %20’den az olmayan icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı ile müvekkili banka arasında genel kredi sözleşmeleri imza ve akdedildiğini, müvekkili bankanın ne tutarda komisyon tahsil edeceği davacının imzasına havi olan geri ödeme planında düzenlendiğini, genel kredi sözleşmeleri 24/11/2010 ve 15/11/2011 tarihli olup, 818 sayılı borçlar kanunu hükümleri uygulanması gerektiğini, 818 sayılı borçlar kanunu döneminde ve 818 sayılı borçlar kanununda, “genel işlem koşulları” düzenlenmediğini, davacının ticari kredi kullandığını, davacının tacir olduğunu, davacının beyanlarının hukuki temelden yoksun olduğunu, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle, davanın reddine, her türlü yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan vaki itirazın iptali ile takibin devamına ilişkindir.
Dava ve takip konusu edilen alacak, 24/11/2010 ve 15/11/2011 tarihlerinde taraflar arasında imzalanan iki ayrı genel kredi sözleşmesinden kaynaklı sözleşme kapsamında davacının tahsil edilen bir takım masraf ve komisyonların haksız olduğundan bahisle istirdadına ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaynağı, yapılan kredi tahsisi esnasında davalı bankanın davacıdan kesilen toplamda 3.752,18-TL’lik masrafların haksız şart niteliğinde olup olmadığı, davacıdan haksız bir suretle kesilip kesilmediği noktasındadır.
Dosya kapsamı ve davacının sunduğu delil ve belgeler ile davalı banka kayıtları bir bütün olarak değerlendirilmiş ayrıca söz konusu kredilerin tahsis edildiği dönem itibariyle benzer nitelikte başkaca bankalar tarafından komisyon ve masraf kalemlerinin neler olduğu sorulmuştur.
Sunulan bu belgeler çerçevesinde davalı bankanın kullandırdığı krediler için uyguladığı kredi tahsis, yeniden yapılandırma ve erken kapama komisyon oranları ile diğer hizmet ücretlerinin genel uygulama aralığı içinde kaldığı; öte yandan somut olayda ticari nitelikte kredilerin kullandırılmasına esas alınan genel kredi sözleşmesine ek ve onun ayrılmaz bir parçası olan taksitli ticari geri ödeme planlarında bankanın kredi müşterisinden kredi tahsis ve yeniden yapılandırma komisyonu tutarı ile diğer hizmet ücreti tutarlarının açıkça belirtildiği, komisyon ve hizmet bedellerinde fahiş bir durumun olmadığı, tacir olan davalı bankanın müşterilerine sunduğu bankacılık hizmeti nedeniyle hizmet bedeli, komisyon, masraf gibi adlar altında münasip bir ücret tahsil etmesinde yasal bir engel bulunmadığı, komisyon ve masraflara ilişkin sözleşmelerdeki düzenlemenin genel işlem şartı niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı taraf, davasında 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20 ve devamı maddeleri gereğince taraflar arasındaki sözleşmenin genel işlem şartları niteliğinde olduğu, sözleşme şartlarının davacı ve kefiller tarafından müzakere edilerek karşılıklı mutabakat ile imzalanmadığını, davacı gibi her banka müşterisinin mecburen banka şartlarını kabul etmek zorunda bırakıldığını, Türk Borçlar Kanunu’nun genel işlem şartlarını düzenleyen hükümleri uyarınca kullandırılan kredinin ticari kredi olmasında dahi alınan bedellerin genel işlem koşulları hüküm ve sonuçlarına tabi olacağını, bu bağlamda iadesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmelerinin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı önceki Borçlar Kanunu’nda genel işlem koşullarını düzenleyen bir hüküm bulunmamakta olup, buna ilişkin düzenlemeler 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiş olup, Kanunun 20-25 maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlenen genel işlem şartlarının somut uyuşmazlık bakımından uygulama kabiliyeti bulunmadığı, kaldı ki davacıdan tahsil edilen komisyon ve masrafların dosyaya sunulan emsal komisyon ve masraf tabloları, diğer bankaların bu konudaki cevabi yazıları ile sabit olduğu üzere fahiş nitelikte bulunmadığı, ticari nitelikteki kredilerde diğer bankalarca uygulanan komisyon ve masraf kesintilerinin ortalaması niteliğinde komisyon ve masraf kesintileri yapıldığı, ayrıca ticari kredi olduğu sabit olan genel kredi sözleşmesinin tüketici işlemi ve davacının tüketici kabul edilemeyeceği, bu yönden de davacının talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve Yasal Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-DAVACININ DAVASININ REDDİNE,
2-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp adı geçen davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalının yaptığı 4,10 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Alınması gerekli 35,90-TL karar harcının peşin alınan 64,08-TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 28,18-TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 06/02/2018

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)