Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/458 E. 2021/453 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/458
KARAR NO : 2021/453

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan), Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 17/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan), Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin alacağını tahsil etmesi için …. Ltd.Şti. aleyhine … 2. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin borca itirazı neticesinde itirazın iptali istemiyle dava açıldığını,… Bankası A.Ş. ile müvekkili şirket arasında akdedilen … 21. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı Alacak Temlik Sözleşmesi uyarınca devir ve temlik alınmış olup, temlik sözleşmesi örneği mahkeme dosyasında mübrez olduğunu, itirazın iptali davasında davalı borçlu … Ltd.Şti. hakkında, iflas kararı verildiğini, … 3. İflas Müdürlüğü’nün… iflas sayılı dosyası ile 25.02.2015 tarihinde 2.alacaklılar toplantısı yapılmasına karar verildiğini, müflis şirket aleyhine başlatılan takip konusu icra dosyalarındaki ödeme emri, takip talebi örnekleri ve borca konu tüm genel kredi sözleşmeleri örnekleri iflas masasına sunulduğunu, davalı müflis şirketten toplam 32.386.343,00-TL olan müvekkili şirket alacağının iflas masasına kaydının yapılarak kabulüne karar verilmesi için başvuru yapıldığını, 70 kayıt numarası ile iflas masasına kayıt edildiğini, iflas masasına 70 kayıt numarası ile kayıt edilen müvekkili şirket alacağı iflas idaresince tümüyle reddedildiğini, buna ilişkin kararın 28.01.2015 tarihinde tebellüğ edildiğini, işbu ret kararı nedeniyle, itirazın iptali davasında müflis şirket açısından kayıt kabul davası olarak devam edilmesini ve yasal dayanaktan yoksun olarak reddedilen alacaklarının İ.İ.K. Mad. 235 gereğince kayıt ve kabulüne karar verilmesini istemenin kaçınılmaz olduğunu belirterek müflis şirket yönünden kayıt kabul davası olarak devam edilmesini, müflis … Ltd.Şti. açısından iflas idaresince tümüyle reddedilen toplam 32.386.343,00-TL alacağın davaya konu edilen 19.500.000,00TL’lik kısmının müvekkili şirket alacağının İ.İ.K. m.235 gereğince masaya kaydının kabulünü, müvekkili şirket tarafından iflas masasına kaydı talep edilen ancak reddedilen 32.386.343,00 TL’lik alacak bakımından kayıt kabul davası açılacağını ve hakları saklı kalmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı iflas idaresi inkar eden konumdadır.
Yargılama aşamasında … 7.ATM’nin …E.sayılı dosyasına istinaden mahkememiz dosyasıyla birleştirme kararı verilmiş olup adı geçen birleştirme kararına göre ” Davacısı … Bankası A.Ş., davalısı müflis … LTD ŞTİ adına … İflas Müdürlüğü … İflas, konusu itirazın iptali olan … 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile Mahkememizin iş bu 2015/224 esas sayılı dava dosyasının taraflarının aynı olduğu, her iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, birleştirilmesinin davacı tarafça talep edildiği, her iki davanın birleştirilerek görülmesinde, gerek usul ekonomisi ve gerekse iflas masasına mükerrer alacak kaydının önlenmesi açısından faydalı olacağı anlaşılmakla H.M.K.nun 166/2.maddesi gereğince her iki dosyanın birleştirilmesine karar verilmesi gerekmiştir” gerekçesiyle birleştirme kararı vermiştir.
Dava İİK m.67 hükmüne dayalı itirazın iptali davası olarak 11/06/2013 tarihinde davacı banka tarafından müflis davalı şirket aleyhine açılmıştır.
Aleyhine dava açılan müflis davalı hakkında … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin …E.sayılı ilamına istinaden 14/03/2013 günü saat 14:20 itibariyle iflas kararı verildiği ve iflas kararının halihazırda kesinleşmemesi ile birlikte tasfiyenin adi tasfiyenin basit tasfiye olarak iflas müdürlüğünce yürütülmeye devam olunduğu noktasında … 3. İcra Dairesinin 06/12/2013 tarihli yazısına göre cevap verildiği, yine yargılama aşamasında ise iflas kararını veren … 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin …E. …K.sayılı ilamının 17/07/2014 tarihi itibariyle şeklen kesinleştiği, halihazırda tasfiyenin devam ettiği kayden açıktır.
Taraflar arasında yapılan sözleşme çerçevesinde dava tarihi itibariyle davacı aleyhine itirazın iptali davası açılmış ise de, aleyhine dava açılan davalı şirket hakkında iflas kararının yargılama sırasında verilmesi halinde husumetin iflas idaresine yöneltilerek davaya kayıt kabul davası olarak devam edilmesi ve iflas tarihi itibarıyla saptanan alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi esastır. (Yargıtay 19. HD. 2016/4573E. 2017/2796K.sayılı ilamı)
Ne var ki mahkememizde davalı aleyhine dava açıldığı tarih itibariyle iflas kararı verilmiş olup, nitekim dava dilekçesinde dahi dava müflis şirkete yönelik olarak açılmıştır. Bu durumun ayrıca irdelenmesi gerekir.
Dava, “banka ile müflis şirket arasında yapılan sözleşmesinden doğan alacak ile ilgili itirazın iptali ve takibin devamı için açılmıştır. Ancak bu davanın, davalı hakkında iflasın kararının verildiği 14/03/2013 günü sonrası ve 11/06/2013 tarihi itibariyle açılmış olması karşısında, Yargıtay uygulamasında kabul olunduğu üzere dava artık kayıt kabul davası olarak nitelendirilmelidir”. (Yargıtay 23. HD. 2014/2991E. 2014/8259K.sayılı ilamı)
HMK’nın 24/1, 25 ve 26.maddeleri ile 04.06.1958 tarih ve 15/6 sayılı İBK uyarınca, hukuki nitelendirme hakime ait olup, hakim tarafların dayandıkları maddi vakıalar ve talep sonucu ile bağlı ise de tarafların hukuki nitelendirmesi ile bağlı değildir. Davanın bu noktada itirazın iptali davası olarak müflis şirkete karşı açılmış olması, dava tarihi itibariyle açılmış olan bu davanın kayıt kabul davası olduğu gerçeğini değiştiremez.
Nitekim İİK m.235/f.2 hükmün içeriği dikkate alındığında, sıra cetveline itiraz davaları bir alacağın tespitine ilişkin davalar olup bu davada alacağın tamamen ya da kısmen cetvele kayıt olunup olunmayacağı hakkında karar oluşturulur. Kanun metninden ya da Yargıtay uygulamasından da anlaşıldığı üzere bu alacağın niteliği üzerinde kanun koyucu herhangi bir ayrım yapılmamıştır. O halde kanunun yapmadığı ayrımın Mahkemece yapılabilmesi bu nedenle de mümkün değildir.
Kaldı ki Yargıtay uygulamasında da alacağa yönelik olarak açılan davanın iflas tarihi sonrası açılması sonrasında davanın kayıt kabul davası olarak görülmesi gerektiği yönünde dahi yargısal uygulama ayrıca mevcuttur. (Yargıtay 23. HD 2014/4791; 39K.ve 12/01/2015 tarihli ilamı)
O halde davacının asıl dava dosyası yönünden açmış olduğu dava, iflas tarihi sonrası açılmış olmakla İİK m.235 hükme dayalı kayıt ve kabul davası olarak nitelendirilmelidir.
İİK’nın 235. maddesi uyarınca, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Dava dosyasındaki belgelerden anlaşıldığı üzere davalı şirket hakkında … 4.ATM’nin …E.sayılı dosyasına istinaden 14/03/2013 tarihi itibariyle ve mahkememizde asıl dava açılmadan önce iflas kararı verilmiştir. O halde mahkememizde açılan asıl dava yönünden davacının, iflas kararı verilen İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinde nezdinde dava açması gerektiği, esasen gerek açıklanan hüküm gerek Yargıtay uygulaması dikkate alındığında dava tarihi itibariyle İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili bulunduğu anlaşılmaktadır.
Birleşen dava tarihi itibariyle dahi İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi yetkili olsa dahi birleştirme nedeni ve usuli yönden birleşen dosya üzerinden ayrıca usuli değerlendirme yapılması gerekmesi, asıl dava dosyasında kesin yetkiye yönelik karar oluşturulması karşısında ve her bir davadaki dava şartının farklı olarak değerlendirilmesinin zorunlu olması nedeniyle HMK m.167 hükmü uyarınca birleşen davanın ayrılmasına dair karar vermek gerekmiştir.
Hal böyle olunca İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili olduğunun kabulüne ve HMK m.114/f.1 bend (ç) ve m.115/f.2 hükümleri uyarınca kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I.ASIL DAVA 2014/458 ESAS
1-Mahkememizin 2014/458 E.sayılı davasında mahkememizin HMK m.114/f.1-bent (ç) ve HMK m.115 hükmü uyarınca kesin yetkili olmaması karşısında, asıl davanın dava şartı yokluğundan ve usulden reddine,
2-Talep halinde, asıl dava dosyanın kesin yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Karara karşı kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren iki hafta içinde; süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleştirilmiş ise kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesine,
4-Başka mahkemede davaya devam edilmesi söz konusu olmadığında dava hakkında açılmamış sayılma kararı verilerek davacının yargılama giderlerine mahkum edileceğinin taraf vekillerine ihtarına,
5-HMK 331/2 maddesi uyarınca davaya başka bir mahkemede devam olunacağından yargılama giderlerine bu aşamada hükmedilmemesine,
II.BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 7.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 2015/224 E.
Birleşen dava dosyasının asıl dava verilen hükmün niteliği gereği ve hükmün infazının sağlanması açısından asıl dava dosyasından HMK m.167 hükmü uyarınca ayrılmasına,
Dair, asıl ve birleşen dosya davacı vekilinin huzurunda diğer tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/06/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …