Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/510 E. 2019/442 K. 21.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/510 Esas
KARAR NO : 2019/442

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/02/2015
KARAR TARİHİ : 21/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın kazada …’un yönetimindeki … plakalı otomobili içinde yolcu olduğunu, davalı sürücü …’un 0.52 promil alkollü bir şekilde (… oto malik …) trafikteki levha ve işaretlere rağmen tek yönlü yolters yönden girerek müvekkilinin içinde bulunduğu araca hiçbir tedbir ve dikkat göstermeden çarpmasıyla müvekkilinin yaralandığını (platin takıldığından sağ elini kullanamayacağını) tüm kusurun davalı sürücüye ait olması nedeniyle maddi ve manevi tazminatı tüm davalılardan (sigorta şirketi hariç) müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı … ŞİRKETİ vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete dava dilekçesi ekindeki trafik kazası ve zarara ilişkin herhangi bir belge gelmediğini, müvekkil şirket sigortalısının kusurunun ispatı olması gerektiği, davacı yana meydana gelmiş olan kaza neticesinde doğmuş ve sigorta poliçesinden karşılanabilecek maluliyet zararı olmadığını davacının gerçek zararının (aktüer bilirkişi hesaplamasını) belirlenmesi gerektiği davalı şirketin ancak dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olduğu belirtilerek davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının tazminat taleplerinin fahiş olduğunu dosyadaki fatura ve makbuzların kaza ile ilgili olup olmadığının tespiti gerektiği, iddialarının ispatı gerektiğini davacının sağ elini kullanamadığına yönelik herhangi bir belge olmadığını, davalı … tarafından davalı … SİGORTA A.Ş’e 7.060,00-TL ödeme yapıldığından talepler bakımından dikkate alınması gerektiğini, davaıyla ilgilenildiğini davanın reddi gerektiğini,
06/06/2016 tarihli dilekçesinde; davacı tarafın davalı sigorta şirketiyle anlaşarak maddi tazminat miktarını aldığından maddi yönden davanın konusuz kaldığını, davacının herhangi bir manevi kayba uğramamış olması ve müvekkillerinin ekonomik durumlarının iyi olması nedeniyle manevi tazminatın reddini davanın kabulü halinde ise tazminat miktarının en alt seviyeden hesaplamasını talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, trafik kazasına bağlı maddi ve manevi zararların sürücü, işleten ve karayolları ZMMS poliçesi kapsamında sigortacı olan davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların bildirdiği delil ve belgeler, ceza dava dosyası getirtilerek dosya içerisine konulmuş, dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Temin edilen poliçeye göre davalı … adına kayıtlı … plaka sayılı hususi otomobilin kaza tarihi olan 07/09/2014 tarihi itibariyle geçerli karayolları ZMMS poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından teminat altına alındığı anlaşılmaktadır.
Ceza dava dosyası kapsamında yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuna göre kazaya karışan araç sürücülerinden davalı …’ın asli ve tam kusurlu olduğu, dava dışı araç sürücüsü …’un ise kusursuz olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 06/12/2016 tarihli celse beyanında maddi tazminata ilişkin taleplerinin davalı … SİGORTA A.Ş. Tarafından karşılandığını ve bu yönüyle maddi tazminat taleplerinin konusuz kaldığını maddi tazminat taleplerini geri aldıklarını fakat manevi tazminat taleplerinin devam ettiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili 06/12/2016 tarihli celse beyanında maddi tazminata ilişkin davacının davayı geri almasına muvaffakat ettiklerini ancak manevi tazminat yönünden davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Ön inceleme aşamasında tarafların maddi tazminata ilişkin hususta davanın geri alınmasına ilişkin mutabakata vardıkları, mutabakatsızlığın manevi tazminat istemine ilişkin olduğu tespit edilerek tahkikata uyuşmazlık noktasında bu husus bakımından devam olunmuştur.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 12/06/2018 tarihli rapora göre davacının %9,1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği rapor edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde ceza dava dosyasında yapılan bilirkişi raporuyla paralel olarak dava dışı araç sürücüsü …’un kusursuz olduğu davacı …’ın otomobil içindeki yolcu konumunda olduğu ve kusurunun bulunmadığı, davalı …’un %100 (tam) kusurlu olduğu rapor edilmiştir.
Toplanan deliller alınan bilirkişi raporu, adli tıp raporu ve tüm dosya kapsamında davacının kaza nedeniyle uğramış olduğu bedensel zararların yanında manevi zararların bulunduğu bu zararlardan sürücü ve işleten sıfatıyla davalılar … ve …’un sorumlu oldukları anlaşılmakla; tarafların ekonomik ve sosyal durumu meydana gelen zararın ağırlığı ve yine tarafların kazanın gelişimindeki kusur oranları dikkate alınarak uygun bir manevi tazminata hükmetmek gerekmiş; davacının manevi tazminat talebi bu doğrultuda mahkemece uygun görülerek davacının manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş; öte yandan, davacının maddi tazminat talebinin geri alınması ayrıca davalı sigorta şirketi yönünden dava sırasında tazmin edilmesi nedeniyle konusuz kaldığı anlaşılmakla karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının maddi tazminat talebi yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının manevi tazminat talebinin kabulü ile 5.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken harç 341,55-TL olup, peşin alınan 204,93-TL’nin mahsubu ile bakiye 136,62-TL karar ve ilâm harcının davalılar … ve …’dan müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan ilk dava açma gideri 236,73-TL, posta ve tebligat masrafı 430,45-TL, adli tıp rapor ücreti 691,50 TL, bilirkişi ücreti 650,00- TL olmak üzere toplam 2.008,68-TL yargılama giderinin davalılar … ve …’dan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince taktir olunan 2.725,00-TL vekâlet ücretinin davalılar … ve …’dan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
8-Davalılar tarafından yatırılan delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflardan geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilini ve davalı … ve … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize ve bulunulan yer Asliye Ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır