Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2023/112 E. 2023/114 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/112 Esas
KARAR NO : 2023/114

DAVA : Kişilik hakkına saldırıdan kaynaklı manevi tazminat
DAVA TARİHİ : 03/08/2022
KARAR TARİHİ : 27/04/2023

Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/325 esas 2022/457 karar sayılı görevsizlik kararı 04/04/2023 tarihinde kesinleşerek Mahkememize gelerek 2013/114 esas numarasını almış olmakla, dava dosyası incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili, Görevsizlik kararı veren mahkemeye ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; iş bu davada Asliye hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu,11/05/2022 tarihinde İstanbul’da yaşanan bir yaralama olayı sonrası mağdur olduğu düşünülen … hakkında, internet sitelerinde, ana haber bülteni ve gazetelerde birçok haber yapıldığını, davacının, söz konusu olayla uzaktan yakından herhangi bir ilgisinin bulunmamasına karşın söz konusu haberlerin tümünde -nasıl elde edildiği bilinmeyen- fotoğraflarına yer verildiğini, … A.Ş. (…) 11.05.2022 tarihli yayında da gazetenin 3. sayfasında ilgili habere ” İş yüzünden kavga ettiği kardeşini 7 kez bıçakladı” başlığı ile yer verildiğini ve aile içi şiddet kurbanı olarak davacının fotoğrafının kullanıldığını, … A.Ş. (…) 11.05.2022 tarihli yayınında gazetenin ana sayfasında “…” başlığıyla ilgili habere yer verildiğini ve aile içi şiddet kurbanı olarak davacının fotoğrafının kullanıldığını, davacının, gazetedeki ilgili haberle hiç bir ilgi ve alakasının bulunmadığını, buna karşın gazetenin ana sayfasında ve internet sitelerinde haber yapıldığını ve nasıl elde edildiğinin bilinmeyen fotoğrafının, teyit edilmeden rızası dışında kullanıldığını, davacının haber konusu olayla herhangi bir ilgisi bulunmamasına karşın aile içi şiddet kurbanı olarak gösterildiğini, davacının, …’nda teknik personel olarak çalıştığını, söz konusu haberler yüzünden iş yerindeki itibarının sarsıldığını, çalışma hayatının tehlikeye girdiğini, haberde yer alan mağdurun, davacı ile isim benzerliği olduğu düşünüldüğünde dahi, davacının açıkça isim soy isim ve çalıştığı işi ile ilgili bilgilerin yer almasının davacıyı daha büyük bir manevi zarara uğrattığını, davacının kişilik haklarına ciddi bir saldırı oluşturduğunu, davacının bu süreçte fazlasıyla yıprandığını, konuyla alakalı 07.07.2022 tarihinde gazetelerin sorumlu müdürlerine karşın tekzip talebinde bulunulduğunu, ancak bu talepleri doğrultusunda herhangi bir tekzip metninin yayınlanmadığını, ilgili internet haberleri sebebiyle … Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurularak erişimin engellenmesi talep edildiğini, olayla hiçbir ilgisi bulunmamasına karşın fotoğrafının izinsiz kullanılması sonucu, toplum nezdinde küçük düşürücü, aile içi şiddet kurbanı olarak gösterilen davacının kişilik haklarının ihlal edildiğinin sabit olduğunu belirterek, davalılardan … A.Ş. ile … A.Ş. ve temsilcisi …’den 25.000 TL manevi tazminat taleplerinin haksız fiil tarihi itibariyle yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, … A.Ş. ile … A.Ş. ve temsilcisi …’den 25.000TL manevi tazminat taleplerinin haksız fiil tarihi itibariyle yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalılar …, … Anonim Şirketi, … Anonim Şirketi vekili, görevsizlik kararı veren Mahkeme sundukları cevap dilekçesinde özetle; davalı … hakkında açılan davanın taraf sıfatı yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, ilgili haberi yapan kişinin … isminde bir muhabir olduğunu, ayrıca davanın açıldığı tarihte … Anonim Şirketi’nin imtiyaz sahibi olduğu …’nin künyesi incelendiğinde, künyede Tüzel Kişi temsilcisi olarak …’ın yetkili olduğunun görüleceğini, ilgili olarak husumet yöneltilmesi gereken kişinin … olduğunu, haberin … alındığına dair herhangi bir delilin bulunmadığını, bu nedenle … A.Ş.’nin işbu davada hiçbir şekilde aktif husumetinin bulunmadığını, davacının iddialarının tek muhattabının … sahibi … A.Ş. olduğunu, taraflar arasında herhangi bir dava arkadaşlığının bulunmadığını, bu nedenle davanın tefrikinin gerektiğini, davacının gönderdiği ihtarnamenin kanunun verdiği süreler dışında davalı şirkete ulaştığından, tekzip metninin yayınlama zorunluluğunun ortadan kalktığını, internet haberleri ile ilgili tekzip metni yayınlanmasına dair kanuni düzenlemenin bulunmadığını, dava konusu haberin, yazı/basın özgürlüğü çerçevesinde kaleme alındığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacı yanında talep etmiş olduğu manevi tazminat miktarının fahiş bir rakam olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … Anonim Şirketi vekili Görevsizlik karar veren Mahkemeye sundukları cevap dilekçesinde özetle; davalı …’ün, … yayın sahibi olan … Anonim Şirketi ‘nin genel müdürü olduğunu, Basın Kanunu anlamında gazete temsilcisi olmadığını, görevli mahkemenin FSHM mahkemeleri olduğunu, dava şartı olan arabuluculuk safhasının sağlanmadığını, konu edilen haberin, … ve … Ajanslarından alındığını, nitekim bu hususun gerek basılı nüshada gerekse internette yayınlanan haberin son kısmında mahreç olarak eklendiğini, ayrıca, davacının ihtarnamesinin kendilerine ulaşır ulaşmaz haber sitesinden davacıya ait olan fotoğrafların kaldırıldığını, davacı yan tarafından gönderilen ihtarname … internet sorumlu müdürü olan …’ye gönderildiğini, bu nedenle kendisinin onayı ile internet üzerinden gerekli değişikliğin yapıldığını, davalıların iyi niyetinin açık olduğunu, davacı yanın, manevi zararı olduğunu iddia ettiğini, ancak, iddia ettiği manevi zarara ilişkin somut bir delilin sunulmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu uyuşmazlık; Yaralama olayı sonrası mağdur olduğu düşünülen … hakkında, internet sitelerinde, ana haber bülteni ve gazetelerde birçok haber yapıldığını, davacının, söz konusu olayla uzaktan yakından herhangi bir ilgisinin bulunmamasına karşın söz konusu haberlerin tümünde nasıl elde edildiği bilinmeyen fotoğraflarına yer verildiğini,kişilik haklarının ihlal edildiğini, kişilik haklarına ciddi bir saldırı oluştuğundan manevi açıdan gördüğü zarar nedeniyle davalılardan 20.000’er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesi istemli olarak açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar … 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı görevsizlik kararı ile dava dosyası 04/04/2023 tarihinde kesinleşerek mahkememize gönderilmiş isede, dava dilekçesinin düzenleniş ve olayın aktarılış şekline göre tamamen kişilik haklarına dayalı manevi tazminat istemi ile açılan davaya bakma görevinin mahkememize ait olmadığı hususu sabittir.
Davacının fotoğrafı alelade bir fotoğraf olup, edebi bir fotoğraf olmadığı dava dilekçesinde ki görselden net olarak anlaşıldığı gibi, davacının da dava dilekçesinde fotoğrafın edebi bir yönü olduğu iddiasında bulunmadığı gibi tamamen kişilik haklarına saldırı,yanlış haber yapılmasından kaynaklı olarak davacının kişilik haklarının zarar gördüğü iddiası ile manevi tazminat talep ettiği açık olup, görevsizlik kararı veren mahkemenin dava dilekçesi içeriğini ve talebi dikkate almadan usul ve yasaya aykırı olarak görevsizlik kararı tahsis ettiği açıktır. Hakim dilekçede açıklanan iddialara göre yargılama yapacağından, somut talep içeriğinde mahkememizce fikri hakka yönelik bir husus tartışılmayacaktır. Hakimin burda yapacağı iş davacının fotoğrafının izinsiz bir haberde kullanılmış olması nedeniyle manevi yönden kişilik hakkı ihlaline dayalı olarak manevi elem kapsamında davacının manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı varsa miktarını tayin olup, 5846 sayılı yasa kapsamında bir araştırma yapılmayacaktır. Bilindiği üzere Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi özel görevli bir ihtisas mahkemesi olarak kanun kapsamında düzenlenen fikri hakların özüne yönelik davalarda görevlidir.
Davacı dilekçesinde açıkça kamunun yakından tanımadığı davacının alelade çekilmiş fotoğrafının asılsız bir haberde mağdur sıfatıyla kullanılması nedeniyle davacının duyduğu elem ve izdıraba dayalı olarak manevi tazminat istemli olarak dava açmış olduğundan huzurdaki davada ancak ve ancak kişilik haklarının ihlali kapsamında manevi tazminat değerlendirilecektir.
Görev hususu HMK 114 1-c maddesi uyarınca dava şartlarından olduğundan mahkemece davanın her aşamasında re’sen göz önünde bulundurulması gereken hususlardandır.
İş bu davada sinai bir mülkiyet hakkından , 5846 sayılı yasadan kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir..( aynı yönde Yargıtay 11.HD’nin 2016/852 esas, 2017/3865 karar ve 19.6.2017 tarihli , 11.HD.’nin 2012/9232 Esas 2012/12240 Karar ve 11.07.2012 tarihli ,, Yargıtay 11.HD’nin 2016/3378 esas, 2017/2139 karar ve 13/04/2017 , BAM 16.HD’nin 2017/1173 Esas2017/3520 ve Karar ve 22.11.2017 tarihli , İstanbul BAM 37.HD’in 2017/1569 esas, 2017/1640 karar ve 21.9.2017,BAM 37.HD’nin esas, 2017/1964 karar ve 26.10.2017 tarihli ilamları, İstanbul BAM 4.HD’nin 2021/1479 esas, 2021/1390 karar ve 30.6.2021 tarihli ilamları, aynı hususa işaret edilmektedir. )
Davacı tarafça 5846 sayılı Kanun kapsamında bir ihlal iddiasına dayanılmadığı da dosya kapsamından çok açık bir şekilde anlaşılmakta olup, yapılan hukuki nitelemeye göre 5846 sayılı sayılı Kanun’un uygulanmasını gerektiren bir durum da somut uyuşmazlıkta bulunmamaktadır.
O halde mahkemece, davacı tarafından 5846 sayılı Kanun kapsamında bir iddiaya dayanılmadığı nazara alınarak, işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, İşbu davada FSEK’ten yada 6769 sayılı sınaı mülkiyet yasasından doğan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir. Bu durumda, davaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gözetilerek mahkememizce karşı görevsizlik kararı verilmesi gereklidir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınacağından İşbu davada sinai bir mülkiyet hakkından , 5846 sayılı yasadan kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyeceğinden mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre:
Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, görevli Mahkemenin … 1.Asliye Hukuk Mahkemesi olarak tespitine,
Her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı çıktığından, HMK 20-21 ve 22. madde uyarınca Dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi açısından dosyanın BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Dair taraf vekillerinin Yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 27/04/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır