Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/42 E. 2022/70 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/42 Esas
KARAR NO : 2022/70

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/02/2021
KARAR TARİHİ : 13/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan maddi ve manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Şirket bünyesindeki … isimli ulusal kanalda ‘’…’’ isimli programda ‘’ …’’ başlığında davacının izni olmaksızın fotoğrafları yayınlanmak suretiyle estetik olan insanların psikolojisinin bozuk olduğu konulu bir yayın yapıldığını, davacının ruhsal ve psikolojik sıkıntıları varmış gibi anlatıldığını ve toplum nezdinde itibarının zedelendiğini, bu kapsamda davacının basın yoluyla kişilik haklarının zarara uğraması nedeniyle hem tv kanalında hem internet sitesinde fotoğrafı kullanılarak elde edilen kazancın davacıya ödenmesi kapsamında şimdilik 1000 TL maddi tazminat ile davacının yaşadığı üzüntü, elem, keder nedeniyle 100.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu görselin zaten müvekkilinden bağımsız olarak internet mecrasında, herkesin görebileceği ve yorum yapabileceği şekilde alenen yayınlanmakta olduğunu, her ne kadar dava konusu programda kendisine yönelik olarak ruhsal sıkıntıları olduğu gibi birtakım ithamların yapıldığı iddia ediyorsa da söz konusu program incelendiğinde programın davacı ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, bunun yanı sıra programda bahsi geçen görsel en fazla 1 saniye yayınlanmış olduğunu, Dava konusu programda Uzman Psikolog…’nin canlı yayın konuğu olarak katılmış ve “estetik yaptırmanın psikolojik nedenleri”ni anlatmış ve programda mağdur olmamak için uzman kişilere uygulama yaptırılması hususunda bilgi verilmiş olduğunu, Bu sırada da gazetecilik mesleğinin bir gereği olarak, daha önce estetik mağduru olarak gazete ve televizyonlarda haberi yapılmış kişilerden derleme bir görüntü, televizyonculuk mesleğinin bir gereği olarak tamamlayıcı şekilde ekranda gösterildiğini,davacının kendisinin olduğunu belirttiği söz konusu görsel, onlarca başka görüntü ve fotoğraf arasında, en fazla 1,2 saniye görünüp geçtiğini, davacının ismi söylenerek ya da fotoğraf ekranda bekletilerek davacıya ithafen hiçbir ifade yer verilmediğini, haberde davacının iddia ettiği şekilde, estetik operasyonu tercih edenleri adeta bir suçlu olarak değil, bu operasyonlarda mağdur olmamak için işinde uzman kişileri tercih etmeleri yönünde bilgilendirme yapmakta olduğunu, FSEK m. 37’ye göre “haber mahiyetinde olmak ve bilgilendirme kapsamını aşmamak kaydıyla, günlük hadiselere bağlı olarak fikir ve sanat eserlerinden bazı parçaların işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan vasıtalara alınmasının mümkün olduğunu, kanuni istisnadan yararlanmak suretiyle, haber amaçlı yayınlanan bir yayın nedeniyle keza kısa bir internet araştırması ile davaya konu edilen görselin zaten alenileştiği görüldüğünden davanın reddine, ayrıca görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini beyan etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; Davalı şirket bünyesindeki bir kanalda “…” isimli proğramda , davacının fotoğrafın izinsiz kullanılması nedeniyle 100.000 TL manevi tazminat, 1.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Bilirkişiler …ve … 17.5.2021 tarihli raporlarında; Dosya kapsamı ve taraf iddia ve savunmaları incelendiğinde, dava konusu uyuşmazlık, davacının fotoğrafının kullanılması için davacıdan izin alınıp alınmadığı ve vaki kullanımın davacının haklarına tecavüz teşkil edip etmediği noktasında toplandığını, uyuşmazlık fikri bir ürünün korunmasından ziyade davacının kişilik hakkının korunması ile ilgili olup, bu haliyle olaya uygulanacak normların FSEK m.86 ve Türk Medeni Kanununun 24 vd. maddeleri olduğunu, Kişilik hakkının Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda da düzenlenmesinin sebebi, fotoğrafta, resimde görüntüsü yer alan kimsenin şahsiyet haklarının, eser sahibi tarafından yaratılan resim ve fotoğraf üzerindeki haklarını belli bir ölçüde de olsa sınırlandırmasından kaynaklandığını, somut olayda davacının eser sahipliğini doğuracak bir yaratımına dayalı bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından davada FSEK 68 ve FSEK 70 maddelerinin uygulanmayacağını, görüntünün kullanımının davalının programının kazancına artı bir değer veya kazanç sağlamayacağını, Davalının kullanımının FSEK 86 hükmü gereğince kişilik hakkının ihlali sayılabileceğini, Davacının manevi tazminat talep etme koşulları gerçekleştiği sonucuna varılması halinde manevi tazminat taleplerinin miktarının ve türünün takdirinin ise Mahkeme ait olduğunu bildirmişlerdir.
Görev hususu HMK 114 1-c maddesi uyarınca dava şartlarından olduğundan mahkemece davanın her aşamasında re’sen göz önünde bulundurulması gereken hususlardandır.
Bu davada 6769 sayılı SMK ve 5846 sayılı FSEK’dan kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir.
Davacı dava dilekçesinde de zaten kullanılan fotoğrafın eser niteliğinde olduğunu da iddia etmemiştir.
Davacının fotoğrafı alelade bir fotoğraf olup, edebi bir fotoğraf olmadığı dolayısıyla salt dava dilekçesinde davacının FSEK yasa maddelerini dilekçesinde yazması mahkememizi görevli hale getirmemektedir. Hakim dayanılan yasa maddelerine göre değil, dilekçede açıklanan iddialara göre yargılama yapacağından, somut talep içeriğinde mahkememizce fikri hakka yönelik bir husus tartışılmayacaktır.
Davacı dilekçesinde açıkça eser niteliğinde olmayan kamunun yakından tanımadığı davacının fotoğrafının haberlerde kullanılması nedeniyle davacının duyduğu elem ve izdıraba dayalı olarak dava açmış olduğundan huzurdaki davada ancak ve ancak kişilik haklarının ihlali kapsamında bir tazminata hak kazanıp kazanmadığı hususu değerlendirilecektir.
Yargıtay 11.HD’nin 2016/852 E. 2017/3865 K. ve 19.06.2017 tarihli , Yargıtay 11.HD.’nin 2012/9232 E. -12240 K. ve 11.07.2012 tarihli, Yargıtay 11.HD’nin 2016/3378 E. 2017/2139 K. ve 13/04/2017 tarihli, İstanbul BAM 16.HD’nin 2017/1173 E. – 3520 K. ve 22.11.2017 tarihli , İstanbul BAM 37.HD’in 2017/1569 E. -1640 K. ve 21.9.2017 tarihli , İstanbul BAM 37.HD’nin 2017/1859 E. -1964 K. ve 26.10.2017 tarihli, İstanbul BAM 4. H.D’nin 2021/1480 E. – 1379 K. ve 30/06/2021 tarihli ilamları gözetildiğinde Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. 5846 sayılı Yasa’nın 76. maddesinde bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden kaynaklı uyuşmazlıklara ihtisas mahkemesi niteliğindeki fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerince bakılacağı belirtilmiştir. Taraflar arasındaki davada 5846 Sayılı Yasadan kaynaklanan bir hakkın varlığı, yokluğu veya tecavüze ilişkin bir uyuşmazlık olmayıp, davacının fotoğrafın izinsiz kullanılması nedeniyle kişilik hakları kapsamında maddi-manevi tazminat talebinde bulunulduğu, davacının fotoğrafının eser niteliğinde olmadığı alınan bilirkişi raporu kapsamı ile de anlaşılmakla uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle Mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin USULDEN REDDİNE,
2- dosyanın yetkili ve görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK Mahkemesine gönderilmesine,( 7521 sayılı yasa ile değişik HMK 20. madde uyarınca taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak karar kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten: kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinde itibaren 2 hafta içinde dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edebileceğine, bu takdirde dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesine, belirtilen süre içinde talep de bulunulmadığı takdirde HMK 20. Madde hükmü gözetilerek davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce res’en karar verilebileceğine)
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 13/04/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır