Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/27 E. 2023/192 K. 06.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/187 Esas
KARAR NO : 2023/200

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2022
KARAR TARİHİ : 07/12/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ ın 20 yılı aşkın süredir medya ve televizyon yayıncılığı sektöründe faaliyet gösteren, ülke çapında tanınan, yasalara uyumlu ve saygılı, çevresinde ve iş dünyasında sürekli saygı ve takdir gören örnek bir kişi olup aynı zamanda diğer müvekkili şirketin … Ltd. Şti.’nin hissedarı ve yetkilisi olduğunu, müvekkillerinin yayıncılık ve yapımcılık işleriyle iştigal etmekte olup muhtelif yayın kuruluşlarına, televizyon kanallarına, yapım firmalarına, ulusal veya uluslararası tüm yapımcılık ve yayıncılık müşterilerine yönetmenlik, kurgulama, yapımcılık hizmetleri verdiklerini, bu kapsamda da yayın ve yapım içerikleri ürettiklerini, telif hakları ve tesciller gerçekleştirdiklerini, davalının, geçmiş dönemlerde müvekkili … tarafından yönetmenliği gerçekleştirilen bir projede kısa süreliğine (1 bölüm) görev aldığını, müvekkiliyle bu sayede tanıştığını, müvekkili firmanın çalışma ve faaliyetleri çerçevesinde müvekkili …’ ın içinde kadın-erkek eşlerin yer aldığı, erkeklerin ev işlerinde yarışırken kadınların ise moda/hobi faaliyetlerinde bulunduğu bir yarışma programını 2017 yılında üretmiş ve demo çekimlerini gerçekleştirerek çalışmalarını somutlaştırmaya başladığını, çalışmanın somut ve gerçekleştirilebilir hale getirilmesi faaliyetleri 2019-2020 yıllarına değin sürmüş, yayın kuruluşlarıyla görüşmeler gerçekleştirilmekte iken COVID-19 küresel pandeminin yaşandığını, program formatının resmen kayıt ve tescil edilmesi ise … 11. Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı beyannamesiyle gerçekleştirildiğini, 2022 yılının Şubat ayına gelindiğinde, müvekkillerin ticari ve mesleki faaliyetleri kapsamında yine ülkemizin saygın kuruluşlarından olan …A.Ş. (“…”) tarafından Müvekkiller ile iletişim kurulmuş, benzer bir yapım çalışmasının talep edildiğini, sektörden ve müvekkillerinin ticari çevresinden söz konusu program formatında bir ticari işin gerçekleştirilebileceğini öğrenen Davalının , … 48. Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hem müvekkillerine hem de …üçüncü kişisine; Çalışmalara konu olan ve müvekkil … tarafından kayıt ve tescil edilmiş program formatının kendisine ait olduğunu, Yapımcılık ve yayıncılık faaliyetlerine konu edilmesi halinde bunun tarafınca engelleneceğini, Ticari iş ve işlemlerin tarafınca sekteye ve sona erdirmeye uğratılacağı hususlarının resmen ihtar edildiğini, bu ihtarın herhangi bir dayanak eklenmeksizin salt beyanla keşide edilen bu ihtarnameye karşı taraflarınca … 12. Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle cevabi ihtarname keşide edilmiş; bahse konu ileri sürümlerin dayanakları ve delilleri ile hayata geçirilen hukuki işlemlerin olası sonuçları Davalıya ihtar edildiğini, cevabi ihtarnamenin Davalı tarafından yanıtsız bırakılması üzerine Müvekkillerin ticari iş ve faaliyetleri durmak zorunda kalmış, konunun yasal çözümü ve denetiminin gerçekleştirilmesi adına dava şartı arabuluculuk yoluna taraflarınca başvurulduğunu ve anlaşılamadığı belirterek, şimdilik 1.000,00.-TL maddi tazminatın Davalıdan alınarak Müvekkillerine ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bir programın karakteristik özelliklerinin tamamı olarak ifade edilebilecek televizyon programı formatlarının FSEK kapsamında koruma alanı bulup bulmayacağı ve bu doğrultuda eser niteliğini haiz olup olmadığı hususu önem arz ettiğini, müvekkilinin ilgili davaya konu programı FSEK kapsamında korunması gereken bir eser olduğunu, müvekkilinin eseri yazılı bir metin şeklinde ortaya konulmuş aynı zamanda bu metinlerde de nitelikleri ve özel olarak belirtildiğini, yapılması düşünülen programın türü ve ana hatları belirlenerek programın nasıl sunulacağını, yayın akışı ve biçimi, yarışma kuralları, puanlama ve değerlendirme, dekorasyon, sunucu özellikleri gibi unsurlar yer almakta olduğunu, bu şekilde müvekkilinin kendi fikri ürünü ve çabası sonucu ortaya çıkan TV program formatı tüm özellikleri ile düşündüğünü, izleyiciler tarafından diğer TV program formatlarından farklı olduğu anlaşılabilen ve tanımlanabilen, sahibinin hususiyetini taşıyan ve özel olarak belirlenmiş orijinal ve özel bir TV program formatı olduğunu, bu formatın müvekkilce en ince ayrıntısına kadar belirlenerek kaleme alındığını, müvekkilinin oluşturmuş olduğu bu TV program formatını -…- FSEK kapsamında korunması için tescil şartı olmamasına rağmen müvekkilinin eserini daha etkin bir şekilde koruyabilmek için eseri tescil ve tasdik ettirdiklerini, Müvekkil inin 2017 yılında telif hakkını almadan önce ilgili davaya ilişkin TV program formatını bir dosya haline getirdiğini, müvekkilinin ilgili davaya konu TV programı müvekkili tarafından T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI TELİF HAKLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İLİM EDEBİYAT ESERLERİNE İLİŞKİN KAYIT-TESCİL BELGESİ 03/11/2020 tarihinde aldığını, İşbu tescil belgesi ile de formatın üretim tarihinin 02.01.2017 olduğunun sabit olduğunu, müvekkilinin telif süreci boyunca ilgili davaya ilişkin Tv programı için çalışmalar da bulunmuş ve yapımcılarla eserin Televizyon kanallarında yayınlanması konusunda çeşitli yazışmaları da olduğunu belirterek, davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmalık; haksız rekabet teşkil edecek eylemlerin tespiti ve meni ile maddi ve manevi tazminat istemli dava noktasında toplanmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili … tarafından yönetmenliği gerçekleştirilen bir projede kısa süreliğine (1 bölüm) görev aldığını, müvekkiliyle bu sayede tanıştığını, müvekkili firmanın çalışma ve faaliyetleri çerçevesinde müvekkili …’ ın içinde kadın-erkek eşlerin yer aldığı, erkeklerin ev işlerinde yarışırken kadınların ise moda/hobi faaliyetlerinde bulunduğu bir yarışma programını 2017 yılında üretmiş ve demo çekimlerini gerçekleştirerek çalışmalarını somutlaştırmaya başladığını, çalışmanın somut ve gerçekleştirilebilir hale getirilmesi faaliyetleri 2019-2020 yıllarına değin sürmüş, yayın kuruluşlarıyla görüşmeler gerçekleştirilmekte iken COVID-19 küresel pandeminin yaşandığını, program formatının resmen kayıt ve tescil edilmesi ise … 11. Noterliğinin …tarih, … yevmiye numaralı beyannamesiyle gerçekleştirildiğini, 2022 yılının Şubat ayına gelindiğinde, … A.Ş. (“…”) tarafından Müvekkilleri ile iletişim kurulmuş, benzer bir yapım çalışmasının talep edildiğini, sektörden ve müvekkillerinin ticari çevresinden söz konusu program formatında bir ticari işin gerçekleştirilebileceğini öğrenen Davalının ihtarname gönderdiğini, suç duyurusunda bulunduğunu, müvekkillerinin iş ve faaliyetlerini engelleme saiki ile hareket ettiğini beyan ederek TTK’nın haksız rekabete ilişkin ilgili maddelerine dayanmak suretiyle davasını ikame etmiş olup, dava dilekçesi incelendiğinde davacı taraf, eser sahipliğinin tespiti yahut davalı tarafça davacının eser sahipliğine tecavüz iddiasında bulunmadığı gibi tecavüzün tespiti ve bundan kaynaklı tazminat isteminde de bulunmamış olup, davacı yanın talebi açıkça hak sahibi oldukları eserin ticari hayatta kullanılmasının davalı tarafça engellenmeye çalışılması, ticari işin akamete uğratılması ve davacı tarafın iş ve faaliyetlerini engelleme iddiası kapsamında haksız rekabet teşkil eden eylemlerin tespiti ve buna bağlı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, dava dilekçesinin hiçbir kısmında FSEK kapsamında atıf bulunmayıp, dava dilekçesinin 3. Ve 4. Sayfalarında da açıkça anlaşılacağı üzere davacı yan davasını TTK 55 ve 56. Maddelere dayandırmıştır.
Her ne kadar davalı yan davacının kendisine ait formatın izinsiz kullanıldığını, bu sebeple ihtarname gönderdiğini ve suç duyurusunda bulunduğunu beyan etmiş ise de; davalı yanın hak sahipliğinin tespiti ve eser sahipliğine yönelik tecavüz iddiası yönünden iş bu dosya özelinde açmış olduğu karşı davasının bulunmadığı, ayrı bir dava açılıp açılmadığının da bilinmediği, davalı yanın bahse konu iddialarını ancak ayrı bir dava ile tespit ettirmesi gerekeceği, her halükarda iş bu dosya nezdinde eser sahipliğinin tespiti ile FSEK kapsamında tecavüz söz konusu olup olmama durumunun değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davalı yanca FSEK kapsımında açılmış bir davanın mevcut olması halinde ise bu durumda ilgili dosyanın sonucunun bekleneceği, hak sahipliğinin tespiti noktasında verilecek karar sonrasında ise davalının davacıya gönderdiği ihtarname ve suç duyurusunun haklı sebebe dayanıp dayanmadığı, hülasa davalı yanın eylemlerinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı ve TTK 55. Madde kapsamında davalı yanın davacının iş ve eylemlerini engelleme saiki ile hareket etmek suretiyle haksız rekabete sebebiyet verip vermeyeceğinin değerlendirileceği sabittir.
Hülasa davacı yanın davasının eser sahipliğinin tespiti ve eser sahipliğine davalı yanca tecavüz edilmesi kapsamında açılmış bir dava olmaması, davalı yanın davacı tarafça eser sahipliğine tecavüzde bulunduğuna ilişkin iddiaların ise ancak FSEK kapsamında hak sahipliği ve tecavüz istemini ihtiva eden ayrı bir dava ile ileri sürmesi gereceği, somut dava yönünden FSEK kapsamında değerlendirilecek ve bu kapsamda yargılama yapılmasını gerektirir bir durum bulunmaması iş bu davanın TTK 55 ve 56 Maddeleri kapsamında ikame edilmesi sebebiyle açılan davanın mutlak ticari dava olduğu görevli mahkemenin de Asliye Ticaret Mahkemeleri olması sebebiyle mahkememizin karşı görevsizliğine dair aşağıdaki hali ile hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KARŞI GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde HMK’nın 21/1-c , 22/2 maddesi gereğince yargı yeri belirlenmesi için dosyanın İstinaf ‘a gönderilmesine,
3-Verilen görevsizlik kararının niteliği gereği harç ve yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkemede nazara alınmasına,
4-Avukatlık Ücret Tarifesi Gereğince vekalet ücreti takdirinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 07/12/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır