Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/214 E. 2023/81 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/214 Esas
KARAR NO : 2023/81

DAVA : Esere ve Tescilsiz Tasarım Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti&Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/06/2021
KARAR TARİHİ : 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan EEsere ve Tescilsiz Tasarım Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti&Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkiline ait iş ürünleri ile karıştırılmaya yol açacak iş ürünlerinin izin alınmaksızın ticari faaliyetlerde kullanıldığını, internet sitesi ve tanıtım broşürlerinin dahi müvekkili ile aynı olduğunu, haksız rekabet yaratıldığını ve haksız kazanç elde edildiğini, davalı şirketin müvekkiline ait ürünün aynıyet derecesinde benzerini ürettiğini ve piyasaya sunduğunu, müvekkilinin gelir ve itibar kaybı yaşadığını, davalının kötü niyetli olduğunu, davalının müvekkilinin eski müşterisi olan firmada çalışmış mühendislerce kurulduğunu, davalı taraf ile eski işbirlikleri çerçevesinde çizim, teklif ve broşürler iletildiğini, davalının müvekkiline ait ürünlerin tasarımını gasp ettiğini, iltibas yaratacak şekilde sunduğunu, tasarımların birebir aynı olduklarını, müvekkiline ait … isimli ürünün birebir aynısının kullanıldığını, ürünün gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunu, müvekkiline ait tasarımın FSEK kapsamında ilim ve edebiyat eseri olduğunu, mali ve manevi haklarının ihlal edildiğini, her endüstriyel ürünün bir projesi olduğunu ve proje çizimlerinin ilim ve edebiyat eseri olarak kabul edilmesi gerektiğini, bu hususların FSEK kapsamında korunan haklara tecavüz niteliğinde olduğunu, uyuşmazlığa konu tasarımın ilk defa müvekkili tarafından üretildiğini ve piyasaya sunulduğu bu nedenle ; davalı eyleminin tasarım gasbı, fsek kapsamında eser haklarına tecavüzün ve haksız rekabet yarattığının tespiti, durdurulması , önlenmesi şimdilik 10.000 TL maddi 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili, hükmün ilanı, davacının uyuşmazlığa konu tasarımın sahibi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde; kıyasa konu ürünler arasında hiçbir benzerlik olmamasına rağmen, tescilli/tescilsiz bir tasarım hakkı bulunmamasına rağmen ve FSEK’e dayalı bir esere sahip olmamasına rağmen, tamamen ticari saikle hareket eden ve etik dışı bir şekilde müvekkilini yıpratmak amacı ile işbu davayı ikame eden davacının kötü niyetle hareket ettiğini, davaya konu kullanımların TTK, SMK ve FSEK bağlamında hukuka uygun kullanımlar olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık; davalı eyleminin tasarım gasbı, fsek kapsamında eser haklarına tecavüzün ve haksız rekabet yarattığının tespiti, durdurulması , önlenmesi şimdilik 10.000 TL maddi 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili, hükmün ilamı, davacının uyuşmazlığa konu tasarımın sahibi olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava, davalının cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, tarafların beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
İlk bilirkişi heyeti Bilirkişiler …, … ,… 05/07/2022 tarihli bilirkişi raporlarında özetle ; davacı tarafa ait davaya konu … ürün tasarımlarının 6769 no’lu Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında tescilli veya tescilsiz tasarım olarak koruma altında bulunmadıkları, Davacı tarafa ait davaya konu … ürün tasarımlarının … no’lu Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında eser niteliğine sahip olmadığı, davalı tarafa ait iş yerinde tespit edilen ve dosyaya sunulu fotoğraflarda yer alan … ibareli ürün tasarımlarının davacı tarafa ait … ibareli ürün tasarımlarından farklı oldukları görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Rapora itiraz edilmesi üzerine ikinci bilirkişi heyeti oluşturulmuştur.
İkinci bilirkişi heyeti …, …, … 24/01/2023 tarihli bilirkişi raporlarında; Davacı tarafa ait davaya konu ürün tasarımlarının 6769 no’lu Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında koruma altında bulunmadıkları, Davacı tarafa ait davaya konu … ürün tasarımlarının 5846 no’lu Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında eser niteliğine sahip olmadığı, Davacıya ait tasarımlar ile davalıya ait tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, birbirleri ile farklı olarak algılandıkları, Tasarım incelemesinde iltibasa yol açacak benzerlik tespit edilmediğinden haksız rekabete dayalı taleplerin koşullarının oluşup oluşmadığı hususundaki Takdirin Mahkemeye ait olacağını bildirmişlerdir.
Toplanan deliller, taraf iddia ve savunmaları, ürün görselleri, kataloğ görselleri, HMK 266 madde kapsamında dosyada sunulu deliller ile uyumlu, denetim ve hüküm kurmaya elverişli iki farklı bilirkişi heyetinden alınmış rapor kapsamları birlikte incelendiğinde;
Davacılar …veya …Tic Ltd. Şti. tarafından davaya konu ürünlerin tasarımlarına dair herhangi bir endüstriyel tasarım tescil belgesi ibraz edilmediğinden , tasarım iddiası yönünden tescilsiz tasarım yönünden bilirkişilerce değerlendirme yapılmıştır.
6769 sayılı SMK’nun 56/(4). maddesi Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir.
Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
(5) Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
(6) Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 58. maddesi göre; “(1) Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2) Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. (3) Bu Kanun kapsamında sağlanan tasarım koruması, 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda aranan şartları taşıması hâlinde söz konusu Kanunla öngörülen korumaya halel getirmez.
(4) Aşağıda belirtilen hâller koruma kapsamı dışındadır:
a) Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı tasarımlar.
b) Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.
c) Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.
ç) Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamında yer alan hükümranlık alametleri ile bu kapsam dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, dinî, tarihî ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği işaretlerin, armaların, nişanların veya adlandırmaların uygunsuz kullanımını içeren tasarımlar.
(5) 56 ncı maddedeki şartları karşılamak kaydıyla farklı veya eş birimlerden oluşan modüler bir sistemde bu birimlerin birbirleriyle sonlu veya sonsuz olarak çeşitli biçimlerde bağlantı kurmasını sağlayan tasarımlar korumadan yararlanır” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 59.maddesi göre “Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz” hükmü amirdir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.
6769 sayılı SMK’nun 81/(4) maddesine göre Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir” hükmü amirdir.
Somut olayda da davacının tasarımın tescilsiz tasarım koruması kapsamında incelenmesi gereklidir. Davaya konu olan ürün tasarımlarının davacı tarafın “…” ismi/kodu üretmiş olduğu ürün tasarımları ile ilgili olduğu, broşür görselinden 2011 yılından beri kamuya sunulduğu , ürünleri tasarlayan mühendislerin hususiyet taşımaktan ziyade bir çözüm üretmek amacıyla fonksiyonelliği ve işlevini ön planda tutarak oluşturdukları ürünlerin estetik, sanatsal ve anlamsal kaygılardan ziyade maliyet, montaj, seri üretim ve fonksiyonellik gibi farklı özellikleri göz önüne alarak oluşturduklarından davacı iddiasının aksine FSEK kapsamında belirtilen eser grupları içerisinde de yer almadığından fsek korumasından yararlanamayacağı, Bu tip bir makine tasarımı tescil edilmediğinden tescilsiz tasarım hükümlerine göre korunabilmekteyse de davacı ve davalının ürünleri kıyaslandığında tasarımların farklı olarak aldığı ve davalının ihlal teşkil eden bir kullanımın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu ürün ilk bilirkişi heyet raporunun 6 ve 7. Sayfasında renkli görsellerine yer verilmiş olup, davacının ürünü ile kıyaslanmış ve Şekil 4’de birbiri ile ayırt edicilik yönünden değerlendirilen tasarımlar “hava filtresi” olarak tanımlanan ürünlere ait tasarımlardır. Her iki tarafa ait tasarımlarda da raporda belirtildiği üzere, çeşitli teknik özelliklere göre çeşitlendirilmiş, bir takım estetik öğelerin ortak olduğu farklı versiyonlarda ürünler yer almaktadır. Kıyaslanan her iki grupta da ürün gövdesi üstte dikdörtgenler prizması formunda olup, gövde profil ayakları üzerinde taşınmaktadır. Soldaki tasarımlarda ürün ön kapağı keskin köşeli form ile tüm gövdeyle aynı yeşil renkte iken, sağdaki tasarımda ürün kapakları yuvarlatılmış köşeli form ile tüm gövdede kullanılan gri renktedir. (Şekil 4 — Detay 1, Detay 2) Soldaki tasarımda ürün gövdesi, kapak kenarları, konstrüksiyon birleşim noktaları üzerinde sarı renkte bağlantı elemanları yer almaka iken, sağdaki tasarımda bu elemanlar krom renkte ve daha az görünür haldedir. (Şekil 4 — Detay 5) raporda Soldaki tasarımda ürün üzerinde yer alan valf, girdi ve çıktı elemanları sarı renkte kullanılmış halde iken, sağdaki tasarımda bu öğeler krom renktedir. (Şekil 4 Detay 3, Detay 9) raporda Soldaki tasarımda kapak açma mekanizması sarı renk ile kapak ön yüzünde yer almakta iken, sağdaki tasarımda bu öğe kapak yanında kapak ile aynı gri renkte bulunmaktadır. (Şekil 4 – Detay 4) Her iki tasarımda da gövde altında benzer konstrüktif profil ayakları yer almaktadır. (Şekil 4 – Detay 6) raporda Soldaki tasarımda gövde altı köşe elemanları prizmatik formda iken, sağdaki tasarımda bu elemanların köşelerinden kesik halde olduğu görülmektedir. (Şekil 4 — Detay 7) Her iki tasarımda da gövde altında üçgen prizma formunda elemanların yer aldığı görülmektedir. (Şekil 4 — Detay 8) Soldaki tasarımda firma ve ürün logo ve ibareleri beyaz renk ile uygulanmış halde iken, sağdaki tasarımda farklı kelime ibaresi ve grafik logodaki marka turuncu renk ile uygulanmış durumdadır. (Şekil 4 — Detay 10) Soldaki tasarımda ürün alt silindir hazneler yer almakta iken, sağdaki tasarımda silindir haznelerin dışında dikdörtgenler prizması formu yer almaktadır. (Şekil 4 – Detay 11) Sağdaki tasarımda ürün arayüzü ürünün ön görünümünde yer almakta iken, sağdaki tasarımda görünür durumda değildir. (Şekil 4 – Detay 12) Yapılan değerlendirme sonucunda; kıyaslanan tasarımlarda ayak tasarımlarının ve gövde altındaki üçgen prizma formunun ortak olduğu görülse de, bu öğelerin ürünün fonksiyonunu yerine getiren teknik özellikler oldukları ve ürüne ayırt edici nitelik kazandırmadıkları görülmüş, diğer tasarım özelliklerinin birbirlerine ve ürünün geneline göre olan form, ebat ve konumlarının birbirlerinden farklı olduğu kanaatine varıldığı, Ürün gruplarının kendi içlerinde ortaya çıkan ortak tasarım özelliklerinin raporda soldaki davacı tarafa ait grup için yeşil renk ve sarı detay öğelerinin olduğu, raporda sağdaki davalı tarafın tasarımları içinse soldakinden farklı olarak gri renk ve kapaklarda yuvarlatılmış kenarlar kullanımı olduğu renkli görseller kapsamından anlaşılmıştır. Bu doğrultuda, davalı tarafa ait iş yerinde tespit edilen ve dosyaya sunulan ürün tasarımları ile davacı tarafa ait … ibareli ürün tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, birbirleri ile farklı olarak algılandıkları birinci rapor kapsamı ile sabittir. Davacının tasarım hakkına tecavüz bulunmadığı gibi fsek kapsamında bir ihlal da bulunmadığı anlaşılmıştır.
İtiraz üzerine alınan ikinci heyet raporunda da; kıyaslama yapılmış olup, Yapılan değerlendirme sonucunda ürünleri oluşturan gövde, üçgen prizma, kapak ve diğer öğelerin birbirleri ile ve ürünün geneline göre ilişkileri, biçimleri ve oranları farklı olarak algılanmakta, davacıya ait tasarımlar ile davalıya ait tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, birbirleri ile farklı olarak algılandıkları kanaatine varıldığı anlaşılmıştır.
Keza davacı tarafından dosyaya sunulan dosya eki incelendiğinde, içeriğinin davacı ve davalıya ait broşürde kullanılan grafik öğelerinden ve ürünlerin detaylarında yapılan karşılaştırmalar olduğu anlaşılmıştır. İlgili doküman bilirkişilerce incelendiğinde bazı benzer olduğu iddia edilen ürünlerin aynı tedarikçiden Ürün tanıtım broşürlerinde ürünün çalışma sistemini tanıtmak için detay görseller kullanılabilmektedir. Raporda yer verilen görsellerde de anlaşılacağı üzere kullanılan görsellerin ürünlerin işlevlerini göstermek için broşürlerde yer almaktadır. Raporda yer alan görsellerin kullanımı ve grafiksel anlatımı birbirleri ile yakın olmakla beraber bu görseller çok sayfalı kataloğun içinde yer alabilecek detay kullanımlardır. Dolayısıyla İlgili dokümanda yer alan ve üretime yönelik teknik detaylar, ürünlerin ve bu tip bir üründe bulunması zorunlu olan valf ve tank gibi parçaların aynı tedarikçiden alınması haksız rekabete delil olarak gösterilmişse de bilindiği üzere haksız rekabet başkasının malları, işi ürünlerini, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almamak şeklinde tezahür edebilir. Ancak somut olayda davalı davacının iş ürünlerini, mallarını, faaliyet veya eylemlerini veyahut haklı olarak kullandığı işaretlerini haksız yere vere karıştırılmaya sebep olacak şekilde kullanmamış, tasarımın genel görüntü itibarıyla farklı olduğu alınan her iki rapor kapsamı ile teyit edilmiş, davalı ürünü üzerinde davacı ile ilişkilendirilecek bir marka yada tescilli tasarım bulunmadığı gibi, tescilsiz tasarımın hususiyet yönünden fsek kapsamında eser olarak korunmayacağı, davalının ihlal teşkil eden , davacının üzerinde hak sahibi olduğu tescilsiz tasarımı ihlal eden, haksız rekabet yaratan bir eylemi bulunmadığı hususu alınan HMK 266 kapsamında denetim ve hüküm kurmaya elverişli her iki heyet raporu ile anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-DAVANIN REDDİNE,
2-179,90 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu artan 161,65 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 10.000 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 10.000 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Reddedilen Tecavüzün önlenmesi , Haksız rekabet istemleri yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 28/03/2023

Katip Hakim
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır