Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1217 E. 2018/1406 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1217
KARAR NO : 2018/1406

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 20/01/2012
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında 27.09.2007 tarihli kredi sözleşmesi imzalandığını, 2.000.000,00.-TL tutarlı sözleşme limitinin, 30.10.2008 tarihinde 45.000.000,00.-TL’ye yükseltildiğini, 06.11.2008 tarihinde bankanın … şubesi ile 23.100.000,00.-USD’lik bir anlaşma imzalandığını, kredinin 10 yıl vadeli olduğunu, yıllık % 12,75 faiz oranı kararlaştırıldığını, … Bankasının 30.000.000,00.-USD tutarlı 8 yıl vadeli krediye yıllık % 6,35 oran teklif ettiğini, davalı bankanın Bahreyn şubesi ile imzalanan sözleşmede erken kapatma hakkının bulunduğunu, 06.11.2008 tarihinde davalıya erken ödeme yapılacağının bildirildiğini, davalı bankanın sözleşmenin 22. maddesi gereğince18.09.2010 tarihi itibariyle kapatma maliyetinin 4.884.610,00.-USD olduğunu bildirdiğini, bankanın daha sonra bu ücreti 3.000.000,00.-USD’ye indirdiğini, kredinin 3.000.000,00.-USD’lik bedel ödenmek suretiyle 24.01.2011 tarihinde kapatıldığını, erken ödeme ücreti talebinin sözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürerek 3.000.000,00.-USD erken ödeme ücretinin davalıdan tahsilini, talep kabul edilmez ise fahiş olan kısmın geri ödenmesini, geri ödemede USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduat faizine hükmedilmesini istemiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, 27.09.2007 tarihli sözleşmenin 22.maddesi ve davalı bankanın … şubesi ile imzalanan sözleşmenin 6-b maddesi gereğince yapılan hesaplamada erken kapama ücretinin 4.884.610,00.-USD olarak tespit edildiğini, tarafların 3.000.000,00 USD üzerinde anlaştıklarını, kredinin kapandığını, asıl sözleşmenin 22/8 ve 12.bendleri, 53.maddesi, 55.maddesi ile Bahreyn Şubesi ile imzalanan sözleşmesinin 6/b,c maddelerinde konunun açıklandığını, kullanılan kredinin erken kapama opsiyonsuz sabit faizli bir kredi olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın Niteliği, Deliller ve Gerekçe; Dava, kredi borcunu erken kapatan davacının erken kapatma bedeli olarak ödediği bedelinin iadesi talebine ilişkindir.
Daha önce taraflarca sunulan deliller, sözleşme örnekleri, ihtarnameler incelenmiş, ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, mahkememizce “…davacının 21.01.2011 tarihinde davalı bankaya başvurarak, 24.01.2011 tarihi itibariyle (3.000.000) USD erken kapatma masrafını ödeyip kredi borcunu kapattığı, davalının esasen erken kapatma bedeli olarak (321.750) USD talep edebilecekken (3.000.000) USD gibi yüksek bir bedel talep ettiği, asıl sözleşmenin 22/12. maddesiyle müşterinin erken kapatma talebinin kabulünün münhasıran bankanın inisiyatifine bırakıldığı, bununla da yetinilmeyip müşterinin bakiye anapara borcu, akdi faiz, fon ve gider vergisi ile birlikte bankanın tek taraflı olarak belirleyeceği erken kapatma ücretinin de ödenmesi koşulunun getirildiği, bu hükmün mahkemece denetlenmesi gerektiği, aksi halde somut olaydaki gibi akdin devamında menfaati olan tarafın, tek taraflı olarak belirlediği fahiş erken ödeme bedeli ile diğer tarafa tanınan hakkın sağlayacağı avantajı peşinen bertaraf edebileceği, somut uyuşmazlıkta davacıdan alınan 21.01.2011 tarihli yazı konusunda BK’nın 21. maddesinde belirtilen gabin olgusunun objektif ve subjektif şartlarının gerçekleştiği, davacı tarafın ödediği (3.000.000) USD’den, ödemesi gereken (321.750) USD mahsup edildiğinde, kalan (2.678.250) USD’yi davalıdan talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne (2.678.250) USD alacağın 10.02.2011 tarihinden itibaren Devlet bankalarının USD cinsi mevduata uyguladığı en yüksek orandaki faiziyle birlikte davalıdan tahsiline…” karar verilmiştir.
Kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2013/13540 – 2014/15074 sayılı 02/10/2014 günlü kararıyla “….dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun erken kapatılması nedeniyle davalı tarafından tahsil edilen erken kapama ücretinin haksız olduğu iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki 27.09.2007 tarihli asıl genel kredi sözleşmesinin 22/8-9-12, 53, 55. ve 06.11.2008 tarihli ikinci kredi sözleşmesinin 6/b-c maddelerinde, müşterinin krediyi erken kapama talebinin kabul edilip edilmeyeceğinin Bankanın takdirinde olduğu, erken kapama ücretinin de Banka tarafından belirleneceği belirtilmişse de, sözleşmelerde erken kapama halinde alınacak komisyon ücretinin oranı kararlaştırılmamış, diğer bir deyişle bu konuda da davalı Bankaya tek taraflı belirleme yetkisi tanınmıştır. Bu türden uyuşmazlıklarda Dairemizin yerleşmiş içtihatları uyarınca, mahkemece diğer bankaların davaya konu kredi sözleşmesi ile aynı nitelikte bulunan kredi borçlarının, borçlular tarafından vadesinden önce kapatılması halinde uyguladıkları erken kapama ücreti/komisyonu ile faiz kaybı ve masrafların araştırılması suretiyle makul bir oranın tespit edilmesi ve sonucuna göre davalı bankanın uyguladığı erken kapama komisyonu oranının fahiş olup olmadığı hususunun tespiti gerekmektedir. (…)Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda ise bu konu üzerinde hiç durulmadan, davalı Bankanın geri aldığı fonu yeniden plase etmesi için gereken süre ve kapama tarihinde diğer bankaların uyguladığı kredi faiz oranlarına göre davalının kazanç kaybı oranı verilerinden yararlanılarak bir sonuca varılmaya çalışılmıştır. Bu durum karşısında mahkemece, diğer bankalardan aynı nitelikteki bir kredi borcunun, aynı koşullarla erken kapatılması halinde uyguladıkları faiz oranlarının sorulması ve ardından da yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılıp bu oranlara göre makul oranın tespit edilmesi suretiyle, davalı Banka’nın uyguladığı erken kapama komisyonu oranının ve buna göre tahsil edilen erken kapama ücretinin fahiş olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulmasına…” karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamında belirtilen eksiklikler giderilerek, bilirkişi raporu alınmıştır.
İddia-Savunma ve Toplanan Delillere Göre Ulaşılan Sonuçlar;
-Davalı banka ile davacı arasında önce 27.09.2007 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalanmıştır(kararın bundan sonraki kısmında bu sözleşme, kısaca ‘Asıl Sözleşme’ olarak ifade edilecektir).
-06.11.2008 tarihinde bu kez davalı bankanın … Şubesi ile davacı arasında 23.100.000,00.-USD’lik bir anlaşma imzalanmış(kararın bundan sonraki kısmında bu sözleşme, kısaca ‘… Sözleşmesi’ olarak ifade edilecektir), kredi vadesi 10 yıl, yıllık faizi % 12,75 olarak belirlenmiştir.
-Sözleşme gereğince bir kısım kredi borcu ödenmiş olup ödenen kısım yönünden uyuşmazlık yoktur.
-Geçen zaman içinde kredi faizlerinde düşme eğilimi görülmüş, davacının yaptığı araştırmalarda % 6,35 oranında kredi kullanma imkanı bulunduğu anlaşılmıştır.
-Davacı, davalı bankaya 19.08.2010 tarihinde yazılı olarak başvurarak, 23.100.000,00.-USD kredinin kapatılacağını, Bahreyn Sözleşmesi’nin 6/b fıkrası gereğince ödemesi gereken anapara, faiz, vergi ve diğer masrafların bildirilmesini istemiştir.
-… Bankası, 15.09.2010 tarihinde verdiği cevapta, erken kapama maliyetinin 4.884.610,00.-USD olduğunu bildirmiştir.
