Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/31 E. 2018/683 K. 22.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/113
KARAR NO : 2018/557

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 01/04/2014
KARAR TARİHİ : 17/05/2018

DAVA:Davacı vekilinin sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nın tekstil yıkama işiyle uğraştığını, doğalgazını iş yerinde mevcut … numaralı tesisattan kullandığını, …’nın kendine ait işyerini işletmekteyken bu işyerini 2013 yılında kapattığını davalı şirket çalışanlarının 19/02/2014 tarihinde sayaç sökme-takma tutunağını düzenlediklerini ve … numaralı tesisatta bulunan imeter marka G-40 tipli sayacın hiç gerekçe göstermeden söküp götürdüklerini ve ardından davalı şirket tarafından …. numaralı tesisatta doğalgaz kullanmayan müvekkilli … aleyhine dava konusu faturaya tahakkuk ettirildiğini, davalı şirket tarafından tutulan tutanakta doğalgaz sayacının her türlü müdahaleye açık bir şekilde sökülüp götürüldüğü, yasal düzenlemede doğalgaz sayacı söküldükten sonra mühürlü bir poşete alınması gerektiğini, müvekkilin hiçbir şekilde sayaç incelemesine davet edilmediği dava konusu faturanın her türlü hukuki dayanaktan yoksun olarak tahakkuk ettirildiğini, davalı şirketin usul ve yasaya aykırı olduğu tahakkuk ettirildiği fatura nedeniyle fatura son ödeme tarihi gelmediği takdirde müvekkili …’nın kullandığı doğal gazın kesildiğini, davalı şirketin taahhuk ettirilen faturayı doğalgazı kesme tehdidi altında tahsil etmeye çalıştığını belirterek her iki müvekkili yönünden taahhuk ettirilen fatura bedeli yönünden borçlu bulunmadıklarının tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili aleyhine … numaralı tesisattan dolayı 18/04/2014 ve 04/04/2014 son ödeme tarihli 321.624,18 TL bedelli fatura nedeni ile borçlu olmadıkları gerekçesiyle dava açıldığını, …’nın bahse konu adreste gaz kullandığını, …’dan evvel aynı adreste …’nın kendine ait işyerini 2013 yılında kapattığını, 2014 yılında sayaç sökme takma tutanağı düzenlendiğini, söz konusu adreste önce …’nın 08/10/2010-05/06/2012 tarihleri arasında sözleşme ile gaz kullanıldığını daha sonra sözleşmeyi feshettiğini, yine aynı adreste ikinci kullanıcı olarak 05/06/2012 tarihinde …’nın sözleşme yaparak gaz kullanmaya başladığının tespit edildiğini …’nın sözleşmesine bakıldığında ismin yanında imza olduğunu ancak çerçevenin altında el yazısı ile başkaca bir isim olduğunu, …’nın imzayı inkar ederse hileli olduğunun ispatlanacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava doğalgaz kullanım bedeli yönünden menfi tespit talebine ilişkindir.
Toplanan delillere göre, davaya konu doğalgaz tesisatının bulunduğu yerin, kaçak kullanımın tespit edildiği tarih itibariyle davacılardan …nın kullanımında olduğu sabittir. Dolayısıyla doğalgaz kullanımından davacılardan Yücel’in sorumlu olacağı konusunda kuşku bulunmamaktadır.
Davacılardan Hulusi yönünden ise; tesisatın kurulu olduğu yerde daha önce tekstil yıkama işiyle uğraştığı ancak 2013 yılında kapattığı ileri sürülmüş ise de davacılardan Yücel’in faaliyet gösterdiği doğalgaz aboneliğinin davacı … adına olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar 2012 tarihli doğalgaz abonelik sözleşmesinde davacı …’ye atfen atılan imzanın davacı …’ye ait olmadığı tespit edilmiş ise de bu durumun sonuca etkili olmadığı kabul edilmiştir. Zira dava dilekçesinde de “…2013 öncesinde davacı …’nin iş yerinde aynı işle iştigal ettiği…” kabul edilmektedir. Dolayısıyla imza inkar edilmiş ve davacı …’ye ait olmadığı tespit edilmiş ise de bu sırada fiilen işyerinin … tarafından çalıştırıldığı, sözleşme ekinde yine …’ye ait kira sözleşmesi, vergi kaydı gibi belgelerin sunulduğu anlaşılmaktadır. Aynı şekilde dava konusu faturanın tahakkuk ettirilmesiden sonra davacı …, …’a başvurarak taksitlendirme talebinde bulunmuştur. Tüm bu hususlar dikkate alındığında doğalgaz tesisatının bulunduğu yerdeki tüketim ile ilgili olarak sözleşmenin davacılardan Hulusi adına olduğu, kullanım ve işletmenin ise davalı … tarafından gerçekleştirildiği, bu sebeple söz konusu yerde gerçekleşen tüketim nedeniyle her iki davacının sorumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dava konusu yerde yapılan incelemede düzenlenen tutanak ve alınan bilirkişi raporuna göre sayaca müdahale edildiği, sayacın geri alındığı, tüketime göre 321.624,18.-TL tutarlı faturanın düzenlendiği, düzenlenen faturanın tespit edilen iş yerinin ortalama tüketimine göre hesaplandığı, hesaplamanın, EPDK’nın belirlediği kaçak ve usulsüz doğalgaz kullanımı durumunda uygulanacak usul ve esaslara uygun olduğu, abone … ve fiili kullanıcı …’nın söz konusu faturadan müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları sonucuna ulaşılmış davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı tarafça davacılar tarafından davacı … tarafından sözleşmede imzasının olmadığından bahsedilmesi, ancak ekinde Hulusi’ye ait vergi kaydı, kira sözleşmesi gibi belgeler sunulmasının dolandırıcılık suçunu oluşturduğundan bahisle şikayette bulunmuş ve ceza davası açılmış ise de davamıza konu maddi olayların tespiti yönünden ceza soruşturması sonucunun beklenmesine gerek görülmemiştir.
HÜKÜM:Yukarıda yazılı nedenlerle;
1- Davanın reddine,
2-Mahkememizin 01/04/2014 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
3-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 25.247,45.-TL avukatlık ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan 43,00.-TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Alınması gereken 35,90.-TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 5.492,55.-TL’den mahsubu ile kalan 5.456,65.-TL’nin davacılara iadesine,
Taraf vekillerinin ve davacılardan …’nın yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açıkolmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.17/05/2018

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır