Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2023/124 E. 2023/129 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/124 Esas
KARAR NO :2023/129

DAVA:Sözleşmeye Dayalı Tazminat
DAVA TARİHİ:06/06/2022
KARAR TARİHİ:15/05/2023

….Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/… esas 2022/… karar sayılı dosyasında verilen GÖREVSİZLİK kararı kesinleşerek, Mahkememizin 2023/124 esasına kayıtlanan dosyanın yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 24/08/2020 tarihinde “Marka Devir ve kar paylaşımlı karma sözleşme” imzalandığı, dava konusu sözleşme uyarınca davalı … tarafından “…” adı altında üçüncü kişilere franchise sözleşmesi kapsamında verilen tüm hakların ve operasyonel işletme sürecinin Dünya Markaları’na devredileceği kararlaştırıldığı, bu devri takiben işletme sürecinden elde edilecek kârın taraflar arasında %50-%50 oranında paylaşılacağı kararlaştırıldığını, davalının mülkiyeti kendisinde bulunan “…” isimli markayı, marka devir ve kâr paylaşımlı karma sözleşmenin 1 numaralı maddesinde yer alan “… tarafından işletilen yada franchise verilen işletmelere ilişkin sözleşmelerden doğan tüm hak, alacak, sorumluluk yükümlülükler markanın devrinden en geç 10 gün içinde Dünya Markalarına devir ve temlik edilecektir” şeklindeki ifade ile düzenlenen yükümlülüğü yerine getirmediğini, müvekkili şirket dava konusu sözleşmenin 1.maddesinde yer alan devir yükümlülüğünü yerine getirmesi amacıyla davalıya önce sözlü uyarılarda bulunduğunu, ancak sözlü uyarılara rağmen davalı, sözleşmeden kaynaklanan devir yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından …. Noterliğinin 06/10/2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek davalıdan işletmelere ait tüm bilgi ve belgelerin bildirilmesini ve devirlerini yapılmasını ihtar edilerek anılan devir işlemlerinin yapması için davalıya bildirimde bulunulduğunu, yapılan ihtarnameye rağmen davalı sözleşmeye aykırı davranışında ısrarcı olarak devir işlemlerini gerçekleştirmediğini, davalının sözleşmenin 6.maddesinde düzenlenen bilgi ve belgeleri müvekkili şirkete bildirmemiş olup devir işlemlerini de gerçekleştirmediğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmeyeceği anlaşıldığından ikinci kez ihtarname keşide edilerek … 24. Noterliğinin 18/11/2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmeden kaynaklanan borcun yerine getirilmesi talebinden vazgeçilerek cezai şartın ödenmesinin talep edildiğini, dava konusu sözleşmenin 27.maddesinde düzenlenen hüküm ile taraflar arasında cezai şartın kararlaştırıldığını, davalı tarafın sözleşmeyi haksız olarak feshetmiş olup dava dilekçesi ekindeki ihtarnamelerin de bu durumu ortaya çıkardığını, dava konusu sözleşmenin 1.maddesinin 2.paragrafında belirtildiği üzere davalının anılan markaya ilişkin 6 adet şubesi olan işletmesinin bulunduğunu, davalı tarafın sözleşmeyi haksız olarak feshettiği için bu işletmelerin yıllık kârının 10 katı bedelinde cezai şartı davacı müvekkile ödemekle yükümlü olduğunu, cezai şartın fahiş olduğunu iddia edemeyeceğini ve cezai şarta ilişkin indirim talebinde bulunamayacağını, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile asli talep olarak olarak taraflar arasında imzalanmış ancak davalı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle sonuçlarını doğuramamış işbu sözleşmeden kaynaklanan cezai şartı bedeli olarak fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL’nin sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, bu talep kabul görmediği takdirde fer’i talep olarak sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle oluşan zarara karşılık şimdilik 10.000,00 TL’nin sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Görevsizlik kararı veren mahkemeye sunulmuş bir savunma bulunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; Taraflar arasında imzalanan sözleşme edimlerinin davalı tarafından yerine getirilmemesi kapsamında HMK m. 109 uyarınca, sözleşme ile öngörülen cezai şartın ödenmesi, bunun mümkün olmaması halinde sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle oluşan zararın davacıya ödenmesi taleplerine ilişkindir.
Davacının dava dilekçesi ve ekleri incelendiğinde;
Taraflar arasında 24.08.2020 tarihinde “Marka Devir Ve Kar Paylaşımlı Karma Sözleşme” imzalandığı ve sözleşme uyarınca, davalı … tarafından “…” adı altında üçüncü kişilere franchise sözleşmesi kapsamında verilen tüm hakların ve operasyonel işletme sürecinin davacıya devredileceği kararlaştırılmıştır. Bu devri takiben işletme sürecinden elde edilecek kârın taraflar arasında %50-%50 oranında paylaşılacağının sözleşme ile kararlaştırıldığı, Davalı Mehmet Salih Oralın, sözleme konusu markayı, Marka Devir Ve Kâr Paylaşımlı Karma Sözleşmenin 1 numaralı maddesinde yer alan “… tarafından işletilen yada franchise verilen işletmelere ilişkin sözleşmelerden doğan tüm hak, alacak, sorumluluk yükümlülükler markanın devrinden en geç 10 gün içinde DÜNYA MARKALARINA devir ve temlik edilecektir” şeklindeki ifade ile düzenlenen yükümlülüğü yerine getirmediğinin iddia edildiği, dolayısıyla dava konusu sözleşmenin 1. Maddesinde yer alan devir yükümlülüğünü yerine getirmesi için davacıya …. Noterliği’nin 06.10.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği, sözleşmeye rağmen davalının devir işlemlerini gerçekleştirmediği, ikinci kez … 24. Noterliği’nin 18.11.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmeden kaynaklanan borcun yerine getirilmesi talebinden vazgeçilerek cezai şartın ödenmesinin davacı yanca talep edildiği, Dava konusu sözleşmenin 27. maddesinde yer alan “İşbu sözleşmeyi haksız olarak fesih eden taraf diğer yana iş bu sözleşme bedelinin yıllık kârının 10 katı oranında cezai şart ödemeyi, işbu cezai şart miktarında indirim istenemeyeceğini peşinen kabul, beyan ve taahhüt etmiştir” şeklindeki ifadeden haraket ile davacının sözleşmeye aykırılık kapsamında huzurdaki davayı açtığı anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanunun 179. maddesinde açıkça düzenlediği üzere; “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.” Yine TBK.m.180 hükmünün “Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir” şeklindeki ifadesi uyarınca TBK ceza koşuluna hukuki bir anlam tanıyıp, taraflar arasında serbestçe kararlaştırılabileceğini düzenlemiştir.
Huzurdaki sözleşmede sözleşme kapsamına göre sözleşme içinde bir marka adının zikredilmesi mahkememize görevli kılmamaktadır. Zira huzurda sözleşme kapsamında davalının sözleşme ile üstlendiği devir yükümlülüğünü yerine getirmediği iddia edilmekte olup, keza Davalı tarafın, sözleşmeyi haksız olarak feshettiği için bu işletmelerin yıllık kârının 10 katı bedelinde cezai şartı ödemesi talep edilmektedir.
Somut olayda feshin haklı olup olmadığı, sözleşme ile davalının devir yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği, davacının talep ettiği cezai şartın doğup doğmadığı hususları olup, bizatihi huzurda davanın konusu marka uyuşmazlığı olmadığı gibi, sözleşmesel yükümlülük kapsamında taleplerin incelenmesine gerekli kıldığından ve Cezai şart sözleşmede taraflar arasında belirlenmiş olup davalı taraf tacir olduğundan , ticari uyuşmazlıklardan ve sözleşmeden kaynaklı tazminat istemleri yönünden Ticaret mahkemeleri görevli bulunduğundan dava dilekçesindeki anlatım ve talepler dikkate alındığında mahkememizin görevli olmadığı anlaşıldığından mahkememizce karşı görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.
Görev hususu HMK 114 1-c maddesi uyarınca dava şartlarından olduğundan mahkemece davanın her aşamasında re’sen göz önünde bulundurulması gereken hususlardandır.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. 5846 sayılı Yasa’nın 76. maddesinde bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden kaynaklı uyuşmazlıklara ihtisas mahkemesi niteliğindeki fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerince bakılacağı belirtilmiştir. İşbu davada marka hukukundan Ya da 5846 sayılı yasadan kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından, tamamen sözleşmeye aykırılık kapsamında tazminat taleplerine ilişkin olarak açıldığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir.
HÜKÜM:
1-Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, Her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı çıktığından, uyuşmazlığın giderilmesi için dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, yetkili ve görevli mahkemenin İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeniyle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Dair karar tarafların yokluklarında gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verildi.15/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır