Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2009/801 E. 2018/124 K. 01.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2009/801
KARAR NO : 2018/124

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 04/11/2009
KARAR TARİHİ : 01/02/2018

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; … 12 İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalılar … Ltd. Şti. ve …A.Ş. ile dava dışı … ve … hakkında kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, icra dosyası borçluları olan davalılar …Ltd. Şti. ve …A.Ş.’ne ait malvarlıklarının borç ve yükümlülüklerden kurtulmak amacıyla davalı … A.Ş.’ne kaçırıldığını ve faaliyetlerin bu şirket üzerinden devam ettirildiğini, her üç şirketin ortaklarının, temsile yetkili şahıslarının ve iştigal konularının aynı olduğunu ve gerçekte tek elden yönetildiğini, her üç şirketin aynı adreste faaliyet gösterdiğini ve şirket muhasebecilerinin aynı olduğunu, davalılardan …AŞ adına tescilli markaların her üç şirket tarafından ortaklaşa kullanıldığını, tüzel kişilik perdesinin kötüye kullanıldığını beyan ve iddia ederek tüzel kişilik perdesinin kaldırılarak davalı … ve … Tic. A.Ş.’nin diğer davalılar … Bilgisayar San. ve Tic. Ltd. Şti. ile … Bilgisayar San. ve Tic. A.Ş.’nin devamı olduğuna ve … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına konu alacaklarından sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;Davalılardan … San ve Tic. A.Ş.nin … Asliye 5. Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyasından … tarihinde iflasına karar verildiğini ve … 3. İflas Müdürlüğünde … sayılı dosyası ile iflas açıldığını, davalılardan … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin … Asliye 1. Asliye Ticaret Mahkemesi‘nin … sayılı dosyasından 22.12.2009 tarihinde iflasına karar verildiğini ve … İflas Müdürlüğü’nün … sayılı dosya ile iflasın açıldığını, iflas ile birlikte bu iki şirketle vekalet ilişkisinin sona erdiğini, İİK mad. 194 gereğince müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davalarının 2. alacaklılar toplantısından 10 gün sonrasına kadar duracağından müflis davalılar hakkındaki yargılamanın bu aşamada durdurulmasına karar verilmesini istediklerini, davacı yanın taleplerinin kabul edilemeyeceğini, davacının kendi bankası ve bağlı kuruşlarının da ortaklarının ve yönetim kurullarının aynı kişilerden oluştuğunu, müflis … A.Ş, ile Müflis … Ltd Şti. ve müvekkili davalı … A.Ş,’nin iştigal konularının ve konumlarının birbirinden farklı olduğunu, ticari ilişkinin … A.Ş. ‘ye kaydırıldığı iddialarının hayal mahsulü olduğunu, ayrıca davacının icra takibindeki alacağının kambiyo senedine dayandığını ve müvekkili davalı … A.Ş.’nin kambiyo senedine dayalı bir borçtan sorumlu tutulmasının hukuken mümkün bulunmadığını, diğer yandan takip dayanağı bonolar üzerlerindeki imzalara itiraz edilmiş olduğu ve imza itirazı ile ilgili yargılamanın yapıldığı dosyanın Yargıtay’da olduğunu dolayısı ile ortada kesinleşmiş bir alacak bulunmadığını beyan ve iddia ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, tüzel kişilik perdesinin kaldırılarak davalı … İletişim ve Bilgisayar San. Tic. A.Ş.’nin diğer davalılar … Bilgisayar San. ve Tic. Ltd. Şti. ile … Bilgisayar San. ve Tic. A.Ş.’nin devamı olduğuna ve … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına konu alacaklarından sorumlu tutulmasına karar verilmesi talebine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi Raporu:
Düzenlenen bilirkişi heyeti raporunda özetle;
“…Sicil kayıtlarına göre davalı şirketlerin farklı ana faaliyet konularında aynı sektörde (bilişim) faaliyet gösterdikleri, davalılar …A.Ş. ile …A.Ş.’nin merkez adreslerinin aynı, ancak diğer davalı .. .Ltd, Şti’nin merkez adresinin ise farklı olduğu, davalı şirketlerin sermayelerinin çok büyük kısımlarının …’e ait olduğu ve bu kişi tarafından temsil edildiği, davalı şirketlerin ortaklıklarının ve yöneticilerinin aynı kişiler olduğu, davalı … Ltd. Şti.nin ticari defterlerine göre davalı …A,Ş. ile ticari bir ilişkisinin bulunduğu ancak şirket defterlerinde malvarlığının davacı tarafından başlatılan takipten ya da açılan davadan önce muvazaalı bir şekilde davalı Datron iletişim. ..A.Ş.‘ne devredildiğini gösteren herhangi bir muhasebe kaydının bulunmadığı, davalı …A.Ş.’nin ticari defterlerine göre davalı … A.Ş. ile ticari bir ilişkisinin bulunduğu ancak şirket defterlerinde malvarlığının davacı tarafından başlatılan takipten ya da açılan davadan önce muvazaalı bir şekilde davalı …A.Ş.’ne devredildiğini gösteren herhangi bir muhasebe kaydının bulunmadığı, davalı …A.Ş.nin ticari defter kayıtlarına göre diğer iki davalı şirket ile ticari ilişkisinin bulunduğu, şirket defterlerinde davalı …Ltd. Şti.’ne ait malvarlığının muvazaalı bir şekilde devralındığını gösteren herhangi bir muhasebe kaydının bulunmadığı ancak diğer davalı …A.Ş.’ne ait bir kısım malvarlığının muvazaalı olarak devralındığı şeklinde yorumlanabilecek bir muhasebe kaydının bulunduğu, söz konusu muhasebe kaydının şirketin herhangi bir alacağının olmamasına rağmen …A.Ş.‘den 8 adet (toplamda 277.146,00.-TL) tutarında çek aldığını gösterdiği, Türk Patent Enstitüsünden gelen cevabi yazı ve eklerine göre davalı … Ltd. Şti. adına kayıtlı herhangi bir markanın bulunmadığı, davalı … Ltd, Şti. adına kayıtlı bir çok markanın bulunduğu ve bu markalar arasında “…” ibareli markaların da yer aldığı, … Ltd. Şti.nin sicil kayıtlarına göre şirketin ana faaliyet konusunun bilgi teknolojileri ve bilgisayar hizmetleri olduğu, şirketin en son merkez adresinin … ili, … ilçesi. … mevkii, … Deri Sanayi Bölgesi, … Depo Bina No: … olduğu, şirketin merkez adresinin 2001 yılından bu yana bu adres olarak gözüktüğü, şirketin en son kayıtlı sermayesinin 500.000,00.-TL olduğu, takip ve dava yılı olan 2009 yılında bu sermayenin 475.000,00 TL’lik kısmının …’e, 25.000.00.-TL’lık kısmının ise …’e ait olduğu, şirketin eski ortaklarının …, …, … ve … oldukları, şirketi temsil ve ilzam yetkisinin (şirket müdürü sıfatıyla) 2001 yılından bu yana …’e ait olduğu, davalı (takip borçlusu) …A.Ş.ne ait sicil kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde; Şirketin 28/05/1993 tarihinde kurulduğu ve iflas halinde gözüktüğü, Şirketin ana faaliyet konusunun bilgisayar ve bilgisayar parçası alım satımının olduğu, şirketin en son merkez adresinin …. ili, … İlçesi, … sokak, … İş Merkezi No: … olduğu, şirketin merkez adresinin kuruluşundan bu yana bu adres olarak gözüktüğü, şirketin aynı iş merkezinde 3 tane ve … Mermerciler Organize Sanayi Bölgesinde 1 tane olmak üzere toplamda 4 tane şubesinin gözüktüğü, Şirketin en son kayıtlı sermayesinin 5,000.000,00.-TL olduğu, takip ve dava yılı olan 2009 yılında bu sermayenin 4.743.750,00 TL’lik kısmının …’e, 250.000.00.-TL’lık kısmının …’e, 3.250,00 TL’lik kısmının …’e, 2.500,00 TL’lik kısmının …’e, 500,00 TL’lik kısmının …’e ait olduğu, Şirket yönetim kurulu üyelerinin …, …, … ve … oldukları, şirketi temsil ve ilzam yetkisinin yönetim kurulu başkanı sıfatıyla …’e ait olduğu, davalı … A. Ş.’ne ait sicil kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde, Şirketin 10/07/1997 tarihinde kurulduğu ve iflas halinde gözüktüğü, Şirketin ana faaliyet konusunun iletişim hizmeti olduğu, Şirketin en son merkez adresinin … ili. … ilçesi, … sokak, … İş Merkezi No: … olduğu, şirketin merkez adresinin kuruluşundan bu yana bu adres olarak gözüktüğü, şirketin şubesinin bulunmadığı, şirketin en son kayıtlı sermayesinin 250.000,00 TL olduğu, takip ve dava yılı olan 2009 yılında bu sermayenin 221.500,00 TL’lik kısmının …’e, 28.225.00.-TL’lk kısmının …’e, 25,00 TL’ük kısmının …’e, 50,00 TL.’lik kısmının …’e, 200,00 TL’Iik kısmının ….’e ait olduğu, şirket yönetim kurulu üyelerinin …, … ve … oldukları, şirketi temsil ve ilzam yetkisinin yönetim kurulu başkanı sıfatıyla …’e ait olduğu, hukuki yönden tüzel kişi ile ortakları arasındaki gerek kişilikler ve gerekse malvarlıkları yönünden geçerli olan ayrılık prensibi, hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuruyor ise, tüzel kişilik perdesinin arkasına sığınarak üçüncü kişilerin zararına hareket eden ve bir anlamda perdenin arkasına saklanan kimselere uzanmak hukuk düzenin korunması bakımından hir zorunluluk olduğu, perdenin aralanması teorisinin özünde hakkın kötüye kullanımı ve kanunun dolanılması kriterlerine uygun olarak Limited veya Anonim şirket müesseselerinin amaçları dışında kullanılıp kullanılmadığı araştırılmakta ve böylece hukuk düzeni tarafından korunmayan bir davranışın önüne geçilmiş olunduğu, perdenin aralanmasıyla birlikte tüzel kişiliğin ayrı ve bağımsız, hukuk süjesi olma prensibin köıüye kullanıldığı durumlarda perde aralanarak aynı tüzel kişilik prensibinin arkasına sığınarak sorumluluktan kurtulmaya çalışan gerçek veya tüzel kişilere ulaşılmakta olduğu, bu açıklamaların perdenin düz aralanmasına ilişkin olduğu, bu teorinin uygulanması tüzel kişi ile onu oluşturan ortak veya ortakların ayrılığı prensibinin somut olay bakımından kaldırarak ortağın mal varlığına gidilmesinin yolunun açıldığı, ortağın sorumluluğuna gidilebildiği, perdenin düz aralanmasının huzurdaki davaya uygulanması mümkün olmadığı, zira perde düz aralandığında altından davalı …, Şti ve …A.Ş.nin ortaklarının çıktığı, oysa davacının burada anılan şirketlerden olan alacağını onun ortak veya ortaklarından değil; başka bir tüzel kişiliği haiz … San, Tic. A.Ş şirketinden almak istediği, davalı … Şirketinin asıl borçlu şirketlerde herhangi bir ortaklığının söz konusu olmadığı, bu nedenle … AŞ’nin ortak sıfatıyla sorumluluğuna gidilemeyeceği, perdenin tersten aralanmasında ise çıkış noktasının ortak olduğu, yani ortağın bir şahsi borcundan dolayı tüzel kişiye gidebilmek için koşulların değerlendirildiği, huzurdaki davada bu teorinin uygulanmasının mümkün olmadığı, zira davalı … AŞ asıl borçlu olmadığı bu nedenle perdeyi tersten kaldırmanın uygulanamayacağı, perdenin çapraz kaldırılması teorisinin olayda uygulanıp uygulanmayacağı yönünden ise; tüzel kişilik perdesinin çapraz kaldırılmasında kardeş ortaklıkların sözkonusu olduğu, buna göre yavru ortaklığa ilişkin bir durumdan dolayı tüzel kişilik perdesi kaldırılarak ana ortaklığın devreye sokulduğu, daha sonra ise ana ortaklık ve diğer bir yavru ortaklık arasındaki perde kaldırılarak diğer yavru ortaklığa ulaşıldığı, perdenin çapraz kaldırılması halinde sadece ana ve yavru ortaklık arasında değil, aynı konzern veya holding sisteminde yer alan ortaklıklar arasında da perdenin kaldırılmasının söz konusu olabildiği, bu halde sorumluluk bağının kurulabilmesi için perdenin hem doğrudan kaldırması hem de tersine kaldırmasının söz konusu olduğu, ancak perdenin çapraz kaldırılması teorisinin de huzurdaki davada uygulanamayacağı zira davalı şirketler arasında ortaklarının ayniyeti dışında ana-yavru ortaklık veya konzern ilişkisi bulunmadığı, bu teorinin uygulanmasında iktisadi veya akrabalık ilişkisinin varlığı halinde kabul edilen organik bağın tek başına perdenin aralanması için yeterli olmadığı, ancak alacaklıyı zarara uğratmaya yönelik bir işlemin varlığı halinde organik bağ tüzel kişilik perdesinin aralanmasına ve sorumluların çevresinin genişletilmesine dayanak teşkil edebileceği, sırf organik bağ var diye tüzel kişilik perdesi aralanarak şirketlerden herhangi birinin borçlarını ödememesi halinde diğer şirkete müracaat edilemeyeceği, şirketlerin ortaklarının ve yöneticilerinin ayniyet gösterdiği anlaşılmaktaysa da bu durumun bağımsız tüzel kişiliği haiz şirketlerin birbirlerinin borçlarından sorumlu tutulması sonucunu doğurmayacağı, davalı şirketlerin kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde davalı …A.Ş.’nin diğer davalı …A.Ş. ne ait bir kısım malvarlığının muvazaalı olarak devralındığı şeklinde yorumlanabilecek bir muhasebe kaydının bulunduğu, söz konusu muhasebe kaydının şirketin herhangi bir alacağının olmamasına rağmen …A.Ş.’den 8 adet toplamda 277.146,00.-TL tutarında çek aldığını gösterdiği, bu durumda Davalı … AŞ’nin muvazaalı işlem dolayısıyla bu tutardan sorumluluğuna gidilebileceği….” ifade edilmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre sonuç olarak, perdenin aralanması teorisi kapsamında; tüzel kişilik perdesinin düz aralanmasıyla, ortağın mal varlığına gidilmesine, perdenin tersten aralanmasıyla ortağın şahsi borcundan dolayı tüzel kişiye gidilmesine imkan sağlandığı, bu nedenle anılan iki teorinin olaya uygulanma kabiliyetinin bulunmadığı, somut olayda diğer koşulların da bulunması halinde perdenin çapraz kaldırılması teorisinin uygulanabileceği ancak bunun için de davalı şirketler arasında ortaklarının ayniyeti dışında ana-yavru ortaklık veya konzern ilişkisi bulunması gerektiği, davalılar arasında böyle bir durumun söz konusu olmadığı, iktisadi ilişki, ortaklar arasında akrabalık ilişkisi gibi sebeplerle tespit edilen organik bağın tek başına perdenin aralanması için yeterli olmadığı kabul edilmiştir.
Toplanan delillerle, davalı … AŞ ‘nin diğer davalı … AŞ’den bir kısım mal varlığının muavazalı olarak devralındığı şeklinde yorumlanabilecek muhasebe kaydı bulunduğu, söz konusu muhasebe kaydının şirketin her hangi bir alacağının olmamasına rağmen müflis … AŞ den 8 adet (toplamda 277.146,00.-TL) bedelli çeklerin alındığı, bu işlemin muavazalı olabileceği tespit edilmiş ise de bu durumun ispatlanması halinde dahi görülmekte olan davada değerlendirme yapılamayacağı, zira bu durumda … İletişim AŞ’ye devredilen mal varlığı ile ilgili dava açma hak ve yetkisinin müflis şirket iflas idaresinde olduğu sonucuna ulaşılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda yazılı nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 2.180,00.-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Alınması gereken 35,90.-TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 15,60.-TL’den mahsubu ile kalan 20,30.-TL’nin davacıya iadesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.01/02/2018

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır