Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/232 E. 2022/217 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/232 Esas
KARAR NO : 2022/217

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/07/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava açan dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait otel işletmesi olan “…” isimli otelin uzun yıllardır …’da konaklama hizmeti verdiğini, “…” markasıyla müvekkili şirkete ait otel işletmesinin piyasada var olan ve belli bir tanınmışlık seviyesine ulaşmış bir işletme, …’un maruf eski otellerinden olduğunu, müvekkili şirketin sahibi olan …’ın mülkiyetinde bulunan “…” isimli otel işletmesi müvekkili şirketin sahibi … ve ailesi tarafından kurulduğunu, “…”’ ifadesinin davacı müvekkil şirketin sahibi …’ın babası …’ün lakabı olduğu için otele bu isimin verildiğini, müvekkili şirkete ait “…” isimli otelin davalı …’ne ve şirket yetkilisi …’e 15.03.2017 tarihinde kiralandığını, davalı kiracı şirket yetkilisi ile kiralayan …’ın ailesi arasında davalı şirket yetkilisinin kira bedellerini ödememesi ve davalı şirket yetkilisinin olumsuz davranışları nedeniyle çeşitli sorunlar yaşandığını, aralarındaki uyuşmazlığın husumet derecesine ulaştığını, davalı şirketin “…” işletmesi için muaccel hale gelen kira alacaklarını ödemediğini, kiralayan … tarafından … 23.İcra Hukuk Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile tahliye davası açıldığını ve 10.06.2021 tarihinde … 23.İcra Hukuk Mahkemesi tarafından kiracı davalı şirket ve işletmecisinin tahliyesine karar verildiğini, davalı şirketin yetkilisinin, müvekkili şirket sahibi …’ı ve ailesini zor durumda bırakmak amacıyla hiçbir hakkı, yetkisi ve korunmaya değer menfaati olmadığı halde mülkiyeti kendisine ait olmayan, kendisi oteli kiralamadan önce de otel işletmesinin markası “…” olmasına rağmen müvekkili şirkete ait “…” markasını 03.09.2020 tarihinde kötü niyetli olarak davalı şirket adına tescil ettirdiğini, ayrıca müvekkili şirketin sahibi …’ın ailesine ait olan “…” isimli bir otel daha mevcut olduğunu, bu otelin davalı şirket yetkilisi …’ın kardeşi …’e ait olduğunu, uzun yıllardır faaliyet gösteren sektörde ve tüketici nezdinde yerleşik ve itibarlı bir şirket olan müvekkili şirketin hiçbir maddi ve manevi özveriden kaçınmayarak yoğun bir şekilde kullanarak tanıttığı “…” markasının müvekkili firma ile tamamen özdeşleştiğini, davalının haksız ve kötü niyetli olarak “…” markasını tescil ettirmesi ile taraflar arasında çeşitli sorunlar yaşandığından tüketici nezdindeki konumuna ve imajına telafisi imkansız zararlar verebilme tehlikesini barındırdığını, davalı şirket yetkilisinin kiralık olarak işlettiği müvekkili şirkete ait “…” markalı otelin müşterilerinin yorumlarına karşılık hakaret derecesine varan cevaplar verdiğini, markanın itibarının zedelenmesine neden olduğunu, markaya zarar verdiğini, davalının, müvekkili şirkete ait markayı hiçbir hakkı ve korunmaya değer menfaati olmadığı halde, davacı müvekkilin markasını daha önce tescil ettirmemiş olmasını fırsat bilerek, kötü niyetli olarak müvekkili şirkete ait markayı tescil ettirdiğini, öncelikle, mevcut durumun korunması ve davanın etkinliğini temin etmek amacı ile… tescil numarası ile davalı yan adına tescilli bulunan “…+şekil” ibareli markanın TPE nezdinde tutulan sicil kaydına, 556 Sayılı KHK 16 ve 76 maddeleri uyarınca, dava sonuçlanıncaya dek 3.kişilere devri önleyecek şekilde teminatsız olarak tedbir konulmasına, davalıya tebligat yapılmaksızın; müvekkilinin haklarının acilen ve etkinlikle korunması gereği ve oluşabilecek zararın telafisinin ilerde mümkün olmaması nedeniyle 03.03.2020 başvuru tarihi … tescil numaralı …sınıfta tescilli davalı şirket adına kayıtlı “…” markasının hükümsüzlüğüne karar verilmek sureti ile sicilden terkinine karar verilmesini, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının ülke çapında yayın yapan bir gazetede masrafları davalıya ait olmak üzere ilanına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile müvekkili şirket yetkilisi … arasında davacı tarafından da dava dilekçesinde kabul edildiği üzere “…” adresinde bulunan taşınmazı “iş yeri” olarak kullanılmak üzere 15.03.2017 tarihinde 5 yıllık kira sözleşmesi akdedildiğini, söz konusu kira sözleşmesine konu taşınmaz ile ilgili olarak kira sözleşmesinde bildirildiği üzere tesliminin sağlanamaması ve tam kullanım gerçekleştirilememesi nedenleri ile kira bedelindeki murazaanın giderilmesi, fazladan ödenen kira bedellerinin iadesi ve sair sebepler ile … 9.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin, … Esas sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini, dolayısı ile kira sözleşmesinde ihtilaf var iken ve ayıplı olarak müvekkili kullanımına bırakılan taşınmazla ilgili olarak dava dilekçesinde yazılı kira bedellerin ödenmediğinden bahisle sunulan beyanların kabulünün mümkün olmadığını, dava dilekçesinde her ne kadar “…”nin davalı şirket yetkililerinin babasının lakabı olduğu ve kira sözleşmesinin imzalanmasından evvel de söz konusu … adının … olduğundan bahisle müvekkili şirket adına tescilli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiş ise, davacı şirketin işbu taleplerinde haksız olduğunu, …’de kiracı olarak bulunan, davalı şirket yetkilisi … tarafından söz konusu markanın tescil edildiğini, kiracı olarak bulunulduğu sürede, davacı şirket tarafından “…” adı ile Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvuruda bulunulduğunu, itirazları sonucu müvekkilinin haklı bulunduğunu, başvurularının reddolunduğunu, davalı müvekkili kiracıyken ve “…” ismiyle otelini işletmeye devam ederken davacı taraf kötü niyetli bir şekilde “…” ismiyle kötü niyetli bir şekilde instagram hesabı açıldığını, logo hazırlandığını, davacı şirketin “…” adı ile TPE’ye başvurduğunu, müvekkili şirketin itirazları doğrultusunda reddedilmesine karar verildiğini, müvekkili şirketin, …’da da pek çok işyeri vb. mekan adının da “…” olmasının da etkisiyle, binbir güçlükle ve uzun uğraşlar sonucunda markasını tescil ettirebildiğini, bu süreçte oldukça fazla para ve mesai harcandığını, otelin internet sitesinin masraflarını hala müvekkili tarafından karşılandığını, otelin konumu vb. tüm kullanım haklarının davalı müvekkil üzerine olduğunu, 2017’den beri medyadaki bütün reklam anlaşmalarının müvekkili tarafından yapıldığını ve giderlerinin müvekkili tarafından karşılandığını, otelin tanınmasını, gözde bir otel olmasını, bugünlere gelmesini sağlayan kişinin yirmi iki yıllık turizm emekçisi olan müvekkili olduğunu, davacının ise müvekkilinin oteli bugün olduğu konuma getirene kadar otelle ilgilenmediğini, …in eski isminin … olduğunu, davacının babasının lakabının küpeli olduğu iddiasının doğru olmadığını, tamamen açılmış olan davayı kazanmak adına ortaya atılmış asılsız bir iddia olduğunu, eski adı … iken “…” markasını almaya çalışan davacının taraf kötü niyetli olduğunu, hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmalık; … nolu markanın (…) …sınıfta hükümsüzlüğü ve hükmün ilanı ve tedbir kapsamında açılmıştır.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava, davalının cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, tarafların beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler …, … 19/07/2022 tarihli bilirkişi raporlarında; Davacının 2017, 2018 ve 2019 yılına ait ticari defterleri bulunamadığından bir inceleme gerçekleştirilemediği, 2020 ve 2021 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu, Davalının 2017, 2018, 2019, 2020 ve 2021 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu, Davacı …ne …adresli işyeri için … Belediye Başkanlığı tarafından 22.06.2012 tarihinde … No’lu “…” faaliyeti konusunda İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı verildiği, Davacı …’nin 2015 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda işletme adı olarak “…” adını kullandığı, Davalı …’nin 23.02.2017 tarihinde otel vb. konaklama yerleri faaliyetinde bulunmak üzere 23.02.2017 tarihinde kurulduğu, tek ortağı ve 23.02.2017 tarihine kadar yetkilisinin … olduğu, Davacı ile dava dışı … arasında 15.03.2017 tarihinde 5 yıl müddetli …adresli Hotel-İşyeri için Kira Sözleşmesi imzalandığı, Davalı …’nin 2017 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda işletme adı olarak “…” adını kullandığı, Davalı …’nin 2020 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda işletme adı olarak “…” adını kullandığı, Davalı …’nin “…” markasını 03.03.2020 tarih …Başvuru No, 03.09.2020 tarih … Tescil No ile tescil ettirdiği, Dosya kapsamında bulunan deliller ve taraflara ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan incelemelere göre, davacı taraf 2015 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda “…” ibaresini kullandığı için ve yapılan inceleme ve dosya kapsamında davalı taraf … ibaresine ilişkin daha eski tarihli bir kullanım içeren delil ibraz etmemiş olduğundan ve Davalı …’nin 23.02.2017 tarihinde otel vb. konaklama yerleri faaliyetinde bulunmak üzere kurulduğu nazara alındığında, davalı şirketin kuruluş tarihinin dahi davacı tarafın 2015 tarihli kullanımdan sonraki tarihli olması, davaya konu … tescil numaralı markanın başvuru tarihinin (03.03.2020) daha sonraki tarihli olması, dosya kapsamındaki davalının ilk kullanımının da (2020) daha sonraki tarihli olması sebepleri ile “…” ibaresi üzerinde davacı tarafın eskiye dayalı bir üstün hakkı bulunduğu, gerçek hak sahibi olduğu ve ilk kullanımı gerçekleştirdiğini bildirmişlerdir.
Türk Patent ve marka kurumundan marka tescil belgesi celp edilmiştir…. nolu markanın (…+şekil) …sınıfta hükümsüzlüğü talep edilmiş olup, markanın davalı adına tescil edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Türk Marka Hukukunda “gerçek hak sahipliği ilkesi” de benimsenmiştir. Buna göre, bir markayı, ihdas ve istimal eden ve piyasada maruf hale getiren kişi, marka üzerinde gerçek hak sahibidir. Davacı davasını gerçek hak sahipliği iddıası kapsamında açmıştır .
6769 sayılı SMK’nun 6/3 maddesindeki düzenlemede gerçek hak sahipliği korunmuştur.
Marka hukukundaki genel ilkeye göre bir markayı ihdas ve istismar eden kimse o markanın gerçek sahibidir ve açıklayıcı etkiye sahip tescile karşı üstün ve öncelikli hak sahibidir. Eskiye dayalı kullanım yoluyla gerçek hak sahipliği söz konusu olabilmesi için bu kullanımın markasal nitelikte olması gerekli değildir. Ticaret sırasında, tanıtımda kullanılmış olsa bile bu yeterlidir. Gerçek hak sahipliği hem hükümsüzlük sebebi hem de şeklen hak sahibinin tescile güvenerek açacağı davalarda bir def’i sebebidir.
Somut olayda da davacının sunduğu faturalarda … ibaresi ile altında davacı ticari işletmenin unvanı da yazacak şekilde antetli faturalarda davacı markasının başvuru tarihinden önce markanın markasal olarak ilk davacı yanca kullanıldığı hususu ispat edilmiştir. Davalı yan kira sözleşmesinde markanın yazmadığını ileri sürmüş ise de kira sözleşmelerinde kiralanan yerin açık adresi ve tarafların ticari unvanlarının ve kira süresinin bulunması yeterli olup, markanın bulunmadığı iddiasının ileri sürülmesi MK 2. Maddesi kapsamında mahkememizce hakkın kötüye kullanılması savunması olarak değerlendirilmiştir.
Davacı …firması … adresli işyeri için … Belediye Başkanlığı tarafından… tarihinde …No’lu “…” faaliyeti konusunda İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı verildiği anlaşılmıştır.
Davacı …’nin 2015 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda işletme adı olarak “…”adını kullandığı anlaşılmıştır.
Davalı …’nin 23.02.2017 tarihinde otel vb. konaklama yerleri faaliyetinde bulunmak üzere 23.02.2017 tarihinde kurulduğu, tek ortağı ve 23.02.2017 tarihine kadar yetkilisinin … olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile dava dışı …arasında 15.03.2017 tarihinde 5 yıl müddetli …adresli Hotel-İşyeri için Kira Sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır. Davalı …”nin 2017 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda işletme adı olarak “… ” adını kullandığı anlaşılmıştır. Davalı …’nin 2020 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda işletme adı olarak “…” adını kullandığı anlaşılmıştır.
Davalı …’nin “…” markasını 03.03.2020 tarih … Başvuru No, 03.09.2020 tarih …Tescil No ile tescil ettirdiği anlaşılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.7.2008 tarih ve 2008/11-501E. 2008/507 K. sayılı kararı da “kötü niyet” halini başlı başına bir hükümsüzlük sebebi olarak kabul etmiştir.
“Kötü niyet” ifadesi ile anlatılmak istenilen, “iyiniyetli olmamak” yani markanın varlığını bilmek veya öğrenebilecek durumda bulunmaktır. Bunun dışında, mutlaka, bir hilenin, aldatmanın, dolanmanın varlığının bulunup bulunmadığının araştırılmasına ayrıca gerek yoktur.
Davacının üzerinde gerçek hak sahibi olduğu şirkete ait “…” isimli otelin davalı …’ne ve şirket yetkilisi …’e 15.03.2017 tarihinde kiralandığını, davalı kiracı şirket yetkilisi ile kiralayan …’ın ailesi arasında sorunlar yaşandığı, kiralayan … tarafından tahliye davası açıldığı, akabinde markanın davalı şirket tarafından marka üzerinde hak sahibi olmadıklarını bilerek 03.09.2020 tarihinde kötü niyetli olarak davalı şirket adına markayı tescil ettirdikleri ve MK 2 madde kapsamında SMK 6/6 ve 6/9 madde kapsamına göre davalı adına markanın … Sınıf yönünden hükümsüzlüğünü karar verilmesi gerekmiştir.
Dosya kapsamında bulunan deliller, marka tescil belgesi, sunulu fatura , HMK 266 madde kapsamında dosyadaki deliller ile uyumlu bilirkişi raporu nazara alındığında; ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan incelemelere göre davacı taraf 2015 yılında anlaşmalı matbaaya bastırdığı faturalarda“…” ibaresini kullandığı için ve yapılan inceleme ve dosya kapsamında davalı taraf … ibaresine ilişkin daha eskiye dayalı bir kullanım ibraz etmemiş olduğundan ve davalı …’nin 23.02.2017 tarihinde otel vb. konaklama yerleri faaliyetinde bulunmak üzere 23.02.2017 tarihinde kurulduğu nazara alındığında davalı şirketin kuruluşu dahi bu kullanımdan sonraki tarihli olduğundan … ibaresi üzerinde davacı tarafın eskiye dayalı bir üstün hakkı bulunduğu gerçek hak sahibi olduğu ve ilk kullanımı gerçekleştirdiği,s unulu delillere göre davalının tescilde kötüniyetli olduğu da gözetilerek(SMK 6/9 VE 6/6) markanın hükümsüzlüğüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davalı adına tescilli … nolu markanın tescil edildiği …sınıf yönünden HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE,
2-Karar kesinleştiğinde ilamın sicile işlenmesi için kararın TÜRK PATENT VE MARKA KURUMU’na bildirilmesine,
3-Hükümsüzlük istemlerinde yüksek yargı uygulamalarına göre hükmün ilanına karar verilemediğinden bu yöndeki istemin reddine,
4-80,70 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 21,40 TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-İlan istemi feri nitelikte bir talep olup bu talep davanın esasına ilişkin olmadığından davalı yan içi vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
7-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 59,30 TL başvuru harcı 59,30 TL peşin harç 97,50 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 2.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.216,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ NEZDİNDE İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.14/12/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır