Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/338 E. 2019/406 K. 22.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/338 Esas
KARAR NO : 2019/406

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri (Manevi Tazminat İstemli.)
DAVA TARİHİ : 18/10/2019
KARAR TARİHİ : 22/10/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Eseri (Manevi Tazminat İstemli.) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin yurt içinde ve yurt dışında sanat camiasında tanınan saygın bir sanatçı olduğunu, müvekkilinin kendisine ait “…” adlı kaset ve CD’nin kullanma haklarını 18/05/2006 tarihinde … Yapım adına … ile imzalanan bir sözleşme ile 5 yıllığına …/…’a devrettiğini, sözleşmeye konu olan söz konusu kaset ve CD’de Kürtçe/Zazaca olarak okunmuş 13 adet şarkı bulunduğunu ve tamamının müvekkili tarafından okunduğunu ancak davalı tarafın sözleşme süresinin bitmesine rağmen sözleşmeye aykırı davranarak sözleşme konusu şarkıların haklarını müvekkiline geri vermeyip kullanmaya devam ettiğini, davalı yana ihtarname de çekildiğini ancak ihtarnameye cevap vermediğini, müvekkilinin telafisi güç maddi ve manevi zararlara uğradığını iddia ederek fazlaya dair tazminat, itibar tazminatı ve cezai şikayet ve diğer hukuksal hakları saklı kalmak kaydıyla … isimli esere yapılan tecavüzün tedbiren durdurulmasını, davalının elinde bulunan dava konusu şarkıların demo kayıtlarının müvekkiline iadesini, 100.000 TL manevi, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL maddi tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, davalının davacı ile imzaladıkları 18/05/2006 tarihli sözleşmeye aykırı davranarak, davacıya ait … isimli eserleri kullanmaya devam etmesi nedeniyle fazlaya dair tazminat, itibar tazminatı ve cezai şikayet ve diğer hukuksal hakları saklı kalmak kaydıyla … isimli esere yapılan tecavüzün tedbiren durdurulması, davalının elinde bulunan dava konusu şarkıların demo kayıtlarının davacıya iadesi, 100.000 TL manevi, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL maddi tazminata hükmedilmesi istemine ilişkindir.
18.12.2018 tarih ve 7155 sayılı kanunun Ticari uyuşmazlıklarda dava şartı olarak Arabuluculuk hakkındaki yasal düzenlemeleri dikkate alındığında; madde 20. düzenlemesinde; 13.1.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 5. maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
3.Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
MADDE 21- 6102 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 12- (1)Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.”
MADDE 26- (1)Bu Kanunun; a) 10, 20 ve 21 inci maddeleri 1/1/2019 tarihinde yürürlüğe girer” şeklinde düzenlenmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre “(1)Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;…. d)Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,… öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1.md.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” hükümlerine amirdir. Düzenlemesi getirilmiştir.
Davacının dava dilekçesi kapsamı ve uyuşmazlık konusu incelendiğinde; 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile eklenen 6102 sayılı Kanun’un 5/A maddesi uyarınca “bu Kanunun (TTK) 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı” olarak düzenlendiği, söz konusu düzenlemenin dava şartı olması nedeniyle mahkemece uygulamasının res’en gözetilmesinin zorunlu olduğu, aynı yasanın 23. maddesi ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesi uyarınca dava şartı olan arabuluculukta davacının arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin tutanağın aslını ya da arabulucu tarafından onaylanmış örneğini dava dilekçesine eklemesinin zorunlu olduğu, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içerisinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddine karar verileceği ihtarını içeren davetiye gönderileceğinin düzenlendiği, söz konusu kanunun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, davanın ise bu tarihten sonra açıldığı, ve dava dileçesi incelendiğinde arabulucuk faaliyetinin olumsuz sonuçlandığına dair bir beyan geçmediği gibi dilekçe ekinde de bu yönde belge bulunmadığı, yani arabulucuk başvurunun olumsuz sonuçlandığına dair belge sunulmadan dava açıldığı, aynı yasanın 18/A-2 fıkrası son cümlesi uyarınca, arabulucuya başvurulmadan dava açılmadığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verileceğinin düzenlendiği anlaşılıdğından ve davacı tarafından açılan davanın zorunlu arabuluculuk kapsamında kaldığı anlaşıldığından tensiben davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Dava konusunun niteliği gereği huzurdaki uyuşmazlıkta zorunlu olarak Arabulucuya başvurması dava şartı olduğundan ve bu şart yerine gelmeden dava açıldığı anlaşıldığından; 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk kanunun 18/A, HMK 115/2 maddeleri gözetilerek DAVA DİLEKÇESİNİN DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca peşin yatırılan 44,40 TL ilam harcının peşin karar harçtan mahsubu ile 894,87 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan tensip incelemesi sonucunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren esas hükümle birlikte 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 22/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır