Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/40 E. 2021/87 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/40 Esas
KARAR NO : 2021/87

DAVA : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/02/2019
KARAR TARİHİ : 23/02/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dünyaca tanınmış ve herkesçe bilinen … markası …, …, …, …, …, … marka numarası ile Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde Davacı Şirket adına tescil edilmiş bir marka olduğunu ( dava dilekçesinde EK-1 olarak marka Tescil Belgesi sunulduğunu). Müvekkilinin yazıcı toneri, kartuşu alanında ürünleri mevcut olduğunu, bu tarz ürünlerin ithal edeceğini duyumları alınmış olunması nedeni ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ve bağlı Gümrük Müdürlükleri nezdinde Fikri ve Sınai Haklarının korunması amacıyla başvuruda bulunduklarını, taraflarına … tarihinde tebellüğ eden Ambarlı Gümrük Müdürlüğünün … Sayılı yazısında, … adına işlem gören …tarihli ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesine konu … marka 1243 adet kartuş cinsi eşyanın taklit olduğunun tespit edildiğini; 4458 s. Gümrük Kanunun 67. maddesi uyarınca … sayılı Durdurma Karan ile gümrük İşlemlerinin durdurulduğunu ve 10 iş günü gün içerisinde İhtiyati tedbir karan getirilmez ise eşya hakkında beyan sahibinin talepte bulunduğu gümrük rejimi hükümlerine göre işlem yapılacağı hususu bildirilmiş olduğunu. , … Gümrük Müdürlüğünün (… Sayılı Durdurma Karan) Söz konusu … ibareli ürünler… tarihinde Gümrük Müdürlüğü’nde depoda bizzat Marka Uzmanlan tarafından incelenmiş ve bu ürünlerden 18 tanesinin sahte olduğu tespit edilmiş olduğunu. Serbest dolaşıma Giriş Beyannamesi ve faturada belirtilen 1243 adet … markalı ürün içerisinden sahte olduğu tespit edilen 18 adet ürün diğer ürünlerden ayrılarak paketlenmiş olduğunu. Bu nedenle, … Gümrük Müdürlüğünün söz konusu ürünleri tasfiye etmesi (satışa çıkarması) halinde Müvekkili Şirketin 6769 Sayıh Kanun ile korunan marka hakkı ihlal edilecek ve piyasaya sahte ürün sürütecek olduğunu, 4458 S. Gümrük Kanunu’nun 57, maddesi uyarınca 26,01.2019 tarihinde taraflarına tebellüğ eden yazı kapsamında mülkiyeti kamuya geçirilen ürünlerin tasfiye edilmemesi için 10 iş günü içerisinde ihtiyati tedbir kararı ile esas davanın açıldığını gösterir bir belgenin Gümrük Müdürlüğüne ibrazı gerektiğini bildirmiş olduğunu, davacı şirketin yurt dışında olması sebebiyle Gümrük Müdürlüğünden ek süre talep edilmiş olduğunu, ancak Gümrük Müdürlüğü, süre uzatım talebini kabul etmediğini, dilekçe kapsamında ihtiyati tedbir talebine konu ürünlerin sahteliğinin şüpheye mahal vermediğini, …tarihli ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi sahibinin de malların sahteliğine karşı herhangi bir itiraz bulunmamakta olduğunu, davalı’nın bu meyanda uğrayacağı haksız bir zarar ihtimali de bulunmamakta olduğunu, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama sonuna kadar Gümrük Müdürlüğünün bünyesinde muhafaza edilmesini, Davalı tarafından davacı şirketin marka haklarına vaki tecavüzün durdurulmasına ve giderilmesine, durdurma kararı verilen eşyaların sahteliğinin tespitini, marka hakkına tecavüz teşkil eden eşyaya el konulmasına ve dava sonunda imhasına, dava sonunda davalı aleyhine karar verilmesi halinde bu kararın masrafı davalıdan alınarak ilgililere tebliği ile tirajı yüksek ulusal bir yayın organında yayınlanmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini,, Bu ürünlerün …şehrinde yer alan … isimli şirketten fatura karşılığında ithal edilmiş orijinal ürünler olarak temin edilmiş olduğunu, ekte sunulan belgelerde belirtilen kare kodları bilimsel ve teknik açıdan incelendiğinde görülecek olduğunu ürünler sahte olmadığını, 1 adet … kodlu ile 2 adet olan … olan ürünlerin numaraları eski numaralar olsa da bu ürünlerin sadece kodlarının eski olduğu orijinal olduğu sahte olmadığı alanında uzman bilirkişiler tarafından incelendiğinde tespit edilecek olduğunu, Geriye kalan 18 adet olan ürünlerin de yine orijinal ürünler olduğunu, ürünlerin sahte olmadığını tespiti için bilirkişilerin atanması île inceleme ile ispatlanmasını talep ettiklerini, davalının haksız olarak el konulan 18 adet ürününün sahte olmadığı açığa çıkacak olduğunu, Kabul anlamına gelmemekle birlikte bahse konu ürünlerin teknik ve bilimsel incelemeden sonra sahte olduğunun tespit edilmesi halinde ise davalı şirketin bundan sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; Davalı eylemlerinin davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti, durdurulması, önlenmesi, tedbir suça konu ürünün taklit olması nedeniyle eşyaya el konulması ve imhası ve ilan taleplerine ilişkin bir davadır.
Türk patent ve marka kurumundan marka tescil belgesi ile gümrük belgeleri celp edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava, davalının cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
05/02/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda; Davaya konu bahsi geçen ürünler üzerinde inceleme yapmak için; dosyada bilirkişi olarak görevli Bilişim Uzmanı bilirkişisi, Marka Uzmanı ve Davacı vekili ile Davalı vekili katılımıyla 29.01.2020 tarihinde, … adresinde bulunan … Gümrük Müdürlüğüne gidildiğinde ancak davaya konu ürünlerin gümrükteki ilgili firma tarafından … sayılı ve … tarihli “İmha Kararı Görevlendirme” kararı ile İmha edilmiş olduğunu, bu sebeple ilgili ürünler üzerinde inceleme yapılamadığından değerlendirme yapılamadığı belirtilmiştir.
14/08/2020 havale tarihli ek bilirkişi raporunda; Dosya içerisinde … Gümrük Müdürlüğünden Mahkemenin talebi üzerine imha gününe ait CD’nin bir kopyasının gönderildiği ve CD içerisinde davaya konu ilgili ürünlere ait kayıtların bulunduğu, Video kaıdında gümrük personelleri olduğu anlaşılan şahıslar tarafından imha edilecek ürünleri sırasıyla kameraya evrakları ile birlikte çekim yapıldığı, imha edilecek ürünlerin içerisinde davaya konu ürünlerinde evrakı ile birlikte görüldüğü ve “forklift” aracıyla kamyona taşınarak imha alanına taşındığı, sonrasında kamyondan tekrardan indirilerek imha makinasının yürüyen bandına konulduğu ve imha edildiğini bildirmiştir.
… Gümrük Müdürlüğünün 10.7.2002 tarihli yazıları ve ekindeki imha CD si incelendiğinde, imha talebine konu ürünün mahkeme kararı olmaksızın imha edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememize dava kayden 11.2.2019 tarihinde açılmış, mahkememizce 13.2.2019 tarihli ara karar ile dava konusu 18 adet ürünün yargılama sonuna kadar gümrük müdürlüğünde muhafazasına karar verildiği ancak Gümrük Müdürlüğünün 10.7.2020 tarihli yazıları ve ekindeki imha CD si incelendiğinde, imha talebine konu ürünün mahkeme kararı olmaksızın imha edildiği anlaşılmıştır. Dolayısıyla davacı her ne kadar Davalı eylemlerinin davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti, durdurulması, önlenmesi, suça konu ürünün taklit olması nedeniyle eşyaya el konulması ve imhası ve ilan talebinde bulunmuş ise de fiziken ürün mahkemece incelenemediğinden, davanın konusuz kaldığı anlaşılmış, 23.2.2021 tarihli duruşmada taraf vekilleri davanın konusuz kalması nedeniyle esas ile ilgili bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmişlerdir.
Bilirkişi raporları, … Gümrük Müdürlüğü’nün Davaya konu ürünlerin taklit olması nedeniyle gümrükteki ilgili firma tarafından … sayılı ve…Tarihli “İmha Kararı Görevlendirme” kararı ile İmha edilmiş olduğuna dair gönderilen evrak içerikleri, CD içeriği gözetildiğinde huzurdaki davanın açılmasına davalı sebebiyet verdiğinden dava konusuz kalmış olmakla birlikte sebep olduğu yargılama giderlerini ödemek zorundadır.
Zira 6100 sayılı HMK m. 331/1 gereğince davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir eder. Bu durumda alınan bilirkişi raporları, Gümrük Müdürlüğü’nün yazıları bir bütün olarak incelendiğinde; davacı huzurdaki davayı açmakta haklı olduğundan yargılama giderleri ve vekalat ücretinden davalı sorumlu tutularak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-Marka hakkını ihlal ve tecavüzün önlenmesi kapsamında açılan davada ürünlerin imha edildiği, mahkememizce incelenecek fiziki metaryal bulunmadığı, celse zaptına geçen taraf vekillerinin beyanları da dikkate alınarak dava konusuz kaldığından ESASLA İLGİLİ KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-59,30 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafın yargılama giderlerinden olan 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 2.000 TL bilirkişi ücreti, 216,7 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere 2.305,5 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.23/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır