Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/16 E. 2023/218 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/16 Esas
KARAR NO : 2023/218

DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 31/01/2022
KARAR TARİHİ : 14/12/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı havalandırma ve klima sistemleri sektöründe yurt içi ve yurt dışında uzun süredir faaliyet gösteren ve sektöründe tanınan bir firma olduğunu, davacı şirketin sahip olduğu “…” markası 21/11/2019 tarihinde tescil edilmiş olduğunu, Davalı davacı şirketin sahip olduğu markanın ve satmakta tek yetkili olduğu ürünlerin görselini izinsiz şekilde … internet sitesinde kullanmakta olduğunu, söz konusu ihlalin ortadan kaldırılması amacıyla davalı firmaya 26.11.2021 tarihinde noter vasıtasıyla ihtarname gönderilmiş ancak buna rağmen davalı firma ihlale son vermemiş olduğunu, bunun üzerinde delil tespiti amacıyla 21.01.2022 tarihinde ekli e-tespit tutanağından anlaşılacağı üzere söz konusu ihlaller noter vasıtasıyla tespit edilmiş olduğunu, davalı tarafın bu ihlal ve tecavüzü davacı şirketin ticari itibarını olumsuz etkilediği gibi haksız rekabet hükümlerine de aykırı düşmekte olduğunu, bu nedenle söz konusu tecavüzün tespiti ve durdurulması amacıyla işbu bu davayı açtıklarını beyan etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı Şirket ile Davacının 2020 yılından beri bir alım-satım ilişkisi içerisinde bulunmakta olduğunu, taraflar arasında ticari ilişkiye teşvik eder delil niteliğindeki belgeleri dilekçe ekinde sunulan delillerle ortaya konulmakta olduğunu, davalı şirket ile davacı ticari ilişkinin temeli ile iletişimin sürekliliği davacı antetli e-posta ile gönderilen katalog ve sipariş taleplerine ilişkin davalı şirket talepleri ve davacının onaylarını da içerir 22.10.2020 tarihli ve 17.12.2020 tarihli e-postaları ile de açıkça ortaya konmakta olduğunu, Bununla beraber davacıya ait … sistemlerinin davalı şirket …’nin …projesinde kullanılmasına yönelik olarak davalı şirket ile davacı ve … arasında 28.10.2020 tarihli sözleşme tanzim ve imza edilmiş olup iş bu sözleşmenin “Notlar” bölümünde belirtildiği üzere … bu cihazlara ilişkin sistem garantisi veren taraf olarak belirtilmiş olduğunu, aynı doğrultuda taraflar arasında ticari ilişkiyi teşvik eden … ibareli ürünlere ilişkin fatura ve ürün detaylarını gösterir sertifikasyonlar da iş bu cevap dilekçesine dayanak teşkil etmesi adına mahkemeye sunulmakta olduğunu, Keza belirtildi üzere ticari ilişkiyle birlikte yürüten … ve davalı şirketi arasındaki ilişkide ihtilafa düşülmesi ve sipariş gecikmesi sebebiyle davalı şirket tarafından … ve … süresi içerisinde tedariğini sağlayamadığı ürünlere ilişkin … 35 noterliğinden … yevmiye numarası ile keşide edilen… tarihli ihtarnamede taraflar arasında ticari ilişkiye açıkça ortaya koymakta olduğunu, iş bu cevap dilekçesine ek olarak sunulan delil ve eklerde de ziyadesi ile anlaşılacağı üzere davacı tarafından ikame edilen iş bu dava tamamen kötü niyetli marka ihlaline ilişkin hiçbir somut delil ve dayanak olmaksızın davalı şirkete zarar verme saiki ile açılmış olduğunu, davalı şirket davacının markasını davacının bilgisi ve rızası kapsamında olarak yalnızca satışını yaptığı ürünler dahilinde tüketici olan müşterilerini aydınlatma ve bilgilendirme yükümlülüğü kapsamında web sitesinde kullanıldığını, söz konusu web sitesi kullanımı da davalı şirketin hiçbir suretle davacı markasını kullanarak bir haksız kazanç elde etme yahut reklam yapma amacı olmadığından derhal ilgili kullanım web sitesinden kaldırılmış olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; Davacının “…” ibareli markasına davalı yanca gerçekleştiğirildiği iddia edilen marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti durdurulması, önlenmesine istemine ilişkindir.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava, davalının cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, tarafların beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler … ve …’un 05/06/2023 tarihli bilirkişi raporlarında; Davalıya ait olduğu belirtilen bahsi geçen ‘…” internet web sitesinin güncel olarak kullanımda ve aktif olduğu, alan adının … (sahip) bilgileri kontrol edildiğinde bu alan adının 10.04.2013 tarihinin kayıt olunduğu ve internet sitesinin içerikleri detaylıca incelendiğinde güncel olarak davacıya ait davaya konu “…” ibaresinin bulunmadığı, Davalıya ait olan ilgili internet web sitesinin ‘…” adresinde davacıya ait davaya konu marka kullanımı olup olmadığı ve ne zaman marka kullanımını sonlandırdığını tespit edebilmek adına web arşiv sistemi üzerinden yapılan inceleme sonucunda İlgili internet sitesinin arşiv kayıtlarına ulaşıldığı ve davalı tarafından davacıya ait davaya konu “…” ibaresinin … ile … tarihlerdeki kullanıldığı arşiv kayıtlarında görüldüğü, sonrasındaki arşiv kayıtlarında davaya konu “…” ibaresine rastlanılmadığı / sonlandırıldığı anlaşıldığı, Davalı tarafın …” adresinin arşiv kayıtlarında yer alan … ile … tarihli görsellerde “…” markasının kullanıldığı, bu kullanımın SMK madde 7 kapsamında marka sahibi tarafından yasaklanabileceğini, Davalı tarafın arşiv kayıtlarında tespit edilen markasal kullanımlarının “dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içerisinde” olmadığını , takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirmişlerdir.
6769 Sayılı SMK nun 29/1. Maddesinde marka hakkına tecavüz teşkil eden eylemler sayılmıştır. Buna göre;
a)Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak
b)Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c)Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerekliği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak ” şeklindeki eylemler marka hakkına tecavüz kapsamında değerlendirilmiştir.
Davalı tarafın eylemi,düzenlenen rapor kapsamına göre davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet olarak kabul edildiğinden SMK 7 ve 29. Maddeler gözetildiğinde Davalı eyleminin davacının tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine karar verilmesi gerekmiştir.
Zira tescilli bir markanın aynı veya benzeri olan bir işaretin, tescilli markanın kapsamına giren mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetlerde alıcıların karıştırmalarına (iltibasa) yol açacak şekilde kullanılması marka hakkına tecavüz oluşturacaktır. Bu tecavüz türüne, iltibas suretiyle marka hakkına tecavüz denilmektedir. SMK madde 7 uyarınca; İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması marka sahibi tarafından yasaklanabilir. Somut olayda da davalı tarafın …” adresinin arşiv kayıtlarında yer alan … ile … tarihli görsellerde “…” markasını ticari amaçla markasal olarak kullanıldığı anlaşılmıştır..
Toplanan deliller, taraf iddia ve savunmaları, marka tescil belgesi, ticari sicil kayıtları, HMK 266 madde kapsamında marka hukuku ilkelerine göre hazırlanmış, dosyadaki deliller ile uyumlu heyet raporu incelendiğinde: SMK madde 7 uyarınca; İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması marka sahibi tarafından yasaklanabilir. Somut olayda da davalı tarafın …” adresinin arşiv kayıtlarında yer alan … ile … tarihli görsellerde “…” markasının markasal etki yaratacak şekilde yani dürüst ticari kullanım dışında kullanıldığı anlaşıldığından eylemin davacının marka hakkına tecavüz yanında haksız rekabete de neden olduğu anlaşıldığından Davalı eyleminin davacının tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine karar verilmesi gerekmiştir. Yargılama sırasında alınan 5.6.2023 tarihli rapor kapsamına göre davalının arşiv kayıtlarında 15.12.2021-3.2.2022 tarihleri arasında kendisine ait alan adında davacı markasını markasal olarak kullandığı, davanın 31.1.2022 tarihinde açıldığı, dolayısıyla yargılama sırasında ihlale son verdiği gözetilerek durdurma istemi konusuz kaldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davalı eyleminin davacının tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine,
2-Yargılama sırasında alınan 5.6.2023 tarihli rapor kapsamına göre davalının arşiv kayıtlarında 15.12.2021-3.2.2022 tarihleri arasında kendisine ait alan adında davacı markasını markasal olarak kullandığı, davanın 31.1.2022 tarihinde açıldığı, dolayısıyla yargılama sırasında ihlale son verdiği gözetilerek durdurma istemi konusuz kaldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-269,85 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik yatan 189,15 TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 25.500 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 80,70 TL başvuru harcı 80,70 TL peşin harç 140,6 TL tebligat ve müzzerekere ücreti, 4.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.302,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 14/12/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