Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/404 E. 2022/205 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/404 Esas
KARAR NO : 2022/205

DAVA : İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkilinin … , 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 42. maddesi gereğince kurulmuş olan bir meslek birliği olduğunu, müvekkili ile davalı borçlu … Anonim Şirketi ( …) arasında akdedilen 30.12.2015 Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmeleri ile tarafların karşılıklı edimlerini hüküm altına aldığını, bu sözleşmelere göre davalı şirket, sözleşmenin ‘MALİ ŞARTLAR “başlıklı 3 Maddesinde mali hak bedeli ödemeyi kabul ve taahhüt etttiğini, sözleşmenin 5.Maddesinde sözleşmenin süresinin hüküm altına alındığını, “Taraflardan her birinin süre sonunda sözleşmeyi tek taraflı feshedebileceğini, ancak fesih iradesi sözleşmenin hitamı tarihinden en geç bir (1) ay öncesine kadar ulaşacak biçimde yazılı olarak karşı taraflara bildirilmediği taktirde, sözleşme aynı şartlarda yıldan yıla yenilenerek devam eder ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde ; borçlu ,sözleşmede öngörülmüş bulunan tarihte veya belirtilen ödeme süresinde borcunu ödemez ise, ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşecektir. (…) Yine Borçlar Kanunu’nun 117/1 hükmü gereği ; ‘borcun ifa edileceği gün taraflarca birlikte belirlenmişse bu günün geçmesiyle borçlu temerrüde düşmüş olur ‘ davalı borçlunun açıkça kötüniyetli olduğunu, davalı şirket akdedilen sözleşmeye istinaden müvekkil meslek birliğine hangi oranda borcu olduğunu bildiği halde ödemesini yapmadığını bakiye borcunu da ödemediğini, davalı şirkete karşı alacaklarının tahsiline yönelik olarak … 36.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile açılan ilamsız takipteki borca itiraz etmiş olduğunu, davalı borçlunun haksız itirazları neticesinde takibin durduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davayı sürüncemede bırakmaktan başka bir amaç taşımadığını, bu nedenle itirazın iptali için iş bu davanın ikamesinin zaruri olduğunu, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla … 36. İcra Müdürlüğü … Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını ve %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davalıdan talep edebileceği muaccel herhangi bir alacağı bulunmadığını, ifa zamanı, alacaklının borcun ifasını talep etme yetkisinin başladığı borcun muaccel olması anlamına geldiğini, taraflar arasında imza edilmiş olan 30.12.2015 tarihli sözleşmenin Mali Şartlar başlıklı 3. Maddesi uyarınca, “4 eşit taksit halinde, ilgili faturanın tebliği ile birlikte Meslek Birliklerinin ekteki banka hesaplarına havale edilmek suretiyle ödenir” hükmü düzenlenmiş olduğunu, sözleşme hükmünden açıkça görüleceği üzere; borcun ifa zamanı faturanın tebliğine bağlanmış olduğunu, bu durumda fatura tebliğ edilmeden, muaccel bir borçtan söz edilemeyeceğini, bu husus, taraflar arasındaki sözleşmeyle serbestçe belirlenmiş olup hüküm emredici hukuk kurallarına da aykırı olmadığını, her ne kadar davacı, sözleşmede borcun ödeneceği tarihlerin belirlenmiş olduğunu ve bu borçlara ilişkin icra takibine geçildiğini iddia ediyor ise de; bu iddianın hukuki dayanaktan yoksun ve gerçek olması imkansız bir iddia olduğundan icra takibine konu dosya incelendiğinde; ödeme emrinde 14.432,30 TL, 2018 yılından kalan bakiye alacak ve 29.762,35 TL, 2019 yılı sözleşme bedeli talep edildiğinin görülecek olduğunu, sözleşmede ödeme için yazan tarihler ise 2016 yılına ait olduğunu, haksız davanın reddi ve davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü ‘niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğinden bahisle, davanın reddini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; … 36. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine, borcun haksız olarak itiraz ettiği iddiası kapsamında ,itirazın iptali ile takibin devamına, müvekkili lehine %20 ‘dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına( asıl alacak 28.417,65 TL nin davalıdan tahsili için açılmış itirazın iptali ) hükmedilmesine ilişkindir.
İcra takip dosyası celp edildikten sonra bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi İsmail Yeksan’ın 15/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Davada uyuşmazlık konusunun, davalı hakkında … 36.İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takibin, davalının itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğunu, Davacı ticari defterlerinden envanter ve damga vergisi defterini açılış tasdiklerini zamanında yaptırdığı, 2018, 2019 ve 2020 yılında yevmiye ve kebir defterlerinin e-defter olarak tutulduğunu kayıtların gelir idaresine başkanlığı sistemine süresinde aktarıldığı, Davacı tarafın defter kayıtlarında takip tarihinden sonra ödeme yaptığından alacak bakiyesi kalmadığı, sözleşmenin 3.3 mad. göre 2019 yılı mali hak bedeli olarak alacağının kdv hariç 29.762,35, TL olduğu, takip öncesi işlemiş faiz talebinde bulunmayan davacı tarafın, takip sonrası için talep edebileceği faizin sözleşmenin 3.5 maddesi gereği aylık 0,81 yasal faiz talebinde bulunabileceği, takip tarihinden tahsil tarihine kadar faiz hesap edilebileceği görüş ve kanaatine vardıklarını bildirmişlerdir.
Bilirkişiler …, …’un 02/03/2022 tarihli EK bilirkişi raporunda; Gerek sektörel uygulamalar ve gerekse sözleşmenin niteliği dikkate alındığında lisans bedelinin taraflarca belirtilen tarihte ödenmesi gerekmekte olduğunu, Bu ödeme gerçekleştikten sonra alacağını tahsil eden alacaklının fatura tanzim ederek borçluya göndermesi gerektiğini, Şayet taraflar arasındaki sözleşmenin 3.4. maddesinde yer alan ve ödeme yapıldıktan sonra fatura düzenleneceğine dair hüküm olmasa idi bu durumda 3.1. ve 3.2. Maddeleri uyarınca faturanın da önceden borçluya tebliğinin taraflarca yan yüküm olarak kararlaştırıldığından bahsedilebileceğini, ancak somut olayda 3.1. ve 3.2. maddeleri ile 3.4. maddesi çeliştiğinden bu tür nedenle kök raporda belirtilen hesaplamada değişiklik gerektirecek bir husus bulunmadığını, Bununla birlikte, taraflar arasındaki sözleşmenin değerlendirilmesinde 3.1. ve 3.2. maddelerinde fatura tebliğinden bahsedildiği için fatura tebliğinin muacceliyetin bir şartı olarak belirtildiği kabul edildiğinde ise 2019 yılına ait lisans bedelleri muaccel olmayacağı için davacının 2019 yılına ait ödemeleri takibe konu edemeyeceği görüş ve kanaatine vardıklarını bildirmişlerdir.
Toplanan deliller, HMK 266 madde kapsamında mali yönden yapılan bilirkişi incelemesi sonrasında düzenlenen kök ve ek raporlar, … 36 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası, ödeme dekontu, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ile birlikte incelendiğinde; sözleşmenin 3.5 maddesinde vadesi gelen ödemelerden birisinin ödenmemesi halinde diğer ödemelerin de muacceliyet kesbedeceği belirtildiğinden davacının 2019 yılına ait lisans bedelini talep hakkının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı ile davalı şirket arasında ortak irade ile hak ve yükümlülükler belirlenerek sözleşme akdetmişler ve sözleşme hükümleri gereğince davalı taraf meslek birliklerine belirlenen oranlar tutarında lisans hak bedeli ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 5.2 maddesi gereğince sözleşmenin hitam tarihinden itibaren 1 ay öncesine kadar yazılı olarak bildirilmediği takdirde sözleşme aynı şartlar ile yıldan yıla devam edeceği hüküm altına alınmıştır. Davalı şirket ise davacı meslek birliğine fesih bildirimi yapmayıp sözleşmeye devam iradesi gösterdiğinden sözleşme şartlarının da takip eden yıllarda devam ettiği anlaşılmaktadır. Zira sözleşmede açık hüküm bulunmaktadır. Sözleşmenin 3.4 maddesinde lisans bedelinin 1 Mart, 1 Haziran, 1 Eylül, 1 Aralık tarihlerinde 4 eşit taksitte ödeneceği şüpheye yer vermeyecek şekilde düzenlenmiştir. Yine Sözleşmenin 3.5 maddesinde vadesi gelen ödemelerden birisinin ödenmemesi halinde diğer ödemelerin de muacceliyet kesbedeceği belirtildiğinden davacının 2019 yılına ait lisans bedelini talep hakkının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı şirket 2018 bedelini ödememiş olduğundan 2019 lisans bedeli de muaccel olmuştur. . Sözleşmenin 3.4 maddesinde kesin vade kararlaştırılmıştır. Ek raporda da belirtildiği üzere gerek sektörel gerekse sözleşmenin niteliği dikkate alındığında lisans bedelinin belirtilen tarihlerde ödemesi gerektiği, ödemeden sonra alacağını tahsil eden alacaklının fatura tanzim ederek borçluya göndermesi gerekmektedir. Borçlu şirket ödemeleri yapmadığından davalı şirkete fatura tebliğide mümkün değildir. Davaya konu icra takibi 44.194,65 TL üzerinden açılmıştır. Borçlu icra takibinden sonra davadan önce ödemeler yapmış olduğundan huzurda görülen dava 28.417,65 TL üzerinden açılmıştır. Kök raporda dava tarihi itibari ile 29.762,35 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı dava açıldıktan sonra 29.04.2022 tarihli ekli dekont davacı hesabına 11.366,17 TL ödeme yapmıştır. Ancak bu ödemenin infaz sırasında dikkate alınması gerektiğinden sözleşme hükümleri, mali veriler ve icra dosyası ile birlikte incelendiğinde, … 36 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasında davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin toplam 28.417.65 TL üzerinden devamına, Kabul edilen takip tutarının takdiren % 20′ si üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle icra inkar tazminatının da davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine, Davalı yanca yapılan ödemelerin infaz sırasında dikkate alınmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
1- … 36 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasında davalı borçlu tarafça yapılan itirazın iptaline, takibin toplam 28.417.65 TL üzerinden devamına,
2-Kabul edilen takip tutarının takdiren % 20′ si üzerinden hesaplama yapılmak suretiyle icra inkar tazminatının da davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine,
3- Davalı yanca yapılan ödemelerin infaz sırasında dikkate alınmasına,
4- 1.941,20 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.455,89 TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 54,40 TL başvuru harcı 485,31 TL peşin harç 1.099,75 TL bilirkişi ücreti ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.639,46 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair davacı ( e duruşma ) ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ NEZDİNDE İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı, hazır olan tarafa duruşma zaptından örnek verildi.13/12/2022

Katip ¸

Hakim
¸