-Davacı şirket, … 37.Noterliğinden … tarihinde bankaya keşide ettiği ihtarname ile davalı bankadan 4.884.610,00.-USD’nin detaylandırılması isteminde bulunmuştur
-… Bankası A.Ş, … 5.Noterliği’nden … tarih ve … yevmiye no. ile davacı şirkete gönderdiği ihtarnamede, Asıl Sözleşme’nin 22, … Sözleşmesi’nin 6/b maddeleri gereğince erken kapatma halinde davacının 15.09.2010 tarihinde bankaya 4.884.610.-USD ödemesi gerektiğini bildirmiştir.
-Davacı şirket, 21.01.2011 tarihinde bankaya verdiği yazıda, (24.01.2011 itibariyle) kredinin (3.000.000 USD erken kapatma masrafı ile birlikte) kapatılmasını istemiş, aynı tarihte ödeme yaparak borcu kapatmıştır.
-Borcun ödenmesi ve 31.01.2011 tarihinde ipotek hisse rehinlerinin kalkması üzerine davacı şirket, … 3.Noterliğinden … tarihinde keşide ettiği ihtarname ile davalı bankanın haksız yere aldığını ileri sürdüğü 3.000.000.-USD’nin 7 gün içinde iadesi isteminde bulunmuştur.
Uyuşmazlıkla ilgili Asıl Sözleşme’deki şartlar şunlardır;
2.madde; sözleşmede yer alan tüm maddeler, diğer krediler için de geçerlidir.
22/8.madde; müşteri, krediyi erken kapatmak isterse, bunun kabul edilip edilmeyeceği bankanın yetkisindedir. Erken kapamanın ancak ödeme tarihinde işlemiş faizi içeren taksit ödendikten sonra kalan anapara ile birlikte bankanın belirleyeceği erken kapatma ücretinin de ödenmesi ile mümkün olacaktır.
22/9.madde; Sözleşmeye göre kullandırılacak kredilerle ilgili olarak önceden ödeme planına bağlanmış olsun olmasın banka, gerek ödeme planını ve gerekse faiz oranını günün şartlarına göre değiştirmeye yetkilidir.
22/12.madde; Müşteri, krediyi erken kapatmak isterse, bunun kabul edilip edilmeyeceği bankanın yetkisindedir. Bunun için erken kapatma talebinde bulunan müşterinin, bu tarihten önce son ödenen taksit tarihi itibariyle bakiye anapara borcuna, en son ödenen taksit tarihinden erken kapatma tarihine kadar işleyen akdi faiz, fon ve gider vergisinin eklenmesinden oluşan tutarı, bankanın belirleyeceği erken kapatma ücreti ile birlikte ödenmesi gerekir.
53.madde; (Asıl)Sözleşme, daha önce bankayla imzalanmış ve imzalanacak tüm taahhütname ve sözleşmelerin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır.
55.madde; (Asıl)Sözleşme hükümleri, bütün kredilere ve diğer tüm bankacılık işlemlerine uygulanacaktır.
Davalı … Bankası A.Ş.nin … Şubesi ile davacı arasında 06.11.2008 tarihinde imzalanan sözleşmenin ilgili maddelerinde ise;
6/b madde; Borç alan, borç verene 3 gün önceden yazılı olarak ihbarda bulunmak kaydı ile anapara ile erken ödeme tarihine kadar tahakkuk eden ödenmemiş faizi, vergi ve borç verenin tüm diğer masraflarını (erken ödeme masrafları da dahil) kısmen veya tamamen geri ödeyebilir.
6/c madde; Borç verenin önceden yazılı izni olmaksızın bu sözleşmede belirtilen koşullar dışında ön ödeme yapması mümkün değildir, hükümleri yer almaktadır.
Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere, taraflar arasındaki 27.09.2007 tarihli asıl genel kredi sözleşmesinin 22/8-9-12, 53, 55. ve 06.11.2008 tarihli ikinci kredi sözleşmesinin 6/b-c maddelerinde, müşterinin krediyi erken kapama talebinin kabul edilip edilmeyeceğinin bankanın takdirinde olduğu, erken kapama ücretinin de banka tarafından belirleneceği belirtilmişse de, sözleşmelerde erken kapama halinde alınacak komisyon ücretinin oranı kararlaştırılmamış, bu konuda davalı bankaya tek taraflı belirleme yetkisi tanınmıştır. Yargıtay 11. H.D.nin yerleşmiş içtihatları uyarınca, diğer bankaların davaya konu kredi sözleşmesi ile aynı nitelikte bulunan kredi borçlarının, borçlular tarafından vadesinden önce kapatılması halinde uyguladıkları erken kapama ücreti/komisyonu araştırılmış, bozma sonrası oluşturulan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda; “…davaya konu kredinin erken kapatılması anında davalı banka tarafından davacıdan erken kapatma tarihi itibariyle 23.100.000,00 USD ana para, 1.889.868,75 USD işlemiş faiz, 3.000.000,00 USD erken kapama ücreti olmak üzere toplam 27.989.868,75 USD tahsilat yaptığı ve bu şekilde kredi hesabını kapattığı, davalı banka tarafından alınan erken kapama ücretinin %12,98’e tekabül ettiği, Yargıtay bozma ilamına göre getirtilen banka erken kapama komisyon ortalamasının %4 civarında olduğu, %12,98 oranında alınan kapama komisyonunun fazla olduğu, buna göre davalı tarafından alınabilecek erken kapama komisyonunun 924.000 USD olması gerektiği, 3.000.000 USD – 924.000 USD =2.076,000 USD’nin davalı tarafından iadesinin gerektiği…” bildirilmiştir.
Düzenlenen raporun dayanaklarının gösterildiği, mahkememizce uyulan bozma ilamı gereklerine uygun olduğu, bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere, davalının tahsil etmiş olduğu erken kapama komisyonunun %12,98’e tekabül ettiği, bu durumun benzer işlemleri yapan banka ortalamalarının üzerinde(fahiş) olduğu, %4 oranında kapama komisyonu alınmasının hem genel bankacılık uygulamalarına ve hem de hak ve nesafet ilkelerine uygun olacağı sonucuna ulaşılmış, 2.076.000,00.-USD’nin davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Temerrüt: Dosyaya ihtarnamenin tebliğ şerhi sunulmamış ise de banka ihtarnameye 10.02.2011 tarihinde cevap vererek ödeme istemini reddettiğinden temerrüt tarihi 10.02.2011 olarak kabul edilmiştir.
20.01.2012 dava tarihinde 1 USD = 1.8324-TL’dir.
HÜKÜM: Yukarıda yazılı nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜYLE;
2.076.000,00-USD’nin 10/02/2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/A maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davacı yararına davalıdan tahsiline, fazlaya dair istemin reddine,
2-Davacı vekille temsil edildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan Ret ve kabul oranına göre 103.240,62.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
3-Davalı vekille temsil edildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 74.744,13.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 81.588,90.-TL’nin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 24,45.-TL açılış gideri, 6.000,00.-TL bilirkişi ücreti, 287,80.-TL tebligat, posta vs. gideri olmak üzere toplam 6.312,25.-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre takdir edilen 4.368,07.-TL’sinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 91,00.-TL tebligat ve posta giderinin, kabul ve ret oranına göre takdir edilen 28,02.-TL’sinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 41,00.-TL yargılama giderinin, kabul ve ret oranına göre takdir edilen 4,40.-TL’sinin davacıdan alınıp davalı tarafa verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Bu dava sebebiyle 259.855,50.-TL Karar harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 81.588,90.-TL’nin mahsubu ile 178.266,60.-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınmasına,
9-Karar kesinleştiğinde taraflardan alınan gider ve delil avansının harcanmayan kısmının iadesine,
10-Karar kesinleştiğinde taraflardan alınan gider ve delil avansının harcanmayan kısmının iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya bulundukları yerdeki başka bir mahkeme aracılığıyla mahkememize gönderecekleri dilekçe ile Yargıtay’da temyiz yoluna başvurma hakları bulunduğu hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/12/2018

Başkan
¸E-İmza
Üye
¸E-İmza
Üye
¸E-İmza
Katip
¸E-İmza