Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/376 E. 2022/5 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/376 Esas
KARAR NO : 2022/5

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/06/2015
KARAR TARİHİ : 11/01/2022

İstanbul BAM 16.HD’nin 2017/2270 Esas, 2019/1917 karar ve 27.9.2019 tarihli Kaldırma kararı üzerine tarafla kaldırma kararı tebliğ edilip , yapılan açık yargılama sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin … Lastikleri için çekilmiş olan reklam filminde oyuncu olarak rol aldığını, 1998 yılında reklamın yayınlandığını ve yayınlandığı dönem için anlaşıp ücretini aldığını , 09/03/2015 tarihinde ilk olarak … akşam ana haberleri içinde yer alan reklam kuşağında ve daha sonra tüm diğer reklam kuşaklarında müvekkilinin rol aldığı reklam filminin yeniden yayınlandığını, yaptıkları araştırmalar sonucunda 09/03/2015-22/03/2015 tarihleri arasında yayınlanan 30 kanalda ki tüm reklam kuşaklarında müvekkilinin oynadığı reklam filminin yayınlanacağının öğrendiklerini, müvekkilinin muvafakati alınmaksızın ve telif bedeli ödenmeksizin yayın yapıldığını, müvekkilinin mali hakkına tecavüz edildiğini iddia ederek, davalılardan 20.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 25.000,00 TL tazminatın faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA; Davalı …cevap dilekçesi ile, müvekkili şirketin yayınların iletilmesi için alt yapı olanağı sağladığını, reklamlarda rol alanlar ya da reklam veren müşterilerle ilişkisinin bulunmadığını, sözleşmeleri hakkında bilgileri bulunmadığını, müvekkilinin pasif husumet ehliyeti olmadığından davanın reddi gerektiğini,davacının mali haklarına tecavüz edildiği iddiasında müvekkili şirketin kusurunu ispatlayamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … Tic.Ltd.Şti vekili cevap dilekçesi ile, bir hakkın tecavüze uğradığından bahsedebilmek için o hakkın sahibi olmak gerektiğini, davacı tarafın hak sahibi olmadığını, oyuncuların doğrudan eser sahibi olmadığını, davacının sözleşmesini 1 yıllığına yaptığını kanıtlayan herhangi bir delil sunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde, davacı yanın kendi isteğiyle rol aldığı bir reklam filminin tekrar yayını nedeniyle manevi tazminat istemesinin haklı olmadığını, manevi tazminat talebinin reddi gerektiğini, maddi tazminat talebi ile ilgili olarak davacının telif hakkı olduğunu kanıtlayamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık: Dava, davacının bağlantılı hak sahibi olduğu, davalılardan … firmasıyla ilgili reklam filminin 2015 yılında birçok televizyon kanalında telif bedeli ödenmeksizin yeniden yayınlanması sebebiyle şimdilik 20.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
… 3.FSHHM’nin 02.02.2017 tarihli … E. – … K.sayılı kaldırma kararına konu ilamında;; Davanın kısmen kabulü ile, 15.000,00 TL maddi ve takdiren 3.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştekeken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmiştir. Karar istinaf edilmiştir.
İstanbul BAM 16.HD’nin 2017/2270 Esas, 2019/1917 karar ve 27.9.2019 tarihli Kaldırma kararında ise; “..Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin … Lastikleri için çekilmiş olan reklam filminde oyuncu olarak rol aldığını, 1998 yılında reklamın yayınlandığını ve yayınlandığı dönem için anlaşıp ücretini aldığını , 09/03/2015 tarihinde ilk olarak…akşam ana haberleri içinde yer alan reklam kuşağında ve daha sonra tüm diğer reklam kuşaklarında müvekkilinin rol aldığı reklam filminin yeniden yayınlandığını, yaptıkları araştırmalar sonucunda 09/03/2015-22/03/2015 tarihleri arasında yayınlanan 30 kanalda tüm reklam kuşaklarında müvekkilinin oynadığı reklam filminin yayınlanacağının öğrendiklerini beyanla maddi ve manevi tazminat talep etmiş, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü ile FSEK 70. Madde gereğince 3.000 TL manevi tazminat ve 15.000 TL maddi tazminata karar verilmiştir.
Davalılardan … A.Ş vekilinin istinaf dilekçesinde husumet itirazında bulunduğu anlaşılmış, 5846 Sayılı FSEK 54. Madde de “Mali bir hakkı yahut kullanma ruhsatını devre selahiyetli olmayan kimseden iktisap eden, hüsnüniyet sahibi olsa bile himaye görmez ” hükmünün düzenlendiği, davalı şirketin beyanlarında “yalnızca reklama ilişkin planlama ve rezervasyon yaparak ilgili mecralara gönderdikleri, herhangi bir mali hak devralmadığı yada devretmediğini” ileri sürdüğü anlaşılmakla, davalının yürüttüğü faaliyet sırasında mali hak devrinin yapılıp yapılmadığının, reklamın izinsiz olarak yayınlanmasından sorumlu olup olmayacağının değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verildiği kanaatiyle istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
Davalı …AŞ vekilinin istinaf dilekçesinde, davalının iznin bir yıl süre ile sınırlı olduğu iddiasının ispatlanamadığını ileri sürmüşse de taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, reklamın tarafların kabulünde olduğu üzere 1998 yılında ilk kez yayınlandığı, 17 yıl sonra yayınlanması (yeniden iletimi) için 5846 Sayılı FSEK 80/1-A-(2) maddesi gereğince davacının izni gerektiği, süresiz izin verildiğini ispat yükünün ileri süren davalıya ait olduğu, davalı tarafça delil sunulmadığı anlaşılmakla mahkemenin reklam filminin izinsiz olarak yayınlandığına dair kabulünün yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı …AŞ vekili ve Davalı … Ltd şirketi vekilinin manevi tazminat koşullarının oluşmadığına dair istinaf sebebinin incelenmesinde; 5846 Sayılı FSEK 80/1-A-(1) maddesi gereğince, davacı tarafça “icraların sahibi olarak tanıtılmadığı ve icralarının kendi itibarlarını zedeleyebilecek şekilde tahrif edildiğini ve bozulduğunu” ileri sürmediği, manevi haklarının ihlal edildiğini ispatlayamadığı anlaşılmakla, mahkemece manevi tazminat talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiş, davalıların manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
Davalı … Ltd şirketi vekilinin istinaf dilekçesinde; reklam filminde davacının özgün bir icrasının bulunmadığını, icracı sanatçı olarak bağlantılı hak sahibi olmadığını ileri sürdüğü, 5846 Sayılı FSEK kapsamında koruma sağlanmasının temelini, yazılı yada sözle ifade edilebilen ilim ve edebiyat eserinin veya yönetmenin fikri çabası ve yorumuna göre gerçekleştirilen icranın ” özgün bir şekilde” ifa edilmesi olduğu, cevap dilekçesinde de bu hususun ileri sürülmesine rağmen davacının reklam filmindeki ifasının özgün bir icra olup olmadığı, bağlantılı hak sahibi olup olmadığı konusunda rapor alınmadığı gibi davacının icracı sanatçı olarak kabul edilmesi halinde reklam filminin hangi kanallarda, hangi tarihler arasında ne kadar süreyle yayınlandığı …Merkezi’nden sorularak, ayrıca Reklam Ajansları Birliği, Kast Ajansları Birliği, Televizyon ve Sinema Yapımcıları Birliği, Film Yapımcıları Birliği gibi kuruluşlardan emsal araştırması yapılarak, uzman bilirkişi heyetinden rapor alındıktan sonra karar verilmesi gerekirken, emsal araştırması yapılmaksızın yetersiz bilirkişi raporu ile karar verilmesi yerinde görülmediğinden davalı …AŞ vekili ve davalı …şirketi vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek, mahkeme kararının kaldırılmasına, gerekli araştırmalar yapıldıktan sonra bilirkişi raporu alınarak karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine ,Davalılar vekillerinin istinaf istemlerinin ayrı ayrı kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, … 3.FSHHM’nin 02.02.2017 tarihli … E. – … K.sayılı kararının KALDIRILMASINA, Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine..” karar verildiği ve dava dosyası yüksek mahkeme denetimindeyken HSK’nun 02/08/2017 tarihli ve 1071 sayılı kararı uyarınca İstanbul 3 ve 4. FSH Hukuk Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3. FSH Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının 1. FSH Hukuk Mahkemesine devrine karar verildiği ve bu nedenle dava dosyası uyap tevzii bürosunca mahkememizin 2019/376 esas numarasına kayıtlanmış ve kaldırma kararı sonrasında yargılamaya mahkememizce devam edilmiştir.
KALDIRMA KARARI SONRASI YARGILAMA VE GEREKÇE,
Kaldırma kararı uyarınca emsal araştırması yapılması için Medya Takip Merkezi, Reklamcılar Derreği,, Kast Ajansları Birliği, Televizyon ve Sinema Yapımcıları Birliği, Film Yapımcıları Birliği gibi kuruluşlardan emsal araştırması yapılmış olup,Tesiyap’ın cevabı 18.1.2021 tarihli yazılarında oyuncu ücretinin 5000 ile 10.000 TL olabileceği, kast ajansları derneğince 20.1.2021 tarihli yazı içeriğine göre 20.000 TL nin makul olduğu, Reklamcılar derneğinin 29.12.2020 tarihli yazılarında ücretin ajanslara göre ciddi farklılık gösterdiğini ve bir ücret beyan etmelerinin mümkün olmadığını bildirdiği, film yapımcıları Meslek birliğinin 20.1.2021 tarihli yazılarında ücretin 5000 TL olduğunu bildirdikleri,MTM merkezi şirketinin ise olumlu bir cevap vermediği, ücret yatırılması sonrasında bilgi verilmesinin mümkün olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
Emsal araştırması yapıldıktan sonra Kaldırma kararı uyarınca bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizce alınan 10/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda; Davacının reklam filmindeki fonksiyonunun özgün olmadığı, Davacının icracı sanatçı olarak kabul edilemeyeceği, Davacı tarafça davalı …AŞ’ye herhangi bir mali hak devrinin yapıldığına yönelik bir belge sunulmamış olduğu, Davacı oyuncunun talep edebileceği tazminat miktarının reklamın ilk çekildiği sene olan 1998 yılında almış olduğu ücretin yarısı kadar olabileceği görüş ve kanaatine varıldığını bildirdikleri anlaşılmıştır.Bilirkişi …’ın ayrık görüşünde ise Davacının icracı sanatçı olup olmadığı, bağlantılı hak sahipliği bakımından önem arz ettiği, burada davacı, reklam filminde İstanbul’daki tek lastik satıcısını canlandırdığı, reklam filminde davacının birden fazla diyaloğu yer aldığı, reklam filmindeki lastik satıcısı karakteri görünüş, giyiniş ve aksanıyla esere bir özgünlük kattığı, bu bağlamda davacının salt bir figüran olarak görülmesi mümkün olmadığı, zira burada davacının yerine bir başka kişinin o rolü oynaması halinde farklı bir etki yaratacak olması da davacının özgünlüğünü ortaya koyduğu, bu nedenle davacının reklam filminde özgün bir fonksiyonunun olduğu ve dolayısıyla bağlantılı hak sahibi olarak kabulünün gerektiği kanaatine vardığını bildirmiştir.
