Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/108 E. 2023/67 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/108 Esas
KARAR NO : 2023/67

DAVA : Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli)
DAVA TARİHİ : 04/04/2021
KARAR TARİHİ : 14/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02.05.2018’de tescillenen … başvuru ve tescil numaralı “…” markası, … başvuru numaralı ” …” markası ve … başvuru ve tescil numaralı “…” markasının Müvekkiline ait olduğu, Müvekkilinin marka sicilinde … numaralı hizmet sınıfında yer alan restaurant sektöründe faaliyet gösterdiğini, Davalı şirketin “…” ibaresi ile ve müvekkili olan firma ile aynı hizmet kolunda … Adresinde faaliyet gösterdiğinin tespit edildiği, Davalı şirketin, … başvuru numarası ve 14.05.2020 başvuru tarihli “… ” ibaresi ile marka tescil başvurusu yaptığı, bu başvuruya Müvekkili tarafından TPE nezdinde itiraz edilmiş olduğu, itirazın haklı bulunarak davalı tarafın marka başvurusunun … Sınıftan çıkarılmasına karar verildiği, Yine Davalı şirket tarafından “…” ibaresi ile … tarihinde … başvuru numarası ile marka tescil başvurusu yapılmış olsa da müvekkili olan şirket tarafından yapılan itiraz neticesinde bu başvurunun 30.01.2021 ‘de tamamen reddedildiğini, marka hakkına davalı yanca gerçekleşen tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi, ihtiyati tedbire hükmedilmesi, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının … ilinde faaliyet gösterdiği ve müşteri çevresinin, tanınırlığının bu şehirde olduğunu, yakın tarihte …’da da şube açmış ise de şubenin açılış tarihinin, benzer hizmeti sunan firmaların sayısının tanınırlık değerlendirmesinde dikkate alınması gerektiğini, davacının işletmesinin özellikleri ve sunduğu hizmet incelendiğinde tescilli markasının ve temsil ettiğini iddia ettiği esaslı unsurun “…” özelinde et yemekleri pişirmek olduğunun anlaşıldığını, Markada yer alan “…” kısaltmasının asıl, ayırt edici unsur olduğu ve kuruluş yılını ifade için “…” kelimesinin kullanıldığı, “…” kelimesinin ayırt edici unsur olmadığı, Davacı tarafın işletmesindeki ürün çeşitleri, ürünü pişirme ve sunum şekilleri, paket tasarımları, çalışanların nitelikleri ve nicelikleri, paket servis hizmeti ile müvekkilin bu konulardaki farklılıklarının aşikâr olduğunu, işletme türü, servis ve ürün içerikleri değerlendirildiğinde halk tarafından markanın, ürünlerin ve hizmetin ilişkilendirilme veya karıştırılma ihtimali bulunmadığını, Sosyal medya hesaplarındaki resimler ve basında çıkan haberler incelendiğinde Müvekkilinin markası altındaki işletmenin ülkemizdeki pek çok ünlü ve tanınmış kişilere hizmet sunduğunun görülebileceğini, İstanbul’da dava dışı … numaralı hizmet sınıfında 07.06.2018 koruma tarihli “…” markasının Türk Patent Kurumu tarafından kabul edildiğinin TPE kayıtlarında görüldüğünü, bu hususun … dürüstlük kuralının temelinde yer alan “çelişkili davranma yasağı” kapsamında incelenmesi gerektiğini , davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; Davacının marka hakkına davalı yanca gerçekleşen tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi, ihtiyati tedbire hükmedilmesi, hükmün ilanı taleplerine ilişkin olarak açılmış bir dava olduğu anlaşılmaktadır.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava, davalının cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, tarafların beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler …, … ve …’in 14/03/2022 tarihli bilirkişi raporlarında özetle; Davacı ve davalının tarafın aynı sektörde olduğu, İki tarafın da … İsmini logosunda kullandığı, Davacı tarafın, logosunda … ismi ile beraber … yılı yazılı olduğu ve kırmızı renk tercih ettiği, Davalı tarafın logosunda sadece … yazılı olduğu ve yeşil renk tercih ettiği, Davacı tarafın logosunda yazılı olan … ibaresi, davacının sektörde 64 yıldan beri var olduğu, Davacı tarafın markasının tescilinin 2017-2018 yılında aldığı ve markasını kullandığı, Davalı tarafın 2020 yılında … isimli restaurant açtığı, marka tescili olmadığı, Davacı tarafın; … isimli logo ile marka kullanımını davalı taraftan daha önce kullanmaya başladığı, aynı sınıfta Davalı marka kullanımının Davacı tescilli markalarına iltibas ve karışıklığa sebep olacağını bildirmişlerdir.
Bilirkişiler …, … ve …’in 28/07/2022 tarihli bilirkişi raporlarında; Davalı yanın kullanımlarının, Davacı yana ait markalar ile iltibas yaratmadığını, davalı yanın kullanımlarının herhangi bir marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmediğini bildirmişlerdir.
Birinci ve ikinci raporun çelişmesi nedeniyle 3. Bir bilirkişi heyeti oluşturulmuştur.
Bilirkişiler …, … ve …’in 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporlarında; Marka ne şekilde tescil edildi ise o şekilde kullanım esas olduğundan markanın tescil edildiği şekli ile davalı tarafından gerçekleşen kullanımların karşılaştırılarak sonuca gidilmesi gerektiğini, yüksek yargı uygulamalarından verdikleri örnekler de gözetildiğinde; davacı adına tescilli markalar incelendiğinde; … sayılı markasının … şekil şeklinde olduğu, … sayılı markasınında yine … şekil ibaresi ile bir şekil markası olduğu ,her iki markada da ön plana çıkan ve göze ilk çarpan unsur … ibaresi olup, Dolayısıyla … ibaresinin markanın asli unsuru olduğunu,… sayılı markada … ibaresinin üzerinde daha küçük puntolarla … ibaresine yer verildiği. … sayılı markada da aynı şekilde … ibaresinin üzerine yine küçük punto ile … ibaresine yer verildiği fakat alt tarafta da … ibaresine yer verildiği, Yine her iki markanın da kırmızı bir yazı ile beyaz zemin üzerine yazıldığı ve her iki markanın bir daire içinde yer aldığı , Davalı kullanımı ise sadece … kelimesinden ibaret olduğu, Davalı kullanımında davacının markasının asli unsuru olan … ibaresi kullanılmadığı, … kelimesi davacının sadece … sayılı markasında tali unsur olarak yer alan bir kelime olup, Davalı kullanımını gören tüketicilerin salt … ibaresini kullanması sebebiyle davacı markasını çağrıştırmasının mümkün olmayacağı, … kelimesi özellikle ülkemizin … illerinde sıklıkla kullanılan bir kişi adı olduğunu, Bir başka ifade ile salt … ibaresi zayıf bir marka niteliğinde olup ayırt ediciliği düşük olduğunu, tüketiciler nezdinde davacı markası ile davalı kullanımı arasında karışıklığa sebebiyet vermeyeceği dolayısıyla heyetlerinin iştirak ettiği görüşün 2. Heyet raporundaki görüş ile aynı nitelikte olduğunu, 1. Heyet raporundaki görüşe iştirak etmediklerini, zira 1. Heyet raporu değerlendirmesinde raporlarında da açıkladıkları üzere markanın tescil edildiği şekilde kullanımını esas alması gerekirken davacının gerçekleştirdiği kullanımları da esas alarak bir değerlendirme yaptıklarını, Bu değerlendirmenin marka hukukunun tescil ilkesini bertaraf edecek nitelikte olup markaya tecavüz davalarında karışıklığın saptanmasında marka sahibinin marka tescili dışındaki kullanımının esas alınmasının mümkün bulunmadığını, Haksız rekabet yönünden ise; haksız rekabetin varlığı araştırılırken ortalama müşteri ya da alıcının tespitinin geçerli olan temel ölçüt olduğunu, ürün veya hizmetin türüne göre Müşterinin kim olduğunun belirlendiğini, eğer özel bir tüketici grubuna hitap eden ürün ise o gruba göre değerlendirme yapılacağını, örneğin çikolata veya gofretlerle ilgili bir husus söz konusu olduğunda çocukların, temizlik ürünleri söz konusu olduğunda ev hanımlarının, buna karşılık ilaçlarla ilgili bir husus söz konusu olduğunda da eczacıların ve doktorların muhatap müşteri olarak dikkate alınması gerektiğini, Karıştırma ihtimalin kabulü için tarafların faaliyet konularının aynı olması zorunlu olmamakla birlikte tarafların aynı iş kolunda faaliyet göstermeleri karıştırılma ihtimalinin kabulünde rol oynayan önemli etkenlerden biri olduğunu, somut olayda da … isminin ülkemizde kullanılan bir kişi adı olduğu, bu adın tek başına kullanımının ayırt edici bir niteliği olmadığı, davacının markaları incelendiğinde de sadece … ibaresi taşıyan marka tescilinin bulunmadığı, davacının markasının asli unsurunun … ibaresi olduğu, dolayısıyla davalının sadece … adını kullanmasının tüketiciler nezdinde davacının işletmesini çağrıştırma ihtimalinin veya karışıklığa sebebiyet verme ihtimalinin bulunmadığını,davacı adına dava tarihi itibariyle başvurusu yapılmış olan markaların incelendiğini, … tescil numaralı… şekil ibareli markanın 21.7.2017 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davacı adına … Sınıfta (yiyecek ve içecek hizmetleri) tescil edildiğini, … ibareli markanın… başvuru numarası ile davacı adına başvuru yapıldığını ancak bu başvurunun reddedildiğini, … şekil ibareli markanın …tescil numarası ile 12.6.2019 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davacı adına …. Sınıfta (yiyecek ve içecek hizmetleri) tescil edildiğini, Davalı kullanımları ile davacı markaları mukayeseli incelendiğinde; gerek marka hukuku yönünden gerekse haksız rekabet yönünden yapılan değerlendirmede davalı kullanımlarının davacı markaları ile karışıklığa sebebiyet vermeyeceği sonuç ve kanaatine vardıklarını bildirmişlerdir.
… tarafından düzenlenen 19.4.2022 tarihli uzman görüşünde ise özetle; markaların birbirine benzemediği, karıştırma ihtimali bulanmadığı, marka hakkına tecavüzün söz konusu olmadığı bildirilmiştir.
Toplanan deliller, taraf iddia ve savunmaları, marka tescil belgeleri,uzman görüşü, markanın kullanımına esas görseller, HMK 266 madde kapsamında marka hukuku ilkelerine göre hazırlanmış denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişiler , 2. Bilirkişi heyeti …, … ve …’in 28/07/2022 tarihli ve 3.bilirkişi heyeti Bilirkişiler …, … ve …’in 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporlarının dosyadaki deliller ile uyumlu ve keza birbirleri ile uyumlu olması gözetildiğinde mahkememizce hükme dayanak olarak alınmış, 1. Rapor marka hukuku ilkelerine göre hazırlanmadığından denetime uygun bulunmadığı anlaşılmıştır.
KARIŞTIRMA İHTİMALİ YÖNÜNDEN İNCELEME:
Karıştırma ihtimali ortalama tüketicilerin her iki işaret arasında bir şekilde bağlantı kurmasıdır. Başka bir anlatım ile halkın söz konusu mal ve hizmetleri aynı ya da bağlantılı işletmelerden geldiğini düşünme tehlikesidir. Hem markanın hem de mal veya hizmetlerin aynı olması durumunda karıştırma ihtimali daha güçlüdür. Karıştırma ihtimalinden söz edilebilmesi için öncelikle tescil başvurusuna konu veya tescil edilmiş marka ile daha önce tescil edilmiş ve tescil başvurusu yapılmış markanın kapsadığı hizmetlerin aynı ya da benzer olması gerekmektedir. Eğer bu mal ve hizmetler aynı ya da benzer ise bu kez markaların aynı ya da benzer olup olmadıkları incelenecektir. Karıştırma ihtimali hem marka, hemde sınıf bakımından benzerlik gerektirdiğinden iki markanın tescil edildikleri, tescil başvurusunda bulunulduğu ya da kullanıldığı mal ve sınıfların ne kadar birbirine benzer ise karıştırılma ihtimalinin ortaya çıkmaması için markaların da o oranda birbirinden farklı olması gerekecektir. Markalar arasında sözcük, harf karakteri, şekil, grafik gibi renk unsurlarında hiçbir fark yok ise markalar arasında ayniyetten söz edilir. Eğer bu unsurlardan birinde küçük fark var ise benzer markalardan söz edilir. Markalar arasında karıştırma ihtimali incelenirken her bir unsura göre değil bir bütün olarak iki markanın bıraktığı genel global izlenimin markanın bütünüyle bıraktığı etki dikkate alınır.
AB Adalet Mahkemesi (CJEU ) uygulamalarında karıştırma ihtimalinin belirlenmesinde bir takım ilkeler mevcuttur. Uygulamalara göre karıştırma ihtimali ilgili tüm faktörler dikkate alınmak suretiyle marka veya işaretler birer bütün olarak değerlendirilmeli bu değerlendirme yapılırken uyuşmazlık konusu mal veya hizmetin talep edebilecek durumdaki ortalama tüketici gözü ile bakılmalı ortalama tüketicinin detayları incelemeden markayı bir bütün olarak algılayacağı gözönünde bulundurulmalı markadaki ayırt edici ve egemen unsurların bıraktığı genel intibaya göre görsel ve işitsel ve kavramsal anlamda karıştırma ihtimali bulunup bulunmadığı tartışılmalıdır.
Markalar arasında daha az derecedeki benzerlik mal veya hizmetler arasında daha çok benzerlik ile dengelenebilir. Bunun tersi de mümkündür. Ayrıca eğer önceki markanın ayırt ediciliği kendiliğinden çok yüksek ise veya kullanım sonucunda yüksek ayırt edicilik sağlanmış ise karıştırılma ihtimali de çok yüksek olacaktır. Salt çağrıştırma ihtimalinin varlığı karıştırma ihtimalini de mevcut olduğunun kabulü için yeterli değildir. Önceki markanın tanınmışlığı da tek başına karıştırılma ihtimalinin varlığı için yeterli değildir. Eğer her iki marka arasında çağrıştırma ,tüketicide bu markayı taşıyan ürünlerin aynı ya da ekonomik olarak bağlantılı işletmelerden kaynaklandığı yolunda bir kanaate yol açacak nitelikte ise, bu durumda karıştırma ihtimalinin bulunduğu düşünülmelidir. Markalar arasında görsel , işitsel,kavramsal benzerlik bulunup bulunmadığı her iki markanın asli ve tali unsurları ile birlikte bütünü itibariyle bıraktığı izlenimler bakımından benzerlik olup olmadığı çağrıştırma söz konusu olup olmadığı, markaların ait oldukları mal veya hizmetlerin hitap ettiği tüketici kitlesinin eğitim ve toplumsal durumu, markaların tescilli oldukları malın ya da hizmetin değeri , buna bağlı olarak alıcının mal almaya gittiğinde harcadığı zaman kriterleri dikkate alınarak ortalama düzeydeki tüketici gözü ile karıştırma ihtimali mevcut olup olmadığı tespit edilecektir.
Somut olayda, davacının markası …sayılı markada … ibaresinin üzerinde daha küçük puntolarla … ibaresine yer verildiği markanın …. Sınıf için 21.7.2017 tarihinden itibaren tescilli olduğu, davacı adına … sayılı markada … ibaresinin üzerine yine küçük punto ile… ibaresine yer verildiği büyük … ibaresinin altında ise küçük puntolar ile … ibaresine yer verildiği,markanın …. Sınıf için 12.6.2019 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Taraf markalarına bir bütün olarak bakıldığında genel görünüm, kullanılan renk çeşidi, … Harflerinin figüratif tarzda büyük puntolu dizaynı ile renk kompozisyonu şekli ve boyutları açısından davalı markasından yeterince farklılaştığı görülmektedir.
Davacının … sayılı markasının ve … sayılı markasın … şekil ibaresi ile bir şekil markası oluşturulması suretiyle markada baskın unsurun büyük puntolarla yazılan … ibaresi olduğu, Dolayısıyla … ibaresinin markanın asli unsuru olduğu, … sayılı markada … ibaresinin üzerinde daha küçük puntolarla … ibaresine yer verildiği. …sayılı markada da aynı şekilde … ibaresinin üzerine yine küçük punto ile… ibaresine yer verildiği , tescil belgesi incelendiğinde marka logosunun alt kısmında … ibaresine yer verildiği, Yine her iki markanın da kırmızı bir yazı ile beyaz zemin üzerine yazıldığı ve her iki markanın bir daire içinde yer aldığı , Davalı kullanımı ise sadece … kelimesinden ibaret olduğu, Davalı kullanımında davacının markasının asli unsuru olan … ibaresi kullanılmadığı, … kelimesi davacının sadece … sayılı markasında tali unsur olarak yer alan bir kelime olup, Davalı kullanımını gören tüketicilerin salt … ibaresini kullanması sebebiyle davacı markasını çağrıştırmasının mümkün olmayacağı, öte yandan davacı markası görsel olarak kırmızı elips şekli dizaynı içerisinde … harflerinin baskın unsur olarak figüratif bir tarzda kullanıldığı, kırmızı renkle … ve … kelimelerinin ise daha küçük puntolarla yer aldığı , Davalı kullanımı ise 28.9.2022 tarihli bilirkişi raporunun 5. Sayfasındaki renkli görsel incelendiğinde siyah zemin üzerine yeşil harfler kullanılarak yazılmış … kelimesinden oluştuğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davacı markalarında yer alan … ibarelerinin figüratif bir tarzda ve kırmızı rengin ön plana çıkartıldığı ve marka kompozisyonunda ayırt edici baskın unsur olarak kullanıldığı, Taraf markalarındaki ortak unsur … ibaresi olmakla birlikte davacı markalarında … ibaresi aynı zamanda toplumda birçok gerçek kişiye verilen isim olduğu için davacı markalarının ayırt ediciliği düşük zayıf unsurunu oluşturduğu, markanın ancak görsel şekil unsurları yada markaya yer alabilecek farklı sözcük unsurlar ile çekim gücünün ve koruma kalkanının artabileceği anlaşılmıştır. Zayıf marka seçen Marka sahibi bu kullanımın üçüncü kişilerce kullanılmasına kural olarak katlanmak zorundadır. Davalı markasında ise … ibaresi markanın baskın tek unsurudur. Dolayısıyla taraf markaları düşük seviyede ayırt ediciliği bulunan bir unsuru paylaşmaktadır. Davacı taraf markaları ile davalı markasının birbiriyle örtüşmeyen bileşenleri olarak …ve …ve … ibareleri davacı markalarını genel izlenim yönünden davalı markasından farklılaştırdığı, bu durumda davalı marka kullanımının davacı markalarına tecavüz etmediği ve haksız rekabete neden olmayacağı hususu marka tescil belgeleri,uzman görüşü, markanın kullanımına esas görseller, HMK 266 madde kapsamında marka hukuku ilkelerine göre hazırlanmış denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişiler , 2. Bilirkişi heyeti …, … ve …’in 28/07/2022 tarihli ve 3.bilirkişi heyeti Bilirkişiler …, … ve …’in 06/03/2023 tarihli bilirkişi raporları kapsamından anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-179,90TL ilam harcının 59,90 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 120 TL harcın davacıdan tahsiline,
3- Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafın yargılama gideri olan 3.000 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 14/03/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