Toplanan deliller birlikte incelendiğinde; Reklamın tarafların kabulünde olduğu üzere 1998 yılında ilk kez yayınlandığı, 17 yıl sonra yayınlanması (yeniden iletimi) için 5846 Sayılı FSEK 80/1-A-(2) maddesi gereğince davacının izni gerektiği, süresiz izin verildiğini ispat yükünün ileri süren davalıya ait olduğu, davalı tarafça delil sunulmadığı anlaşılmakla reklam filminin izinsiz olarak yayınlandığı dolayısıyla davacının maddi tazminat talep etme hakkının bulunduğu, ancak yapılan emsal araştırmasında çok farklı görüşler ileri sürüldüğü, Kuruluşlardan gelen birbirine yakın ama farklı bu emsal değerlerle ilgili takdiri son bilirkişi heyeti mahkemenin takdirine bırakmıştır.Raporda da isabet ile belirtildiği üzere, burada dikkat edilmesi gereken nokta, ilgili reklamın yeniden yayınlanmasının davaya konu edilmiş olmasıdır. İlk defa çekilen reklamda oynayan bir oyuncunun ücretinin emsal olarak tespit edilmesi veya aynı reklamın 2015 yılında yeniden çekiminde aynı oyuncuya aynı rol karşılığında takdir edilen ücretin tespit edilmesi söz konusu olmayacaktır. Aynı reklam yıllar sonra yeniden ve aynı olarak yayınlanmıştır. Burada oyuncunun yeniden emek veya hizmet sunması gerekmemektedir. Daha önce, ücretini alıp gerçekleştirdiği rol, aynı çekim ve kurguyla yeniden yayınlanmıştır. Bunun için herhangi bir emek veya zaman harcamamıştır. Yeniden rol almamıştır. Bundan dolayı tespit edilecek emsal bedel, oyunculuk ücreti değil, yeniden yayınlanma ile ilgili telif ücreti olmalıdır. Bir oyuncunun alacağı ücret, şöhretine, mesleki tecrübesine, daha önceki rollerinde almış olduğu ücrete, hatta sosyal medyadaki takipçi sayısı ve etkileşimlere göre değişmektedir. Burada bir oyuncunu ilk defa çekilecek bir reklamda alacağı rolün bedelinin tespiti değil, daha önce rol almış olduğu reklamın yeniden yayınlanmasından alacağı bedelin tespit edilmesi gerekmektedir. Bu tespit yapılırken, 17 yıl sonra yeniden yayınlanan reklamın, davacı-oyuncunun artan popülaritesinden veya şöhretinden dolayı yeniden yayına sokulduğuyla ilgili herhangi bilgi veya belge de bulunmamaktadır. Yine davacı reklamın çekildiği tarihte ve yeniden yayınlandığı tarihlerdeki popüler durumuyla ilgili dosyada ayrıntılı bilgi bulunmamış, internet ortamında açık bilgi kaynaklarında bilirkişi heyetince araştırma yapılmıştır. İnternet ortamında ulaşılan bilgilere göre davacının figüran olarak adım attığı sinemada prodüksiyon amiri olarak daha çok set arkasında çalışmış, bunun yanı sıra birçok filmde ve televizyon dizisinde karakter oyuncusu olarak rol aldığı görüldüğü, Popülaritesi ise reklamın çekildiği sene ile yeniden yayınlanan sene arasında artığına dair bir bilgiye ulaşılamadığı, taraflar arasında yapılmış olan herhangi bir sözleşme bulunmadığı, Zaten reklamın ilk çekildiği ve yayınlandığı dönem ile ilgili bir taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, Reklamın yeniden, 2015 yılında yayınlanmasıyla ilgili olarak ajanslarca emsal yönünden çok farklı bedeller belirlenmiş olması nedeniyle, tazminatın BK hükümlerine göre belirlenmesinin gerektiği, toplanan delillere göre davacının çok popüler bir oyuncu olmadığı, dosya içinde davalı vekilince sunulan reklam filminin tamamı için 40.100 TL bütçe ile çekildiğine dair belge sunduğu ve bu belgede oyuncuya 4050TL bütçe ayrıldığı anlaşılmaktadır. Ancak ne davacı nede davalı yanca davacıya ilk reklam filminde ne kadar ücret verildiği hususunda yazılı bir belge , sübut vasıtası olacak delil sunulmamıştır. Tüm bilirkişi heyetleri ise oyuncunun yeniden iletim nedeniyle ilk çekilen tarihteki bedelin ½ sini talep edebileceği bildirilmiş olup, oyuncunun ilk çekim için ne kadar ücret aldığı hususu denetime uygun şekilde tespit edilemediğinden davacının huzurdaki davaya konu isteminin BK hükümlerine göre takdiri gereklidir. Zira müzekkere cevaplarından da bedelin tespitinin mümkün olamayacağı hususu anlaşılmış olup, dolayısıyla gerek bilirkişilerin görüşleri, gerekse emsal araştırma yazı içerikleri gözetildiğinde maddi tazminatın BK hükümlerine göre 5000 TL olarak takdir edilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Zira davalı vekilince sunulan reklam filminin tamamı için 40.100 TL bütçe ile çekildiğine dair belge sunduğu ve bu belgede oyuncuya 4050TL ödeneceğinin öngörüldüğü, bu bedelin ½ sinin 2025 TL olduğu, davacının ücretini daha önce alıp gerçekleştirdiği rol, aynı çekim ve kurguyla yeniden yayınlandığından , davacının yeniden iletilen reklamda herhangi bir emek veya zaman harcamadığından hareket ile 2025 TL belirlenmesinin hakaniyete aykırı olduğu, 17 yıl sonra yeniden yayınlanan reklamın, davacı-oyuncunun artan popülaritesinden veya şöhretinden dolayı yeniden yayına sokulduğuyla ilgili herhangi bilgi veya belge de bulunmadığı, davalının ise davacıdan izin almadan reklam filmini yayınladığı ve ticari olarak belirli bir kar elde ettiği, davacıdan tüm mali haklarını 1. yayın ile sınırsız olarak devr aldığını da ispat edemediğinden hareket ile davacının reklamın yeniden yayınlandığı tarihlerdeki popülerlik durumunu ispat eden delil sunmadığı, Tesiyap’ın 18.1.2021 tarihli yazılarında oyuncu ücretinin 5000 ile 10.000 TL olabileceği, Reklamcılar derneğinin 29.12.2020 tarihli yazılarında ücretin ajanslara göre ciddi farklılık gösterdiğini ve bir ücret beyan etmelerinin mümkün olmadığını bildirdiği, film yapımcıları Meslek birliğinin 20.1.2021 tarihli yazılarında ücretin 5000 TL olduğunu bildirdikleri hususu gözetildiğinde mahkemece hükmedilecek tazminatın sebepsiz zenginleşmeye yol açmaması gerektiği bu nedenle BK hükümlerine göre yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre film yapımcıları Meslek birliğinin 20.1.2021 tarihli yazılarında ücretin 5000 TL olacağı belirtildiğinden 5.000- TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştekeken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı manevi tazminatta talep etmiştir. 5846 Sayılı FSEK 80/1-A-(1) maddesi gereğince, davacının “icraların sahibi olarak tanıtılmadığı ve icralarının kendi itibarlarını zedeleyebilecek şekilde tahrif edildiğini ve bozulduğunu” ileri sürmediği, manevi haklarının ihlal edildiğini ispatlayamadığı hususu da gözetilerek manevi tazminat isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın kısmen kabulüne Kısmen Reddine,
2-5.000- TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştekeken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
3-Manevi tazminat isteminin REDDİNE,
4-341,55 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 85,39 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
5-Kabul edilen maddi tazminat yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 750- TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen maddi tazminat yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2250- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5000- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 1.297,74 TL kaldırma öncesi 3.097 TL kaldırma kararı sonrası olmak üzere toplam 5.267,74 TL’nin taktiren 1/4 inin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı …’nin yapmış olduğu 25,50 TL yargılama giderinin 3/4 ünün davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davalı … ‘nin yapmış olduğu 16,50 TL yargılama giderinin 3/4 ünün davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davalı …’nin yapmış olduğu toplam 157 TL yargılama giderinin 3/4 ünün davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı … , .. Vekillerinin yüzüne karşı, …vekilinin yokluğunda, verilen karar, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere, açıkça okunup anlatıldı. 11/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır